Bitkilererin Adaptasyonu Dediğimiz Şey Nedir?


devrimdptÇevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2008
İl: Yurtdisi
Mesaj: 557
devrimdptÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2019 13:08
Hepimiz bunu biliyoruz, gözlemliyoruz ama tam olarak ne oluyor biliyor muyuz? Ezberden nefret eden biri olarak neler olduğunu öğrenmek istiyorum.
Bu süreçte ne oluyor da bitki atapte oluyor. Su değerleri zaten dalganalıp duruyor. Her hafta su değiştiriyoruz. Gübresi zartu zurtu ekliyoruz. Yani alışılacak sabit bir şey yok aslında. Ben akvaryumumun suyunu osmos ile değiştiridim, gh kh'da ciddi değişimler oldu, öyle adapte olmaya çalışan bir bitki yok akvaryumda. Kimi bitkiler haftalarca kımıldamıyor. Sonra gelişmeleri bıktırıyor adamı.
Köklerin gelişimi, kumu kavrayıp gerçek bir ilişki kurması olabilir. Taşınma sırasında yorulmuş olabilir. Bilimsel biçimde açıklayabilecek arkadaşlardan merakıma derman olmalarını bekliyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

muratdegÇevrim Dışı

Yönetici
[B]12891,3[/B]
Kayıt: 12/08/2009
İl: Ankara
Mesaj: 5107
muratdegÇevrim Dışı
Yönetici
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 11:41
Ben de özellikle köklerin tam anlamıyla tutunup, ilk şoktan kurtulması ve beslenmeye başlaması olarak algılıyorum. Uzun ömürlü tanklarda bitki gelişiminin çok daha hızlı olması da bunun göstergesi.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

SplendorÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 07/06/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 1901
SplendorÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 13:35
Bitkilerdeki çeşitliliği bir kenara ayırırsak(genetik mutasyon, farklılıklar vs), bulunduğu ortama göre kimyası elverdiğince uyum sağlamak için değişim gösterir. Daha çok köküyle besleniyorsa, iyice kök salana kadar yaprak çıkartmaz, enerjisini saklar. Işık ve gübrenin oranına göre yaprakları genişler ya da daralır. Mesela bir taban bitkisinde vardı; ışık azsa yukarı yeterli ise yana doğru büyür tabanı kaplar diye. Bulunduğu seviyede yeterli fotosentez yapıp enerji toplayamadığı için kendini ışığa yaklaştırıyordur. Işık, gübre, co2 oranına göre DNA'sı izin verdiği sürece uyum sağlamaya çalışır. Daha fazla gübre emmek için gövde kalınlaşır, haliyle daha çok ışık için geniş yapraklar çıkarır ya da duruma göre kendini yarı güçte çalıştırır. Botanik olmadığım için direkt olarak şu bitkide böyle oluyor diyemem tabi ama genel hatlarıyla bu şekilde ilerliyor. Uyum sağlayamayan bitki de eriyip gidiyor. DNA'sından dolayı engeli olan insanların genel toplumun %1-2 kısmını oluşturmasının sebebidir bu mesela. Bu haliyle doğada tutunamaz ve üreyemez. Gelişen şartlara uyum sağlayamayan bitki de ölür ve o DNA doğadan silinir.

High tech tanklarda bakılan bitkilerin low tech tanklarda olmaması da yetersiz co2 ve ışıktır. Mesela binlerce yıl fazla nüfuslu, az sulu ve sıcak göllerde kendini geliştiren bitki tipleri co2 az olan tanklarda kendini adapte edemiyor gibi..

Madem öyle neden Cabomba ya da Sessiflora bitkileri Limon gibi yaprak çıkarmıyor dersiniz diye DNA'sı izin verdiği ölçüde diye belirttim. Milyonlarca yıl önce rastgele oluşan genetik mutasyon sonucu farklı bir yola evrilen bir tür, zamanla farklı mutasyonlar da gerçekleştirerek şuanki halini alıyor. Şu familyadan bu alt türden diye bahsediyoruz ya, sınıflandırma şekli de bundan dolayı.

Genetik mutasyon sonucu kısa boyunlu olan zürafa yavrusu o haliyle yaşayabilse çiftleşerek DNAsını aktarır, fakat açlıktan öldüğü için hiç erişkin kıvamına gelemez ve üreyemez ve haliyle kısa boyun DNAsı yoluna devam edemez. O yüzden sonunda hep uzun boyun DNA aktarılır ve doğanlar %80-90 uzun boyunlu olur.

Dilim döndüğünce birşeyler karaladım, umarım yardımcı olmuştur. Yanlış ya da eksik kısımları kanıtlarıyla sunan kişilerle sonuna kadar tartışalım. Tartışalım ki, doğru bildiğimiz yanlışlardan kurtulalım ve yeni bilgiler öğrenelim. Umarım cidden cevap yazan insanlar olur da hepimiz kendimizi geliştiririz. Ben daha çok mantık çerçevesinde ilerleyerek yazdım.[EDIT]Splendor,2019-01-22 13:38:55[/EDIT]

Beğenenler: [T]197989,ceyh[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

devrimdptÇevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2008
İl: Yurtdisi
Mesaj: 557
devrimdptÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 14:09
[QUOTE=Splendor]Bitkilerdeki çeşitliliği bir kenara ayırırsak(genetik mutasyon, farklılıklar vs), bulunduğu ortama göre kimyası elverdiğince uyum sağlamak için değişim gösterir. Daha çok köküyle besleniyorsa, iyice kök salana kadar yaprak çıkartmaz, enerjisini saklar. Işık ve gübrenin oranına göre yaprakları genişler ya da daralır. Mesela bir taban bitkisinde vardı; ışık azsa yukarı yeterli ise yana doğru büyür tabanı kaplar diye. Bulunduğu seviyede yeterli fotosentez yapıp enerji toplayamadığı için kendini ışığa yaklaştırıyordur. Işık, gübre, co2 oranına göre DNA'sı izin verdiği sürece uyum sağlamaya çalışır. Daha fazla gübre emmek için gövde kalınlaşır, haliyle daha çok ışık için geniş yapraklar çıkarır ya da duruma göre kendini yarı güçte çalıştırır. Botanik olmadığım için direkt olarak şu bitkide böyle oluyor diyemem tabi ama genel hatlarıyla bu şekilde ilerliyor. Uyum sağlayamayan bitki de eriyip gidiyor. DNA'sından dolayı engeli olan insanların genel toplumun %1-2 kısmını oluşturmasının sebebidir bu mesela. Bu haliyle doğada tutunamaz ve üreyemez. Gelişen şartlara uyum sağlayamayan bitki de ölür ve o DNA doğadan silinir.

High tech tanklarda bakılan bitkilerin low tech tanklarda olmaması da yetersiz co2 ve ışıktır. Mesela binlerce yıl fazla nüfuslu, az sulu ve sıcak göllerde kendini geliştiren bitki tipleri co2 az olan tanklarda kendini adapte edemiyor gibi..

Madem öyle neden Cabomba ya da Sessiflora bitkileri Limon gibi yaprak çıkarmıyor dersiniz diye DNA'sı izin verdiği ölçüde diye belirttim. Milyonlarca yıl önce rastgele oluşan genetik mutasyon sonucu farklı bir yola evrilen bir tür, zamanla farklı mutasyonlar da gerçekleştirerek şuanki halini alıyor. Şu familyadan bu alt türden diye bahsediyoruz ya, sınıflandırma şekli de bundan dolayı.

Genetik mutasyon sonucu kısa boyunlu olan zürafa yavrusu o haliyle yaşayabilse çiftleşerek DNAsını aktarır, fakat açlıktan öldüğü için hiç erişkin kıvamına gelemez ve üreyemez ve haliyle kısa boyun DNAsı yoluna devam edemez. O yüzden sonunda hep uzun boyun DNA aktarılır ve doğanlar %80-90 uzun boyunlu olur.

Dilim döndüğünce birşeyler karaladım, umarım yardımcı olmuştur. Yanlış ya da eksik kısımları kanıtlarıyla sunan kişilerle sonuna kadar tartışalım. Tartışalım ki, doğru bildiğimiz yanlışlardan kurtulalım ve yeni bilgiler öğrenelim. Umarım cidden cevap yazan insanlar olur da hepimiz kendimizi geliştiririz. Ben daha çok mantık çerçevesinde ilerleyerek yazdım.[/QUOTE]

Tabi bahsettiğimiz adaptasyon dna larının değişikliğe uğrayarak evrim biçiminde oluşan adaptasyon değil. Alışma evresi diyelim daha doğrusu.

Evrim konusundaki bilgiler için teşekkürler yine de.

[QUOTE=muratdeg]Ben de özellikle köklerin tam anlamıyla tutunup, ilk şoktan kurtulması ve beslenmeye başlaması olarak algılıyorum. Uzun ömürlü tanklarda bitki gelişiminin çok daha hızlı olması da bunun göstergesi.[/QUOTE]

Evet. Bununla ilgili deneyler yapmak lazım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

SplendorÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 07/06/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 1901
SplendorÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 14:27
Alışma evresini ilk kısımda anlatmaya çalıştım. "Bitki kök salana kadar bekler, ışık gübre ve co2 oranına göre kendini düzenler, gövde-yaprak-kök boyutunu su şartlarına göre optimal hale getirmeye çalışır" şeklinde yazıp bıraksam "Madem öyle neden Cabomba ya da Sessiflora bitkileri Limon gibi yaprak çıkarmıyor" sorusu gelecek diye DNA ve evrim kısmından da bahsetmek istedim.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

SplendorÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 07/06/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 1901
SplendorÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 14:27
Alışma evresini ilk kısımda anlatmaya çalıştım. "Bitki kök salana kadar bekler, ışık gübre ve co2 oranına göre kendini düzenler, gövde-yaprak-kök boyutunu su şartlarına göre optimal hale getirmeye çalışır" şeklinde yazıp bıraksam "Madem öyle neden Cabomba ya da Sessiflora bitkileri Limon gibi yaprak çıkarmıyor" sorusu gelecek diye DNA ve evrim kısmından da bahsetmek istedim.[EDIT]Splendor,2019-01-22 14:27:37[/EDIT]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

caltikocÇevrim Dışı

Kayıt: 01/01/2018
İl: Isparta
Mesaj: 198
caltikocÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 14:44
[QUOTE=devrimdpt]Hepimiz bunu biliyoruz, gözlemliyoruz ama tam olarak ne oluyor biliyor muyuz? Ezberden nefret eden biri olarak neler olduğunu öğrenmek istiyorum.
Bu süreçte ne oluyor da bitki atapte oluyor. Su değerleri zaten dalganalıp duruyor. Her hafta su değiştiriyoruz. Gübresi zartu zurtu ekliyoruz. Yani alışılacak sabit bir şey yok aslında. Ben akvaryumumun suyunu osmos ile değiştiridim, gh kh'da ciddi değişimler oldu, öyle adapte olmaya çalışan bir bitki yok akvaryumda. Kimi bitkiler haftalarca kımıldamıyor. Sonra gelişmeleri bıktırıyor adamı.
Köklerin gelişimi, kumu kavrayıp gerçek bir ilişki kurması olabilir. Taşınma sırasında yorulmuş olabilir. Bilimsel biçimde açıklayabilecek arkadaşlardan merakıma derman olmalarını bekliyorum. [/QUOTE
Adaptasyon uyum demektir.Her canlı bulunduğu ortama uyum sağlamaya çalışır.İç dengesi düzenli olan canlı daha uzun süre yaşam sürer.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

CihanturkÇevrim Dışı

Kayıt: 29/03/2018
İl: Konya
Mesaj: 164
CihanturkÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 15:04
Çok güzel bir soru konuyu takipteyim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

devrimdptÇevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2008
İl: Yurtdisi
Mesaj: 557
devrimdptÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2019 15:37
[QUOTE=KİNG32]evrimdpt]Hepimiz bunu biliyoruz, gözlemliyoruz ama tam olarak ne oluyor biliyor muyuz? Ezberden nefret eden biri olarak neler olduğunu öğrenmek istiyorum.
Bu süreçte ne oluyor da bitki atapte oluyor. Su değerleri zaten dalganalıp duruyor. Her hafta su değiştiriyoruz. Gübresi zartu zurtu ekliyoruz. Yani alışılacak sabit bir şey yok aslında. Ben akvaryumumun suyunu osmos ile değiştiridim, gh kh'da ciddi değişimler oldu, öyle adapte olmaya çalışan bir bitki yok akvaryumda. Kimi bitkiler haftalarca kımıldamıyor. Sonra gelişmeleri bıktırıyor adamı.
Köklerin gelişimi, kumu kavrayıp gerçek bir ilişki kurması olabilir. Taşınma sırasında yorulmuş olabilir. Bilimsel biçimde açıklayabilecek arkadaşlardan merakıma derman olmalarını bekliyorum. [/QUOTE
Adaptasyon uyum demektir.Her canlı bulunduğu ortama uyum sağlamaya çalışır.İç dengesi düzenli olan canlı daha uzun süre yaşam sürer.[/QUOTE]

Elbette.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir