Yağlanmış balığa diyet


niburuxÇevrim Dışı

Kayıt: 06/01/2008
İl: Mugla
Mesaj: 463
niburuxÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 18 Şubat 2009 09:46
Selamlar,
Son zamanlarda bazı arkadaşların 2-3. yumurta alışı olmasına rağmen yavru-yumurta sayısında azalma olduğu şikayeti olduğunu gördüm. Konuşmalar ve balıkları inceleme neticesinde biraz fazla yemleme yaptıkları ve balıklarda yağlanma nedeniyle yumurta azalması olabileceğini düşünüyorum.
Balıkları diyet yolu ile zayıflatma yumurta sayısının artmasını sağlarmı? Eğer faydası olacak ise nasıl bir diyet uygulayabiliriz? Bu konuda deneyimi yada fikri olan arkadaşlar varsa bizlerle paylaşırsa memnun oluruz.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ahbeabiÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/05/2007
İl: Antalya
Mesaj: 751
ahbeabiÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 18 Şubat 2009 10:06
Selam Mesut Bey,
Tespitiniz doğru. Malawiler aslında gölde kıt kanaat imkanlarla yaşamını idame ettiren balıklardır. Tüm günü yiyecek arayarak ve kayalardaki algleri kazıyarak geçirirler, fakat bu çok yemek yedikleri anlamına gelmez. Ancak karınlarını doyurabilirler. Ölü bir canlı bulmak, sardalya akınına denk gelmek, sinek larvalarıyla ziyafet çekmek oldukça nadir yakaladıkları imkanlardır.
 
Bizler ise elimizdeki binbir çeşit besleyici yemlerle onları sürekli besleyerek iyilik yaptığımızı düşünüyoruz. Oysa doğal besin döngüleri bu şekilde olmayan balıklarımızın obez olmalarını sağlayarak aslında sağlıklarını bozuyoruz.  
Obezlik belirtileri gösteren ve normal dışı yağlanan balıklarda yumurta sayısı azalır. Hatta aşırıya çıkarsa yumurtlama durabilir. Ayrıca obez bir balık yumurta alsa da kuluçka aşamasında yavrularını atma/yutma ihtimali sağlıklı bir balığa göre çok daha fazladır.
 
Bunu önlemenin en uygun şekli elbette öğünlerini bilinçli bir şekilde takip etmektir. Cichlidler sürekli aç görünürler biliyorsunuz. Fakat yemlemeyi anaç balıklar için günde iki sefer az miktarda yapmak yeterlidir. Ayrıca doğal diyetleri ne şekildeyse ona göre hayvansal - bitkisel şeklinde düzenlemeler yapmalıyız. Özellikle herbivor ağırlıklı beslenen balıkları protein yönünden çok yüklemek onları kısa sürede obez yapacağı gibi ölümcül sindirim sistemi hastalıkları da yakın zamanda balıklarımızı etkisi altına almaya başlar. Bu balıkları sadece bitkisel içerikli yemlerle, sadece haftada bir öğün gibi proteinsel yemlerle beslemeliyiz. Ayrıca etçil özelliğe sahip diye bildiğimiz balıkları da sadece bu tür yemlerle beslemek yine sakıncalıdır. Çünkü her ne kadar etçil olsalarda, gölde gün içinde diyetlerinin neredeyse yarısını yine bitkisel olarak sağlarlar. Bu türleri sabah proteinsel, akşam bitkisel beslemek en uygunudur.
Obeziteyi önlemenin iyi bir yolu da haftada bir gün belirleyip o gün için akvaryuma hiç yem sokmamaktır. Bu kurallara sadık kalarak formlarını korumak yalnız ve yalnız bizim elimizde...
 
Bu kısa bilgiler merak eden arkadaşlara konuyu ana hatlarıyla özetlemiştir diye umuyorum. Detay öğrenmek isteyen dostlarla derine de inebiliriz.
 
Peki obez bir balığımız var, ne yapmalıyız?
 
Öncelikle karar vermeliyiz ki akvaryumdaki balıklarımız genel olarak mı yağlanmışlar, yoksa belli bireylerde mi bu durum söz konusu?
Bu sorunun cevabını bularak müdahale şeklimizi seçmeliyiz.
 
Akvaryuma normalin üstünde yemleme yapıyorsak balıklarımızda genel anlamda bir şişmanlama oluşması normaldir. Bu durumda yemleme miktarımızı ciddi oranda azaltarak onları biraz zayıflatmalıyız. Proteinsel besinleri bırakıp günde bir defa az miktarda bitkisel yemleme yapmak çoğu durumda uygundur. Birkaç günde bir ise hiç yemleme yapmadan günü geçirmemiz onları kısa sürede istenilen forma döndürecektir. Fakat tabii ''balığın normal formu'' demekle kastettiğim şey hakkında hobicinin bilgi sahibi olması gerekir. Bu her türe göre farklılık göstereceğinden şimdi anlatmaya çalışmam zor. Hobici kendi türlerine göre bolca araştırma yaparak uygun balık formu anlayışı kazanmalıdır.
 
Bir de bireysel olarak şişmanlayan balıklarımız olabilir. Bunlar ya akvaryuma genel olarak uyguladığımız diyete alışık olmayan balıklardır (fazla etçil beslenen ama aslında herbivor bir balık gibi), ya da baskın olmaları nedeniyle herkesten fazla yem alanlardır.
Bu durumda akvaryuma genel anlamda müdahale etmek, sağlıklı diğer balıkları biraz olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle en uygunu o bireyleri ayırıp onlara özel diyet programı belirlemektir.
 
Fakat gerekli uygulamaları yapıp balıklarımıza form kazandırdıktan sonra beslenmeye sürekli olarak dikkat etmemiz gerekir. Çünkü alışkanlıkları yenmek düşündüğümüzden zor olacaktır. Yapacağımız yanlışlar aynı balıkların kısa sürede yeniden şişmanlamasına neden olacaktır. Ayrıca birarada yaşayan fakat farklı beslenme alışkanlıkları olan türleri birarada beslemek çok sık yapılan yanlışlardandır. Bu konuda da gerekli düzenlemeleri yapmamız onların yararına olacaktır.
 
Saygılar.
ahbeabi2009-02-18 11:00:33

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

niburuxÇevrim Dışı

Kayıt: 06/01/2008
İl: Mugla
Mesaj: 463
niburuxÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 18 Şubat 2009 11:23
Aykut bey elinize sağlık çok güzel bir makale olmuş. Aslında çok önemli bir konu. Temel yanlışımız besleme olunca balıkların sağlığı ve akvaryum düzenide sağlıksız oluyor. Balıkların sağlığının bozulmasından başlayan, su değerlerinin bozulması ve hastalıkların oluşmasını izleyen zincirleme bir reaksiyon yaratmışl oluyoruz. Belki birçok arkadaşımız balığını doğru beslediğini düşünüyodur. Ama bende dahil bir çoğumuzun beslenme düzenini yeniden gözden geçirmesinin balıkların sağlığı açısından iyi olacağını düşünüyorum.
Saygılarımla...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ahbeabiÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/05/2007
İl: Antalya
Mesaj: 751
ahbeabiÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 18 Şubat 2009 11:47

Gerçekten çok önemli bir konu. Dediğiniz gibi, aslında birçok sorun hatalı yemlemeyle başlıyor. Biliyorsunuz akvaryuma her yaklaştığımızda balıklarımız hemen yukarı gelip yem dileniyorlar. Tecrübesiz arkadaşlar da onları aç sanıp ya da acıyıp haddinden fazla yemleme yapıyorlar. Oysaki günde bir öğün, yada daha sağlıklısı azar azar iki öğün bu balıklar için fazlasıyla yeterli.

Sağlıklı hobiler diliyorum herkese...


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

lodos85Çevrim Dışı

Kayıt: 05/02/2009
İl: Kayseri
Mesaj: 13
lodos85Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2009 19:30
Evet önemli bir konuya değinmıssınız ama ben balıklarımdan yavru alamamaktan yakınıyorum yaglanma olduysa bunu nasıl anlarım balıkta bır belırtı olurmu deno062010-11-05 08:45:18

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

malawici_54Çevrim Dışı

Kayıt: 05/09/2008
İl: Sakarya
Mesaj: 1225
malawici_54Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2009 19:52
Osman bey en kolay yolu daha önce yavru aldıgınız balıgın uzun süre yavru vermemesi ya da çok az vermesi bir de karın bölgesi şiş olur yani balık kilo almış gibi görünür onun için etçil yem i çok fazla vermemeli ve ögünlerinde mutlaka otçul agırlıklı yemler kullanmalıyız.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

meriç82Çevrim Dışı

Kayıt: 04/01/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 944
meriç82Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2009 19:55
Aykut bey makaleniz çok hoşuma giderek okudum ama malawi gölündeki sardalya akınını anlıyamadım acaba malawi gölündedemi sardalya var.Kaçik

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reisÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/02/2007
İl: Istanbul
Mesaj: 12935
reisÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2009 20:03
Balıklarda yumurta sayısnın azalması kuluçka dönemi bitmeden kusturulan dişiler yüzünden olur.
 
Normalde senede 4-5 defa yumurta veren bir dişi, kuluçka dolmadan erken kusturulunca daha erken yumurta tutmaya başlar ve bu durum hem balığın sağlığına,hemde yumurta sayısına yansır.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ahbeabiÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/05/2007
İl: Antalya
Mesaj: 751
ahbeabiÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2009 21:09
[QUOTE=meriç82]Aykut bey makaleniz çok hoşuma giderek okudum ama malawi gölündeki sardalya akınını anlıyamadım acaba malawi gölündedemi sardalya var.Kaçik[/QUOTE]
 
Teşekkür ederim Meriç Bey. Aslında amacım makale yazmak değildi, ama yazdıkça öyle bir hal aldı.
 
Malawi Gölü'nde de Tanganyika ve Victoria'da olduğu gibi göl sardalyası var. Bunlar aslında derin suların orta seviyesinde bulunan balıklar. Malawi, Tanzanya ve Mozambikli yerel halkın da öğünlerinde ciddi bir yer tutuyor bu balıklar. Yerel isimleri Usipa, latince ismi ise Engraulicypris sardella.
Bunların yavruları belirli dönemlerde çok büyük sürüler oluşturarak göl içerisinde göç ediyorlar. Açık sulardaki asıl avcılardan korunabilmek amacıyla resif bölgelerinden geçiyorlar. Bizim güzel mbunalarımız da biliyorsunuz kucağına gelen fırsatı pek affetmezler. Tebessüm
 
 
Saygılar. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

niburuxÇevrim Dışı

Kayıt: 06/01/2008
İl: Mugla
Mesaj: 463
niburuxÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Şubat 2009 09:45
Küçüklüğünden beri yanlış beslenen ve yağlanan balıklar hiç yumurtlayamayabilir. Yavru alınan balıklar için yanlış besleme süreci başladıktan sonra balıklar yağlanmaya başlar. Bunun sonucu olarak balıklar yumurtlasa bile yumurtalarına sadık olmazlar. Yumurtalarını yutarlar. Aynı akvaryumda yanlış besleme sonucu 8 dişiden sadece 2 tanesi (onlarda çok korkak olduklarından az yem yiyenler ve diğerlerine oranla zayıf olanlar) yumurtalarından yavru vermiştir. İçlerinde 2-4 defa yavru verenler dahil hepsi yumurtalarını yutmuşlardır.
Bu vücudun ve var oluşun doğal tepkisidir. Formda olan (ne zayıf ne şişman) ve zayıf (çok az beslenenler hariç) balıklar üreme  neslini devam ettirme içgüdüsü daha fazla olan, üreme organlarında yağlanma olmayan dolayısı ile yumurta üretebilen ve yumurta kanalı açık olan balıklardır. Aslında bu insanlarda ve diğer hayvanlarda da böyledir. Obezite tüm canlılarda üremeye engel teşkil etmektedir. Bitkiler de de tek hedef vardır tohum üretmek. Tüm yaşamları tohum üretmek çoğalmak üzerine kurulmuştur. Bol su alan azotu fazla alan vejatatif gelişimi hızlı olan (hızlı büyüyen) ağaçlar daha az meyve (dolayısı ile tohum) verirler.
Bu nedenle  besleme en iyi dikkat edilmesi gereken unsurdur.
niburux2009-02-24 12:00:24

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rotrot23Çevrim Dışı

Kayıt: 02/01/2009
İl: Tekirdag
Mesaj: 61
rotrot23Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Şubat 2009 11:49
Bu durumda balıklarımı da bodysalonuna  yazdırmam gerekiyo=)Dil%20Çikarma.Şaka bir yana bunları öğrendiğim iyi oldu.Teşekkürler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

afacan_38Çevrim Dışı

Kayıt: 08/08/2009
İl: Kayseri
Mesaj: 57
afacan_38Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Kasım 2010 20:32
Sayın ahbeabi çok güzel açıklamışsınız peki malawi türlerinde özellikle yunus yavrularında besleme şekli nasıl olmalıdır.. deno062010-11-05 08:46:53

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

siykanÇevrim Dışı

Kayıt: 01/08/2010
İl: Kocaeli
Mesaj: 110
siykanÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 05 Kasım 2010 11:43
Çok açıklayıcı bir bilgi olmuş ama keşke daha erken okusaydım. şu an 12 cm tombul bir saulosi coral red erkeğim var ve zamanında adını şanına yakışıyor diye COŞKUN koymuştum. ama aşırı yemleme sonucu tombul ve hımbıl bir balığım oldu :( üreme tamamen durdu diyebilirim. aşırı yemleme sadece dişilerin değil erkeklerinde üreme süreçlerini sekteye uğratıyor. önceden yerinde durmayan coşkun son zamanlarda dişilerin yanından bakmadan geçiyor ve yaklaşık 3 aydır yavru alamıyorum. iyilik yapayım derken kötülük yaptım coşkuna... BEN ETTİM SİZ ETMEYİN.
diyete başladım ve umarım 1 aya kadar toparlar kendini çoşkuncum :)
siykan2010-11-05 12:13:19

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ahbeabiÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/05/2007
İl: Antalya
Mesaj: 751
ahbeabiÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 06 Kasım 2010 14:20

[QUOTE=afacan_38]Sayın ahbeabi çok güzel açıklamışsınız peki malawi türlerinde özellikle yunus yavrularında besleme şekli nasıl olmalıdır.. [/QUOTE]

 Selamlar.
 Malawi cichlidi yavrularının beslenmesi ile ilgili aslında çokça paylaşım mevcut, yunuslar da bunlardan farklı bir yönteme gerek duymazlar. Bu makalelerden biri burada. Belirtildiği gibi canlı yem kullanımı en uygunudur. Bunların içinde Tubifex kullanımı uygun değildir, rahatsızlıklara ve hastalıklara sebep olabilir. Bir diğer makalede Reis, son kısımda yemleme konusuna değinmiş, o da burada.

 Yavrular büyük bir hızla gelişime ihtiyaç duyarlar. Bunun için proteinsel özelligi yüksek yemler kullanmak sakıncalı değildir. Yavru verdiğiniz yemi büyük hızla sindirir ve gelişimi için kullanır. Kaliteli yemler kullandığınız sürece endişe etmenize gerek yoktur. Yalnız genelleme yaparken Tropheus gibi tamamen otçul balıklar hakkında tecrübem olmadığını belirtmem gerekir, yanlış bilgilendirme olmasın. Otçul türler olarak maksimum tecrübem, yıllardır beslediğim ve halen yavrularını büyüttüğüm demasoni olabilir en fazla. Sizin sorunuz da yunus yavruları için olduğundan daha çok bu yönde yardımcı olmaya çalışıyorum. Yunuslar etçil beslenmeye oldukça uygun balıklardır. Gölde de daha çok kabuklu canlılar ve böceklerle beslenirler. Bu nedenle yavrularına tamamen etçil beslenme yapılabilir. Ben yine de arada kaliteli bitkisel yemler de vermeyi tercih ediyorum, farklı aminoasitler ve farklı besin öğelerinin mutlaka faydası olur. İlk bir hafta, on günden sonra başlayarak önce iki-üç günde bir öğün, yavrular büyüdükçe de biraz daha sıklaştırarak bitkisel öğünler yaratarak besin ceşitliliği sağlamaya ve sindirimlerini zaman zaman dinlendirmeye özen gösteriyorum. Yavrular daha da büyüyüp 2 cm boya ulaştıktan sonra bitkisel yemlemeyi 50% oranına getiririm.

 Yavruların gelişiminde mümkün olduğunca sık aralıklarla yemleme yapmak çok önemlidir. Az miktarda yem alan ve bunu hızla yakarak gelişen balık sık sık acıkır. Protein yönünden en kaliteli yemler artemia, daphnia, copepod gibi canlı yemlerdir. Son yıllarda bunların özel yöntemlerle şoklanarak kurutulmuş versiyonları da çıktı. Bunları uzun süredir test ediyorum ve son derece etkili olduklarını söyleyebilirim. Kullanım konusunda da canlı yeme göre büyük avantaja sahipler.

 Genel olarak yunus yavrularının diğer türlerden farklı ihtiyaçları yoktur diyebiliriz. Rahatlıkla canlı yem verebilirsiniz. Su değişimi her tür için olduğu gibi yunuslar içinde büyük önem taşır, sık aralıklarla su değiştirmeniz faydalıdır.

 

[QUOTE=siykan] Çok açıklayıcı bir bilgi olmuş ama keşke daha erken okusaydım. şu an 12 cm tombul bir saulosi coral red erkeğim var ve zamanında adını şanına yakışıyor diye COŞKUN koymuştum. ama aşırı yemleme sonucu tombul ve hımbıl bir balığım oldu :( üreme tamamen durdu diyebilirim. aşırı yemleme sadece dişilerin değil erkeklerinde üreme süreçlerini sekteye uğratıyor. önceden yerinde durmayan coşkun son zamanlarda dişilerin yanından bakmadan geçiyor ve yaklaşık 3 aydır yavru alamıyorum. iyilik yapayım derken kötülük yaptım coşkuna... BEN ETTİM SİZ ETMEYİN.
diyete başladım ve umarım 1 aya kadar toparlar kendini çoşkuncum :)[/QUOTE]

 Serkan Bey, sizin durumunuz obezitenin en sık görülen ve düzeltmenin nispeten zor olduğu durum. Tankın kralı, baskınlığı sayesinde diğerlerinden fazla yem alarak yağlanmış anlaşılan. Aslına bakarsak zaten baskın erkeklerin biraz göbekli olmaları normal sayılabilir. :) Müdahale etmeden onların diğerleriyle eşit yem almalarını sağlamak güçtür. Fakat bu çogu zaman üremelerine engel teşkil edecek düzeyde olmaz. Sizin durumunuzda sanıyorum tankın geneline de biraz fazla yemleme yaptınız, bu erkek de fırsatları kaçırmadı.

 Tavsiyem tankın genelini gözlemleyerek eğer gerek duyuluyorsa yemleme miktarını biraz azaltın. Bu erkek için yapabileceğiniz en iyi müdahale elbette onu bir miktar aç bırakmak olacaktır. Bunu sağlamak için farklı yöntemler düşünülebilir, tabii hepsi bu balığı ayırmayı gerektirir. Yalnız ayırma derken, balığı tamamen tanktan çıkarıp formunu tekrar yakalayana kadar ayrı tutmak, sonrasında bazı sorunlar getirebilir. Tanktaki hiyerarşi  bozulur, erkek geri döndüğünde sorunlar yaşayabilirsiniz. Tankınızdaki durumu değerlendirin, sorun yaşamayacağınızı düşünüyorsanız ayırın. Bir diğer seçenek ana tankın içinde bu balığı ayırmaktır. Bunu da mümkün olduğu kadar geniş bir alanda, balığa minimum stres yaşatacak şekilde yapmalısınız. Bir üçüncü secenek ise biraz zahmetli olacak ama yemleme yapmadan önce bu balığı yakalamanız, o kepçenin içindeyken yemleme yapıp ardından tekrar salmanız olacaktır. Genelde baskın erkekler kolay yakalanırlar fakat her gün yapacağınız için kısa sürede kaçış ustası olacaktır. Tankınızın dekoru uygun değilse oldukça zorlanırsınız. Tanktaki hiyerarşiyi bozmamak için en uygun yöntem aslında budur, fakat hem zahmetlidir, hem de başta bu erkek olmak üzere tüm balıklara, hatta kendinize stres yaşatırsınız.

 Yemleme programını ise aslında kendiniz gözlemleyerek bulmalısınız. Örnek vermek gerekirse, mevcut yemleme düzeniniz günde iki kez ise, bu balığı ayırdıktan sonra yine günde iki kez, fakat çok az miktarda yemleme yapın. Tamamen aç bırakmaktan daha sağlıklı bir yöntemdir. Balığın sonuçta bir metabolizması ve enerji üretmek icin ihtiyaç duyduğu minimum besin miktarı vardır. Günde iki kez fakat çok az miktarda yemleme yaparak bu düzeni fazla sarsmamış olursunuz, bir yandan da yağlarını yakmaya başlar. Bu yemlemeyi tamamen bitkisel, fakat mümkünse çeşitli yemler ile yapın. Haftada bir kez protein desteği açısından ona uygun bir yem verin. Haftada bir gün ise balığı tamamen aç bırakın. Günde bir kez normal bir öğün vermektense iki kez az miktarda besleme yapmak balığı daha saglıklı şekilde zayıflatır, bunu değerlendirin.

 Yine belirtmek gerekir ki bu yazdığım bir reçete değil, izlenebilecek örnek bir yoldur. En önemlisi balığın hareketlerini ve genel görünümünü sürekli gözlemleyerek ona göre hareket etmek olacaktır.

 Bu obezite durumu kısa süre önce oluştuğu için balığınız eski formuna kavuştuğunda çok büyük ihtimalle eski canlılığına kavuşacak, yine adını hakedecektir. :)

 Kolay gelsin.
 Sağlıklı akvaryumlar...

ahbeabi2010-11-06 14:30:14

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir