Akvaryumların Üstü Kapalı Olursa!

Merhabalar,
Bu konuda tatlı su akvaryumlarının üstünün kapalı olması durumundaki olası riskleri tartışmak istiyorum. Tabii, açık veya kapalı olmasının, balıkların atlaması, suyun buharlaşması, müdahale zorluğu ve estetik gibi bir çok yönden avantaj/dezavantajı vardır. Ben bunlardan ziyade, temiz hava tarafında bir sorgulamaya giriştim...

Şöyleki;

Biyolojik dengesi oturmuş bir akvaryumda, döngü Amonyak-Nitrit-Nitrat ve nihayetinde bitki ve/veya yosunların yardımıyla Nitrojen (Azot) ile süreç sonlanır. Bunun sonucunda suyun (ve varsa içindeki şelale tip filtrenin) üstünden azot gazı salınır. Buraya kadar herşey normal. Zaten atmosferin büyük çoğunluğu azot gazı... Peki Akvaryumun üstü kapalı ise, akvaryumun içindeki kapalı kısımdaki hava içinde azot konsantrasyonu artar, oksijen ve karbondioksit azalır bu durumda.

Peki balıklar için oksijen ve bitkiler için karbondioksit de su yüzeyi (dalgalanma sonucu bu iki gaz çözünerek suya karışır) ve varsa bu kapalı hacimden hava emen hava moturundan sağlanıyordu. Bu durumda, bu havanın içindeki oksijen ve karbondioksit oranı düştüğü için suya geçmelerinde büyük sorun olmaz mı??

Yukardakiler doğruysa, akvaryumların üstünü açık tutmamız, hatta hava hortumunun emiş ağzını da dışarı çıkarmamız gerekmez mi?

Bir de biyolojik dengenin iyi kurulmadığı senaryoda, azot yerine amonyak ve sülfür gazlarının salındığını düşündüğümüzde sonuç çok daha vahim olmaz mı?

Peki;
Ben bunca yazı okumama rağmen, taze hava açısından akvaryumların üstünü kapamayın diye bir yorum henüz okumadım!
Hatta buhar camı vs... gibi kapaklar ile nem salınımı olmasın diye üstü örtülüyor.
Hazır satılan akvaryum kitleri de kapaklı!

Üstündeki az sayıda ızgara veya deliklerin de taze havanın içeri girebilmesi için yeterli olacağı konusunda endişeliyim.

Yorum ve bilimsel açıklamalarınızı merak ediyorum.
[EDIT]Alehar,2019-10-26 14:09:12[/EDIT]

Aslında benim de merak ettiğim ve size hak verdiğim bir konu bu. Ama bir yandan da azot gazının ( biyolojik denge oturmuş tanklar için ) yüksek uçuculuğunu düşünürsek, ara ara açılan ızgara vb havalandırmalar yeterli olacaktır. Zira nem tutunmasını engelleyip kapakları kaldırdığımızda, en başta bazı mevsimlerde ısı dengesinde sıkıntılar yaratacağından dolayı beyaz benek gibi bir çok hastalığa davetiye çıkarabiliriz. Hava akışı bilindiği gibi yüksek yoğunluktan düşük yoğunluğa olduğundan, ızgaralardan çıkan az miktarda nemli hava da tanktaki hava boşluğunda hafif de olsa bir sirkülasyon yaratacaktır ve bu da azot vb gazların içeride birikimini zaten engelleyecektir diye düşünüyorum. Suda oksijen azalmasına gelirsek, zaten suda yer alan oksijenin büyük kısmı bakteriler ve canlılar tarafından parçalandığı için her hafta su değişimi öneriliyor. Sonuçta suya ne kadar oksijen de verilse, suyun da belli bir oksijen doyum noktası var. Biyolojik filtrasyonda ise zaten ağır gazlar dönüşerek hafifleyip uçuculuk kazandığı için, su içerisinde biriken miktar biyolojik döngünün seviyesine göre azalacaktır. Uçuculuk kazanarak tankın hava boşluğunda biriken gazlar, bazen bulduğu aralıklardan, bazen açılan kapaklardan, bazen de kapaklarda yer alan deliklerden uçarak tankın içerisindeki hava boşluğunda birikemeyeceği kanaatindeyim. Kesin olarak konuşmayı istemem, belki baştan sona yanlış düşünmüşümdür fakat benim düşüncem bu şekilde [:)]

Akvaryumumuzda kullandığımız hava motoru, hava taşı sayesinde zaten suyu havalandirmiyor mu ? Sonucta hava motoru akvaryumun o kapalı kısmından havayı cekmiyor. Akvaryumdan bağımsız dısardan hava basarak olayi yapıyor. Ne anlattığınızı tam anlamadım ama sıkıntı sadece kapalı alandaki yetersiz oksijense , bence yeteri kadar mevcutdur. Sonucta sudan gecen hava en son orda dısari çıkıyor

[QUOTE=Enisikizler]Akvaryumumuzda kullandığımız hava motoru, hava taşı sayesinde zaten suyu havalandirmiyor mu ? Sonucta hava motoru akvaryumun o kapalı kısmından havayı cekmiyor. Akvaryumdan bağımsız dısardan hava basarak olayi yapıyor. Ne anlattığınızı tam anlamadım ama sıkıntı sadece kapalı alandaki yetersiz oksijense , bence yeteri kadar mevcutdur. Sonucta sudan gecen hava en son orda dısari çıkıyor[/QUOTE]

1- her akvaryumda hava motoru kullanilmiyor

2- yuzey dalgalanmasi (tipki dogada gollerin ve akarsularin yuzeylerinin akinti ve dalga sayesinde hava ile bulusmasi gibi) en etkin oksijenlendirme yolu.

[QUOTE=Alehar]ve varsa bu kapalı hacimden hava emen hava moturundan sağlanıyordu.
Üstündeki az sayıda ızgara veya deliklerin de taze havanın içeri girebilmesi için yeterli olacağı konusunda endişeliyim.
[/QUOTE]

Harici hava motorları havayı zaten dışarıdan alıyor, bunlarda bir sorunumuz yok, tahmin ettiğim şekli ile sizdeki gibi tepe filtreli akvaryumlarda da gerekiyorsa, benim de bir zamanlar yaptığım gibi, (sonrasında o tepe filtreyi tamamen söküp pipo filtreye geçtim) ilave hava hortumu ile emiş bağlantısını dışarı verecek şekilde uzatma yapmak iyidir. Sanıyorum sizdeki gibi ithal bir akvaryumda benim de ilk yaptığım modifikasyondu bu. Hava ızgara ve deliklerinin ise yeterli olacağını düşünüyorum. Kapalı bir odayı havalandırmak için pencereleri açmak gibi. Teknik detaylara girmeden bu şekli ile bilgi vermek istedim.[:iyi:]

Selamlar konunun uzmanı değilim ama üzeri açık olursa da sürekli buharlaşan buharlaşmayla akvaryum suyumuzdaki hazır oturmuş çalışan sistemde sakıncası olmayan süre gelen bakteri döngüsü tam oturmuş sudan sürekli kaybetmiyiz. Eksilen suyu sürekli dinlenmiş su ile takviye ederek.
Elektrik kesintisinde dış filtrelerimizin belli bir süre kapalı kalmasına bağlı bir durum veya bilmeden istemeden olaydan bir haber veya hastalık geldi panigiyle bu dediğim şartları sağlamış akvaryum suyuna Mavi metilen döküp başa dönüp sistemi sıfırlamak gibi sizin düşüncelerinizdeki artılar eksilerle diğer arakadaşların ve benim belirttiklerimin artı eksilerin sağlamasına yapmak gerekir. [EDIT]Kınayu,2019-10-25 21:46:08[/EDIT]

Bu açmazı iyice netleştirip durumdan emin oluncaya kadar (yabancı kaynaklardan da araştırıyorum) üstteki yemleme kapağını açık bırakıyorum. Ek olarak burada da tavsiye edildiği gibi hava hortumunun ucunu dışarı çıkartacağım ama bunun için plastikte kapakta bir delik açmalıyım önce...

Farklı bir bilgiye ulaşırsam buradan yazacağım.

Bilgili hobiciler den de konuyla ilgili ilave yorum ve açıklama gelirse memnuniyet duyarım.[EDIT]Alehar,2019-10-26 13:39:16[/EDIT]