Balık değil Köpek besliyorum
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 15:24
Eve gelince önce karınlarını iyice doyuruyorum ki bu gün içinde aldıkları 3.öğün yemek , belli bir süre sonra sonra elimi akvaryuma sokuyorum ve tek tek selamlaşıyoruz :) , yanınızda yürüyen ve ayağınıza dolanan köpek gibiler , devamlı sürtünüyor ve ufak ufak ısırıyorlar , en sonunda video çekeyim dedim ama inanın daha güzel video çekebilirim , hele o ufak demasoniler avcumun içine yatıyorlar resmen ..
[VID]http://www.izlesene.com/video/akvaryum/7738039[/VID]
Anaçlar : 2 Paslı 2 İceman 3 Kenyi
Yavrular : 5 M Prenses , 4 Paslı , 1 İlangi , 4 Demasoni
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 16:57
Gerçek den çok tatlılar.Balıklar mutlu ve sağlıklı olunca böyle oluyor galiba.Maşallah.
Benim duboisiler beni görünce akvaryumun dışına çıkacak gibi ses çıkarıyorlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 20:20
[QUOTE=abdullahcakmak]Gerçek den çok tatlılar.Balıklar mutlu ve sağlıklı olunca böyle oluyor galiba.Maşallah.
[/QUOTE]
İstanBulls 2014-09-05 20:21:36
Benim duboisiler beni görünce akvaryumun dışına çıkacak gibi ses çıkarıyorlar.
Benim balıklarda böyleydi arkadaşım , özellikle elimin içinde ayrılmayan paslı beni görünce hangi taşın altına gireceğini şaşırıyordu , bunu yenmek için öncelikle yanlarında kesinlikle ani hareketlerden kaçındım ve karşılarında belli bir süre her gün 30 dk oturarak simamı alıştırdım , daha sonra ise yemeği sabah akşama çevirdim ama sabah aparatif asıl yemek akşam ! Akçam gelince karşılarına oturdum , tabi aç oldukları için önümde öbek oluşturdular , sonra bir tane yosun yemini elimle soktum ve bekledim , elim etrafında hızlıca geziyorlardı ama yaklaşan olmuyordu , tabi ki çok zorlamıyordum belli bir süre bekledikten sonra yemi bırakıyordum , en yakın olan yemi kapıyordu böyle böyle diğerleride uyandı olaya, bana ve elime alıştılar , artık karınları tıka basa doysa bile elimi soktuğum an toplanıyorlar ve selamlaşıyoruz .. :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 20:46
Masallah baliklariz cok güzeller.Bende bettalarimi alistirdim böyle özellikle disi olan akvaryuma elimi soktugumda hemen geliyor parmagimin arasinda dolasiyor arada isiriyor mu öpüyormu belli degil elime biseyler yapiyor.Ona dokunmama izin veriyor cok güzel bir duygu kedi gibi aynen. Aynisini erkekbettamda yapiyor ama dokundummu dönüp bana kabariyor
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 21:51
Aynen balıkları sevmek ayrı bir güzel : )
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2014 23:22
Baliklarin hafizasi 3 saniye demisler ama bence yanilmislar bir zaman sonra balik sahibini taniyor hareketlerini takip ediyor
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Eylül 2014 00:54
[QUOTE=emreemr]Bunların hafızası 3 saniye değil heralde.[/QUOTE]
İstanBulls 2014-09-06 00:54:56
Balıkların da, diğer tüm hayvanlar gibi kendilerine yetecek kadar uzun bir hafıza kapasiteleri vardır ve bu kapasite, kesinlikle saniyelerle ölçülemez. Balıkların, aylardan yıllara kadar sürebilen hafızaları bulunmaktadır ve tüm balıklar için geçerli olabilecek, ortak, tek bir sayıdan bahsetmek mümkün değildir.
Bilgi-1: Uzun süre, özellikle Japon Balıkları'nın hafızalarının 3 ila 5 saniye arasında değiştiğine dair bir mit ortalıkta dolanmaktaydı. Bunu pek doğru bulmayan ve bu iddiadan şüphelenen Technion Teknoloji Enstitüsü uzmanları Japon Balıkları üzerinde bir araştırma yapmaya karar verdiler. Balıkları belli bir ses verildiğinde, yiyecek verileceğini sanacakları şekilde şartlandırdılar. Bu şartlanmaya göre, belli düzeydeki bir ses her çalındığında, doğal ortamlarındaki balıklar yemek bulmak amacıyla araştırma merkezinin iskelesine gelmektelerdi. Bu şekilde 1 aylık antremandan sonra doğal ortamlarına saldılar. 4-5 ay sonra, balıklar olgunlaştılar ve üreme çağına geldiler. Bu kadar zaman sonra ses tekrar çalındığında, balıklar yine üsse dönebildiler. Dolayısıyla bu balıkların en azından 4-5 aylık bir hafızaları olduğundan eminiz.
Bilgi-2: Dr. Mike Webster'ın yaptığı araştırmalar sonucunda, karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek konusunda golyan balıklarının, dikenli balıkların ve benzeri balıkların fareler gibi memeliler ve hatta bazı kuşlar kadar yüksek başarıya sahip oldukları tespit edildi. Bu balıkların labirentleri çözebildiği, kendi türünden olan diğer balıkları tanıyabildiği, tanıştırıldığı yeni balıkları hatırlayıp ayırt edebildiği ve hatta hangi bireylerin doğal mücadelede daha başarılı olabileceklerini tespit edebildikleri bilinmektedir. Tüm bunlar, yüksek hafıza ve algı becerisi ile sağlanabilmektedir.
Bilgi-3: Balıklar, sadece zihinsel (sinirsel) bir hafızaya değil, aynı zamanda kimyasal bir hafızaya da sahip olarak diğer hayvanlara üstünlük bile sağlayabilirler. Örneğin somon balıklarında bulunan koku hafızası, onların aldıkları bir kokunun geometrik uzaydaki tam yerini, hatasıza yakın olarak hatırlamasını ve tekrar bulmasını sağlayabilir. Bu sayede somon balıkları sadece hafızalarına güvenerek yüzlerce, binlerce kilometrelik yollar kat edebilirler.
Bilgi-4: Evinde akvaryumu olanların aşina olacakları bir konuya değinmek gerekirse, balıklar düzenli olarak verildiği müddetçe yemek saatlerini akıllarında tutabilirler ve yemek saati geldiğinde, akvaryumun yüzeyine çıkarak yem arayabilirler. Bunun haricinde, sürekli aynı şekilde yem verdiğiniz için (akvaryumun karşısına geçip, yemin kapağını açıp, akvaryumun -varsa- kapağını açıp, yemi attığınız ve balıkların yemesini izlediğiniz için), akvaryumun önüne her geçtiğinizde, yem vermeseniz bile balıklar yem verileceğini sanarak yüzeye çıkmaktadırlar. Bu da balıkların diğer hayvanlar kadar koşullandırılıp, bunları hatırladığını gösteren güzel bir "ev deneyi"dir.
Bilgi-5: Bir beyni ve sinir sistemi bulunan her canlıda belli bir zeka, algı, duygular, hafıza ve bilinç bulunmaktadır. Türden türe bunun miktarı değişmekle birlikte, belli bir skala üzerinde her hayvanın mutlaka bir değeri bulunmaktadır. Dolayısıyla sırf evcil hayvan olarak beslenen bazı hayvanların, eğitimsiz gözler tarafından değerlendirilip yargılanması sonucu bu tip mitler doğmaktadır. Halbuki tüm bu konular, detaylı bilimsel araştırmalar ve arkaplana ihtiyaç duyan konulardır.
