Göle balık salmak
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2010 12:45
Arkadaşlar bu konuda ammada uzamış. Tamam artık göle yabancı, oraya ait olmayan balığı atmak doğaya aykırı, konu bukadar basit herkeze teşekkürlerimi iletiyorum...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Nisan 2010 15:30
Bence de fazla uzadı Murat Bey, şimdi baktım bu Pazar günü konu açılalı tam bir yıl olmuş olacak. Biz de ilk zamanlar konuyu yeterince tartışıp sonuca bağlamışız aslında. Fakat durup durup yine biri "şuraya balık atsam olur mu" diyor.
Bundan sonra buraya mesaj yazacak arkadaşlar, lütfen konuyu 1. sayfadan itibaren okuyun, 10. sayfaya geldiğinizde hala kafanızda soru varsa buraya yazın, tartışalım.
Herkese saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 30 Nisan 2010 22:25
Son olarak mesaj yazan arkadaşın dediği gibi dünya batmaz Rahat olunAma bir gerçek var ki doğa akıl almaz bir üstünlükle her bölgenin coğrafi iklimine uygun canlılar üretmiştir.Sizin göle balıkları salmanız ne ekonomiyi etkiler ne mevsim değişikliklerine yol açarama balıklarınızın yaşamayacağı kesin.Ülkemizdeki göl ya da akarsuların tüm değerleri(kloru ph'ı)uygun olsaydı zaten o cikletler Malawi'de değil ülkemizde olurdu.Yazın da yaşamaz,kışın da.Öyle alıntı e-mail adresleriyle kendilerine pirim yapmasınlar.Sen akvaryuma bakmaya devam et.Artık sitede ben varım
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2010 01:03
[QUOTE=mesavi]Son olarak mesaj yazan arkadaşın dediği gibi dünya batmaz Rahat olunAma bir gerçek var ki doğa akıl almaz bir üstünlükle her bölgenin coğrafi iklimine uygun canlılar üretmiştir.Sizin göle balıkları salmanız ne ekonomiyi etkiler ne mevsim değişikliklerine yol açarama balıklarınızın yaşamayacağı kesin.Ülkemizdeki göl ya da akarsuların tüm değerleri(kloru ph'ı)uygun olsaydı zaten o cikletler Malawi'de değil ülkemizde olurdu.Yazın da yaşamaz,kışın da.Öyle alıntı e-mail adresleriyle kendilerine pirim yapmasınlar.Sen akvaryuma bakmaya devam et.Artık sitede ben varım[/QUOTE]
ahbeabi 2010-05-01 01:07:25
- Göllere salınan koi ve benzeri türlerin şimdiye kadar bölge ekonomisine, en azından yerel halkın rızkına darbe vurduğu çok kez yaşanmış, acı şekilde tecrübe edilmiştir. Tonla örneği vardır.
- Bazı dayanıklı türler doğal coğrafyalarından binlerce kilometre uzaktaki göllere, derelere bırakıldıklarında yaşarlar, hatta kışı da geçirebilirler. Geçmiş sayfalarda en az 4 farklı tür gösterilmiştir.
- Victoria Gölü'nde de binlerce yıldır endemik olarak yaşamakta olan levrek yoktu. Fakat salındıktan sonra yazları da atlattı kışları da, hatta dünya üzerinde başka hiçbir ekosistemde yaşamayan cichlid türlerinin soylarının tükenmesine yol açacak kadar uyum sağladı, önüne geçilemedi.
- "Ülkemizdeki göl ya da akarsuların kloru" gibi bir değer olması mümkün değildir.
- Ülkemizdeki bazı tatlısu kaynaklarının su değerleri Malawi Gölü ile tamamen aynı olsaydı bile aynı tür cichlidlerin ülkemizde endemik olarak bulunmaları mümkün değildi. Soylarının kökenleri farklı olacaktı. Kaldi ki Victoria, Tanganyika, Malawi Gölleri'nin su yapıları benzerlik gösterse de aynı türler bulunmuyor. Hatta aynı gölün komşu iki kayalığında bile aynı türler bulunmuyor. Tamamen ataları ve göç yolları ile alakalı bir durum.
Akvaryum.com'a hoşgeldiniz...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2010 09:38
Balık konusunda haklısınız tehlikeli olabilir ama benim merak ettiğim bitkinin ne zararı olabilir ki? Doğaya ağaç dikilmesiyle aynı şeyler değil mi?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2010 11:07
[QUOTE=mustafa innr]Balık konusunda haklısınız tehlikeli olabilir ama benim merak ettiğim bitkinin ne zararı olabilir ki? Doğaya ağaç dikilmesiyle aynı şeyler değil mi? [/QUOTE]
Aynı şey değil aşırı üreme sebebiyle yerel bitki türlerini yok eden bitkiler var. O gölde yetişen bitkiler ve o bitkilerle beslenen canlılar var. Sen farklı bir tür bitki ekersen o bitkiyle beslenen canlı yoksa bitki hızla yayılıyor ve diğer bitkilere yaşama alanı bırakmıyor. Süveyş kanalından geçen gemilere takılarak gelen yosun türünün akdeniz sahillerini tehdit etmesi ve yayılmasına engel olunamaması gibi bir durum.
Aynı şey değil aşırı üreme sebebiyle yerel bitki türlerini yok eden bitkiler var. O gölde yetişen bitkiler ve o bitkilerle beslenen canlılar var. Sen farklı bir tür bitki ekersen o bitkiyle beslenen canlı yoksa bitki hızla yayılıyor ve diğer bitkilere yaşama alanı bırakmıyor. Süveyş kanalından geçen gemilere takılarak gelen yosun türünün akdeniz sahillerini tehdit etmesi ve yayılmasına engel olunamaması gibi bir durum.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Mayıs 2010 19:12
Arkadaşlar bence göle balık salmayla ilgili bir hobicinin
isteyebileceği en onurlu davranış ve belkide en zoru onları bir gün
tekrar kendi habitatlarına salabilmektir. Cichlıdlerimin malawide
yüzdüğünü görmek kadar mutluluk verici bir şey olamaz heralde:d.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 03 Mayıs 2010 10:02
Her canlı kendi ortamında güzeldir.Evlerimizde elimizden geldiğince en güzel ortamı sağlamaya gayret ediyoruz ama göllerde bu hiç mümkün değil.
enginkoc34 2010-05-04 10:55:53
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Mayıs 2010 08:54
Çoğu kişi olumsuz düşünüyor.Bu yasaları çıkaranlar bildiklerine dayanarak çıkarmıştır tabii.O zaman özel bir gölde: ne olabilir nasıl ürer neye zararı çıkar bişeyi engeller mi diye de araştırsınlar.Belki derler hımm bu tür buraya uyum sağlar.Bi bakarız üremişler çok iyi yaşıyorlar ekosisteme uyum sağlamış.Ülke balığı meşhur olur."Malawi Chicledleri" - "Türk Chickledleri" Hayal ama imkansız değil.ast_oscar 2010-05-08 08:56:01
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 09 Mayıs 2010 22:34
[QUOTE=ast_oscar]
Çoğu kişi olumsuz düşünüyor.Bu yasaları çıkaranlar bildiklerine dayanarak çıkarmıştır tabii.O zaman özel bir gölde: ne olabilir nasıl ürer neye zararı çıkar bişeyi engeller mi diye de araştırsınlar.Belki derler hımm bu tür buraya uyum sağlar.Bi bakarız üremişler çok iyi yaşıyorlar ekosisteme uyum sağlamış.Ülke balığı meşhur olur."Malawi Chicledleri" - "Türk Chickledleri" Hayal ama imkansız değil.[/QUOTE]
hayallere dalarak ekosistemi tehlikeye atamayız.
hayallere dalarak ekosistemi tehlikeye atamayız.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Mayıs 2010 13:36
Merhaba arkadaşlar,
Bu konu çok nazik bir konu.
Bir örnek vermek istiyorum. Caulerpa taxifolia adında bir yosun var. Normalde Hint okyanusu tropiklerinde yaşıyor. Aşağıdaki linkten alıntı yapıyorum:
http://www.cografyam.net/lofiversion/index.php?t10621.html
Ben dalışla da ilgileniyorum, Bu yosunu 5-6 senedir türk sularında da görüyorum. Yarattığı sıkıntı dominant olduğu için balıkların başlıca yuva yaptıkları yerler olan deniz çayırı (Posedonia) yataklarındaki bitkilerin yerini almasından kaynaklanıyor ve aslında ciddi bir çevre felaketine sebep oluyor. Yosun zehirli ve akdenizde bunu yiyen bir canlı yok. Çok da kolay ürüyor. eşeysiz üreyebiliyor, bir parçadan kendini üretebiliyor ve gemilerin çapaları ile bile taşınabiliyor. Gene alıntı:
Kalforniya'da da bir işgal olmuş ama o bölgede bu bitkiyi yiyen bir salyangoz olduğu için bu işgal sonlanmış. Bu salyangoz akdenizin daha soğuk sularında yaşamıyor. Zaten bir problemi gidermek için başka bir canlıyı da ekosisteme sokmak öngörülemez problemlere sebep olur. Bu işgalin de akvaryum sularını denize karışan bir su drenajına, akvaryum suyu döken bir deniz akvaryumcusu yüzünden olduğu düşünülüyor wikipedia'da yazdığına göre.
Bu gibi yabancı canlıları ekosisteme sokmakla ilgili tecrübeleri göz önüne alarak ( http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_invasive_species linkte uzunca bir liste var) göle canlı atma gibi bir şey bence düşünülmemeli hatta örneğin bitkili akvaryumun suyunu dökerken bile çok dikkatli olunmalı. Örneğin benim akvaryumda yanılmıyorsam salvinia natans isminde bir bitki var. Bu yüzey bitkisi benim iyi ışıklandırılmış gübrelenen co2 alan akvaryumda izin verirsem 3 hafta içinde bütün yüzeyi kaplıyor. Haftada bir yarısını akvaryumdan çıkarıp saksı bitkilerime gübre yapıyorum. Bu bitkiyi ufak bir göle bir kaç yaprak bıraksam, doğru koşullarda varsa muhtemelen çok kısa sürede bütün göl yüzeyini kaplar ve dipte yaşayan bitkilerin ölümüne yol açabilir. Takiben canlılar da ölebilir.
Bu işlerin vebali bence çok büyük.
Saygılarımla.
Bu konu çok nazik bir konu.
Bir örnek vermek istiyorum. Caulerpa taxifolia adında bir yosun var. Normalde Hint okyanusu tropiklerinde yaşıyor. Aşağıdaki linkten alıntı yapıyorum:
http://www.cografyam.net/lofiversion/index.php?t10621.html
" (Caulerpa Taxifolia) ilk olarak Stuttgart hayvanat bahçesinde kullanılmaya başlandı. İşletmecilerin akvaryumların zeminini tamamen kapladığı ve parlak yeşil rengi nedeniyle tercih ettikleri bu yosun 1984 yılında Monaco Okyanus Araştırmaları Merkezi'nde kullanılmaya başlandı. Ancak yosun bir dikkatsizlik sonucu atık su yoluyla Akdeniz'e karıştı. 1996 yılına kadar İtalya'ya kadar olan bölgeye yayıldı. Yosunun yayılması kimyasal yöntemlerle engellenemedi."
Ben dalışla da ilgileniyorum, Bu yosunu 5-6 senedir türk sularında da görüyorum. Yarattığı sıkıntı dominant olduğu için balıkların başlıca yuva yaptıkları yerler olan deniz çayırı (Posedonia) yataklarındaki bitkilerin yerini almasından kaynaklanıyor ve aslında ciddi bir çevre felaketine sebep oluyor. Yosun zehirli ve akdenizde bunu yiyen bir canlı yok. Çok da kolay ürüyor. eşeysiz üreyebiliyor, bir parçadan kendini üretebiliyor ve gemilerin çapaları ile bile taşınabiliyor. Gene alıntı:
Caulerpa taxifolia, çok baskın bir tür olduğundan bulunduğu bölgede yaşayan canlılara özellikle de zeminde bulunanlara pek yaşama şansı tanımıyor. Bunun sonucunda belki de en büyük zararı ortaya çıkıyor; Akdeniz’in en önemli oksijen kaynağı olan Posidonia oceanica’nın yaşam alanını kaplayarak türün o bölgede ortadan kalkmasına neden oluyor. Katil yosun dikey olarak da çok büyüdüğünden (yaklaşık 90 cm kadar) diğer bitkilerin üzerini kolayca kaplıyor. Manzarayı gözümüzün önüne getirirsek, sonuç tam anlamıyla su içerisinde bir Caulerpa taxifolia çölü…
Kalforniya'da da bir işgal olmuş ama o bölgede bu bitkiyi yiyen bir salyangoz olduğu için bu işgal sonlanmış. Bu salyangoz akdenizin daha soğuk sularında yaşamıyor. Zaten bir problemi gidermek için başka bir canlıyı da ekosisteme sokmak öngörülemez problemlere sebep olur. Bu işgalin de akvaryum sularını denize karışan bir su drenajına, akvaryum suyu döken bir deniz akvaryumcusu yüzünden olduğu düşünülüyor wikipedia'da yazdığına göre.
Bu gibi yabancı canlıları ekosisteme sokmakla ilgili tecrübeleri göz önüne alarak ( http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_invasive_species linkte uzunca bir liste var) göle canlı atma gibi bir şey bence düşünülmemeli hatta örneğin bitkili akvaryumun suyunu dökerken bile çok dikkatli olunmalı. Örneğin benim akvaryumda yanılmıyorsam salvinia natans isminde bir bitki var. Bu yüzey bitkisi benim iyi ışıklandırılmış gübrelenen co2 alan akvaryumda izin verirsem 3 hafta içinde bütün yüzeyi kaplıyor. Haftada bir yarısını akvaryumdan çıkarıp saksı bitkilerime gübre yapıyorum. Bu bitkiyi ufak bir göle bir kaç yaprak bıraksam, doğru koşullarda varsa muhtemelen çok kısa sürede bütün göl yüzeyini kaplar ve dipte yaşayan bitkilerin ölümüne yol açabilir. Takiben canlılar da ölebilir.
Bu işlerin vebali bence çok büyük.
Saygılarımla.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2010 18:09
Bu balıkların göllerde olması için kesin olarak birinin onu göle atması gerekmiyor.Kuşların ayaklarına takılan yumurtalar aracılığıyla da gelebiliyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2010 18:14
Sen binlerce kilometre yapan bir kuşun ayağında yumurta olacağına ve bu yumurtaların 1000 lerce km sonra balığa dönüşeceğine inanabiliyor musun?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir