Türkiye'de de Yasaklansa....
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bu yasağı uygulayan ülkelerin nasıl yaptığını öğrenmek lazım. Pat diye meclisten fanus yasaklanmıştır diye karar çıkmaz heralde. Önce hayvan haklarına ilişkin düzenlemeler yapılmalı, eksikler giderilmeli, sonra bunlara bağlı olarak kapsam fanusta bakıma gelmeli. Dernek avukatlar aracılığı ile bunu araştırıp sonuca gitmenin yolunu bulabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Çünkü fanusu bir dükkanda bulursunuz, balığı da başka dükkanda...
Not: Ben de yasaklanması karşıtıyım. Ama kolay değil işte...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bence bu kararlar saçmalığın iyileştirilmiş hali. Neden derseniz; düşünsenize hayatınız boyunca en güzel hapishanede yaşıyorsunuz, önünüze yemek koyarlarsa yiyorsunuz vs. şeylerle hayatınızı devam ettiriyorsunuz. Kötü şartlarda ki hapishanede fanus oluyor. Herkesin burada tebrik ettiği, mükemmel, süper vb. kelimeler ya da cümlelerle akvaryumun sahibini ödüllendirirken fanusun sahibini yerden yere vuruyoruz. Bunların arasında ki farklar nedir, bana söyleyebilecek birisi/birileri var mıdır?
Neden her şeyi doğalına bırakmıyoruz ki? Göle balık atalım, fareleri öldürelim, domuzu vuralım vb şeylerden dolayı ekolojik dengeyi bozuyoruz. En basitinden bir örnek vermek istiyorum. Çoğumuz farelerden tiksiniriz, bu hayvanlarıda öldürmek için bir çok metod kullanırız. Ama düşündük mü hiç fareler olmazsa nolur diye. Bu tür örnekleri çoğaltabiliriz.
Dikkat ediniz mekanik düzen yaşayan birimlerde insan hayvan arasında hiç bir sorun çıkmamaktadır.
Gelelim konumuza; hangi beslediğimiz hayvana o bir canlı matığıyla yaklaşıyoruz? Cevap hiç birine. Düşünün bakalım balık, inek, tavuk,...
Sırf kendi zevklerimiz için hayvanları doğal olmayan şartlardan dolayı bir yere hapsetmeyelim!
Derseniz siz balık beslemiyormusunuz diye evet besliyorum hemde envai çeşit hayvan besliyorum bir tek balıkla sınırlı değil.
İşin aslı şu biz balığı fanusta dev akvaryumda beslemişiz hiç önemi yok. Önemli olan onları bizim değil doğanın beslemesi lazım. Ama malesef ki yapmıyoruz.
saygılar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bence bu kararlar saçmalığın iyileştirilmiş hali. Neden derseniz; düşünsenize hayatınız boyunca en güzel hapishanede yaşıyorsunuz, önünüze yemek koyarlarsa yiyorsunuz vs. şeylerle hayatınızı devam ettiriyorsunuz. Kötü şartlarda ki hapishanede fanus oluyor. Herkesin burada tebrik ettiği, mükemmel, süper vb. kelimeler ya da cümlelerle akvaryumun sahibini ödüllendirirken fanusun sahibini yerden yere vuruyoruz. Bunların arasında ki farklar nedir, bana söyleyebilecek birisi/birileri var mıdır?
Neden her şeyi doğalına bırakmıyoruz ki? Göle balık atalım, fareleri öldürelim, domuzu vuralım vb şeylerden dolayı ekolojik dengeyi bozuyoruz. En basitinden bir örnek vermek istiyorum. Çoğumuz farelerden tiksiniriz, bu hayvanlarıda öldürmek için bir çok metod kullanırız. Ama düşündük mü hiç fareler olmazsa nolur diye. Bu tür örnekleri çoğaltabiliriz.
Dikkat ediniz mekanik düzen yaşayan birimlerde insan hayvan arasında hiç bir sorun çıkmamaktadır.
Gelelim konumuza; hangi beslediğimiz hayvana o bir canlı matığıyla yaklaşıyoruz? Cevap hiç birine. Düşünün bakalım balık, inek, tavuk,...
Sırf kendi zevklerimiz için hayvanları doğal olmayan şartlardan dolayı bir yere hapsetmeyelim!
Derseniz siz balık beslemiyormusunuz diye evet besliyorum hemde envai çeşit hayvan besliyorum bir tek balıkla sınırlı değil.
İşin aslı şu biz balığı fanusta dev akvaryumda beslemişiz hiç önemi yok. Önemli olan onları bizim değil doğanın beslemesi lazım. Ama malesef ki yapmıyoruz.
saygılar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bence bu kararlar saçmalığın iyileştirilmiş hali. Neden derseniz; düşünsenize hayatınız boyunca en güzel hapishanede yaşıyorsunuz, önünüze yemek koyarlarsa yiyorsunuz vs. şeylerle hayatınızı devam ettiriyorsunuz. Kötü şartlarda ki hapishanede fanus oluyor. Herkesin burada tebrik ettiği, mükemmel, süper vb. kelimeler ya da cümlelerle akvaryumun sahibini ödüllendirirken fanusun sahibini yerden yere vuruyoruz. Bunların arasında ki farklar nedir, bana söyleyebilecek birisi/birileri var mıdır?
Neden her şeyi doğalına bırakmıyoruz ki? Göle balık atalım, fareleri öldürelim, domuzu vuralım vb şeylerden dolayı ekolojik dengeyi bozuyoruz. En basitinden bir örnek vermek istiyorum. Çoğumuz farelerden tiksiniriz, bu hayvanlarıda öldürmek için bir çok metod kullanırız. Ama düşündük mü hiç fareler olmazsa nolur diye. Bu tür örnekleri çoğaltabiliriz.
Dikkat ediniz mekanik düzen yaşayan birimlerde insan hayvan arasında hiç bir sorun çıkmamaktadır.
Gelelim konumuza; hangi beslediğimiz hayvana o bir canlı matığıyla yaklaşıyoruz? Cevap hiç birine. Düşünün bakalım balık, inek, tavuk,...
Sırf kendi zevklerimiz için hayvanları doğal olmayan şartlardan dolayı bir yere hapsetmeyelim!
Derseniz siz balık beslemiyormusunuz diye evet besliyorum hemde envai çeşit hayvan besliyorum bir tek balıkla sınırlı değil.
İşin aslı şu biz balığı fanusta dev akvaryumda beslemişiz hiç önemi yok. Önemli olan onları bizim değil doğanın beslemesi lazım. Ama malesef ki yapmıyoruz.
saygılar...
Murat Bey, ikinci cümlemle üçüncü cümlemi dikkatlice okursanız benim yazdığım sizinde koyu renkle üstünde durduğunuz cümlelerimin sadece hitabetten kaynaklandığını anlıyacaksınızdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir