Uzun bir sucul sistem hikayesi
Size 3 yıllık uzun bir hikaye anlatacağım:
Sistem ilk kurulduğunda bir paludaryum olarak düşünüldü. Boyutlar 40*40*40 cm. 9 Watt tasarruflu ampule sahip küçük bir Boyu armatür kullanıldı. Kurulum aşamalarını ne yazık ki fotoğraflama imkanım olmadı ancak biraz bahsedeyim. Akvaryum tabanına , arka köşeye küçük bir kafa motoru yerleştirdim. Su çıkışını hortumla uzattım. Bitki siparişimle gelen küçük strofor kutuyu - altını bu hortumun geçeceği kadar deldikten sonra - ters çevirip kapattım. Kutunun çevresini bir peyzaj firmasından aldığım fosil kayalarla kamufle ettim. Deliğin olduğu kısmın önüne kafa motorundan gelen hortumu gizlemek amacıyla bir doğal taş koydum ve suyun bu taşın üzerinden akvaryuma akmasını sağladım. Suyun akışını düzenlemek için taşın üstüne bir parça Java Moss koydum. Taşın ön kısmına, yani strofor kutunun üstüne ve akvaryum tabanında strafor kutudan kalan L şeklindeki iki koridora da taban malzemesini ekledim.
Şöyle bir şey oldu:
İlk olarak paludaryumda kullandığım bitkiler şunlardı:
SYNGONIUM PODOPHYLLUM
ANUBIAS BARTERİ VAR. NANA
ECHINODORUS GRANDIFLORUS
HEMIGRAPHIS COLORATA
LOBELIA CARDINALIS
JAVA MOSS – VESICULARIA DUBYANA
SAURURUS CERNUUS
JAVA FERN – MICROSORUM PTEROPUS
MICROSORUM PTEROPUS ‘WINDELOW’
ACORUS PUSILLIS
DEKORATİF BAMBU KAMIŞ – BAMBUSA DRESENA
Bu da karasal alandan bir yakın çekim:
Bir tane daha:
Yaklaşık olarak 8 ay geçtikten sonra, akvaryuma büyük hevesle eklediğim bir çok bitki ne yazık ki tutunamadı. Bu bitkiler genelde karasal alanda kullandıklarımdı, sanırım üstü açık olduğundan nemli ortamı sağlayamamıştım.
Buna karşın oldukça zor bir bitki olan SAURURUS CERNUUS ve SYNGONIUM PODOPHYLLUM oldukça iyi bir gelişim gösterdiler. Karasal alandaki taşın üzerine su yolunu düzenlemek için koyduğum bir parça java moss da inanılmaz bir gelişme göstererek tüm taşı kapladı ve mükemmel bir doğal filtre haline geldi. Daha sonra eklediğim birkaç kök bacoba monieri de çok hızlı gelişti ve sudan dışarı kafalarını uzatarak bana oldukça hoş bir sürpriz yaptılar.
Bu arada su seviyesini biraz yükselterek karasal alanı java moss'un emers ortamı için kullanmaya karar verdim ve biraz daha java ekledim. Zaten o bölümdeki bir çok bitkiyi yaşatamamıştım. Paludaryumda böylece karasal alan olarak sadece moss kaplı taşın üst kısmı kaldı.
İşte o dönemin fotoğrafları:
Biraz daha yakın çekim. Java Moss'un üstteki fotoğraflarla arasındaki farka bakar mısınız?
Ya Bacoba Monieri ile Saururus Cernuus'un sudan çıkışına, sanki yarış yapıyorlar:
(Bu fotoğrafları eski üyeler hatırlayabilirler, şu sol tarafdaki silik renkli kupa. Biotop kategorisinde 3. olmuştu.)
Yarışı bu kazanacakmış gibi gözüküyor, siz ne dersiniz?
Altı ay sonra;
Yarış devam ediyor:
Neyse, biz de devam edelim:
Geçen sürede SAURURUS CERNUUS, SYNGONIUM PODOPHYLLUM, VESICULARIA DUBYANA ve BACOBA MONIERI gelişimlerine büyük bir hızla devam ederek, diğer tüm bitkileri gölgede bıraktılar. Bambu kamışları da ben çıkarttım.
İşte o dönemin fotoğrafları:
Aslında bu fotoğrafları da hatırlayanlar çıkabilir. Ama kupalara tıklamayın boşuna. 2. akvaryum yarışmasının SIFIR puanla sonuncusuydu bu resimler.
Sn Faruk Gençöz Hoca’mın canı sağolsun. Kendisinden o kadar çok şey öğrendik ki hiç kızamamıştım o zaman. Bu tip yarışmalarda jüri üyelerinin ağırlığı işte bu kadar önemli. Keşke kendisinden hala yararlanabilsek.
…..
Neyse konuya dönelim,
Su seviyesini yükselttiğimden artık sulak alan haline gelen karasal bölüme eklediğim java mosların içinde gelen birkaç milimetrelik riccia fluitans ise -( mutlaka bakınız: üstten 7. fotoğraf sağ alt kısım) - çok kısa bir sürede inanılmaz gelişim gösterdiler ve su üzerinde minik bir adacık oluşturarak adeta "yokettiğim" karasal alanın intikamını aldılar.
İşte adacık:
Bir dönem misafir olan su mercimekleri:
Bir başka foto:
Bir dönem sistemde yaşayan amano karideslerinden şüphelenmekle birlikte tam emin değilim neden, nasıl yok olup gittiler.
Sistemde en çok özlediğim görüntüler bu adacıkla ilgili doğrusunu isterseniz. Su üstü formu pek bulunmuyor akvaryumcularda, genelde kütüğe taşa falan sarıyorlar ve bir dünya da para istiyorlar. Su altında kalmış riccia'ların da normal formlarına ulaşıp minik kafalarını sudan çıkarmaları pek mümkün olmuyor, ben denedim birkaç kez olmadı.
Baksanıza özlenmez mi bu görüntüler:
...
Bir kaç ay daha geçti. Deneme amaçlı, öylesine, bir süreliğine kurduğum paludaryum artık akvaryumlarımın gözdesi olmuştu.
Daha sonra çekilen fotolarla devam etmek istiyorum.
Bu genel görünüm. Yarışı unutmuştuk. Boyları 1 metreyi aşan bacobalara dikkatinizi çekmek isterim. Yarışın galibi onlar oldu:
Yakın plan suüstü çekimi:
Doğal biyolojik filtremiz su dışı java moss:
Bu da dış filtremiz, markası SYNGONIUM PODOPHYLLUM
Bir süreliğine misafir olan elma salyangozlarından bir hatıra.
Akvaryum kapağı, floresan yanı, kayıt kuşak üstü derken yumurta dökecek yer arayan elmalara göre çok şanslılarmış değil mi?
…
Birkaç ay daha geçti...
10 adet kiraz karides ekledim.
Bir süre sonra inanılmaz bir üreme faaliyetine giriştiler ve nüfus aşırı arttı.
Üstüne 1 ay kadar önce bir akvaryumcuda kırmızı kristal ve arı karidesleri görünce dayanamadım aldım ve onları da ekledim. Bu yüzden su hacmini daha da yükseltmeye karar verdim ve paludaryum, üstü açık bir akvaryuma dönüştü. Arka ve yanlara karideslerin güvenliği ve artık çok büyüyen Syngonium'u dik tutabilmek için camdan yükselti yaparak kaçak kat çıktım. Biraz da pellia ekledim. Yavru karideslerin beslenebilmeleri amacıyla yan camın yosun tutmasına izin verdim.
1,5 yaşındaki kızım arkadaki fona takmıştı, bir gün baktım ki fonu sökmüş parçalıyor. Önce biraz kızdım ama akvaryuma baktığımda arka fonsuz daha doğal göründüğünü farkettim, kendisine buradan teşekkür ederim.
Bu kadar lafdan sonra biraz daha fotoğraf ekleyeyim:
Biraz yakından:
Yeni gözdelerimden bir CRS:
Sistemi kurduğumdan beri, koyduğum yerde duran, 3 mumlu bir doğum günü pastasını hakeden yaşlı anubias resimleri:
Biraz da CRS:
Bu A Grade:
Yan camdaki yosunlaşmayı nasıl sağladığımı merak edenlere, sabahın altısında saati kurup da kalkdığım ve çektiğim bir fotoğraf:
...
Bir süre sonra:
Bu resmi çektikten hemen sonra , artık iyice dışarı çıkmış ve eğilmeye başlamış olan saururus cernuusları budadım. Syngonium'a kıyamadım henüz ama onu da bir ara kısaltmam gerekecek sanırım.
Su dışına kafalarını uzatanlardan laf açılmışken, sudan kaçmaya çalışan yeni bir bitkiyi de tanıştırmak isterim.
Hydracotil Leucocephala:
İşte arka fonumu parçalayan el de arkada flu gözüküyor.
Son zamanlardaki gözde bitkilerimden pellia'nın üstten çekilmiş iki fotosunu da eklemek istiyorum. Son bir aydır çok iyi gelişim gösterdiler:
Üzerini java moss kaplayan ve su dışında filtre görevi gören kayayı hatırlıyor musunuz?
Bir süre önce bu taşın üstündeki java mossları başka bir akvaryumda kullanmak için almıştım, taş çıplak kalmıştı. Yukardaki pellia öbeğini sisteme eklerken kopup tanka dağılan parçaları bu taşın üzerine koymuştum, o zamanlar taşın bir bölümü hala su dışındaydı. Su biraz daha yükseldikten sonra taşdaki pellialar da müthiş bir gelişim gösterdiler.
Bu taşda bir keramet var gerçekten.
Bakın bu taşın üstten görünümü:
Bu da su içinden:
….
Bir süre sonra yosun tutmasına izin verdiğim camı temizlemeye karar verdim ve bir traş bıçağıyla güzelce yosunları kazıdım.
Temizlenen camdan baktığımda hoş bir sürprizle karşılaştım. Saururus Cernuus'un gövdeden çıkan köklerinde kiraz karides yumurtaları sallanıyordu. Daha önce yumurta taşıyan dişileri görmüştüm de bu yumurtaları böyle asdıklarına ilk defa şahit oldum.
Hemen resimler:
Daha da yakından
Bu arada anladım ki camın yosun tutmasına izin vermek pek iyi bir fikir değilmiş, temizlikten sonra bütün karidesler yere düşen yosun parçalarını yemek için yarıştılar, bu kadar yoğun şekilde ortalıkta görünmezlerdi.
Temizlenen yan camdan bir görüntü.
Ve bir kaç güzel foto daha:
….
Yukarlarda bir yerde,
[QUOTE=yasarhakan] Bu resmi çektikten hemen sonra , artık iyice dışarı çıkmış ve eğilmeye başlamış olan saururus cernuusları budadım. Syngonium'a kıyamadım henüz ama onu da bir ara kısaltmam gerekecek sanırım.
.[/QUOTE]
demiştim.
Bir ay bile geçmeden durum toparlandı.
Budanan bir Saururus Cernuus,
Su dışında yaprak şov,
Sırtını duvara yaslayan Syngonium,
Ve duvara tutunma çabaları,
Yukardaki Hydracotil Leucocephala’yı yalnız bırakmayan arkadaşları:
İçten bir genel fotoğraf.
Biraz da bebek karides resimleri.
...
" Değişik bir bitki, yeşil beyazlı sert yaprakları var, dayanıklı bir şeye benziyor alıyım belki güzel bir şeye benzer ilerde " düşüncesiyle aldım.
Sanırım artık akvaryum veya paludaryum bitkisi kategorisinden çıkıp, tavana doğru uzayan bir salon sarmaşığı kategorisine girdi.
Böyleydi aldığımda:
Şimdi böyle:
Sistemin başından beri burda yaşayan, şimdiye kadar hiç müdahele etmediğim salyangoz halkı - sanıyorum artan karides nüfusu sebebiyle yaptığım bolca yemleme sayesinde - son zamanlarda rahatsız edici boyutlara ulaşınca bir de yeni sakini oldu sistemin.
Çok şirin bir puffer. Bir Monotretus Travancoricus. Salyangoz nüfusunu kontrol altına almak için ekledim sisteme.
Nasıl becerdi bilmiyorum ama birkaç gün içinde sistemde hiç salyangoz görmemeye başladım.
Umarım karides nüfusunu da kontrol altına almıyordur.
Bu türle ilgili deneyimi olan var mı bilmiyorum ama gerçekten çok ilginç canlılar.
Cama burnumu yapıştırdığımda oda gelip beni inceliyor ama objektifi hiç sevmedi nedense. Çok zor çektim bu resimleri.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Hocam bu forumu favorilerime ekledim harika bir iş çıkarmışsınız.Ne desem nasıl övsem hafif olur bu görüntülere.Şu yeni keşfedilmiş bölgelerin (amazon) resimleri varya aynı onlar gibi olmuş.Elinize sağlık.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Sizi tekrar tekrar tebrik ederim.
Valla söylenecek birşey yok
40*40*40lık bir tank ancak bu kadar güzel olabilirdi.
Akvaryumda genel olarak tam bir kaos ortamı mevcut.
Oraya buraya koşuşturan sayıca fazla karidesler.
Aynı mahallenin çocukları olan java moss pellia ve riccia.
Akvaryum boyutlarına uygun olmayan bitkiler.
Kaçmaya çalışan kafalar ve pek çoğu.
Sanırım göz yorucu diye yorum yapılmasının sebepleri bunlar. Ama akvaryumu güzel yapanlarda bunlar. Huzur verici bir akvaryum değil. Çılgın bir akvaryum. Sıradışı.Kısacası bana göre süper!
Ah... Ah...Proje günlerim aklıma geldi birden
Ne yaptınızda akvaryum bu hali aldı tam olarak bilmiyorum. Nasıl bir yol izlediniz onu da bilmiyorum. Ama ne yaptıysanız onu yapmaya devam edin. Yeni akvaryumlar kurun.
Akvaryum dediğin biraz çılgın olmalı!! Huzur huzur, İwagumi..., Knott... T. Amano nereye kadar
Riccia öbeği nasıl o hal aldı birde onu anlatabilir misiniz?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir