reçineli su arıtma


titaniaÇevrim Dışı

Kayıt: 27/08/2006
Mesaj: 19
titaniaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 17:42

merhaba arkadaşlar su arıtma cihazlarının içersinde bulunan reçinenin ne gibi olumsuzlukları vardır? önlenilebilir mi, çaresi varmıdır? yoksa kesinlikle tavsiye edilmeyen bi durummudur?

bu konuda geniş bilgi verirseniz çok yardımcı olursunuz

bide bulduğum ürün hakkındaki özellikleri yazsam bana iyi yada kötü olduğu hakkında fikir verir misini?

Quars ve özel filtre sistemi,aktif karbon,ithal iyon değiştirici (reçine), 50 lt/sa kapasite

fikirlerinizi bekliyorum. saygılar

 


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

discuscuÇevrim Dışı

Kayıt: 25/03/2006
İl: Ankara
Mesaj: 180
discuscuÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 18:17
bildiğim kadarıyla o reçine suyu yumusatmak içindir. kötü bir etkisi yoktur..

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bjkalleyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 01/02/2003
İl: Yurtdisi
Mesaj: 9513
bjkalleyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 19:33

Öncelikle nasıl su istediğinizi bilmelisiniz. Bu da balıklarınızla doğrudan alakalıdır. Tanganyika ve Malawi Cichlidleri için suyu yumuşatan reçineler uygun olmaz ancak Discus bölümüne konuyu açtıınıza göre Discus baktığınızı kabul edip yararlı olur diyorum. Reçineler türlerine göre (anyon ve katyon) + ve - iyon değişimi yaparlar. Su yumuşatmak için kullanılan reçine sudan + yüklü kalsiyum magnezyum gibi iyonları alır böylece su yumuşar. Alış kapasitesi belirlidir. Bu kapasite aşıldıktan sonra reçinenin türüne göre bir çözeltide banyo yaptırılmalıdır. Sanırım siz tuzlu suda banyo yaptıracaksınız ama hiç reçine kullanmadım emin değilim araştırsanız iyi olur.

Saygılar,


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

titaniaÇevrim Dışı

Kayıt: 27/08/2006
Mesaj: 19
titaniaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 19:44

çok teşekkür ederim Refet Ali Bey;

yarın ilk işim belirttiğiniz konuları firma sahibine sormak olucak.

 


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Mert_TaşkıranÇevrim Dışı

Kayıt: 08/07/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 661
Mert_TaşkıranÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 22:21

Refet'çim ben devamını getireyim sodyum reçine'si sudan kalsiyum ve magnezyum alır ama onun yerine suya sodyum verir bir yer değiştirme söz konusudur. Bence bununla uğraşılacağına çağımızın mucizesi olan ozmos cihazı ile kesin ve çok daha sağlıklı sonuca ulaşırsınız.Ayrıca reçenelerin belirli bir dolma kapasiteleri vardır ondan sonra rejenere edilmesi gerekmektedir.Yani anlayacağınız diskus için reçine geçmiş'te kaldı.

 

Saygılarımla,


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bjkalleyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 01/02/2003
İl: Yurtdisi
Mesaj: 9513
bjkalleyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2006 22:33

Mert abi sağol, değişim yaptığını belirtmiştim ancak neyle değiştirdiğini bilmediğimden yazmadım, öğrenmiş oldum sodyummuş. Dediğin doğru ancak R/O maliyetli bir şey. Gerçi alındığında çok faydası görülüyor; Discus için almıştım, bitki akvaryumunda kullandım, deniz akvaryumunda kullandım, kesinlikle çok faydalı ancak 500 liraya yakın ücret ödeyip pek çok suyu ziyan etmek de çoğu hobiciye cazip gelmez.

Saygılar,


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

titaniaÇevrim Dışı

Kayıt: 27/08/2006
Mesaj: 19
titaniaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 12 Ekim 2006 20:16

teşekkür ederim mert bey söylediklerinizi araştırdım hatta bi kısmını herkesle paylaşmak istiyırum.az çok fikir verici bilgiler.

saygılar...

 

Aktif karbonun yaygın uygulama alanı, suyun içinde mevcut organik madde, renk, koku, tat ve klor giderimidir. Ancak burada, sözkonusu olan sadece fiziksel bir süzme işlemi değildir. Aktif karbon sistemler, fiziko-kimyasal arıtma yapan sistemlerdir ve suyun arıtılması esnasında adsorpsiyon mekanizması işlemektedir. Aktif karbon kömürümsü ancak çok geniş yüzey alanına (1000-1500 m2/gr) sahip bir malzemedir. Organik kirliliğin olduğu sularda ve klor giderme amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır.

Aktif karbon ile ilgili dikkat edilmesi gereken bir konu, bakteri üremesi için uygun ortam oluşturabilmesidir. Çünkü, aktif karbon organik maddeyi tutar ve eğer suda bakteri varsa, bakteri bu organik maddeyi besin olarak kullanarak üreyebilir. Bu gibi durumlarda bakteri kaçağı oluşumu mümkündür. Bu sebeple aktif karbonun öncesinde ve sonrasında suyun dezenfekte edilmesi önemlidir.

Aktif karbon sistemlerin dizaynında, ünite tankı içindeki yatak hızının klor giderimi için 25 mt/saat'i organik madde giderimi içinse, 6 mt/saat’i aşmaması gerekir. Bu hızı aşan durumlarda ünite verimli çalışmayacaktır.

Aktif karbon malzemenin 2-3 senede bir değiştirilmesinde fayda vardır. Ancak bu değişim peryodu, ham suyun kalitesine ve arıtılan su miktarına göre sıklaşabilir ya da seyrekleşebilir.

 

Suyun içindeki mikroorganizmal yaşamın kontrolü amacıyla suyun dezenfekte edilmesi şarttır. Dezenfeksiyon işleminin, bir çok şekilde gerçekleştirilmesi mümkündür. Ancak, en yaygın olarak klorlama ve ultraviyole dezenfeksiyon sistemleri kullanılmaktadır.

Klor, eskiden beri en yaygın kullanılan dezenfektandır. Yaygın kullanımında klorun ucuz bir dezenfeksiyon sistemi olmasının yanısıra, kalıcı etkiye sahip olması da önemli bir etkendir. Klor, suya karıştırıldığı anda, suyun içindeki bazı organik maddeler ve ağır metallerle reaksiyona geçer. Tüm reaksiyonlar meydana geldikten sonra, 0.5 mg/lt serbest bakiye klorun suda bırakılması, nihai kullanım noktasına kadar mikroorganizmal faaliyeti önleyecektir. Ancak klorlama yapıldıktan sonra herhangi bir noktada, serbest bakiye klorun aktif karbon sistem vasıtası ile sudan alınması, arıtma sistemi sonrasında suyu mikroorganizmal kirlenmeye açık hale getirecektir. Klorlanmış su, aktif karbon sistemden geçirilse bile, 0,1 mg/lt bakiye klorun by-pass edilmesi tavsiye edilir.

Ancak, klorun, suyun içindeki bir takım organik maddelerle birleşerek, insan sağlığına zararlı kanserojen kimyasal bileşiklerin (trihalometan, kloroform vb.) oluşumuna sebebiyet verdiği bilinmektedir. Klor kullanımı kontrolsüz yapıldığı takdirde bu tip kimyasalların oluşumu mümkündür. Bu sebepten dolayı, suyun dezenfeksiyonu amacıyla değişik kimyasalların kullanımı da her geçen gün artmaktadır. Ancak günümüzde klor halen, en sık kullanılan dezenfektandır.

Suyun dezenfeksiyonu amacıyla kullanılan bir diğer yöntem ise, Ultraviyole Dezenfeksiyondur. Bu yöntemde, dalgaboyu 254.7 nanometre olan ultraviyole ışınımı kullanılır. Bu ışınım, suyun içindeki mikroorganizmaların, DNA yapısında bozulmaya sebep olup, üremeyi engeller. Ultraviyole sistemler, dezenfeksiyon amacıyla, oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak bu sistemlerde dikkat edilmesi gereken konu, sistemin nihai kullanıma mümkün olduğunca en yakın yere konmasıdır. Ayrıca, sistemden çıkan su özellikle atmosfere açık ayrı bir üniteye girmemeli ve bekletmeden kullanılmalıdır. Ayrıca, voltaj düşümleri veya elektrik kesintilerinde, sistemin bir jeneratör sistemine bağlı olması faydalı olacaktır. Sadece yüzde 10'luk bir voltaj düşümü, sistemin etkinliğini % 20 oranında azaltabilmektedir. Ultraviyole sistemlerin, estetik olarak görünümü bulanık olan sularda kullanılması durumunda, suyun UV ünite öncesinde hassas partikül tutma kabiliyetine sahip tortu filtrelerinden geçirilerek bulanıklılığının giderilmesi şarttır. Zira, mikroorganizmalar, büyük partiküllerin ışınımı engellemesi sonucu, UV üniteden canlı çıkabilmektedir. UV ünitelerin ayrıca peryodik bakımı önemlidir. Senede bir kere UV lamba değişimi ve ham su kalitesine bağlı olarak, peryodik olarak kuvars cam temizliğinin yapılması çok önemlidir. Bu temizliğin yapılmaması, UV ışınım etkinliğini azaltacaktır.

 

Suyunuz eğer 10 Fr üzerinde sertlikte ise mutlaka yumuşatılması gereklidir.

Suyu yumuşatmanın en pratik yolu iyon değiştirici reçine kullanmaktır. İyon değiştirici reçineli sistemler genelde sodyum iyonları ile sertlik iyonlarını yer değiştirterek çalışırlar. Proses esnasında su reçine tanecikleri arasından süzülerek geçer. Reçine tanecikleri üzerindeki elektrik yükü sodyum iyonlarını reçine taneciği üzerinde tutar. Ancak, reçine taneciklerinin aynı zamanda sertlik minerallerini tutma kabiliyeti de vardır. Reçine taneciklerinin sertlik minerallerini tutma kabiliyeti sodyum iyonlarını tutma kabiliyetine göre daha fazladır. Bu şekilde iyon değişimi gerçekleşir.

Belli miktarda sert su reçine yatağından geçtikten sonra, reçine tanecikleri tamamıyla, sertlik mineralleriyle kaplanır. Bu durumda sertlik minerallerinin tutulması son bulur. Sertlik iyonlarının tekrar sudan tutulabilmesi için reçine taneciklerinin sertlik minerallerinden kurtarılarak tekrar sodyum taneciklerinin bağlanması gereklidir. Bu işleme ‘rejenerasyon’ adı verilir. Rejenerasyon esnasında tuzlu su reçine tankına verilir ve reçine sodyuma doyurulur. Reçine tankında biriken yüksek konsantrasyondaki sodyum iyonları sertlik iyonlarını reçine taneciklerinden ayırır. Reçine daha sonra temiz su ile durulanarak, fazla tuz ve sertlik mineralleri tanktan atılır. Reçine tankı tekrar sertlik iyonlarını tutmaya hazır durumdadır.

YUMUŞATMA ÜNİTELERİNDE REJENERASYON KONTROLÜ NASIL YAPILIR? 
<Konu Başlıklarına dön>
Genelde iki tip kontrol mekanizması vardır.

Zaman kontrollü: Kontrol grubu üzerindeki zaman saati vasıtası ile rejenerasyon kontrolü yapılır. Tank içinde iki rejenerasyon arası zaman aralığında yumuşatılacak su miktarına yeterli olacak kadar reçine bulunmalıdır.
Sayaç Kontrollü: Kontrol grubu bir su sayacına bağlıdır. Reçinenin yumuşatabileceği kadar su miktarı kontrol grubuna tanımlanır. Tank içinden belirlenen miktarda su geçtiğinde cihaz rejenerasyona geçmek üzere sinyal alır. Genelde iki depo arası sistemlerde kullanılır

Ters osmos, suyun içindeki istenmeyen tüm mineralleri sudan ayıran ve saf su ve içme suyu teminine yönelik olarak kullanılan membran filtrasyon prosesinin adıdır. Bu sistemler çapraz akışlı olarak çalışırlar. Bilinen anlamda filtrasyon prosesi değildir. Çünkü membran üzerinde suyun geçişine izin veren gözenekler son derece ufaktır. (Yaklaşık 1 mm’nin 2.000.000’da biri delik çapı). Böyle ufak bir gözenekten sadece su molekülleri ve bazı çok ufak inorganik moleküller geçebilmektedir. Diğer moleküller ise konsantre su fazında sistemden dışarı atılır.

Ters osmos üniteler genelde ön filtrasyon aşamaları sonrasında kullanılır. Su önce partikül filtreden geçirilir. Partikül filtrasyon, suyun içinde bulunan 5 mikrondan daha büyük olan tüm partikülleri tutar. (1 mikron = 0.001 mm) Partikül filtrasyon membranların tıkanmasını engellemek aöacı ile kullanılır. Partikül filtrasyondan sonra su aktif karbon filtreden geçirilir. Aktif karbon ile suda istenmeyen koku, tat ve klor tutulur. Aktif karbon filtreden geçirildikten sonra su, tekrar 1 mikron filtrasyondan geçirilir. Burada daha ince taneciklerin tutulması sağlanır. Bu ünitelerden geçen su ters osmos membrana verilmeye hazırdır. Ters osmos membran suyun çözünmüş iyonları tutar. Suyun içindeki bu iyonlar arasında, ağır metaller, sodyum, kurşun, arsenik, nitrat, asbest ve diğer bir çok zararlı iyonlar bulunur. Su ters osmos membrandan çıktıktan sonra ikinci bir tat düzenleyici post aktif karbon filtreden geçirilir. Ters osmos üniteden çıkan su son derece güvenilir içme suyudur.

Aslında olabilir, ancak ters osmos çok yavaş bir prosestir. Ev tipi içme suyu sistemlerinin çoğu, 150 Lt/gün kadar su verir. Çok büyük bir sistem ancak tüm evin genel su ihtiyacını karşılayabilir. Sistemin kompleksliği ve pahalılığı bu tip ticari kullanımları sınırlamaktadır. Ayrıca, bir çok evsel kullanım için bu kadar yüksek kalitede su gerekli değildir.

Sistem içindeki partikül filtreler ve aktif karbon filtrelerin belli bir ömrü vardır ve periyodik olarak değiştirilmelidirler. Genellikle bu filtrelerin yılda bir değiştirilmesi yeterlidir. Değişim sıklığı, ham su kalitesi ve arıtılan su miktarına göre değişebilir. Ters osmos membran ise düzenli bakım ile en az 3-4 sene dayanacaktır. Membran değişim zamanının gelip gelmediği konusunda uzmana danışılması gereklidir.

İnsan vücudunun bazı minerallere ve vitaminlere olan ihtiyacı doğrudur. Ancak, bu minerallerin istenen seviyede alınması için en doğru yol iyi ayarlanmış bir diyettir. Sözkonusu faydalı mineraller suda o kadar az miktarlarda mevcuttur ki, bir insanın günlük mineral ihtiyacını ne kadar çok su içerse içsin karşılayabilmesi mümkün değildir.

http://www.gursu.com.tr Adresinden alıntıdır.

 

erkonoid2006-10-12 21:43:15

+1: [T]187259,klodsa[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Mert_TaşkıranÇevrim Dışı

Kayıt: 08/07/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 661
Mert_TaşkıranÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 12 Ekim 2006 22:24

Çok aydınlatıcı bilgiler..Araştırmacı kişiliğiniz sizi her zaman bir adım öne çıkaracaktır.

Saygılarımla,

 


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

tutarfatihÇevrim Dışı

[B]1007,2[/B]
Kayıt: 29/07/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 136
tutarfatihÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 13 Ekim 2006 01:46

Merve Hanımefendi,

Tam da ihitiyacım olan bir yazı olmuş.Şahsım adına çok teşekkür ederim..


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

srcnsrpÇevrim Dışı

Kayıt: 26/12/2017
İl: Istanbul
Mesaj: 65
srcnsrpÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 02 Ağustos 2019 13:42
Tekrar konu açmaktansa buraya yazmayı tercih ettim.
Ramirezi bakmayı düşündüğüm için bende dış filtre medya malzemeleriyle suyu yumuşatma düşüncesindeyim.
Filtrenin içerisinde sera super peat veya eheiem in torfunu kullanmayı planlıyorum fakat buna ek olarak reçine kullanmayı da düşünüyorum. Bu sayede ikisi hem daha etkili hemde daha uzun süre işlerini yapabilsinler diye.
ancak reçine için rejenerasyon yapılabilen ve bilinen bir reçineyi almak isterim. Reçine anlamında tavsiye verebilirseniz çok memnun kalırım.
Keyifli hobiler dilerim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir