Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"


E_C_NÇevrim Dışı

Kayıt: 26/12/2007
İl: Konya
Mesaj: 1752
E_C_NÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 00:21
[QUOTE=drama212]Malesef yumurtaların yüzde 90 ı 2. günde mantarlaştı ve kalanları da annesi yedi. Birkaç yumurtanın kuyruk salladığını gördüm ama hayatta kalamadılar. Tanktaki discusları akvaryumcuya verdim sadece anne baba kaldı 50 litrelik akvaryumda. Bu akvaryum yeterlimdidir? Bir de 130 litrelik akvaryum var boşta. Yoksa bunu mu üretim tankı yapayım? 2. sefer de anne babadan ayırmayacağım yumurtaları içgüdüleri gelişmesi için. Bu sefer tamamen damacana su koymayı düşünüyorum. Suyum daha oturmadı çünkü 1 hafta önce kurdum akvaryumu. Isıtıcı ve pipo filtreyi de dezenfekte edip bakteri kültürünü hazır alıp eklemeyi düşünüyorum. Yanlış mı düşünüyorum. Lütfen değerli fikirlerinizi eksik etmeyiniz. Başka neler yapabilirim? Anne babanın olduğu üretim tankına bir de hava taşı mı koymalıyım. Oksijenden bahsedilmiş yukarıda.[/QUOTE]
 
Azimli ve kararlı olmanıza sevindim. Pes etmek yok. Konumuzun ilk sayfasında yazmışımdır; melekten yavru almak biraz beceri ister. 50 lt tank eşler için yeterli. Tüm sistemi silbaştan düzenlemen doğru değil. İki adet 19 lt damacana su al. Kızılayın su değerleri çok iyi, olmadı sırma marka al. Damacana su ısısı ile tankı aynı seviyeye getir ve akvaryum hortumu ile tanka suyu ilave et. Su değişimlerini de damacana su ile değişim yap. Üretim tankında akvaryum cama cam olacak, bir ısıtıcı, bir pipo filtre bir de koni yada ona benzer bir şey. başka bir şey kesinlikle koyma! Haydi görelim seni bakalım.


[QUOTE=undesirable] [QUOTE=rcall]Ebeveynlerin yumurtaları havalandırması iç güdüsel bir olaydır. Bilmez bizim suların içinde kireç var, mantar var, zararlı baktetiler var, var oğlu var :) yumurtalarını havalandırır dururlar. Bana sorsanız tek sebebi var, oksijen sağlamak.
Her şey birbirine zincirleme bağlı. Halkalardan birisi koparsa her şey alt üst olur. Anlaşan iyi birer ebeveyn, uygun su kalitesi, stressiz bir ortam. Yiğit hocam, yumurtaları havalandırmak için hava taşı kullanılır, ama bu yukarı çıkan hava yumurtaya değmez. Bizim istediğimiz yumurtalar üzerinde tatlı bir akıntı olsun ne çok eksik, ne çok fazla. Çok güçlü olmayan bir dış filtre çıkışı da bu işi görür, yine çok güçlü olmayan bir iç filtre çıkışı da olur. Sonuçta bizim için önemli olan akıntı ile beraber gelecek oksijenimizdir.

[/QUOTE]

Estağfurullah Ramazan abi burada siz varken hocalık sıfatı bana çok bol gelir, kaybolur giderim içinde.  Zira meleklerden yalnızca 4 kez yumurta alabilmiş ve hiç yavru büyütme şansına erişememiş hevesli bir hobiciyim.

Bu soruları merak ediyor olmamın sebebi bu saydığımız ve sayamadığımız sebeplerden hangisi ya da hangilerini mutlaka "olmazsa olmaz" kalıbına girebileceğini öğrenebilmek, bu sayede daha kaliteli ve sağlıklı yavrular edinebilmektir. 

Ramazan abi, hazır seninle istişare edebilme fırsatı bulmuşken tecrübelerinden de izninle faydalanmak isterim:

Hava taşından ziyade başka bir sirkülasyon aracı ile kuluçka denemiş miydin? Denedi isen sonuç ne oldu? Benim durumumda, bir önceki seferde tamamı mantarlaşan yumurtaların bir sonraki seferde %1 gibi bir kayıp ile devam etmelerini neye bağlıyorsun? Tank içi sirkülasyonun fazla olduğu durumlarda ne gibi sıkıntılar yaşanabilir? 

Şimdiden teşekkür ederim.
[/QUOTE]
 
Ben bir şeyler söyleyeyim, yine konumuz devam etsin. Karma tankta videosunu  eklediğim eşlerin yumurtalarını üretim tanklarında bir başka eşe naklettim. Bunda %80 başarı sağladım. Karma tankta ki mangrow kökünün salınım yaptığı suyu da ilave ettim.
 
Gelelim bir diğer eşin yine karma tankta döktüğü yumurtalara; ikinci gün sifonladım. 30lt lik tanka akvaryumdan su doldurdum. Pipo filtreye sünger ilaveleri de yaparak yumurtaları buraya aktardım. Neticesinde sadece 8-10 adet yumurta mantarlaştı sadece. Mübala olmasın 300 civarın da yavru aldım. Burada suyun sirkile olduğu nokta çok önemli.
 
Kuluçka makinası kullanarak bir denemem daha olacak, Ancak çalışma sistemi mevcut halinden tamamen farklı olacak onuda burada paylaşacam. Tabii başarı sağlarsam.
 
 
E_C_N2011-10-01 00:41:51

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rcallÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/07/2007
İl: Manisa
Mesaj: 1665
rcallÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 00:41
Merhaba Yiğit,
Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır diyerek sözlerime başlıyorum :)
Hava taşından ziyade başka bir sirkülasyon aracı ile kuluçka denemiş miydin? Demişsin.
Hayır denemedim, ama benim için önemli olan şuydu; yumurtaları eğer ayırmışsam kuluçka tankının küçük ve alçak olması idealimdi. Neden? Küçük tankta hava kabarcıklarının yukarı ittiği suyun sağdan soldan ve yukarıdan iniş ve çıkışları çabuktu, bu sayede istenilen sirkülasyon sorunsuz ve mükemmeldi.
Tank ne kadar büyük ve bir o kadar yüksek olursa, istenilen su sikülasyonunu sağlamak zordur.

Denedi isen sonuç ne oldu?
Aşağıda tamamını açıklayacağım.

Benim durumumda, bir önceki seferde tamamı mantarlaşan yumurtaların bir sonraki seferde %1 gibi bir kayıp ile devam etmelerini neye bağlıyorsun?

Konumuzun 7. sayfasında değinmiştik, yazdıklarımı aynen kopyalıyorum.

- Kalabalık karma tanklarda eş seçimi sağlandığında, eşler bir bölgeyi sahiplenir demiştik. Burada yumurtlayacakları bir aparat, bitki yaprağı, kök üzeri varsa temizlerler ve yumurtlamaya başlarlar. Bu evrede dişi her ne kadar rahatsada erkek huzursuzdur. O bölgeye diğer balıkları sokmamak için gayret gösterecektir. Buda şu demektirki döl verimi çok sağlıklı olmayacaktır. Bu yumurtalarda mantarlaşma en üst safhada olacaktır.

- Diğer husus akvaryumdaki su sirkülasyonun çok fazla olmasıdır. Yumurtlama provaları başladığında, açık olan filtre ekipmanlarının bir süreliğine kapatılması, yada mınumum seviyeye indirilmesi en uygunudur.

- Eşlerdeki acemilik evresi, bu durum normaldir bir kaç batın şans tanımak gerekir.

- Suyun kalitesi: En önemli unsurların başında gelir. Her ilin/ilçenin su şartları birbirine uymaz. Kimi hobici çeşme suyunda rahatlıkla yavru alabiliyorken, başka ildeki bir hobicinin hemen hemen tüm yumurtaları mantarlaşır. Bir kaç çeşme suyu denemesinden sonra sonuç yine aynıysa yumurtalar hala mantarlaşıyorsa uygun iletkenlikte damacana suyu, ya da orta yollu bir R/O cihazı edinmenizde fayda vardır. Suyunuz aşırı kireçliyse, iletkenliği çok uç noktalardaysa mantarlaşmanın önüne ne kullanırsanız kullanın geçemezseniz.
Kendimden örnek vereyim, orta yollu bir R/O cihazı aldım, ne çaydanlığımın dibi kireç tutuyor, nede yumurtalar mantarlaşıyor. Meleklerim rahat, huzurlu ve mutlu.

Eksik ve yerinde olmayan havalandırma sistemi. Suyumuzda mantar sporları az veya çok mutlaka vardır. İyi havalandırılmayan yumurtaların üzerine yerleşebilirler ve sonuç istemediğimiz gibi mantarlaşamaya gider. Yumurtalara 4-5 cm mesafeden iri hava taneleri verecek bir havalandırma yapılmalıdır.

Elbette bazı durumlarda mantarlaşma vakaları olacak, peki bu durumda neler yapılmalı ?
Mantarlaşmış yumurtalar diğer sağlam yumurtalara zarar verir mi?


Yumurtaları kuluçka tankına ayırmışsak, istediğimiz gibi müdahale şansımız olur. Mantarlaşan yumurtaları ucu sivri bir meteryalle yere düşürüyoruz(sağlamlara zarar vermeden) Hava hortumu yardımıyla dip çekip bu mantarlaşmış yumurtaları akvaryumdan uzaklaştırıyoruz.
Üst mesajlarda Gürkan hocamın değindiği bir konu vardı, yumurtaların seyrek olması lehimizedir. Mantarlaşan bir yumurta etrafındaki sağlamlara çok zarar vermeyecektir bu durumda. Ama tam terside vardır, sık dizilmişse yumurtalar mantarlaşan yumurta derhal ordan uzaklaştırılmalıdır.
Mantarlaşmış bir yumurta kendisine değen tüm yumurtaları yavaş yavaş mantarlaştırır ve önü alınmaz bir mantarlaşma başlar ve hızla yayılır.

Melekten her su şartlarında yavru alınır, yeterki erkek yumurtaları döllesin. Ama şu var, suyun kalitesine göre, iletkenliğine göre çıkan yavru sayısı değişecektir. Hiç bir kimyasal kullanmadan dinlendirilmiş çeşme suyunda %80, oturmuş bir tankın suyundan yarı, çeşme suyu yarı %90, reverse osmosis kullanarak neredeyse %100 başarı sağladım.
Her ne şekilde ve sistemde denerseniz deneyin en önemli faktör yumurtaların mantarlaşmasıdır. Öncelikle bunu halletmeniz gerekmektedir.
Yumurtalara eşler bakıyorsa tecrübe kazanana kadar hiç bir müdahale edilmemelidir. Er yada geç mantarlaşanları temizleyecekler ve yayılmasını önleyeceklerdir.
Eğer yumurtalar eşlerden ayrıldıysa kuluçka tankındaysa, bir tane dahi mantarlaşan varsa üşenilmeyecek ve temizlenecektir. Bir mantarlaşan yumurta etrafındaki kendisine değen tüm yumurtaları mantarlaştırır.

Tank içi sirkülasyonun fazla olduğu durumlarda ne gibi sıkıntılar yaşanabilir?

Üreme zamanında ki en büyük sıkıntıda bu zaten. Normal bir ana tankımız var, hava taşı fokur fokur kaynıyor, dış filtremiz çalışıyor. Meleklerimiz eş tutmuş yumurtlayacağı yeri temizliyor, bu durumu görürsek ne mutlu ya görmezsek? Bu sefer olmadı, hadi haftaya tekrar yumurtlarlar nasılsa :)
Yumurta yapışkan bir özellikte sonuçta, akıntılı bir ortamda üremede yumurtalar dizilirken sorun yok. Ama sıkıntı döllemede, akıntı malasef buna izin vermez ve istenilen dölleme gerçekleşemez.

Farzedelimki eşler uygun ortamı buldu yumurtladı ve istenilen döllemede gerçekleşti. Bazı şartlar bizi yumurtaları ayırmaya itti. Kuluçka tankını kurduk, istenilen şartları hazırladık. Sıra geldi havalandırma işlemine. Biz bu havalandırma işlemini nerden öğrendik, kim neyi taklit ettide ilk başlarda başarılı oldu. İlk gördüğümüz eşlerin yan tarafındaki solungaç yüzgeçleri, daha sonra ağızlarıyla yumurtalara dokunuşları. Yaptığımız mantıksal hesap şu olmalı, yan yüzgeçlerin sağladığı tatlı bir akıntı yumurtaların sağlıklı kalmasına yetiyor. Daha fazla bir akıntı gerekseydi ve anaç melekler bunu sağlamak için pervane gibi yüzgeçlerini sallasalardı kesin kasları yanar erir giderdi. Demekki fazla akıntıya gerek yok, tatlı bir akıntı yeterli.

Mantarlaşmış bir kaç tane yumurtanın neler yaptığına şahit olalım.



Havalandırma işlemine güzel bir örnek.



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

AmraÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 20/04/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 795
AmraÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 05:28
İşte ramazan usta diyom başka da bişey demiyom .......

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rcallÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/07/2007
İl: Manisa
Mesaj: 1665
rcallÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 14:00
[QUOTE=Amra]İşte ramazan usta diyom başka da bişey demiyom ....... [/QUOTE]
Ustalık ne haddimize hacım estağfurullah.
Bu arada buradan da su pireleri için teşekkür etmek istiyorum, hakkını helal et.

Yeni bir akvaryum kurdum. 90x60x70h. yaklaşık 380 litre. 5+5 lamine camdan kayıt ve kuşaklı.
Artı sump sistemli ama sumpı kullanmıyacağım, su piresi kültürünü buraya aşıladım.

Yeni kurduğum tanka siyahları ve smokey leopard'ların tül kuyruk olanlarını ayırdım. Toplamda 24 adet meleğimiz daha geniş bir tanka kavuşmuş oldu.







Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

E_C_NÇevrim Dışı

Kayıt: 26/12/2007
İl: Konya
Mesaj: 1752
E_C_NÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 15:17

Ramazancım maşaAllah diyelim her şey gayet güzel. Güzel bir konu başlığımız daha oldu. Ellerine sağlık


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

undesirableÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/10/2006
İl: Mugla
Mesaj: 800
undesirableÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 16:54
Ramazan abi ve Ercan abi öncelikle her ikinize de belki daha önce onlarca kez açıkladığınız detayları ve tecrübelerinizi sıkılmadan yorulmadan tekrar tekrar anlattığınız için teşekkür ederim. Sabrınız ve yardım severliğiniz sayesinde eminim ki bir çok hobici bu güzel canlıları hakettikleri gibi besleyip üreteceklerdir. 

Ramazan abi, eşlerimin yumurta döktükleri tankta onlardan başka hiç bir balık yok ve akıntıda pipo filtreden kaynaklı çok hafif düzeyde bir akıntı. Bahsettiğim sirkülasyon kuluçka tankımda idi. Sanırım bir yanlış anlaşılma oldu. 

Tüm bu soruları sormamın asıl sebebi yapmamızın öğütlendiği şeyleri neden yapıyor olduğumuz. Eminim ki aklında "yapıyoruz iyi güzel de neden böyle yapıyoruz" gibi sorular olan hobiciler var. Belki bunları da daha öncelerden açıklayıp anlattınız fakat ben rastgelemedim. 

[QUOTE=rcall]Farzedelimki eşler uygun ortamı buldu yumurtladı ve istenilen döllemede gerçekleşti. Bazı şartlar bizi yumurtaları ayırmaya itti. Kuluçka tankını kurduk, istenilen şartları hazırladık. Sıra geldi havalandırma işlemine. Biz bu havalandırma işlemini nerden öğrendik, kim neyi taklit ettide ilk başlarda başarılı oldu. İlk gördüğümüz eşlerin yan tarafındaki solungaç yüzgeçleri, daha sonra ağızlarıyla yumurtalara dokunuşları. Yaptığımız mantıksal hesap şu olmalı, yan yüzgeçlerin sağladığı tatlı bir akıntı yumurtaların sağlıklı kalmasına yetiyor. Daha fazla bir akıntı gerekseydi ve anaç melekler bunu sağlamak için pervane gibi yüzgeçlerini sallasalardı kesin kasları yanar erir giderdi. Demekki fazla akıntıya gerek yok, tatlı bir akıntı yeterli.[/QUOTE]

Ramazan abi, burada aynı fikirde olmadığımı belirtmek istediğim bir durum söz konusu. Önceki mesajlarından birinde meleklerin sularımızın sertliğinden mantar ve bakterilerden ve bunun gibi diğer şeylerden haberi olmadığını söylemiştin. Çok da haklıydın. Peki eğer bunlarn farkında olsalardı daha fazla havalandırmak için çaba sarfederler miydi? Şu an da tam da bu sorunun cevabını yaşayarak tecrübe etmek niyetindeyim. 

Ercan abi, farklı kuluçka denemelerini merakla ve heyecanla beklemekteyim. Umarım alternatif yollar bulabilirsin. 

Kuluçka tankımdaki son durumdan da bahsetmek isterim. Sıcaklık 27 derecede sabit ve yumurtlamanın üzerinden 49 saat kadar bir süre geçti. Mantarlaşarak ayırılmak durumunda kalan yumurta sayısı toplamda 5 adede yükseldi. Şu an da ise yumurtalardan yavruların gözleri bariz belli oluyor. Bir iki saat içerisinde de tüm larvaların yumurtalardan çıkacaklarını düşünüyorum. Nitekim tankın dibinde 3-4 tanesi şu anda kuyruk sallamakta.
undesirable2011-10-01 16:58:05

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rcallÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/07/2007
İl: Manisa
Mesaj: 1665
rcallÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 17:36
Şunu hepimiz biliyoruzki suya sertliği veren iyonlar ca ve mg'dir. İletkenlik ölçerle suyumuzu test ettiğimizde  300-500-800 vs ms(microsiemens) diye bir durumla karşılaşırız. Ms küçüldükçe suyumuzun yumuşadığını, arttıkça suyumuzun sertliştiğini anlarız.
Suyun iletkenliği nedir, ne demektir?
Suyun elektrik iletme yeteneğidir. Su içinde çözünmüş mineral miktarı arttıkça, suyun iletkenliği artar.
Tam tersi, çözünmüş mineraller azaldıkça iletkenlik düşer.

Şimdi senin soruna gelelim Yiğit, sularımızın kireçli yani sert olduğunu meleklerimiz bilse daha mı çok havalandırırlardı? Onların tabiatını, iç güdülerini hiç birimiz bilemeyiz, sadece bazı gördüğümüz, tecrübe ettiklerimizi bilebiliriz. Halbuki ne sırlarla gizliler, daha çözemediğimiz bir çok yanları vardır.
Ama mantıksal olarak şunu söyleyebiliriz; su sertse, istenilen şartlarda değilse havalandırmak, bol oksijen vermek vs hiç bir işe yaramaz. Ha bire ca ve mg iyonlarını yumurtaların üzerine pompalamış oluruz. Çok ince bir zar yapısına sahip yumurtaların içine işleyen iyonlar yumurtayı bozar ve mantarlaştırır.

Konuya güzellik kattın Yiğit, öncelikle teşekkür ederim.
Ben kendim dahil bir çok hobiciye veya üreticiye kızarım. Bir sistemdir tutturulmuş gidiyor, şöyle su, böyle havalandırma, şöyle tank vs olmazsa olmaz sanki. Nasılsa yavrular çıkıyor büyüyor gidiyor. Farklı bir sistem denedinmi hayır, şöyle yapsak olmaz amaaan kim uğraşacak vs. Şu at gözlüklerini çıkartmamız gerekiyor artık (kaba olduysa özür dilerim) Daha geniş çerçeveden bakmamız lazım. Elin adamı hayatını veriyor bir pinoy ghost için biz hala gold, marble üretelim inan yazık.

Benimde kuluçka tankında yumurtaları havalandırma projem olacak. Normal hava taşından daha fazla verim alınırsa, kesinlikle burada paylaşacağım. Artık birşeyler yapma zamanı geldi, hatta geçiyor bile.
Saygılar,

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

undesirableÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/10/2006
İl: Mugla
Mesaj: 800
undesirableÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 19:05
Ramazan abi açıklamalar için teşekkür ederim. Onca sözünü ettikten sonra eşin ve yumurtaların fotoğraflarını paylaşmak istedim. 

İyi seyirler: 

Baba:

Anne:

Yumurtadan çıkmaya çabalayan larvalar:


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

AmraÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 20/04/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 795
AmraÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 19:14
undesirable Maşaallah La Kuvete illa billah abi bu ne güzelik dir yaaa..
inşaallah torunlarını da görürüsün .

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

undesirableÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/10/2006
İl: Mugla
Mesaj: 800
undesirableÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 19:20
Aytekin abi iyi dileklerin için çok teşekkür ederim. İnşallah hakkıyla büyütüp yetiştirebilirim. Herhangi bir problem olmadan büyütebilmeyi başarabilirsem yavrulardan yine bir çoğunu forumdan hediye edeceğim. Zira bunca yavruyu yetiştirebilecek yerim ve imkanım yok. Nakliye ye dayanabilecek boya geldiklerinde isteyen her hobiciye makul sayılarda dağıtılacaklar. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rcallÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/07/2007
İl: Manisa
Mesaj: 1665
rcallÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 19:39
Ben şimdiye kadar bir çok özellikle öğrenci kardeşlerime melek yavrularımdan hediye ettim. Şu hadise inanan ecdadın torunlarıyız, ''Sevdiğiniz şeylerden paylaşmadıkça olgun mümin olamazsınız''...

Yarım santimlik bir canlı, günde en az 3-5 kez ilgi, yemlemesi, su değişimi tam bir kabus :)
İçinizden şunu diyorsunuz, milyar verseler bir tanesini vermem.
Ama o an geliyorki, melekleri hediye ettiğiniz genç delikanlı yüzünde tatlı bir tebessüm, hafif titreyerek bir teşekkür etmesi sizi o kadar mutlu ediyorki. Bakabileceği yer olsa hepsini veresi geliyor insanın ;)

Her şey gönlünce olsun Yiğit, bu yavruların yüzdüklerini de, büyüyüp serpildiklerini de bu konu içersinde görmek istiyoruz.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

undesirableÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/10/2006
İl: Mugla
Mesaj: 800
undesirableÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 19:53
Bu uğraşın hissettirdiği onca mutluluğu ve heyacanı verebilecek tek şey olsa olsa paylaşmaktır. Bilgiyi, yavruyu, çayı ya da zamanı. Allah izin verirse, gözlerinde sözünü ettiğimiz heyecanı gördüğüm her bir kardeşime, abime biraz da hüzünlenerek dağıtacağım bu yavrucaklardan.

İmkan ve zaman buldukça bu başlık altında tüm gelişmeleri paylaşmaya çalışacağım Ramazan abi. İnşallah her birini hakettikleri özenle büyütebilirim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

beyaz_kartalÇevrim Dışı

Kayıt: 09/02/2010
İl: Istanbul
Mesaj: 144
beyaz_kartalÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 20:15
Herkese Merhaba,
 
Yaklaşık 6 gün önce aldığım meleklerim yumurta döktü, yanlız erkek yumurtaları döllemeyip , yumurtaları yemeye başladı.Tankımda ayrıca silver zebra melek yavrularımda var.Onları kovalıyorlar yani ebebeyin içgüdüsü kazanması için iyi bir faktör olarak düşünüyorum.Sizce bunun sebebi nedir? Saygılarımları sunarım....

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rcallÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/07/2007
İl: Manisa
Mesaj: 1665
rcallÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2011 21:03
[QUOTE=beyaz_kartal]Herkese Merhaba,
 
Yaklaşık 6 gün önce aldığım meleklerim yumurta döktü, yanlız erkek yumurtaları döllemeyip , yumurtaları yemeye başladı.Tankımda ayrıca silver zebra melek yavrularımda var.Onları kovalıyorlar yani ebebeyin içgüdüsü kazanması için iyi bir faktör olarak düşünüyorum.Sizce bunun sebebi nedir? Saygılarımları sunarım....
[/QUOTE]
Demekki babalık iç güdüsü tam oturmamış. Karma tankta olağan şeyler bunlar, her zaman dile getirdiğimiz olay stres faktörü. Diğer balıkları yumurtalara karşı tehdit algılıyor. Bir bakarsınız diğer balıkları kovalar döner yumurtaları döller, ama bir bakarsınız yumurtaları yemeye başlar. Bunu kurtuluş olarak görür, ama bir gün hem kovalamayı hem de yumurtaları korumayı öğrenecektir. Bırakın şimdilik iç güdüleri otursun, daha sonra baktınız olmuyor eşlere bir üretim tankı kurar ayırırsınız.
Saygılar,

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir