ÖZELLİKLER

Kullanıcı Adı:
E_C_N
Kullanıcı Grubu:
Forum Üyesi
Geri Bildirimleri:
Aldığı Beğeni:
21
Hesap Durumu:
Aktif
Durumu:
Çevrim Dışı
Üyelik Tarihi:
26 Aralık 2007 18:58
Son Ziyaret:
05 Kasım 2018 16:38
Toplam Mesaj:
1752 [0.28 Gün Ortalaması]
Paylaşım Sayisı:
0 (Son 6 Ay)
İlan Sayisı:

BİLGİLER

Ad Soyad:
Ercan Akyüz
Doğum Tarihi:
28 Şubat 1966
Yaş:
58
İl:
Konya
Meslek:
Allahın bir garib kulu ve hizmetkarı
Özel Mesaj:
Sohbet Talebi:
Üye Favorile:
Sosyal Medya:

İMZA

[url=http://img861.imageshack.us/i/642011ecn.jpg/][img]http://img861.imageshack.us/img861/8420/642011ecn.jpg[/img][/url] İnşaAllah derse yakaran,İnşa eder Yaradan!

SON 10 MESAJI

Hobi - Hobihanecik Ve Üretimhane
Güncelliyorum ki genç kardeşlerim üzerinde düşünsünler. Herkese selamlar.
İkinci el malzeme satarken dikkat edilecek püfler
Güncellenmesinde yarar görüyorum.
Saygılarımla,
Yatak Odalarında Akvaryum
Yatak Odalarında Akvaryum
İki Uzman doktorun tesbitleri..
[QUOTE=hacilar]Hacim içindeki nem miktarının % 80 dolayında olması; o mekânda çeşitli mikroorganizmaların yaşamaları ve üremeleri için en uygun ortamdır. Bu organizmalar ancak, nem oranının % 50'nin altına indiği durumlarda veya güneş ışığı ile temasta ölmektedirler.

Nem oranının yüksek olması, insan vücudunda terlemeyi önlemektedir. Kuru havada sıcaklık oranı yüksek olsa da rahatsızlık duyulmamaktadır. Ama nem oranı belli bir sınırı aştığında, kişi terleyemediği için sıcak birikiminden dolayı rahatsızlık verici bir ortam oluşmaktadır. Nem oranı yüksek, merkezi sistem ısıtmalı, duvardan duvara halı kaplı, yeterli vantilasyonun sağlanamadığı evlerde eklem romatizması, yorgunlukve astım hastalığı etkili olmaktadır.
iyi vantilasyon sistemine sahip olmayan binalarda yaşayan insanların, bu gibi hastalıklara yakalanma riski daha fazla olmaktadır.

Atmosfer, mikroorganizmaların üremesine uygun bir ortam olmamasına karşın, içinde bu organizmalardan belirli oranlarda bulundurmaktadır. Mikroorganizmaların kaynağı genellikle toprak ve organik maddelerdir. Havadaki mikroorganizmaların durumu, kalkan tozun miktarına, çevredeki insan faaliyetlerine ve havanın nem durumuna bağlıdır.

Mikroorganizmalar atmosferde, nadiren serbest halde, genelde hacmi ve kütlesi değişen taşıyıcılar üzerine tespit edilmiş bulunmaktadırlar. Bu taşıyıcıların başında gelen tozlar, doğada bulunan 10-200 um çapındaki taneciklerdir. Kaynakları bitkisel lifler, hayvansal doku artıkları, tüyler, polen tanecikleri, deri epiteli ve benzeri parçalardır. Havadaki tozlar üzerinde bulunan mikroorganizmalar, havada asılı durumda kalmayarak, kütle ve hacimlerine göre, belirli bir hızla katı bir yüzey düzeyine inmektedirler. Mikroorganizmalar, insan sağlığı için tehlikeli olan toksik, karsinojenik ve teratojenik etki oluşturan mikotoksinler üretebilmektedirler. Atmosferik mantar sporlarının bazılarının allerjen özellikler taşıdığı bilinmektedir. Bazı mikrofungusların ise kronik akciğer hastalıklarına neden oldukları açıklanmıştır .
Alerji temel olarak organik kökenli maddelere karşı gelişmektedir. Bunlar en sıklıkla ev tozu böcekleri, bitki polenleri, kedi-köpek gibi tüylü ev hayvanları ve küf mantarlarıdır .
Solunumla ilgili olan ya da olmayan birçok hastalığa neden olan küf sporlarının en yaygın olanları: "cladiosporium", "alternaria", "penicillium", "fusarium", "aspergillus", "helminthhosporium", "phomasacc.", "epicoccum linkexschlecht", "rhi-zopus", "mucormich. Ewfr." gibi küflerdir.

Solunum hastalıklarının en yaygını astım (astma) hastalığıdır. Özellikle çocuklarda görülen bir hastalıktır. Yaklaşık on çocuktan birinde, çocukluğunun herhangi bir evresinde astım görülmektedir.

Astım kirli hava solumaktan, duygusal sorunlara kadar çok çeşitli nedenlerden kaynaklanabilmektedir.Ama diğer nedenler biryana, astımın en yaygın nedeni evlerde bulunan toz akarları (çok küçük, gözle görülemeyen hayvancıklar), hayvan tüyü ve kılları, çiçek tozları, mantar sporları gibi maddelerin solunmasına tepki olarak, bedenin histamin salgılamasıdır. Yani bu tür maddelere karşı bir alerji tepkisidir. Astımın en önemli nedenlerinden biri olan küf mantarı sporları (cladiosporium, alternaria, penicillium vb.), hem mevsimsel, hem de yıl boyu semptomlara neden olmaktadır.
Toz ve nem, Toz böcekleri (ev tozunda bulunan mikroskobik canlılar,akarlar) teknik anlamda kirletici değildir ama bunlar nem ile birlikte şiddetli alerjik reaksiyonlara neden olabilirler.
[/QUOTE]
[QUOTE=mali]Emre arkadaşımızın açtığı bu konuyu ilgi ile okurken Tansel Bey'in eklediği bilgiler bana uzun zaman önce yazmaya başlayıp da sonra ara verdiğim akvaryum mikrobiyolojisi ile ilgili bir makalenin bitirilmesi gerekliliğini anımsattı. Ben bir mikrobiyoloji uzmanıyım ve bu konunun (Akvaryum ve çevre ilişkisi), uzun zamandır bilimsel bir şekilde tartışılması gerekliliğini düşünüyordum. Sanırım bu başlık tam yeri oldu. Öncelikle Astım hastası bir mikrobiyolog olarak Tansel Bey'in yazdıklarına (alıntı yaptığım kısma) ben de katılıyorum.
Özellikle yurdumuzda sporları oldukça yaygın olan Aspergillus, Mucor, Rhizopus, Pencillium vb. küfler solunum yollarında astıma veya hipersensitif bronş reaksiyonlarına neden olabilmektedir. Peki aslında sorun sadece yatak odalarımızda mı? Tabii ki hayır aslında sorun evdeki her odada mevcut. İşte ben bu noktada sorunun asıl kaynağının akvaryum değil akvaryuma uyumlu hale getirilmemiş çevre koşulları olduğunu düşünüyorum. Örneğin akvaryumdan ortama buharlaşan nem direk olarak allerjik tepkimeye yol açmaz, hatta çocukluk çağıda solunum yollarının nemli tutulması iyi bile sayılabilir. Ancak sorun bu nemin diğer koşullara dikkat edilmediği durumda küf mantalarının üremesi için çok uygun bir ortam oluşturmasıdır ki bu da astım için en önemli tetikleyicilerdendir. Peki ne yapmak lazım? Burada akvaryumun bulunduğu tüm odalar için aynı şey söz konusu çünkü biz evde sadece yatak odasında yaşamıyoruz, öncelikle odalar çok iyi güneşlendirilmeli ve havalandırılmalı, çünkü küfler güneşsiz loş ve nemli ortamlarda çok daha hızlı çoğalırlar sporulasyonlarını tamamlarlar. Ayrıca akvaryumlarda mutlaka buhar kapakları bulunmalıdır. Akvaryum suyunda üreme olması ve sonrasında aerosolizasyonla burada üreyen küflerin ve diğer akar vs parazitlerin havaya karışmasını engellemek için akvaryumda mümkünse ultraviyoleden geçirilmiş su kullanılması balıkların sağlığının yanısıra oda koşullarının korunması bakımından da avantaj sağlar (ancak odanın havalandırması ve ışıklandırması uygun yapıldıktan sonra şart değildir).
Klor konusunda gelince bence akvaryuma klorlu su zaten konulmamalıdır ancak eğer buna mecbursak koymadan önce suyu dinlendirmeliyiz. Burada ise dikkat edilmesi gereken nokta klorlu suyun dinlendirilmesi için mümkünse balkon, bahçe vs açık havadaki ortamların tercih edilmesidir.
Sonuç olarak ben sadece yatak odası değil evin her odasında akvaryum çevre uyumluluğunun sağlanmasına dikkat edilmesi gerekliliğini vurgulamak istedim.
Herkese saygılar ve sevgiler.

[/QUOTE]
E_C_N2014-02-03 14:23:47
Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"
İnsanoğlunun doyumsuzluğu malesef her şey yaptırıyor.
Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"
Ne olduğunu bende anlamış değilim. Böyle bir melek türünü görmedim.
Melek Üretimi İçin Gerekli Bilgiler (Makale)
Canberk güzel bir çalışma olmuş, ellerine sağlık
Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"



-- Önceki Mesaj --
Gönderen : c.cakir
Gönderen : 29 Eylül 2013

Merhaba Ercan Abi. Melekler dün gece plakayı temizliyordu. Artemiayı dayadım. Sen getirdiğinde daha yeni plakasını çıkarttım demiştin aradan 8 gün geçmiş yumurtayı dizdiler bu sabah. Abi öncelikle sana balıklarının kime nasıl emanet olduğunu fotoğraflayayım. Elimden geldiğince stressiz temiz bir yaşam sunuyorum.

Akvaryum : 50x40x60 sekizgen su seviyesi 50 cm
Dip: Taban malzemesi yok
Ekipman: Üretim filitresi ve fayans (Nitrat fazlasını alması içinde 1 dal bitki)
İlaç & Tedavi: İç paraziti kafama soktun o gün suyu da tam boşaltamadık yerim yok başka diye bu nedenle ilk 4 gün sarmısak suyu ile yemi ıslatarak verdim. Balıklar stresi attılar tamamen 2. gün rahat bir şekilde dolanıyorlar yem kapağını açında yüzeye geliyorlardı hemen. Hal böyle olunca artemia ve bitkisel yem olarak menü hazırladım günde 3 defa balıkların ortalama 1-2 dakikada bitirecekleri kadar yemledim. Sen gittiğinde su yarımdı ya onu da toplamda 2 günde tamamladım yavaş yavaş hava hortumu ile sifonlayarak.
Bakım: 3 günde bir 20 litre su değişimi. Dip çekimi sadece 1 kere yaptım onda da sadece dışkıları topladım okadar.
Yem: Sarmısaklı yem , tetra discus kırmızı , Terta min, Tetra vegatable , artemia , sipriluna.

Umarım koşullar eskisinden daha iyi durumdadır abi. Çatlatma tankı yavru boylandırma tankı hepsi hazır hepsinin resmini koyuyorum. Yazı uzun oldu kusuruma bakma artık.


 
Merhaba, hayırlı olsun bakalım.

Yumurta çatlatma tankına dediğim kalitede damacana suyu doldur. İç filtre tak. Fayansı buraya yerleştir. Yumurtaların önüne hava taşı yerleştir, hafif şekilde hava ver. Havanın yumurtalara zarar vermemesi lazım!. 3 gün kuyruk sallama, 5 gün dolduğunda da yavruların serbest yüzüşe geçtiğini göreceksin. Yazıyı tamamen MEKLEK DÜNYASINA taşıyorum. Kolay gelsin.
E_C_N2013-09-30 10:24:39
Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"
Tebrikler, artemia çıkartabilirseniz rahatlıkla yavruları büyütürsünüz.
Dikkat Dikkat Melek Dünyasına Girdiniz." E_C_N--rcall--gozturk"
Serhat bey, şu durumda yapılacak bir şey yok.  Su değerleri yavru almanıza imkan tanımayacağından seyrederek tadını çıkarın. Bir sonraki yumurtlamaya hazırlık yapmalısınız. Üretim tankı edinip eşi ayırabilirsiniz.
 
Akvaryumunuz da iç filtre yerine dış filtre kullanmanızı öneririm.

SON MESAJLAR

GÜNCEL 100 TANITIM

SON İLANLAR

KULLANICILAR

  • 22 Online Kullanıcı, 12 Üye

Online Kullanıcılar

FORUM İSTATİSTİKLERİ

  • 3,797,668 Mesaj
  • 408,613 Konu
  • 91 Forum
  • 145,128 Forum Üyesi
  • 1,466 Özel Forum Üyesi
  • 29 Kıdemli Akvarist
  • 1,941 Dün Giriş Yapan Üye

Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.