Merhabalar ,yaklaşık 2 hafta önce kurduğum Transgenetik akvaryumumda ,balıklar yeme karşı isteksiz,ancak keyifleri yerinde formları iyi allaha şükür ,sebebi ne olabilir[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/123837/221120250640221.jpg[/IMG][EDIT]baron70,2025-11-22 06:40:27[/EDIT]

Yem den kaynaklanıyor olabilir yem değiştirin 1 gün aç bırakın.

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/265299/111020251919581.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/265299/111020251920011.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/265299/111020251920081.jpg[/IMG]
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/265299/111020251930311.jpg[/IMG]
65x21x30 ölçülerindeki tankımın yeni sahipleri

Ne alemde hocam balıklar[:)]

Öncelikle merhaba daha önce böyle bir konu yazıldımı bilmiyorum bunların pek de önemli konular olduğunuda düşünmüyorum ama “şahsen” ben herhangi bir konuda istatistik veya küçük bilgiler okumaktan zevk alıyorum bu zevki birilerine de yaşatmak için bu konuyu yazdım umarım sizde benim kadar zevk alırsınız.

Dikkat aşırı derecede acemilik içerir lütfen konuda yaptığım hataları affedin[:)))]

İlk olarak akvaristliğin temeline inelim:

[B]Balık Beslemek[/B]
Balık beslemek mö yıllara dayanıyor ama tabi bu hobi olarak yapılmazdı.Gıda olarak yetiştirme yada tüketmeden önce canlı tutmak için balık havuzları bulunuyordu peki hobi olarak ne zaman çıktı?

[B]HOBİ OLARAK BALIK BESLEMEK[/B]
İlk ne zaman çıktığıyla ilgili çok bir netlik olmasada 18. yüzyılda hidraları incelemek için cam kaplar kullanılmış.Cam kapta sudaki canlıları beslemek buradan çıkmıştır.Sonrasında ise 1850 lerde demir çerçevelerle içine balık konulan cam kaplar yapılarak bir fuarda sergilenmiştir.Burdan sonra ise ingilterede şarılıcak bir hızla yayılmıştır.Sonra ise yine hızla Avrupa’ya yayılmış elektriğin yaygınlaşmasıylada daha profesyonel bir hal almıştır.

[B]ŞİMDİ BALIK BESLEMEK VE ÜLKELER DE AKVARYUM[/B]
Şuan fanustan yüksek destekliye çok fazla gelişmiş bir hobidir.Şuan Vikipedi verisine göre dünyada 60 milyon kişi akvaryum sahibidir.Ve aşırı yüksek bi rakam ile bu sayının %40 I 1 den fazla akvaryuma sahiptir.Bu da hobinin ne kadar bağlayıcı bir hobi olduğunu gösterir.En yaşlı akvaryumm balığı 43 yaşında ölmüştür.Balık en popüler 3. üncü evcil hayvandır.1 ile 2 yi tahmin edin bakalım[:devil:]

ÜLKEMİZDE AKVARİSTLİK
Ülkemizde AKVARİSTLİK nispeten yenidir 1980 lerde ülkemiz akvaryumla tanışmıştır.Ülkemizde 200 bin kişi akvaryum sahibidir.Forumumuz 150.000 üye ile baya büyük kısmı kapsıyor.Akvaryum sayısı ise bundan da yüksektir.

Amerika
Amerika’da nüfusun yaklaşık % 10 ü balık bakar.Ki bu da 347.993.456 nüfusun 12 milyon kişi eder.

İngiltere
İngiltere ise 7 milyon kişi ile yüksek bir sayıyı alıyor.%20 nüfusu balık bakıyor yani 20 kişiden 4 ü.

Almanya
Almanya 2 milyon kişi ile ve nüfusu % 4 ü sırasını alıyor.

Fransa
Fransa 2 milyon hane bu da %3 nüfus eder.

Japonya 1 milyondan biraz az nüfusu akvaryuma sahip.

