Gümüş'ün su steralizyonuna etkisi?
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2010 12:48
Sinan Bey; gümüşün birikim yapan bir inhibitör olduğunu bilmiyordum. Ben sadece antibakteriyel kolloid çözeltiler üzerinde durmaya çalişmiştim. Metalik formu da dediğiniz gibi diğer metaller gibi tehlikeli olacaktir. En iyisi vakit bulduğumda gümüşün suda yapabileceği etkileri bir araştirayim.
Dediğiniz gibi salyangoz gibi yumuşakçalarda ciddi sorun çikartacaği kesin. Yalniz sadece salyangozlar değil, pH düşükse çözünürlüğü artip yüksek konsantrasyonlarda baliklarda da metal toksiditesi yapabilir. (sadece gümüş değil, akvaryumda sikça kullanilan demir hatta sodyumla bile balik zehirlenebiliyor.) Elinizde deniz veya tatlisu omurgalilarinda metal toksiditesi ile ilgili bir kaynak var mi? (en azindan ismini verseniz bile olur, araştirirken çok faydasini görürüm)
Dediğiniz gibi salyangoz gibi yumuşakçalarda ciddi sorun çikartacaği kesin. Yalniz sadece salyangozlar değil, pH düşükse çözünürlüğü artip yüksek konsantrasyonlarda baliklarda da metal toksiditesi yapabilir. (sadece gümüş değil, akvaryumda sikça kullanilan demir hatta sodyumla bile balik zehirlenebiliyor.) Elinizde deniz veya tatlisu omurgalilarinda metal toksiditesi ile ilgili bir kaynak var mi? (en azindan ismini verseniz bile olur, araştirirken çok faydasini görürüm)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2010 13:24
[QUOTE=onuruygun]Sinan Bey; gümüşün birikim yapan bir inhibitör olduğunu bilmiyordum. Ben sadece antibakteriyel kolloid çözeltiler üzerinde durmaya çalişmiştim. Metalik formu da dediğiniz gibi diğer metaller gibi tehlikeli olacaktir. En iyisi vakit bulduğumda gümüşün suda yapabileceği etkileri bir araştirayim.
Dediğiniz gibi salyangoz gibi yumuşakçalarda ciddi sorun çikartacaği kesin. Yalniz sadece salyangozlar değil, pH düşükse çözünürlüğü artip yüksek konsantrasyonlarda baliklarda da metal toksiditesi yapabilir. (sadece gümüş değil, akvaryumda sikça kullanilan demir hatta sodyumla bile balik zehirlenebiliyor.) Elinizde deniz veya tatlisu omurgalilarinda metal toksiditesi ile ilgili bir kaynak var mi? (en azindan ismini verseniz bile olur, araştirirken çok faydasini görürüm)
[/QUOTE]
Ağır metal toksisidesi genellikle midyelerde bakılırlar. Onlarda süzerek beslendiklerinden dolayı. İşin açığı nasıl bir protokol takip edildiğini bilmiyorum. Bu tür protokoller devlet kurumlarından satın alınarak yapılıyor. Bir dizi biyokimyasal testlerden geçiyormuş(gıda zehirlenmeleri alan arkadaşım söyledi şimdi). www.kkgm.gov.tr'de ağır metal zehirlenmesi yapabilecek bölgeler belirtilip avcılık yapılamayarak önüne geçildiğini söyledi. Elimizde protokol olsa bile bir tanede biyokimya lab'ımınız olması gerekiyor :D...
Birkaç tanede rakam vermek istiyorum. Türkiye alabalık üretiminde avrupada 70.000 ton ile birinci, çipura ve levrek üretiminde 40.000 ton ile %25 lik paya sahip (2009 TUİK rakamları). Buna rağmen biz hala bu sektörde kaynak konusunda bile sıkıntılar çekiyoruz. Bununla ilgili politikamız bile yok hala. Neyse konuyu dağıtmayalım. Belki www.scholargoogle.com dan birşeyler bulabilirsiniz.
Dediğiniz gibi salyangoz gibi yumuşakçalarda ciddi sorun çikartacaği kesin. Yalniz sadece salyangozlar değil, pH düşükse çözünürlüğü artip yüksek konsantrasyonlarda baliklarda da metal toksiditesi yapabilir. (sadece gümüş değil, akvaryumda sikça kullanilan demir hatta sodyumla bile balik zehirlenebiliyor.) Elinizde deniz veya tatlisu omurgalilarinda metal toksiditesi ile ilgili bir kaynak var mi? (en azindan ismini verseniz bile olur, araştirirken çok faydasini görürüm)
[/QUOTE]
Ağır metal toksisidesi genellikle midyelerde bakılırlar. Onlarda süzerek beslendiklerinden dolayı. İşin açığı nasıl bir protokol takip edildiğini bilmiyorum. Bu tür protokoller devlet kurumlarından satın alınarak yapılıyor. Bir dizi biyokimyasal testlerden geçiyormuş(gıda zehirlenmeleri alan arkadaşım söyledi şimdi). www.kkgm.gov.tr'de ağır metal zehirlenmesi yapabilecek bölgeler belirtilip avcılık yapılamayarak önüne geçildiğini söyledi. Elimizde protokol olsa bile bir tanede biyokimya lab'ımınız olması gerekiyor :D...
Birkaç tanede rakam vermek istiyorum. Türkiye alabalık üretiminde avrupada 70.000 ton ile birinci, çipura ve levrek üretiminde 40.000 ton ile %25 lik paya sahip (2009 TUİK rakamları). Buna rağmen biz hala bu sektörde kaynak konusunda bile sıkıntılar çekiyoruz. Bununla ilgili politikamız bile yok hala. Neyse konuyu dağıtmayalım. Belki www.scholargoogle.com dan birşeyler bulabilirsiniz.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2010 21:31
Tabii araştirma dediğim oturup labratuvarda araştirmak değil, konu hakkinda biraz fikri olan biriyim sadece. Oturup da deney falan yapacak kadar bilgim maalesef yok. Google scholar zaten beni fahri eleman yapacak bu gidişle.
Bu konuda politika olmamasi çok doğal, bir yarimada ülkesi olarak deniz/denizcilik bakanliğimiz yok. Bu ülkede uzun vadeli politika üretilmez, hele bilimsel konularda asla. Malum, cep dolduran konular değil. Bunun yerine onlarca yildir köprülü kavşak konusunda bayaği yol katettik.(10 liraya mal olur, 1 lirasiyla proje biter 9 lirasi kaybolur)
Bu konuda politika olmamasi çok doğal, bir yarimada ülkesi olarak deniz/denizcilik bakanliğimiz yok. Bu ülkede uzun vadeli politika üretilmez, hele bilimsel konularda asla. Malum, cep dolduran konular değil. Bunun yerine onlarca yildir köprülü kavşak konusunda bayaği yol katettik.(10 liraya mal olur, 1 lirasiyla proje biter 9 lirasi kaybolur)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2010 21:53
[QUOTE=onuruygun]Tabii araştirma dediğim oturup labratuvarda araştirmak değil, konu hakkinda biraz fikri olan biriyim sadece. Oturup da deney falan yapacak kadar bilgim maalesef yok. Google scholar zaten beni fahri eleman yapacak bu gidişle.
Bu konuda politika olmamasi çok doğal, bir yarimada ülkesi olarak deniz/denizcilik bakanliğimiz yok. Bu ülkede uzun vadeli politika üretilmez, hele bilimsel konularda asla. Malum, cep dolduran konular değil. Bunun yerine onlarca yildir köprülü kavşak konusunda bayaği yol katettik.(10 liraya mal olur, 1 lirasiyla proje biter 9 lirasi kaybolur)
[/QUOTE]
Bu konulara girmeyelim yoksa bitmez burda:D Aman! Sakın!
Bu konuda politika olmamasi çok doğal, bir yarimada ülkesi olarak deniz/denizcilik bakanliğimiz yok. Bu ülkede uzun vadeli politika üretilmez, hele bilimsel konularda asla. Malum, cep dolduran konular değil. Bunun yerine onlarca yildir köprülü kavşak konusunda bayaği yol katettik.(10 liraya mal olur, 1 lirasiyla proje biter 9 lirasi kaybolur)
[/QUOTE]
Bu konulara girmeyelim yoksa bitmez burda:D Aman! Sakın!
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Ocak 2010 12:21
Sadece politika olmamasinin normalliğine değinmek istedim. Yoksa bu konulara girince konunun birkaç saate silindiğini çok iyi biliyorum. (zamaninda bu şekilde çok konu silmişliğim vardir)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Şubat 2010 01:18
Slm arkadaşlar evet bu konuyu bende düşünüyorum kendim gümüş imalatçısıyım gümüş mikrop tutmadığını biliyorum antibaktariyaldir arkadaş gümüş yüzüğünü akvaryumun içine atmış tahminimce yüzük saf değildir imalat yapılırken gümüş saf olarak kullanılmaz çünki çok yumuşak olur kullanışlı olmaz bunu sertleştirmek için içine bakır katılır bir miktar bu şekilde ayar düşürülür ve sertleşir benim düşündüğüm şöyle yaparsak faydalı olabilir saf su gümüşünü dış filitrenin içine koymayı düşünüyorum boncuk şeklinde irili ufaklı olur su gümüşü bu şekilde faydalı olacağına inanıyorum veya akvaryumun içinede serpiştirilebilir imalat yapan gümüşçülerde bulabilirsiniz saf su gümüşünü
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir