Boşuna mı para veriyoruz?
Aslında, bunları uzun zamandır düşünmeme rağmen, kapatmış olduğum 2 akvaryum sayesinde ne kadar haklı olduğumu gördüm. Biri 200, diğeri 80 litrelik akvaryumumu, canlıları elden çıkarıp kalanları da başka akvaryumlara dağıtarak kapattım. Bu akvaryumlar ayrı bir hobi odasında olduğundan ve aşırı yoğunluktan ötürü, sularını boşaltmadım.
Bu süre zarfında, ısıtıcılar ve filtreler durdu.
2-3 hafta sonra, 80 litrelik akvaryumda 4 tane kiraz karidese rastladım! Şu an yaklaşık 3 ay oldu ve son derece sağlıklılar. Akvaryumda ne filtre, ne ısıtıcı, ne hava motoru var.
200 litrelik akvaryumda ise 2 tane plati yavrusu kalmış ve yem bile atmama rağmen, muhtemelen sudaki mikro organizmalar ve kalan bitki artıklarıyla beslenerek yaşamışlar.
Bundan 2-3 sene önce, akvaryumlara aşırı ihtimam gösteriyordum. Normalden 2 kat fazla filtrasyon, sık su değişimleri, sera yem ve daima sera su katkıları vs. Bunları, aynen üzerinde yazıldığı gibi kullandım. Akvaryumlarda aylarca UV lambası bile kullandım.
İnanır mısınız, akvaryumları boşladıkça balıklar daha sık üremeye başladı, daha sağlıklı oldular. Ölümler neredeyse durdu (zaten 400-500 balığım varken de yılda 20 balık öldürdüğüm vaki değil)
Mesela dış filtreler. Bence filtrasyon olayını çok abartıyoruz. Nitrat sorununu abartıyoruz; zira bu bakteriler aslında kumda, hatta cam çeperlerinde dahi mevcutlar. Ya da şunu söyleyeyim; 80 litre akvaryumumda Tetratec 700 kullanırken aldığım nitrat değerleri ile, 200 litre akvaryumda ekol 15 kullanırken aldığım nitrat değerleri neredeyse aynı. Bir dönem abartıp 200 litreye hem Ekol 19, hem de tetratec 700 bağladım ve nitrat değerlerinde bir değişim olmadı.
Bence, akvaryum hobicileri olarak en büyük sorunumuz, balıkların üstüne çok titrememiz. Ve kesinlikle aşırı yemleme. Ben çöpçüler ve karidesler hariç sadece canlıdoğuran bakıyorum ve haftada üç kez, abartmıyorum, fazlasıyla yeterli. Çünkü balıklar zaten akvaryumdaki mikroorganizmalarla beslenebiliyorlar. Fazla yem verip balıkları yağlandırıyor, karaciğerlerini bozuyor ve suda aşırı atık madde birikmesine neden oluyoruz.
Artık, Tunç beyin klor gidericisi hariç hiçbir katkı maddesi kullanmıyorum.
Mesela, 30 milyonluk Atman ısıtıcı varken, 60-70 TL verip Jager ısıtıcı almak da mantıksız. Elimde komik fiyata aldığım 2 tane Prodac ısıtıcı var ve inanın hepsi aşağı yukarı aynı performansı veriyor.
Ya da dış filtreler: Debi olayının da abartıldığını düşünüyorum. Bence önemli olan, içine aldığı malzeme; çünkü bakteri sonuçta malzeme üzerinde kolonize oluyor ve malzeme ne kadar çok ve yüzey alanı gennişse, o kadar iyi. Yani doğal olarak, ne kadar iç hacim, o kadar filtrasyon. Ayrıca, kasası küçük ama debisi yüksek filtrelere güvenmiyorum; çünkü bakteri kolonizasyonu için suyun debisinin çok yüksek olmaması gerekli. Şu ana kadar Eheim 2213, Tetratec 700 ve 1200, Ekol 15, 17 ve 19, Atman 3336, Eheim 2222 Pro kullandım. En başarılı bulduğum ise Ekol 19 oldu! Gerek sepetlerin birbirine oturması, gerek devasa hacmi, gerekse mükemmel debisiyle bence çok iyi bir filtre. Keşke malzeme kalitesi daha iyi olsa; ama bu kullanımda bir sorun teşkil etmiyor. Gayet de sessiz (eğer eski tip balansı bozuk mıknatıslardan yoksa, onları da ücretsiz değiştiriyorlardı)
Mesela Sera Aquatan..Bunun yerine Seachem'in bir ürününü keşfetmiştim (adını unuttum) ve bir hesap yaptığımda, belki 10 kat daha ucuza geldiğini keşfettim. Sonra Tunç bey'in muadil ürününü kullanmaya başladım ve bu da bana Seachem'den de ucuza geldi. Bir karşılaştırma: Aquatan'ın 100 ml'si 400 litre, Seachem'in 100 ml'si ise 4 ton için! 100 ml Aquatan 11 tl, 250 ml Prime ise 22 tl. 22 tl'ye 10 ton su arıtırken, Sera'da aynı etkiyi yakalamak için 250 tlden fazla ödemeniz gerek!
İkisi de sorunsuz ve iyi ürünler (Tunç beyin ürünü de öyle). Memnun kalmadığım markalar? Şimdiye kadar sadece Azoo ile sorun yaşadım. İlaçları hiçbir işe yaramadı; salyangoz ilacını ise sudan çıkardığım salyonguzun üstüne bile boca etsem işe yaramadığını gördüm. Tetrateclerin ikisinde küçük (ama önemli) bir conta sorunu yaşadım. Hatta sorunu kendim bulup, çözümünü de blogumda anlattım.
Kısacası, yem dışında, hobiye fazla para harcamaya karşıyım. Çünkü aldığımız birçok ürün ya aşırı pahalı, ya işe yaramıyor, ya da, daha kötüsü, negatif etki ediyor...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Hobide belli bir dönem arsızlaşıyoruz da. Bakamayacağım kadar çok akvaryum sahibi oldum bir dönem; oysaki 1-2 akvaryum varken bu akvaryumların dekoru, bitkisi vs güzeldi. Sayı artınca çöle döndüler:) Şimdi elimdekileri de elden çıkarıp 70-80 litrelik bir karides, bir de karma tank yapacağım. O da tahminim 100 litre civarında birşey olacak. Zaman içinde o kadar çok malzeme almışım ki, evde adım atacak yer kalmamış:)
Bir de unuttuğum birşeyi ekleyeyim; bazı kimyasal ürünlerde son kullanım tarihi yok!
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bütçe için de söylediklerinize kesinlikle katılıyorum.Bir pet shopa gittiğimde 100 120 lt lik bir akvaryum yapacağımı ve bunun maliyetinin aşağı yukarı ne olacağını sordum bana 700 den başladı :S bundan 20 yıl önce 1 tonluk akvaryumda pirhana besleyen amcam ki bana göre birçok petshop ım var bilgiliyim diyenden daha bilgi sahibi, bana 100 lt lik akvaryumun içini 50 60 tl ye doldurabileceğini söyledi.Arada bukadar uçurum varken,ben cebi milyarlarla dolu haydi hobime gömeyim parayı demeyen buna yeni başlamış bir kişi olarak bir çok kişi hevesimi kırma noktasına getirdi beni.Ama sonunda kararlıyım,çok okuyan bilir ve okudukça öğreniyorum ki,bu işte gönüllü oldukça sınır yok.Zaten forumlar ve sizler gibi bilgilendirme gönüllüsü kişiler oldukça insanlar daha doğru şeyler yapmaya yönelecekler ve gereksiz şeylere ne para ne zaman harcayacaklar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bakteri kültürleri vs zaten hicbir islevi yok yazildigi gibi kumda ve camlarda yetisiyor, düzenli su degisimiyle degerleri sabit tutmak mümkün.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
söylediklerinizin altına düşünmeden imzamı atabilirim. Gerçekten çok doğru şeylerden bahsetmişsiniz. Akvaryuma çok fazla müdehale etmemek gerekiyor.
Bugüne kadar 2 tank değiştirdim. Beslediğim tüm canlılardan yavru aldım.
Bunları yaparken de ilk akvaryumumda suy devirdayımı için bir tane şelale filtre vardı. Şimdiki akvaryumumda da sadece sünger tipi iç filtre var. Önceki akvaryumumda 3-4 ayda bir su değişimi yapıyordum ancak şu an kerevitten ötürü bitki bulunmadığı için çiçekleri sulamak için su çekiyor yerine su ekliyorum.
Demek istediğim, insanlar sıfır nitrat, dip çekimi diye diretiyorlar. Bunun yerine besledikleri canlının orijinini, yani nerede yaşadıklarını, yaşadıkları ortamın nasıl bir yer olduğunu öğrenip akvaryumu ona göre hazırlasalar hem ilgilenme külfetinden kurtulacaklar hem masraftan. Üstelik su değişimleri sırasında akvaryum canlıları strese girdiği için doğal davranışlarını da göstermiyorlar.
Aylardır yem vermek dışında yüzüne bakmadığım tanktaki meleklerden yumurta aldım dün.
Öncelikle balıkların gereksinimlerini öğrenip, mümkün olduğunca tankın içine az müdehale etmek gerek.
İmzamda da her mesajın altında belirtiyorum zaten bu durumu
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Barış bey size katılıyorum bir yıl önce bulunduğum bölgede bir akvaryumcu borçlarından dolayı iflas etti ve mağazaya haciz işlemi yapıldı içeride sadece akvaryumlar ve balıklar kaldı bu kişi daha sonra burayı tamamen kapattı akvaryumları boşaltmadan kilidi vurdu 6 ay kadar hapis cezası aldı ve içeriden çıktıktan sonra beraber dükkanına gittik içerisi çok pis kokmuştu ve gördüğümüz manzara karşısında şoke olduk akvaryumların suları içerisindeki canlılar neredeyse gözükmeyecek kadar bulanmış ve bu akvaryumların içinde birsürü ölü balık lar olmasına rağmen tanklarda aşağıdaki türler yaşamaktaydı ve oan dedim arkadaşa biz okadar uğraşıp vitamindir su değeridir yok özel yemidir okadar özenle bakmamıza rağmen balıklar ölüyor bu nası işdir böyle ki böyle içerisinde ölü balıkların bulunduğu ve suyun haddinden fazla kirlendiği bu tanklarda bu balıklar nasıl yaşadı ? canlı olan türler aşağıda
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Balık yaşatamayışımızın temel sebepleri aşırı yemleme ve küçük hacimde çok balık beslememiz. Dörd kiraz karidesten 7-8 ayda 100 den fazla kiraz karidesim oldu ve bu akvaryumda dip çekimi yapmıyorum su değişimi ise ayda 1 anca oluyor. Dip çekimine kafayı çok takıyoruz o dışkılar zaten tüketilmiş besin değeri olmayan posalar nitratı artırmıyorlar ki.
Dış filtreye gelince bilmem kaç litre debili küçücük dış filtrelere sırf isimleri (markaları) yüzünden tonla para verip alıyoruz. İçinide litresi 40 lira olan malzemeyle dolduruyoruz. Halbuki az balık ve sık su değişimi ile ucuz ama büyük olan dış filtreler tercih edilmeli. Birde şu elektrik tüketimi olayı var düşük wattlı küçük filtreleri alıp büyük akvaryumlara takıyoruz elektrik tasarrufu için, o zaman bizde kendi yememizden içmemizden tasarruf edelim böyle olmaz, biz paketi 6 tl olan sigarayı fosur fosur içipte balığımıza ne idiğü belirsiz dandik yemlerle beslersek , geniş hacimde küçük dış diltre kullanırsak daha çok sıkıntı yaşar balıklarımız.
Su düzenleyici hiç kullanmadım kullanmayıda düşünmüyorum. Klor sorunun çözümü basit termosifondan yada şofbenden sıcak su alıp damacanada birkaç saat bekletin klorun büyük kısmı uçar gider. Bu tür çeşmeden yapılan mecburi su değişimlerinde havataşını son ayarında çalıştırıp suyu iyice dalgalandırın. Ben 19 litrelik damacanalara su doldurup bir gün bekletiyorum ve bu suyu kullanıyorum.
Dip çekimi diye pilli dip süpürgesi alanlarada şaşırıyorum ama bir yandanda anlıyorum her kafadan ses çıkan bir hobi dünyasında denize düşen yılana sarılır misali herkes araştırmadan çevresinden yada akvaryumcudan her duyduğunu yapıyor. Araştırma yapmadan alıyor, besliyor. Sonra bakıyorum ben şu balığı aldım, şu malzemeyi aldım ne yapmam lazım ya bu balığı almadan yada malzemeyi almadan foruma sorsan daha iyi olmazmı zaten almışsın olan olmuş sıkışınca hop konu açıp soru soruyor insanlar buda çok yanlış. EĞİTİM ŞART :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir