Üretim Amaçlı Getirdiğim Yeni Diskuslar

 

Bütün dostlara öncelikle teşekkür ederim.

 

Eğer bu çalışmaları benim için söylüyorsanız ilgi alanım yıllardır Diskus demeliyim.

 

Ancak Tropheus lara ilgim var.Hızlı ve izlerken zevk veren balıklar en önemlisi de diskustan alışık olduğumuz gibi hem erkeği hem dişisi renkli.Çok hoş balıklar.

 

Ancak asıl izlediğim ve merak ettiğim balık Tricoti ydi.Şu anda forum ortamında elde eden hobicilerin olduğunu görüyorum.Üretiminin zor olduğunu biliyorum.İnşallah başarırlar.

Saygılar.

 

Şu anda dışarı kapalı ve kaliteli discus yetiştiren birçok kişi var. Bu insanlar buraya hiç gelmiyor bizlerle temas kurmuyor ve kapalı kutu olarak discus yetiştirmeye devam ediyorlar. Bunun yanlış olduğunu discus kalitesinin arttırılması yolunda paylaşımın şart olduğunu konuşmuştuk. Ticari ve amatör üyeler arasında seçim yapmak gerekirse mutlaka amatörler seçilmeli ve kaliteli balık satışları onlara yapılmalıdır. Ticari üyelerin burada rölü farklı olmalı ve yurtdışından içeri sokulan balık kalitesini yüksek tutarak bizlere kaliteli ürünü en ucuza nasıl sağlayacaklarını bilmeliler yada bulmalılar.

 

Toplantıda da belirttiğim gibi amatör discus yetiştiricileri discuslarını toplu satmaya başladıkları anda artık amatör sayılamaz ve olayın ticari tarafına geçmiş sayılırlar. Bu balığı yetiştirmek çok pahalı ve zahmetli bir o kadarda tecrübe isteyen bir iş. Buna katılmamak mümkün değil elbette yemin elektiriğin suyun parası çıkartılmalı ama yine de amatör ruhun kaybedilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sizlerle bir tartışma yaratmak değil amacım.

 

Sadece fikirlerimi paylaşmak istiyorum. Belki İlteris beyin yada sizin gibi birkaç önemli ismin öncülüğünde derneğe ait bir yetiştirme çiftliği kurulup en kaliteli balıkların yetiştirilerek amatörlere ilk elden bağış karşılığı veren, kendi kendini idare eden bir vakıf kuruluşu şimdilik sadece ütopik bir fikir olabilir ama gelecekte neden olmasın? Bu kuruluşta danışman olarak görev yapacak Tamer gibi Refet gibi yada Yiğit gibi ve adını sayamadığım çok pırlanta arkadaşlarımız zaten var. Yer, yapı ve ilk kurulum masraflarını karşılayabileceğimiz üyeler olduğu gibi bu projenin başlatıldığını duyup katılmak isteyen birsürü arkadaşımızın potansiyelini değerlendirirsek bu işe gönül vermiş sizlerin öncülüğünde başarılabilir gibi görünüyor. Bu ve bunun gibi fikirlerle ilerleyebiliriz diye düşünüyorum. Bu fikri sadece bu yazıyı yazarken buldum. Belki daha önce birilerinin de aklına gelmiştir ve niçin Türk discuslarını dünyaya tanıtmıyoruz diye düşünülmüş olabilir.

 

Unutmayalım uçmakta bir zamanlar rüyaydı uzaya gitmekte....Hayal etmeden gerçekleşmez. 

 

Öncelikle bu hobi içindeki en büyük arzum ilgi alanımdaki diskus ve üretiminin Türkiyede de var olduğunu, en azından iç piyasada yeterli olmasını görmektir.Diskus ile ilgilenenler, diskus bakımındaki ve üretimindeki başarıyı 5-6 yıl öncesiyle kıyaslarlarsa bayağı iyi olduğunu görebilir zannediyorum.

 

[QUOTE=Mithril]Şu anda dışarı kapalı ve kaliteli discus yetiştiren birçok kişi var. Bu insanlar buraya hiç gelmiyor bizlerle temas kurmuyor ve kapalı kutu olarak discus yetiştirmeye devam ediyorlar. Bunun yanlış olduğunu discus kalitesinin arttırılması yolunda paylaşımın şart olduğunu konuşmuştuk. Ticari ve amatör üyeler arasında seçim yapmak gerekirse mutlaka amatörler seçilmeli ve kaliteli balık satışları onlara yapılmalıdır. Ticari üyelerin burada rölü farklı olmalı ve yurtdışından içeri sokulan balık kalitesini yüksek tutarak bizlere kaliteli ürünü en ucuza nasıl sağlayacaklarını bilmeliler yada bulmalılar.[/QUOTE]

 

Şimdi içe dönük kalan üreticilerin uzakdoğuda da büyüyemediklerini örneklerle ve kendi ağızlarından aktardım.Çok fazla sır o üretimhaneyi büyütmemekte olduğu tecrübeyle kanıtlanmış

 

Ticari ve amatör ayrımını yaparken mutlaka amatör olanlardan alınması gerektiği fikrine katılmıyorum.Çünkü işini doğru, güvenilir yapan kim ise ondan alınmalıdır.Bu ticari ise ticariden, amatör ise amatörden.Bu tarz çalışan ticariler vardır.Ancak asıl konu, alan kişinin alacağı canlı konusunda kendini ne kadar geliştirmiştir ve buna göre ticariden talebi nedir?Talep ticariyi yönlendirecektir.

 

Yurt dışından içeri sokulan balık kalitesinin yükseltilmesine yürekten katılıyorum, ancak bir de şu başlığı  okuyun.Bazı sıkıntılar ticariler açısından da vardır.Bunları da görmek gerekir.

 

 

Ancak yerli üretimi vuran ithalatın bu durumda daha da yerli üretimi vurması söz konusu olabilir.Yani çok ince düşünülmesi gereken bir konu.Yerli üretim ise ancak kooperatifleşme veya toptancı politikalarının değişmesi ile güçlenebilir.Uzakdoğudaki adama gözü kapalı para verirken yerli üreticiyi süründürmemek gerekir.İyi üretime değerini vermek gerekir.

 

[QUOTE=Mithril]Toplantıda da belirttiğim gibi amatör discus yetiştiricileri discuslarını toplu satmaya başladıkları anda artık amatör sayılamaz ve olayın ticari tarafına geçmiş sayılırlar. Bu balığı yetiştirmek çok pahalı ve zahmetli bir o kadarda tecrübe isteyen bir iş. Buna katılmamak mümkün değil elbette yemin elektiriğin suyun parası çıkartılmalı ama yine de amatör ruhun kaybedilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sizlerle bir tartışma yaratmak değil amacım.[/QUOTE]

 

[QUOTE=Mithril]Sadece fikirlerimi paylaşmak istiyorum. Belki İlteris beyin yada sizin gibi birkaç önemli ismin öncülüğünde derneğe ait bir yetiştirme çiftliği kurulup en kaliteli balıkların yetiştirilerek amatörlere ilk elden bağış karşılığı veren, kendi kendini idare eden bir vakıf kuruluşu şimdilik sadece ütopik bir fikir olabilir ama gelecekte neden olmasın? Bu kuruluşta danışman olarak görev yapacak Tamer gibi Refet gibi yada Yiğit gibi ve adını sayamadığım çok pırlanta arkadaşlarımız zaten var. Yer, yapı ve ilk kurulum masraflarını karşılayabileceğimiz üyeler olduğu gibi bu projenin başlatıldığını duyup katılmak isteyen birsürü arkadaşımızın potansiyelini değerlendirirsek bu işe gönül vermiş sizlerin öncülüğünde başarılabilir gibi görünüyor. Bu ve bunun gibi fikirlerle ilerleyebiliriz diye düşünüyorum. Bu fikri sadece bu yazıyı yazarken buldum. Belki daha önce birilerinin de aklına gelmiştir ve niçin Türk discuslarını dünyaya tanıtmıyoruz diye düşünülmüş olabilir.[/QUOTE]

 

 

Yanılmıyor isem Vakıf kurmak için 250.000 YTL nakte ihtiyaç var. Dernek gibi bedel gerektirmeden kurulamıyor diye biliyorum.

 

Saygılar

 

Vakıf, dernek ne olursa bu işe uygun bir kurum yada gerçekten ticari bir kurum ile yurt içinde kendi kontrolümüz altında faaliyet gösterebilecek hiç mi bir yöntem geliştiremiyoruz?

 

Bora beyin verdiği linkdeki acı dolu satırları okudum. Balık sevkiyatının acı dolu hüzünlü hikayesi ve devlet gümrük&vergi kıskacı altındaki "herşeye rağmen" yapılan ithalat içler acısı.

 

Nasıl düzelecek ve neler yapılmalı? Bu sorular eminim binlerce defa soruldu cevaplar alındı ama sonuç ortada. Düzelen pek birşey yok gibi görünüyor. Balık hikayesi ile başlayan sohbet "gelişmekte olan" ki ben buna kalp kırmamak için takılmış ama aslında gelişmemiş ülkelere isim kıyağı diyorum, ülkemizin içinde olduğu durumu özetliyor.

 

O zaman burada neyi konuşuyoruz? Sadece Bora beyin güzel balıklarını konuşalım "süper abi tebrikler" diyelim konuyu kapatalım. Hepimiz aynı dertten muzdaribiz aslında ama çözemediğimiz için kıvranıp duruyormuyuz?

 

İmza toplayalım, mail atalım vergi yasasının değişmesi için hukukçu akvaristler avrupada bu iş böyle bizde böyle gibisinden bir bildiri versinler hükümete, Tamer sen derginde bu konu ile ilgili bir yazı yaz başbakana yollayalım dergiyi hem hardcopy hem digital yoldan, balık ithalatçıları ilgili ticaret odasına başvurabilir ve ticaret odası konuyu ilgili müşteşara iletebilir. Kimbilir belki de bunların hepsi yapıldı ve hiçbir sonuç alınamadı.

 

Çok militan bir yazı oldu kusura bakmayın. Ama artık evlerimizdeki tanklarımızın içinden çıkıp etrafta neler oluyor bakmamız lazım. Yada birisi beni sustursun.

 

 

Bu işleri ya biz düzeltiriz yada işi çocuklarımıza bırakırız. Bu kadar insanın sesi çıkmaz ve sessizliği bozmazsak hiçbirşey değişmeyecek.