Bilgi-1: Uzun süre, özellikle Japon Balıkları'nın hafızalarının 3 ila 5 saniye arasında değiştiğine dair bir mit ortalıkta dolanmaktaydı. Bunu pek doğru bulmayan ve bu iddiadan şüphelenen Technion Teknoloji Enstitüsü uzmanları Japon Balıkları üzerinde bir araştırma yapmaya karar verdiler. Balıkları belli bir ses verildiğinde, yiyecek verileceğini sanacakları şekilde şartlandırdılar. Bu şartlanmaya göre, belli düzeydeki bir ses her çalındığında, doğal ortamlarındaki balıklar yemek bulmak amacıyla araştırma merkezinin iskelesine gelmektelerdi. Bu şekilde 1 aylık antremandan sonra doğal ortamlarına saldılar. 4-5 ay sonra, balıklar olgunlaştılar ve üreme çağına geldiler. Bu kadar zaman sonra ses tekrar çalındığında, balıklar yine üsse dönebildiler. Dolayısıyla bu balıkların en azından 4-5 aylık bir hafızaları olduğundan eminiz.
Bilgi-2: Dr. Mike Webster'ın yaptığı araştırmalar sonucunda, karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek konusunda golyan balıklarının, dikenli balıkların ve benzeri balıkların fareler gibi memeliler ve hatta bazı kuşlar kadar yüksek başarıya sahip oldukları tespit edildi. Bu balıkların labirentleri çözebildiği, kendi türünden olan diğer balıkları tanıyabildiği, tanıştırıldığı yeni balıkları hatırlayıp ayırt edebildiği ve hatta hangi bireylerin doğal mücadelede daha başarılı olabileceklerini tespit edebildikleri bilinmektedir. Tüm bunlar, yüksek hafıza ve algı becerisi ile sağlanabilmektedir.
Bilgi-3: Balıklar, sadece zihinsel (sinirsel) bir hafızaya değil, aynı zamanda kimyasal bir hafızaya da sahip olarak diğer hayvanlara üstünlük bile sağlayabilirler. Örneğin somon balıklarında bulunan koku hafızası, onların aldıkları bir kokunun geometrik uzaydaki tam yerini, hatasıza yakın olarak hatırlamasını ve tekrar bulmasını sağlayabilir. Bu sayede somon balıkları sadece hafızalarına güvenerek yüzlerce, binlerce kilometrelik yollar kat edebilirler.
Bilgi-4: Evinde akvaryumu olanların aşina olacakları bir konuya değinmek gerekirse, balıklar düzenli olarak verildiği müddetçe yemek saatlerini akıllarında tutabilirler ve yemek saati geldiğinde, akvaryumun yüzeyine çıkarak yem arayabilirler. Bunun haricinde, sürekli aynı şekilde yem verdiğiniz için (akvaryumun karşısına geçip, yemin kapağını açıp, akvaryumun -varsa- kapağını açıp, yemi attığınız ve balıkların yemesini izlediğiniz için), akvaryumun önüne her geçtiğinizde, yem vermeseniz bile balıklar yem verileceğini sanarak yüzeye çıkmaktadırlar. Bu da balıkların diğer hayvanlar kadar koşullandırılıp, bunları hatırladığını gösteren güzel bir "ev deneyi"dir.
Bilgi-5: Bir beyni ve sinir sistemi bulunan her canlıda belli bir zeka, algı, duygular, hafıza ve bilinç bulunmaktadır. Türden türe bunun miktarı değişmekle birlikte, belli bir skala üzerinde her hayvanın mutlaka bir değeri bulunmaktadır. Dolayısıyla sırf evcil hayvan olarak beslenen bazı hayvanların, eğitimsiz gözler tarafından değerlendirilip yargılanması sonucu bu tip mitler doğmaktadır. Halbuki tüm bu konular, detaylı bilimsel araştırmalar ve arkaplana ihtiyaç duyan konulardır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Eylül 2014 21:26
[QUOTE=İstanBulls][QUOTE=emreemr]Bunların hafızası 3 saniye değil heralde.[/QUOTE]
Balıkların da, diğer tüm hayvanlar gibi kendilerine yetecek kadar uzun bir hafıza kapasiteleri vardır ve bu kapasite, kesinlikle saniyelerle ölçülemez. Balıkların, aylardan yıllara kadar sürebilen hafızaları bulunmaktadır ve tüm balıklar için geçerli olabilecek, ortak, tek bir sayıdan bahsetmek mümkün değildir.
Bilgi-1: Uzun süre, özellikle Japon Balıkları'nın hafızalarının 3 ila 5 saniye arasında değiştiğine dair bir mit ortalıkta dolanmaktaydı. Bunu pek doğru bulmayan ve bu iddiadan şüphelenen Technion Teknoloji Enstitüsü uzmanları Japon Balıkları üzerinde bir araştırma yapmaya karar verdiler. Balıkları belli bir ses verildiğinde, yiyecek verileceğini sanacakları şekilde şartlandırdılar. Bu şartlanmaya göre, belli düzeydeki bir ses her çalındığında, doğal ortamlarındaki balıklar yemek bulmak amacıyla araştırma merkezinin iskelesine gelmektelerdi. Bu şekilde 1 aylık antremandan sonra doğal ortamlarına saldılar. 4-5 ay sonra, balıklar olgunlaştılar ve üreme çağına geldiler. Bu kadar zaman sonra ses tekrar çalındığında, balıklar yine üsse dönebildiler. Dolayısıyla bu balıkların en azından 4-5 aylık bir hafızaları olduğundan eminiz.
Bilgi-2: Dr. Mike Webster'ın yaptığı araştırmalar sonucunda, karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek konusunda golyan balıklarının, dikenli balıkların ve benzeri balıkların fareler gibi memeliler ve hatta bazı kuşlar kadar yüksek başarıya sahip oldukları tespit edildi. Bu balıkların labirentleri çözebildiği, kendi türünden olan diğer balıkları tanıyabildiği, tanıştırıldığı yeni balıkları hatırlayıp ayırt edebildiği ve hatta hangi bireylerin doğal mücadelede daha başarılı olabileceklerini tespit edebildikleri bilinmektedir. Tüm bunlar, yüksek hafıza ve algı becerisi ile sağlanabilmektedir.
Bilgi-3: Balıklar, sadece zihinsel (sinirsel) bir hafızaya değil, aynı zamanda kimyasal bir hafızaya da sahip olarak diğer hayvanlara üstünlük bile sağlayabilirler. Örneğin somon balıklarında bulunan koku hafızası, onların aldıkları bir kokunun geometrik uzaydaki tam yerini, hatasıza yakın olarak hatırlamasını ve tekrar bulmasını sağlayabilir. Bu sayede somon balıkları sadece hafızalarına güvenerek yüzlerce, binlerce kilometrelik yollar kat edebilirler.
Bilgi-4: Evinde akvaryumu olanların aşina olacakları bir konuya değinmek gerekirse, balıklar düzenli olarak verildiği müddetçe yemek saatlerini akıllarında tutabilirler ve yemek saati geldiğinde, akvaryumun yüzeyine çıkarak yem arayabilirler. Bunun haricinde, sürekli aynı şekilde yem verdiğiniz için (akvaryumun karşısına geçip, yemin kapağını açıp, akvaryumun -varsa- kapağını açıp, yemi attığınız ve balıkların yemesini izlediğiniz için), akvaryumun önüne her geçtiğinizde, yem vermeseniz bile balıklar yem verileceğini sanarak yüzeye çıkmaktadırlar. Bu da balıkların diğer hayvanlar kadar koşullandırılıp, bunları hatırladığını gösteren güzel bir "ev deneyi"dir.
Bilgi-5: Bir beyni ve sinir sistemi bulunan her canlıda belli bir zeka, algı, duygular, hafıza ve bilinç bulunmaktadır. Türden türe bunun miktarı değişmekle birlikte, belli bir skala üzerinde her hayvanın mutlaka bir değeri bulunmaktadır. Dolayısıyla sırf evcil hayvan olarak beslenen bazı hayvanların, eğitimsiz gözler tarafından değerlendirilip yargılanması sonucu bu tip mitler doğmaktadır. Halbuki tüm bu konular, detaylı bilimsel araştırmalar ve arkaplana ihtiyaç duyan konulardır.
[/QUOTE]
Bilgi-1: Uzun süre, özellikle Japon Balıkları'nın hafızalarının 3 ila 5 saniye arasında değiştiğine dair bir mit ortalıkta dolanmaktaydı. Bunu pek doğru bulmayan ve bu iddiadan şüphelenen Technion Teknoloji Enstitüsü uzmanları Japon Balıkları üzerinde bir araştırma yapmaya karar verdiler. Balıkları belli bir ses verildiğinde, yiyecek verileceğini sanacakları şekilde şartlandırdılar. Bu şartlanmaya göre, belli düzeydeki bir ses her çalındığında, doğal ortamlarındaki balıklar yemek bulmak amacıyla araştırma merkezinin iskelesine gelmektelerdi. Bu şekilde 1 aylık antremandan sonra doğal ortamlarına saldılar. 4-5 ay sonra, balıklar olgunlaştılar ve üreme çağına geldiler. Bu kadar zaman sonra ses tekrar çalındığında, balıklar yine üsse dönebildiler. Dolayısıyla bu balıkların en azından 4-5 aylık bir hafızaları olduğundan eminiz.
Bilgi-2: Dr. Mike Webster'ın yaptığı araştırmalar sonucunda, karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek konusunda golyan balıklarının, dikenli balıkların ve benzeri balıkların fareler gibi memeliler ve hatta bazı kuşlar kadar yüksek başarıya sahip oldukları tespit edildi. Bu balıkların labirentleri çözebildiği, kendi türünden olan diğer balıkları tanıyabildiği, tanıştırıldığı yeni balıkları hatırlayıp ayırt edebildiği ve hatta hangi bireylerin doğal mücadelede daha başarılı olabileceklerini tespit edebildikleri bilinmektedir. Tüm bunlar, yüksek hafıza ve algı becerisi ile sağlanabilmektedir.
Bilgi-3: Balıklar, sadece zihinsel (sinirsel) bir hafızaya değil, aynı zamanda kimyasal bir hafızaya da sahip olarak diğer hayvanlara üstünlük bile sağlayabilirler. Örneğin somon balıklarında bulunan koku hafızası, onların aldıkları bir kokunun geometrik uzaydaki tam yerini, hatasıza yakın olarak hatırlamasını ve tekrar bulmasını sağlayabilir. Bu sayede somon balıkları sadece hafızalarına güvenerek yüzlerce, binlerce kilometrelik yollar kat edebilirler.
Bilgi-4: Evinde akvaryumu olanların aşina olacakları bir konuya değinmek gerekirse, balıklar düzenli olarak verildiği müddetçe yemek saatlerini akıllarında tutabilirler ve yemek saati geldiğinde, akvaryumun yüzeyine çıkarak yem arayabilirler. Bunun haricinde, sürekli aynı şekilde yem verdiğiniz için (akvaryumun karşısına geçip, yemin kapağını açıp, akvaryumun -varsa- kapağını açıp, yemi attığınız ve balıkların yemesini izlediğiniz için), akvaryumun önüne her geçtiğinizde, yem vermeseniz bile balıklar yem verileceğini sanarak yüzeye çıkmaktadırlar. Bu da balıkların diğer hayvanlar kadar koşullandırılıp, bunları hatırladığını gösteren güzel bir "ev deneyi"dir.
Bilgi-5: Bir beyni ve sinir sistemi bulunan her canlıda belli bir zeka, algı, duygular, hafıza ve bilinç bulunmaktadır. Türden türe bunun miktarı değişmekle birlikte, belli bir skala üzerinde her hayvanın mutlaka bir değeri bulunmaktadır. Dolayısıyla sırf evcil hayvan olarak beslenen bazı hayvanların, eğitimsiz gözler tarafından değerlendirilip yargılanması sonucu bu tip mitler doğmaktadır. Halbuki tüm bu konular, detaylı bilimsel araştırmalar ve arkaplana ihtiyaç duyan konulardır.
İnce bi espriyi ciddiye almışsın ama verdiğin yazı benim yazıma karşı değil tam tersine benim yazımı destekleyen bir yazı olmuş zil çaldığında veya titreşim gönderdiğinde balıkların gelmesi En çok bilinen psikol pavlovun köpeği gibi koşullu şartlandırma yani acıkan varlık sadece nereye geleceğini biliyor buna hafıza diyenlerde var şöyle bir deney yap akvaryuma hiç tanımadığın biri elini soksun aynı tepkiyi alır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Kasım 2014 00:08
Bütün balıklar öyle olsa keşke.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Kasım 2014 00:39
O zaten yalanlandı hafıza konusu. Öyle birşey olamaz zaten ben yataktan kalkınca akvaryuma doğru yürüdükçe astronotlar bana doğru geliyo ve heycanlanmış gibi hareketleniyorlar daha ben birşey yapmadan karşılarına geçip sağ sola gidiyorum benle geliyolar bana dönerek. Akvaryumun karşısında kuzenim dans ediyo ona eşlik ediyorlar.
O kadar akıllılarki mesala elimi suyun üstünde tutarsam havada yem kapıyorlar ama mesala elimde yem yoksa elimi soktuğumda geliyorlar bakıyolar içine sokuyorum suyun çekiliyorlar akvaryuma müdahale etceğimi anlıyorlar uzaklaşıyorlar o zamanda. Ben böyle bir zeka görmedim. İlk yem verirken yeme zıpladılar neredeyse akvaryumdan çıkıcaktı yem verirken korktum hatta parmağım ağızının içine tam olarak girdi hiçbir acı hissi olmadı parmağımı diğer elimin 2 parmağı arasına almış gibi hissettim bu kadar yumuşaktı. 2. soktuğumda akvaryumu düzeltmek için sokmuştum düşündüm yine zıplıcakmı kapakta açıktı çünkü yavaşla geldiler elimi motora değince anladılar ve gelmediler. Çikletlerdeki zeka inanılmaz özellikle astronotlarda tabi.
Balıklarınız çok güzel ve hareketli mutlu ve sağlıklı olmayan bir balık hiçbir zaman bu kadar hareketli olmaz.
leqendary 2014-11-15 00:40:53
O kadar akıllılarki mesala elimi suyun üstünde tutarsam havada yem kapıyorlar ama mesala elimde yem yoksa elimi soktuğumda geliyorlar bakıyolar içine sokuyorum suyun çekiliyorlar akvaryuma müdahale etceğimi anlıyorlar uzaklaşıyorlar o zamanda. Ben böyle bir zeka görmedim. İlk yem verirken yeme zıpladılar neredeyse akvaryumdan çıkıcaktı yem verirken korktum hatta parmağım ağızının içine tam olarak girdi hiçbir acı hissi olmadı parmağımı diğer elimin 2 parmağı arasına almış gibi hissettim bu kadar yumuşaktı. 2. soktuğumda akvaryumu düzeltmek için sokmuştum düşündüm yine zıplıcakmı kapakta açıktı çünkü yavaşla geldiler elimi motora değince anladılar ve gelmediler. Çikletlerdeki zeka inanılmaz özellikle astronotlarda tabi.
Balıklarınız çok güzel ve hareketli mutlu ve sağlıklı olmayan bir balık hiçbir zaman bu kadar hareketli olmaz.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir