Alabalık Yemi

Arkadaşlar bende yunus ve sarı prenses var. Onlara elimden geldiği kadar çeşit ve besleyici yem vermek için elimden geleni yapıyorum. Geçen gün köpek balığı besleyen bir arkadaşım balıklarına yakınımızda bulunan bir kültür alabalık çiftliğinden alabalık yemi getirtip balıklarına verdiğini söyledi. Bende kendisinden numune olarak biraz yem getirttim. Kokusu bildiğiniz çiğ balık gibi kokuyordu, bugün denemek için biraz o yemden verdim. Fakat gözlerime inanamadım balıklarım o yemi görünce sanki delirmiş gibiydiler. Birbirlerini ezdiler yemek için adeta balıklarım çıldırdı. Ben 21 senedir her türlü balık besledim ve her türlü yemi verdim, ama bukadar balıkların beğendiği ve yemek için birbirlerini ezdiklerini görmedim. Gelelim asıl konuyu açma sebebime ; acaba bu yem balıkların sindiriminine zarar verirmi. Sanki yem resmen çiğ balık kokuyordu. Yemler kibrit çöpünün başından biraz büyüktü. Parçalayıp verdim. Ama sanki yemleri delirmiş gibi yedikten sonra suyum biraz bulandı gibi. Bu konuda bilgisi olan veya tahminde bulunabilecek olan arkadaşlar varsa yorumlarını esirgemesinler. Şimdiden ilginiz için teşekkür ederim... 

 

Kullanan arkadaşlar varsa onların yorumlarınıda bekleyin derim  saygılar

 

amerikan cichlid  besliyorsunuz sanırım

 

Saygılar.

Aşırı yağlandırır balıkları ve iç organlarını maffeder. Yani siz şukadar aydır kullanıyorum bir sakıncasını görmüyorum dediğiniz yem balıkların karaciğerini yağlandırıp erken yaşta mefta ettiğinde anlarsınız zararını.

Alabalık yemi adı üstünde yemek için üretilen balıklara uzun ömürlü olsunlar diye verilmez, hızla büyüsünler, pazara çıksınlar diye verilir. Akvaryumda kullanılmaması gereken bir yemdir.

Ayrıca su değerlerini çok hızlı bozar.

Saygılar.

 

Mertcan bey, balık çiftliklerindeki balıkların (alabalık, sazan ve denizdeki çipura, levrek vs.) sağlığı inanın sizin düşündüğünüzden daha önemlidir çiftlik sahipleri için. Bu balıklar satış boyuna en az 12 ayda geliyorlar. Yani tavuk gibi 40 günde kesime gitmiyor balıklar. Dolayısıyla Akvaryumlarımız gibi steril edilemeyen, doğa koşullarına açık ortamlarda yaz, kış, gece, gündüz demeden bu balıkların sağlıklı olması için çaba sarfedilir.

 

Düşünsenize birçok akvaryum hobicisi akvaryumcudan aldığı balığı 6 ay bile yaşatamazken bu balıkların minimum 1 yıl yaşatılması gerekir. Hatta ve hatta bazı kafeslerdeki balıklar olabilecek en itinalı yöntemlerle yetiştirilir ve 1 kiloya kadar çıkması sağlanır. (Satış boyu genelde 200-300 gramdan başlar ve balıkların bu ağırlığa gelmesi 9-12 ay kadar sürer. 1 kilo olması ne kadar sürer siz hesaplayın artık:)) Bu balıklar 1 kiloya kadar yaşatılabiliyorsa sizin söylediğiniz laflar biraz havada kalıyor. Yorumunuzu lütfen tekrar düşünün...

 

Non-alkolik karaciğer yağlanması dediğimiz bu tip alkole bağımlı olmayan karaciğer yağlanmasında karaciğerin yağlanması uzun bir sürece yayılmış durumdadır.Fonksiyonları tamamen durma noktasına gelene kadar belirli bir sürenin geçmesi gerekir.

 

Alabalık örneği üzerinden konuşursak 1 yıl hiç de uzun bir süre değil.1 yılda  hayvanın organları onun faaliyetlerini durduracak kadar yağlanmaz.Zaten bir yıl sonunda da balık alınıp iç organları temizlenmek suretiyle yeniyor.O yüzden herhangi bir sorun yok.