Aslında 20 ye yakın ülke olacaktı ve yapay zekadan yardım almıcaktım ama veri yokkkk.Çok ilginç ben bulamadım diye yapay zekaya başvurdum o da bu ülkeleri bulabildi olsun bence ilk böyle bir yazı yazdım ve fena olmadı umarım beğenirsiniz.

SON OLARAK
Hobide kaçıncı sıradayız?Resim spor gibi hobilerle dünya verisinde 2 veya 3 bazı kaynakta 5 ila 10 nuncu en sevilen hobiyiz.Resim müzik gibi şeyler listedeyken ilk on şaşırtıcı.

Kaynakça hiç yazmadım ama alıntı yapmadım sadece sayısal veri aldım ama yinede belirtiyorum.

Kaynakça
Vikipedi (https://tr.wikipedia.org/wiki/Akvaristlik)
Vikipedi (https://tr.wikipedia.org/wiki/Akvaryum)
Chat GPT

[EDIT]Samnastrp,2025-11-22 20:56:27[/EDIT]

[QUOTE=Ehtiyar]Merhaba, ben de bir ekleme yapayım. İlk akvaryumumu kurduğum yıl 1974 sonu idi ve İzmitte akvaryumcular vardı. Canlı doğuranlar yanında melek, ciklet türleri, neon tetalar hatta bitki satışı bile yapılıyordu aklımda kaldığı kadarı ile. Tabii 10 wattlık ampulle bakamıyorduk bitkilere oda ayrı mesele.[/QUOTE]

70ler'de olması lazım uzak bir akrabamın akvaryumu olduğunu biliyorum zira kendisi o akvaryumu kurcalarken elektrik çarpıp ölmüştü. Ben ilk "tam teçhizatlı" akvaryumumu 2007 gibi kurduğumda bu sebepten dolayı babaannem (onun taraftan akrabasıydı) şiddetle karşı çıkıyordu sürekli aklı kalıyordu ben akvaryumla ilgilenirken [:D]

[IMG]null[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/270042/231120250222241.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/270042/231120250222261.jpg[/IMG]
İyi geceler hepinize bi sorum olacak 50lt olan tankıma kum vs eklediğim zaman 40lt olacak sipariş verdiğim sf34 dolpin pipo filtrenin yerine ,bende hazırda olan tetranın 600 kodlu dış filtresini kullanabilirmiyim fazla büyükmü gelir tanka ,yoksa pipo filtreyle devammı edeyim
Karides bitki ve 4 ad neon tetra alacagım
Şimdiden iyi geceler

Yıllık değişmesi gereken malzemeleri yenisi ile değişin...

Merhabalar tekrardan,120x50x45 ölçülerindeki akvaryumumu yeni kurdum,30 adet transgenetik tetra ve 1 adet orange çöpçü var şu an eklediğim,bakteri döngüsüde oturmuş görünüyor ,sadece ışık kaynaklı yosun oluşumu farkettim ,ve ışığın açık kalma süresini azalttım,ama yinede yosun oluşumunun durmayacağını tahmin ediyorum. Akvaryumuma 5 adet Sae ,5 adet cüce vatoz,ve 4 adet daha çöpçü ekleyebilirmiyim,bu sayıda eklenen balık bir sıkıntı oluştururmu,bu balıkları eklediğimde yosun sıkıntısından kurtulabilirmiyim,fikrinizi alabilirmiyim[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/123837/221120250640221.jpg[/IMG][EDIT]baron70,2025-11-23 02:25:17[/EDIT]

Bazı bölgelerde deniz suyu arıtma suyu kullanılıyor ,benim olduğum bölgede Belediyelerin kendi kaynaklarından ve Anamurdan gelen suyu kullanıyoruz,

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/269158/221120250046571.jpg[/IMG]
İyi akşamlar bettamla aynı akvaryumda olan cüce vatozumda böyle beyaz noktalar gördüm bunlar beyaz benek mi beyaz benekse ne yapabilirim yardımcı olur musunuz. Şu anda bettamda beyaz noktalar yok.

[QUOTE=osmansen22] peki düzelme şansı yüzde kaç gibi ?[/QUOTE]
Açıkçası bu sorunuzun cevabı yok..

Merhabalar öncelikle kendimi tanıtmak isterim ismim Ceyhun yaklaşık 13 yaşımdan beri akvaryum ile ilgileniyorum sizlere su piresi ile ilgili tecrübelerimi ve herkesin bilip fakat zamanla unutulan bilgileri aktarmak istiyorum.

Bilindiği üzere su piresi yeşil su ile besleniyor tabii yeşil Su olmadan su piresi yetiştirilemez diye bir bilgi kirliliği var bu tamamen yanlış şimdi sizlere kendi tecrübelerimle nasıl yıllardır kültürlerimi devam ettirdiğimi anlatacağım.

Su piresi için yeşil su oluşumu sağlayamadığım dönemlerde alternatif besin bulmaya çalıştım yaş maya kuru maya vs. vs. Bunlardan kullandım suda kötü koku ve en acısı birçok defa kültürümün çöktüğünü gözlemledim.

Yabancı forumlarda araştırdım alternatif olarak spirulina veriliyor e bunuda bulamıyorum en sonunda su piresini bırakmaya karar verdim ve balkonda resmen ölüme terk ettim ve su kurumuştu pireler ölmüştü (mü?) kapları annemin de söylenmesi ile kaldırdım ve kenara koydum bir süre sonra betta yavrularım için artemia biraz maliyetli olduğu için su piresine geri döndüm yazın yeşil su yaptık ama kış geldi yine hüsran ama pes etmek yok 4 tane kültürüm var ve 3 çeşit yem belirledim kendime tetra pro Tetra discus ve sera vipan bunların hepsini ayrı ayrı kaplarda çözünmesi kolay olsun diye ılık suyun içine koydum ve vızvız la (kahve öğütücüsü) içinde birkaç kere çektim suyun içinde katı yem kalmayacak şekilde kontrol ettim ve yaaa hak diyerek göz kararı 3 4 litrelik kapların içine 10 15 CC olarak verdim ve su bulanıklaştı biri kırmızı oldu biri sarı diğeri kahve rengi ya ölecekler yada yaşayacaklar 2 gün sonra kültürlerine baktım kırmızı (tetra discus) olanlar bitmiş su berrak kahve rengi olan (sera vipan) hafifden duruyor ama içinde pire sayısı bariz azalmış sarı olan (tetra pro) da berraklaşmak üzere ama onda da çöküşler mevcut belki de bu çöküşlerin sebebi bulundukları yerdeki sıcaklık farkları olabilir.

İstediğimi aldım bir daha bu deneyi yapmama gerek kalmamıştı ve tetra discus la ilerlemeye başladım yem dozajlarını ayarlarken su pirelerinin yemi yedikten sonra kırmızı olduklarını gördüm bu da beni çok mutlu etti açıkcası.

Kış boyu böyle devam ettik yazın yeşil su yapmaya başladık Kültürleri çoğaltmak için eski kapların içine yeşil su doldurdum ve porsiyonlaştırmak için biraz geç kaldım daha sonra yeşil su eklediğim eski kültürlerin olduğu kaplarda yeşil suyun yok olduğunu gördüm tekrar su eklemesi yapacakken içinde kımıl kımıl birşeyler var sinek larvası dır diye düşündüm hemen kepçeyi kapıp balıklara ziyafet çektirmek için daldırdım ama bunlar sinek larvası değiller bildiğin su piresi evdekilere sordum bu kaplardan diğer kaplara su aktardınız mı diye bizim ne işimiz olur bitle pireyle diye umursamaz ve alaycı bir tavırla değersizleştirildim [:D] tabi tekrar yabancı kaynaklara baktım su piresi Su olmadan da hayatta kalabilir mi diye hiç bir şey yazmıyor bununla alakalı ama galiba ben yanlışlıkla birşeyleri keşfetmeye devam ediyorum kaldı ki bu kaplar Güneş gördü dibi kurudu aylarca bekledi ve tekrar ortaya çıktı sonuçta kimse müdahalede bulunmadı ve kendiliğinden oluştu bir kaç denemenin ardından kültür çökse bile pirelerin ölmediğine kanaat getirdim kültür çöküyor hamile pirelerin kesesinden yavrular tekrar çıkıyor besin bulurlarsa çoğalma eğilimi gösteriyorlar bulamazlarsa zamanla kesilerek yok oluyorlar.

Biraz uzun bir yazı oldu ama şunu anlatmak istedim yeşil su şart değil yem ile de besleyebilirsiniz dozajını iyi ayarlamanız gerek 3 ayrı kültür ayarlayın dozajlamayı deneyin birtanesi mutlaka başarılı olacaktır. Kültürüm çöktü diye çöpe atmayın içine besin eklemesi yapın tekrar çıkacaklar.

He birde şu var balıklarınıza parazit ilaçları mı vereceksiniz ayırın birtane kap bir porsiyon su piresi içine vereceğiniz ilacı dökün ve yemelerini bekleyin yedikleri zaman ilaç yemiş olan su pirelerini balıklara verin daha iyi etki gösterir.

Dilimin döndüğünce tecrübelerim yettiğince anlatmaya çalıştım yanlış ve eksik bilgi verdiysem lütfen düzeltin bizler de bilgileri tazelemiş ve doğrusunu öğrenmiş oluruz.


Herkese sağlıklı hobiler dilerim...
[EDIT]ceyhun5858,2025-11-23 02:22:35[/EDIT]

Merhaba, su pireleri yaşam koşulları iyi olduğu durumlarda partenogenez (dişilerin çiftleşme olmadan kendini klonlayacak şekilde) çoğalırken işler sarpa sardığında eşeyli olarak üremeye başlar. Dişi döllenebilen ve döllenemeyen yumurtalar üretir. Döllenebilen yumurtalar erkekler tarafından döllendikten sonra yumurtalar ephippium adı verilen ve dişinin kuluçka kesenin bir kat daha kitin tabakasıyla kaplanmasıyla oluşan bir yapıda depolanır. Yumurtalar blastula aşamasında (embriyonik gelişim sürecinde bir aşama) takılı kalır ve diapoza girer (gelişimin bir süreliğine durduğu bir durum). Dişinin vücudunun içinde ephippium bir sonraki kabuk atmayla dişinin vücudundan atılır ve olumsuz koşullara çok dayanıklı bir halde çevre şartlarının iyileşmesini bekler. Bu aşamada yumurtalar kuraklık, donma hatta sindirilmeye dahi dayanıklıdır ve çok uzun süreler bu şekilde kalabilir.

Sizin yaşadığınız durum da bu şekilde açıklanabiliyor. Gerçekten de dediğinize benzer bir durum var yalnız burada pireler ölüyor ve önceden "kötü günler için" hazırladığı kese "umut dolu günleri" bekliyor.

Kaynak: Decaestecker, E., De Meester, L., Mergeay, J. (2009). Cyclical Parthenogenesis in Daphnia: Sexual Versus Asexual Reproduction. In: Schön, I., Martens, K., Dijk, P. (eds) Lost Sex. Springer, Dordrecht. https://doi.org/10.1007/978-90-481-2770-2_15 https://rdcu.be/eRi98

Merhaba forumda yeniyim,daha önce normal ve teleskop japon bakmışlığım var üç aşağı beş yukarı bazı şeylere aşinayım.. Yavru alım ve ilgilenme kısmı hariç.
Geçenlerde karides almak için petshopa gitmiştim ama olmayınca iki elma salyangozu ve bir çift koi lepistes ile döndüm eve.. Şu an 5 litrede yaşıyorlar 2 hafta oldu aşağı yukarı. 15 litreye alacağım canlıları. Dün öğle saatlerinde dişinin şiş karnının yanında arkasında siyahlığı görünce internetten baktım ve hamile olduğunu öğrendim fotoğraf ekliyorum en aşağı, net yorumlar çok iyi olur..

Aldığım sıralar karnı hafif şişti 4-5 gün öncesinde de iyice belirginleşmişti ama siyahlığı henüz o kadarda belirgin değildi. Yemesi gayet iyi sorunsuz şükür.. Gelelim asıl mevzuya. bu arkadaşları yarın 15 litreye aktaracağım aktarmadan evvel ise bir kapta kendi akvaryumlarından suyu koyup içine koyacağım ve diğer akvaryumdan azar azar oldukları kaba ekleyip 2 saat sonunda max büyük yere almayı düşünüyorum. Bu süreçte çok stres olurlar mı? Yeni akvaryumlarında tabana dere taşı toplayıp koydum ve saklanabilecekleri yerler de pek ala var.
Ayrıca forumda okuduğuma göre yeni dünya ağacı yaprağı sterilize edilip konabilirmiş ama üstüne ekstra bir konuşma olmamış,koyarsam stresi minimum atlatırlar mı? Öyle yazılmış çünkü..
ısıtıcı kullanmıyorum,şelale filtre almıştım 5 litreye fazla geldiği içinde 15 litreye geçiyorum yavrular açısından sorun olur mu? Doğum sonrası yavruları toplayıp 5 litreye koyacağım bu arada bu süre zarfında da filtreleri olmayacak.. Sorun olur mu? Eğer olursa saklanma alanı sağlayıp anne baba ile kalmalarını sağlayacağım..
Bir de su piresi almalı mıyım? Yoksa yemi yiyebilecekleri şekil toz haline getirip vermek kafi olur mu? Haftada bir olmak üzere balıklara ufak bir parça un kurdu veriyorum [:D] yedikten sonra su değişimi yapıyorum,aynı beslenme devam etmeli miyim?

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/270310/221120251939241.jpg[/IMG]

Mevcut hali

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/270310/221120251939341.jpg[/IMG]

Koyacağım yerin düzeni.. (Taşlardan bazıları pürüzlü bazısı düz) [:iyi:]

Yanıtınız için teşekkür ederim evet internetten baktım ve ufak olduğunu aldıktan sonra öğrendim iade veya değişim şansım ne yazık ki yok dediğim gibi yok,şelale filtre kullanıyorum dediğim gibi. En mümkün zamanda pipo filtre alacağım ve daha büyük akvaryum edineceğim.. Şu an mevcut imkanlar ve şartlar altında en rahat edebilecekleri şekilde hareket etmeye çalışıyorum,günlerdir neler yapabileceğime bakıyorum inanın. Ama 1e6d ziyade 1e3d tavsiye edildiğini okudum çoğu yerde,maksimum sayı olarakda 4 dişi yazılmış çoğu kaynakta.
Şahsen birebir sorduğum insanlara kalsa şu an 5 litrede hiç bir şey olmadan da rahat ederler diye avunurdum yüksek ihtimal,elimden geleni yapmaya çalışıyorum.. Konu üstünde de sorularım mevcut,soracağım başka bir sorum yok. [:iyi:]

Selamlar, tecrübe kazanmak için basit türlerden oluşan geçici bir akvaryum kurdum. İçerisinde 8 transgenetik tetra, 4 zebra danio, 6 neon tetra, 1 betta, 6 balon moli, 1 melek balığı, 5 kuhli, 5 çöpçü ve 1 elma salyangozu bulunuyor. 2 gündür herhangi bir kavga ya da kovalama yaşanmadı melek balığı neon tetralara dokunmadı, sadece elma salyangozunu biraz didikledi. Şimdilik bir sorun yok. Su sıcaklığı 28 derece ve akvaryum 80 cm, içinde yaklaşık 30 adet elodea var gelişme olursa paylaşırım.[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/259599/140520252312391.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/259599/140520252312501.jpg[/IMG]

[QUOTE=PufferKingdom] Çok teşekkür ederim, tam da böyle yapıcı yorumlar bekliyordum. Bettayı daha önce dişi bettalarla birlikte beslemiştim ve hiçbir sorun yaşamamıştım. Şu anki bettam da oldukça sakin bir karaktere sahip. Melek balığım neon tetralara saldırmıyor. Arka kısımda yaklaşık 30 adet elodea bitkisi sayesinde bolca saklanma alanı var; bettalar, neon tetralar ve diğer balıklar genellikle oralarda geziyor. Akvaryum 90 litre, içinde vatoz küpleri de mevcut ve güçlü bir filtre kullanıyorum. Transgenetik tetralar küçük boyutlu, molilerle de şu an için bir problem yaşanmadı. Şu an her şey mükemmel ilerliyor, verdiğiniz bilgiler için tekrar teşekkür ederim. Akvaryuma daha dikkatli yaklaşacağım.[/QUOTE]

Şu konu bir kaç ay önce olmasına rağmen görünce kendimden utandım akvaryumu iyiki bozmuşum(ﾟ∩ﾟ)

Selam, önceden uyumsuz türlerle kurduğum akvaryum bitti. Bilmediğim nedenlerden bozulan 3 şelale filtrenin sonunda bitkileri arttırdım ve filtreyi kaldırdım. Şu an yaklaşık 2 ay oldu kuralı ve gayet iyi gidiyor. Guramiler ile bettalar kavga etmiyor, birbirlerini umursamıyorlar bile. Şu anda yaşadığım tek sorun 1 dişi betta 1 erkek betta var ve dişi betta baskın çıktı ve erkek bettanın kuyruğuna saldırıyor. Şimdilik erkekte çok aşırı bir agresiflik görmedim ama dişi betta resmen Çernobil faciası. Bu erkekle dişi bettanın arasındaki agresifliği nasıl bitiririm (bitiremezsem de nasıl minimuma indiririm)? Bazı yakınlarımın önerisine göre dikkat dağıtıcı tür eklemem gerekiyormuş ama forumda da paylaşmak istedim, bazılarının daha iyi fikirleri olabilir diye. Önerilerinizi bekliyorum. (Sorduğum soru belirgin olsun: erkek bettayı çıkarmayı sormuyorum, agresifliği nasıl minimuma indireceğimi soruyorum.)[x(][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/259599/071020251350061.jpg[/IMG][EDIT]PufferKingdom,2025-10-07 16:53:12[/EDIT]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/259599/221120252157101.jpg[/IMG]
Selam yeni gelişmelerim şöyle.
Dikkat dağıtıcı tür olarak 6 adet neon tetra ekledim :3
Bitkilerin ve kayaların yerini değiştirdim
yeni bir kaç bitki ekledim
Erkek cüce gurami bilmediğim bir sebepten dolayı aniden öldü[:'(]
Erkek betta dişi tarafından fazla hırpalanınca ayırdım
Deneme amaçlı ise daha iyi huylu diye düşündüğüm bir erkek betta (ablamın bettası[:lol:]) ekledim
Davranışlarına bakmak için pet bardakta akvaryuma koyduğumda dişi betta ile birbirlerini görmezden geldiler hatta guramiler bile daha fazla ilgi gösterdi. :
Saldırma gördüğüm anda alıcam bu sefer fazla strese girmelerini istemiyorum[:'(] [:(]
Ayrıca ışığım yetersizmiş o yüzden yeni ışık alıcam d:
[:'(][:'(][:'(][EDIT]PufferKingdom,2025-11-22 22:06:58[/EDIT]