ÖZELLİKLER

Kullanıcı Adı:
vitruviant
Kullanıcı Grubu:
Forum Üyesi
Geri Bildirimleri:
Aldığı Beğeni:
1
Hesap Durumu:
Aktif
Durumu:
Çevrim Dışı
Üyelik Tarihi:
28 Nisan 2010 00:34
Son Ziyaret:
20 Şubat 2014 22:36
Toplam Mesaj:
2 [0.00 Gün Ortalaması]
Paylaşım Sayisı:
0 (Son 6 Ay)
İlan Sayisı:

BİLGİLER

Ad Soyad:
Serkan Erarslan
Doğum Tarihi:
06 Ekim 1984
Yaş:
40
İl:
Istanbul
Meslek:
Endüstri Mühendisi
Özel Mesaj:
Sohbet Talebi:
Üye Favorile:
Sosyal Medya:

İMZA

Serkan Eraslan

SON 2 MESAJI

Yeni Heyecan Bitkili Discus Akvaryumum-foto +video
Akvaryum güzel, balıklar güzel... her şey mükemmel. Akvaryuma bakınca insanın içi açılır. İyi seyirler :)
Betta Splendens Genetiği ve Dış Anatomisi


Şekil 1. Albino Erkek – Tüm Betta’lar arasında en nadir bulunan Betta


Dr.Gene A. Lucas, Ph.D.’e yardımlarından ve bu Betta genetik bölümündeki katkılarından dolayı müteşekkir olduğumu belirtmek isterim. Dr.Lucas’ı 30 yıldır tanıyorum ve onun Splendens’lara katkılardan dolayı kendisine saygı duyuyorum. Yaşamının büyük bir kısmını öğrenmekle, öğrendiklerini yazmakla ve bu güzel balıkları geliştirmekle geçirmiştir. Dr.Lucas bu sayfaları tekrar gözden geçirerek, hataların ve gözden kaçan yerlerin düzenlenmesini sağlamıştır.

BETTA SPLENDENS GENETİĞİ


Doğada bulunan Betta’lar dört çeşit ana renk pigmentine sahiptir, bunlar; Siyah, Kırmızı ve Iridescence-yani fosforlu renk olan metalik mavi ve yeşil. Bu renklerin sıralanması ideal kabul edilen Multicolor yani çok renkli Betta’ları meydana getiriyor. Sarı rengin yoğunluğu diğer renklere göre çok daha azdır ve Betta renk genetiği tartışmalarında çok kolay bir şekilde gözden kaçabiliyor. Ama Tayland’da bulunan yerel “Non-Red (Kırmızı olmayan)” ve Bicolors Sarı (Çift renkli sarı) ile vahşi tip Sarı renklerini birbirine karıştırmayın. Tayland’da görülen açık sarı renkli Betta, gerçekte kırmızı pigment genetiğinin mutasyona uğratılmış halidir. Betta’larda Siyah, Kırmızı ve Metalik pigmentasyonunu etkilediği bilinen genetik mutasyonu hakkındaki bilgilerimi ileride yazacağım. Her bir normal renk, beş farklı basit yöntemle genetik açıdan oynanmıştır.

BETTA’LARDA SİYAH RENK


Doğada siyah Betta’ların üzeri çoğunlukla diğer renklerle bezenmiştir. Kuyruk yüzgeci ve karın bölgelerinin dışındaki birçok siyah pigment, balığın her yerine dağılmıştır. Bu orta yoğunluktadır ama diğer üzerini örten renklerden dolayı genellikle dağılımı belli değildir.



Şekil 2. Üzerinde bir kısım Iridescence Steel Blue ile Black (Melano) Betta


BLACK (SİYAH) BETTA’LAR: Genellikle Melano olarak da adlandırılırlar. Bir mutant gen, siyah pigmentin yoğunluğunu ve kapladığı alanı dikkate değer oranda artmasına neden olmuştur. Bu Betta’ların genel görünüşü oldukça siyaha yakındır. Siyah renge sebebiyet veren mutant gen Betta’larda normal siyah gene göre çekiniktir. Yani, bir Melano Betta ile siyah mutant geni olmayan normal bir siyah Betta eşleştirilirse, bütün yavrular Multicolor Betta’lara benzerler. Yavrular melanizm (Melanoya eğilimli) için gen taşırlar ama normal Multicolorlar’dan ayırt edilemezler. Çekinik karakteristikleri sadece her iki ebeveyn mutant geni kendi yavrularına geçirirse görülebilir. Bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.

Tablo 1



CAMBODIAN (KAMBOÇYALI) BETTA’LAR: Gövdeleri krem ve beyaz renkli olan Betta’lara Cambodian Betta denir. Bu mutant ilk olarak Kamboçya’da keşfedilmiştir. Mutasyonun nedeni siyah pigmentlerin balıkta olmayışından kaynaklanmaktadır. Kırmızı, sarı ve Iridescence (Mavi veya yeşil) gibi diğer renkler de balıkta bulunabilir. Kuyruklar vücut kadar etkilenmemiş fakat kuyruklarının renkleri diğer normal koyu vücutlu Betta’lara göre daha açıktır. Melano geni gibi Cambodian geni de normal siyah gene göre çekiniktir. Bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.
 


Şekil 3. Cambodian Green Erkeği


Tablo 2



BLONDE (SARI) BETTALAR: Siyah pigmentteki belirgin yoğunluk kaybının yol açtığı bir mutant genin neden olduğu zayıf veya solgun renklere sahiptir. Blonde Betta’ların genel görünüşü, renk yoğunluğu eksikliği nedeniyle solgundur. Kırmızı bir Betta, Blonde mutasyonunu klasik koyu “Kiraz” kırmızısı rengi yerine, parlak kırmızı rengiyle mutasyonunu gösterir. Blonde karakteristiğine neden olan bu mutasyona uğramış gen, normal siyah gene göre çekiniktir. Betta üreticileri bu Blonde mutasyonundaki belli nedenlerden dolayı çok fazla ilgi göstermemektedirler.



Şekil 4.Walt Maurus tarafından yayınlanan 1971 yılında ilk 25 çiftinden biri - Orijinal Marble Erkek


MARBLE (MERMER) BETTA’LAR:  Değişken yoğunluktaki siyah pigmentlerin, vücudunun ve kuyruğunun farklı bölgelerine yayılmış olan Betta’dır. Balığın başından sonuna kadar siyah olmayan alandan, çok koyu olan siyah bölgelere kadar yoğunluğu balığa özgüdür. Bu Betta’ların gençken beyaz gövdesinin üzerindeki siyah renkli desenler her hafta yer değiştirip ve kaymış gibi görünürler. Olgunluğa eriştiğinde desenleri sabitlenmiş olur ve genelde bu desenlerin değişimi çok az derecede olur. Marble mutasyonu çoğu değişken tanımlanmış gene göre baskın bir gen olarak ortaya çıkmaktadır. Marble bettalar eşleştiğinde genelde Cambodian, Blonde, Siyah ve Marble gibi birçok çeşit yavru ortaya çıkar.

Marble Betta’lar Amerika’da 1970’li yılların başında Orville Gulley tarafından ortaya çıkarılmıştır. O zamanlar kendisi İndiana’da cezaevinde tutukluydu. Zamanında Betta hobisinin bir numaralı temsilcisi olan Walt Maurus, hapishane rehabilitasyon programı için balığı ve malzemelerini Orville Gulley’e veriyordu. Walt, Marble Betta’lar hazır olunca Amerika’dan en önemli Betta üreticilere Marble Betta’ları dağıtmaya başladı.

BETTA’LARDA KIRMIZI RENK


Doğadaki Betta’larda yukarıda bahsetmiş olduğumuz siyah renk katmanında olduğu gibi kırmızı da katman renktir. Bu kırmızı katmanın üstünü sadece Iridescence (mavi ve yeşil) rengi örtebilir. Kırmızının dağılımı karın yüzgeci, anal ve kuyruk yüzgeciyle sınırlıdır. Renk yoğunluğu genelde bu bölgelerde fazladır. Kırmızı rengin normal dağılımı birçok Multicolor Betta’larda kolaylıkla görülebilir.


 
Şekil 5. Muhteşem extended Red Halfmoon erkeği (Balık Wasan Sattayapun, fotoğraf Jim Sonnier’a ait)


RED (KIRMIZI) BETTA’LAR: Normal kırmızı renk pigmentinin yoğunluğunun artırıldığı ve balığın bütün vücudunu ve kuyruğunu kaplayan dağılımının geliştirildiği için extended Red (ekstra kırmızı) olarak da adlandırılır. Bu mutant gen Betta’nın kıpkırmızı gözükmesine neden olur. Red Betta’lar  balık sahipleri ve üreticileri arasında oldukça popülerdir. Extended Red mutasyonu diğer normal Kırmızı gene göre baskındır. Aşağıda bazı eşleştirme sonuçları sunulmaktadır.

Tablo 3





Şekil 6. Yellow Plakat (Short Tail) Erkek


YELLOW (SARI) BETTA’LAR: Non-Red Betta’lar olarak da adlandırılır. Bu mutantlaştırılmış gen kırmızı yerine sarı pigmentin oluşmasına neden olmuştur, veya kırmızı pigment sarıyla yer değiştirmiştir diyebiliriz. Bu mutasyon normal Red ve extended Red renklerinin her ikisini de etkilemiştir. Bir Yellow (non-Red) Betta, her hangi bir yerinde kırmızı pigmente sahip değildir. Bu non-Red renk mutasyonu normal Red genine göre çekiniktir. Bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.

Tablo 4





Şekil 7. Red-Loss Betta’larından bazı örnekler


RED-LOSS (KIRMIZI-KAYBI): Bu Betta’lar tek renkli Betta’lar olarak da adlandırılır. Marble geninin beraberinde getirdiği diğer önemli mutantlaştırılmış gen nerdeyse Betta’ların tüm renklerini etkilemiştir.  Birçok Marble Betta’nın göğüs kuyruğunun ve çenesinin bile nerdeyse hiç kırmızı pigmente sahip olmadığını önceden belirtmiştik. Kırmızı rengin yokluğuna ayrı bir mutant genin (diğer Marble geninin dışında siyah renklendirmeye etki eden) sebep olduğuna inanıyorum. Genç Marble Betta’ların çoğunda büyürken üzerlerinde bulunan kırmızı rengin dağılması ve gözden kaybolması nedeniyle bu geni Red-Loss geni olarak adlandırıyorum. Bazen kırmızı pigmentinin kaybolması bu işlemler sırasında bazı zamanlarda durmaktadır, fakat Betta çoğunlukla bütün kırmızı renklerini kaybedene kadar devam etmektedir. Bu bütün kırmızı renk pigmentlerini kaybetmiş Betta’lar en iyi Marbe Betta’lardır. Cambodian Blue and Green (Kamboçyalı Mavi ve Yeşil) ile bu balıkları eşleştirdiğimde pastel renkte bazı güzel balıklar üretebildim (bakınız Şekil 5). Diğer aşamada Red-Loss geninin etkilerini gösteren kara vücutlu mavi ve yeşiller üretmekti. Black Betta’lar kendi Red-Loss mutasyonuna sahiptir. Bütün kırmızı lekelerin azaltılmasından beri bu yeni Red-Loss Betta’lar çok iyi gösteri balıkları haline gelmiştir. Red-Loss mutasyonu ifadelerde oldukça değişken tanımlanır ve Extended Red dışında diğer bütün Kırmızı genlere göre baskın bir gendir. Bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.

Tablo 5




 
Şekil 8. Büyüleyici Cambodian Red/White Butterfly Halfmoon Erkeği (Balık ve Fotoğraf Sieg Illig)


BUTTERFLY (KELEBEK) BETTALAR: Bu Betta’lar çok renkli kuyruğa neden olan gene sahiptir. Bu mutasyondan ilk etkilenen renk kırmızıdır, fakat şimdilerde Butterfly’ları çok çeşit renklerde bulabiliyoruz. Bazı Butterfly’lar, kuyruk kenarları hariç nerdeyse tamamen kırmızıdır. Diğer Butterfly’ların ise nerdeyse kuyruklarının tamamı renksizdir. Bu bahsettiğimiz kuyruk renklerinin arasında olan Butterfly’larda vardır. İdeal Butterfly deseni kuyruğunun renksiz ve renkli bölgelerinin eşit oranda (yarı yarıya) ayrılmasıyla kendini gösterir. Çok renkli kuyruk mutasyonu baskındır ama etkileri balıktan balığa değişkenlik göstermektedir. Bir üretimde ancak birkaç tane mükemmel Butterfly’lar elde edilebilir ve bir çoğu güzel desenlere sahip olamazlar. Mükemmel Butterfly deseniyle bir Betta soyu geliştirmek herhangi bir üretici için kayda değer bir başarıdır.


 

Şekil 9. Bu mavi vücutlu ve yeşil kuyruklu bir tür Betta’dır. Benim teorim kuyruğunda ve vücudunda aynı kromozomda konumlanmış Iridescence (Fosforlu) bir renk genidir. Bu genler çok nadir olarak genetik değişim yoluyla birbirine geçmiş ve birbirine çok yakın olan genlerdir. Bundan dolayı Iridescence rengi vücudundan kuyruğa geçmiş bu tip Betta’ların, tekrarlama oranı sıfıra çok yakındır.

BETTA’LARDA IRIDESCENCE (FOSFORLU) RENK


Doğadaki Betta’larda Iridescence rengi (Mavi ve yeşil) diğer tüm renklerin üzerini örtebilen en yoğun katmandır. Iridescence rengin normal dağılımı, balığın yüzgeçleri üzerinde ve vücudu boyunca Iridescence noktaların sıralanışı ışın benzeri görünüm ile sınırlanmıştır. Renk yoğunluğu genellikle bu bölgelerde daha fazladır. Doğada Betta’ların normal Iridescence rengi yeşildir.
 


Şekil 10.Yeşil Dişi


GREEN (YEŞİL) BETTA’LAR: Turkuvaz olarak da adlandırılır çünkü bu renk genellikle açık mavi renge sahiptir. Normal yeşil pigmentin yoğunluk bakımından artırılmasından ve balığın kuyruklarını ve vücudunun her tarafını kaplayan dağılımının fazlalaşmış olmasından dolayı bu mutantlaşmış gen, spread Iridescence adını almıştır.  Mutantlaşmış gen, kafa bölgesi dışında eksiksiz yeşil bir renk görünüme yol açmıştır.

Tablo 6




 
Şekil 11. Mükemmel Steel Blue Halfmoon Erkeği (Balık ve fotoğraf Wasan Sattayapun’a ait)


STEEL BLUE (ÇELİK MAVİ) BETTA’LAR: Bir renk mutasyonu geni tarafından meydana gelmiştir. Normal Green renk ile Steel Blue renk yer değiştirmiş ve şimdiki görünümünü kazanmıştır. Bu renk mutantı, normal Iridescent dağılımını ve spread Iridescent dağılımının her ikisinden de etkilemiştir. Bu renk mutasyonunu spread Iridescence mutasyonuyla bir araya getirirseniz, tamamen Steel Blue Betta’lar elde edebilirsiniz. Hiçbir normal Green gen veya mutasyona uğramış Steel Blue gen birbiri üstünde baskın değildir. Bu genler iki rengin karışımından karşılıklı etkilenerek yeni bir renk meydana getirmiştir. Orta seviyede baskınlığın ilk örneği Royal Blue denilen rengi üretmiştir. Bu basitçe, bir Green Betta’nın iki normal yeşil genine sahip olduğunu, bir Steel Blue Betta’nın da iki mutantlaşmış Steel Blue genine sahip olduğunu ve bir Royal Blue Betta’nın bir normal yeşil genine ve bir mutantlaşmış Steel Blue genine sahip olduğunu ifade etmektedir.
 


Şekil 12. Dişi Betta Üzerindeki Yoğun Royal Blue Rengi


ROYAL BLUE (ASİL MAVİ) BETTA’LAR: Mavi Betta olarak da adlandırılır. Yukarıda belirttiğimiz gibi bu balıklar normal Green renk geniyle ve orta seviyedeki mavi bir rengin birleşimiyle meydana gelmiş mutantlaşmış bir Steel Blue genine sahiptir.  Birçok kişi bunun en güzel fosfor rengi olduğunu düşünmektedir. Bazıları Green ve Steel Blue Betta’lardan sadece Royal Blue yavrular elde edeceğini anlamakta güçlük çekiyor ama bu gerçek. Üç Iridescent renk için bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.

Tablo 7




BETTA’LARDA KUYRUK ÇEŞİTLİLİĞİ

 


Şekil 13. Parlak Marble Bi-color Plakat (Kısa Kuyruklu) Erkeği (Balık ve fotoğraf Wasan Sattayapun’a ait)


Doğa ki Betta’ların kuyrukları tıpkı dişilerinki gibi kısadır, ancak çok azı açısal ve sivridir. Orjinal Short-Tail’i (kısa kuyruk) etkilemiş mutasyon aynı zamanda diğer bütün kuyruk tiplerini de oluşturmuştur. Bu mutant genlerin bazıları baskın gen olarak atalarından geçmiştir ve bazıları ise cinsiyetten etkilenmiş veya üst üste birden çok çiftleşmeler sonucu ortaya çıkmıştır.



Şekil 14. Dark Bi-Color Betta tipik Veiltail şeklini gösteriyor


VEIL TAIL (TÜL KUYRUK) BETTA’LAR: Long Fin (Uzun kuyruk) olarak da adlandırılır ve yerel akvaryumcularda çok kolay bulabileceğiniz bir türdür. Erkeğinin kuyruğu ince uzun olur ve aşağı doğru sarkar. Kendi alanında bu kuyruk tipi zarif ve güzeldir. Bu mutasyon diğer kuyrukların vahşi Short Fin’lerden daha uzun ve büyük olmasına sebep oluyor. Long Fin mutasyon geni diğer Short Fin genine göre baskındır.
 


Şekil 15. Şeffaf Mavi Pastel Doubletail Erkeği


DOUBLETAIL (ÇİFT KUYRUK) BETTALAR: Arka kuyruk lobunun iki parçaya ayrılmasına neden olan bir mutant gen tarafından meydana getirilmiştir. Bu mutant gen tarafından sağlanan ikinci karakteristik özellik ise müthiş gelişmiş sırt yüzgeçidir. Doubletail sırt yüzgeci Singletail Betta’da ki sırt yüzgecine göre epeyce geniştir. Aslında, Doubletail Betta’larda ortaya çıkan sırt yüzgecinin ve anal kuyruğunun genişliğiyle boyutu neredeyse aynıdır. Normal Singletail Betta’lara göre mutasyona sebep olan Doubletail özelliği çekiniktir. Long Fin ve Doubletail genleri için bazı eşleştirme sonuçları aşağıda sunulmaktadır.

Tablo 8





Şekil 16. Şeffaf Green Pastel Deltatail Erkeği


DELTATAIL (ÜÇGEN KUYRUK) BETTA’LAR: Özenle seçilen Betta’ların üretimi sonucunda kuyruklarının her tarafında çizgi halinde hemen hemen dümdüz kuyruklar elde edilmiştir. Kuyruk genişliği 120 dereceden neredeyse Halfmoon’un 180 derece kuyruk açısına yakın olabiliyor. Farklı etmenlerin bir araya gelmesi, genetik ve çevre koşulları dışında, Deltatail’lerden her hangi bir genin sorumlu olduğu gözükmüyor. Betta’larda en güzel ve en dayanıklı form Deltatail’indir. Bu balıklar yaşlandıklarında bile oldukça memnun edici ve muhteşem gözükürler.
 


Şekil 17. Kese Şeklindeki Yüzgeç Zarıyla Cambodian Turkuvaz Crowntail


CROWNTAIL (TAÇ KUYRUK) BETTA’LAR: Tayland, Singapur ve Çin’de mükemmel formuna kavuşmuştur. Kuyruk ve yüzgeç damarları gelişerek yüzgeç zarını geride bırakmış ve bu balıklar bir şekilde şuan ki mükemmel görünümünü kazanmıştır (not: aslında damarlar normal uzunluklarında gözükürken, yüzgeç zarı azalmış gözükür). Bazı balıkların damarları uzayıp yüzgeç zarının boyunu geçiyor, hatta %50 oranında kuyruk uzunluğundan bile fazla uzayabiliyor. Bazı balıklarda ise tek bir damar 2, 4, 8 veya 16 damar ucuna kadar bölünebiliyor. Çaprazlanan damarların bile bir değişkenliği var. Bazı insanlar bu Betta’ları balıktan çok böceğe benzetirken bazı insanlar da bu Betta’ları olağanüstü buluyor.
 


Şekil 18. Mükemmel Siyah Halfmoon Erkeği (Balık ve fotoğraf Wasan Sattayapun’a ait)


HALFMOON (YARIM AY) BETTA’LAR: Avrupa’lı üreticiler tarafından son 10 yılda üretilmiştir. Kuyruk yüzgeci yarım daire şeklinde olan Halfmoon’lar en mükemmel karakteristiğe sahiptir. Yüzgecinin uçları düz bir görünüme sahip-bir tarafı dimdik bir tarafı aşağıya doğrudur. Damarlar ve balığın yüzgeç zarı, mükemmel bir Betta’nın 180 derece yarım daire kuyruk kenar ucunu oluşturur. İdeal Halfmoon Betta’nın sırt ve anal yüzgeçleri bir şekilde kuyruk yüzgeciyle bir araya gelerek balığın vücudunu sarmış ve bütün yüzgeçleri dairesel bir görünüme kavuşmuştur. Halfmoon’un diğer önemli bir anahtar karakteristiği çok sayıda kuyruk damarının fazladan çatallanmasıdır. Normal Betta’larda kuyruk damarları bir kere, daha iyi balıklarda ise belki iki kere bölünür. Fakat Halfmoon’larda kuyruk damarları en iyi balıklarda üç kere, veya dört kere bile bölündüğü olur. Bu da tek bir damarın kuyruk kısmından başlayarak kuyruk yüzgecinin sonunda 16 kola ulaşabilmesi anlamına geliyor. Halfmoon’ları üretirken göz önünde bulunması gereken şey Halfmoon’ların doğru üreyemedikleridir. Halfmoon çiftinden sadece bir veya iki Halfmoon yavrusu elde edebilirsiniz. Genellikle de %10’dan az Halfmoon yavrusu elde edeceksiniz. Dikkatli gözlemler ve çok yoğun çalışmalar sonucu kendine bu işe adamış Betta üreticileri hepimizin hayran olup, keyif aldığımız mükemmel formda Betta’lar üretiyorlar.

Halfmoon’lar üzerindeki araştırmalarıma ve deneyimlere dayanarak bir Halfmoon Betta üretebilmek için en az üç genin etkili olduğuna inanıyorum. İlk olarak, bütün kuyruk damarları, eğilme veya bükülme olmaksızın mükemmel derecede dümdüz olmak zorunda. İkinci olarak, dümdüz kuyruk damarları bir çok kez dallara ayrılmalı. Üç bölünme bize mükemmel balığı üretmemizi sağlar. Üçüncü olarak, yüzgeç zarının arasındaki damarların fazladan açılması balığa 180 derece kuyruk yüzgeci formunu kazandırır. Dümdüz damarların oluşması ve ekstra yüzgeç zarının açılması çevresel faktörlerden oldukça fazla etkileniyor gibi görünüyor. Eğer Betta’nız bu genetik özelliklere sahip olsa bile olumsuz su koşulları ve kötü yetiştirme teknikleri yüzünden Halfmoon elde edemeyebilirsiniz.

Eğer bu üç genetik etmen atalarından tamamen çekinik veya tamamen baskın olarak almış olsalardı, Halfmoon Betta’lar doğru bir üretimle, Halfmoon çiftinden %100 Halfmoon yavrular elde edilebilirdi. O halde üç genetik etmenin baskın ve çekinik özelliklerin harmanından meydana geldiğini sanırım çok rahat söyleyebiliriz. Benim tahminlerime göre damarlardaki çok sayıda çatallanma özelliği baskın karakterliyken,  dümdüz damarlar oluşması ve ekstra yüzgeç zarının açılması muhtemelen çekinik karaktere sahip. Eğer bu varsayım doğruysa, ayrı cinsten iki ebeveynin her 64 yavrusundan sadece üçü Halfmoon olabilmek için gereken genetik materyaline sahip ve bunların üç tanesinin ikisi ekstra damar bölünmesi için heterojen (saf değil) olmalıdır. Halfmoon genlerinin hareketini engelleyen olumsuz çevre koşullarıyla ilgili bir sorun olduğunu düşünüyorum. Kısaca özetlersem Halfmoon yetiştirmek oldukça zordur ve üretilen Halfmoon’ların sayısı da çok düşük olacaktır.

GIANT (DEV) BETTA’LAR

 
Şekil 19. Yarı-Dev Green Marble Plakat Erkeği (Balık Wasan Sattayapun, fotoğraf Jim Sonnier’e ait)
Orlando IBC kongresinde Haziran 2002’de muhtelif çok büyük Betta’lar G4, Form ve Kuyruk sınıfında sergilendi. İki tanesinin yaklaşık boyutu 17cm (7 inch) ve üç veya dört tanesinin boyutu 9 cm uzunluğundaydı. Gene Lucas “daha büyük”, “iki katı!” diye adlandırmıştır. Bir Giant çifti uzun kuyruklu fakat geri kalan kısmı Short Tail Plakat’lardı. Yukarıdaki fotoğrafta, benim gösteriden sonra açık artırmada satın aldığım 11.5 cm uzunluğundaki Betta’yı görebilirsiniz. Bu Balığı normal büyüklükteki bir Plakat dişisiyle çiftleştirdim. Yaklaşık 9cm uzunluğunda Half-Giant (Yarı-Dev) elde ettim ve %50 normal balık yavrularından büyüklerdi. Yavruların hepsini görebilmek için  bu bağlantıya tıklayınız http://www.bettas-jimsonnier.com/spawn111002.htm
İlginç bir biçimde Half-Giant yavruları ani erken büyüme gösterirken sadece bir çift yaklaşık 8 ay normal büyümüş gözüküyordu ve sonra birden Half-Giant boyuna erişti. Hepsi doymaz bilmez iştaha sahipti ve normal boydaki kardeşlerinden çok daha fazla yem yiyorlardı. Bazı erişkin Half-Giant yavruları aşağıda gösterilmiştir.
 


Şekil 20. Half-Giant Yavruları


Sınırlı gözlemlerime dayanarak Giant koşullarının sadece bir mutantlaşmış gen tarafından kontrol edildiğini düşünüyorum. Yavrular her iki ebeveyninden gelen yaklaşık 18 cm uzunluğa kadar büyümesini sağlayan Giant genlerini almış gibi gözüküyor ve bunu takip eden heterojen yavrular ebeveynlerinden gelen 9 cm büyümelerini sağlayan sadece bir Giant geni alıyor. Tahmini eşleştirme sonucu için aşağıdaki tabloya bakınız.

Tablo 9



Kaynak: http://www.bettas-jimsonnier.com/genetics.htm
Çeviri: Serkan ERASLAN (vitruviant@yahoo.com)

EKLER




 
Şekil – Betta’nın Dış Anatomisi (Fotoğraf ve balık Serkan Eraslan’a ait)


SÖZLÜK


Bicolors: Çift renkli
Black: Siyah
Blonde: Sarı
Butterfly: Kelebek
Cambodian: Kamboçyalı
Crowntail: Taç kuyruk
Dark: Kara
Deltatail: Üçgen kuyruk
Doubletail: Çift kuyruk
Extended Red: Geliştirilmiş kırmızı
Giant: Dev
Green: Yeşil
Half-Giant: Yarı dev
Halfmoon: Yarım ay
Iridescence: Fosforlu
Long Fin: Uzun kuyruklu
Marble: Mermer
Melano: Siyah
Multicolor: Çok renkli
Mutant: Değişime uğramış
Non-Red: Kırmızı olmayan
Red-Loss: Kırmızı kaybı
Royal Blue: Asil mavi
Short Fin: Kısa kuyruklu
Short Tail: Kısa kuyruk
Spread Iridescence: Geniş fosfor
Steel Blue: Metalik mavi
Veil Tail: Tül kuyruk
Yellow: Sarı

Tüm çeviri haklara bana aittir. İzin almadan kullanmayınız. İrtibat: vitruviant@yahoo.com
freeasabird2010-06-15 13:53:48

SON MESAJLAR

GÜNCEL 100 TANITIM

SON İLANLAR

FORUM İSTATİSTİKLERİ

  • 3,797,668 Mesaj
  • 408,613 Konu
  • 91 Forum
  • 145,128 Forum Üyesi
  • 1,466 Özel Forum Üyesi
  • 29 Kıdemli Akvarist
  • 1,941 Dün Giriş Yapan Üye

Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.