Su Piresi üretiminde farklı bir hikaye
Gönderim Zamanı: 15 Haziran 2012 13:38
Bu sene yaptığımın aynısını yaptım geçen sene.Havalar yine çok sıcaktı.Arka balkona 96 litrelik cama cam akvaryumumu koydum içine biraz yem attım ve suyun yeşillenmesini bekledim.Yeşillenince İstanbul'lu bir hobiciden kültür aldım ve hemen aşıladım.İlk önce fazla bir gelişme kaydedemedim.Bir de su yeşil olunca içiride olup bitenler görünmüyordu.Zar zor görüyordum.Hadi pireler aslansınız pireler kaplansınız pireler derken olanca gayretimle bir ay kadar sonra biraz çoğaltabildim.Hava verdim,gerektiğinde vantilatörle takviye yaptım,çünkü havalar korkunç sıcak burada.Sonra böyle olmaz arkadaş dedim.Odama 150 litrelik akvaryumumu çektim balkondaki akvaryumdaki suyu da kademe kademe odama aktardım.Üstüne dinlenmiş su ekledim ve(150 litrelik akvaryumumun ışıkları çok kuvvetlidir) ışığı kökledim.Işık böyle olunca yeşil su daha da azdı.Odamdaki klimayı da kökledim bu arada.Birkaç gün sonra pirelerde aşırı çoğalma,yeşil suda berraklaşma gözlemledim.Anladım ki her şey yolun.Yeşillik tamamen gidince yem atarak durumu idare ettim.O kadar çoğaldılar ki engel olamadım, sitede ücretsiz ilan verdim ve herkese yollamaya çalıştım.Sonra okul için Trabzon'a gideceğimden annem biraz çamaşır suyu döktü akvaryuma ve mecburen kültürü çökertmek zorunda kaldık.Çünkü evde biz yokken(hep beraber gittik)kendi kendilerine çoğalacak ve hasat yapan olmadığı için yüzecek yer kalmayınca çökeceklerdi.Kontrolsüz çökeceklerine gözümüzün önünde çöksünler hem akvaryumu temizleriz kaldırırız falan diye düşündük.İşte böyle.Su piresi üretimimin yükselme devrini böyle yaşadım.Bu sene başaramadım ama umarım önümüzdeki yıllar başarabilirim.Her hata bir ders demek tabi çıkarmasını bilene.Neyse....Bu arada Ben de geçen sene durdum durdum sene sonunda sadece 2 hafta çalışarak KTÜ işletmeyi kazandım Hüseyin Bey.hikayelerimiz az da olsa benziyor.LYS ye girecek tüm hobicilere başarılar dilerim.Hangi üniversiteyi bitirdiğiniz önemli değil.Önemli olan bitirince kafayı çalıştırabilmektir. Tamer Şehitoğlu 2012-06-15 13:41:33
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Haziran 2012 14:47
Evet Tamer arkadaşımızın dediği gibi; önemli olan üniv. bitirmek değil, kafayı çalıştırabilmektir. Hayatın kilometre taşlarından biridir Lys sınavı. Hayatınıza yön verir ama unutmayın ki sınav hayat demek değildir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Haziran 2012 15:18
Bu tatlı su artemiası yetiştirme olayı bitti. Sonuç başarısız. Nedenlerinin ihtimalleri?
A) Havalar sıcaktı. O yüzden ortamı beğenmediler.
B) Yabancı vatandan geldikleri için hava değişiklinden hasta oldular.
C) Acemilikten elimize yüzümüze bulaştırdık.
D) Zaten su piresi varken bununla uğraşmaya değmezdi.
Boş ver sen artemia-peri karidesi işini; kendi bildiğin işe bak sen dedim. Yani su piresine.
Dün köyde inşaatla uğraştıktan sonra dam üstündeki yeşil su oluşsun diye koyduğum bidonlara dikkatli bakınca su pirelerinin yaşadığını gördüm. Akşam Saat 18:30 gibi suyun sıcaklığı 36-38 C gibiydi. Bu su sıcaklık derecesini nasıl ölçtün dimi? Şimdi 1999 depreminden sonra olan artçı sarsıntılarda bizim millet her artçı sarsıntıda; bu artçının şiddeti 3-3,5 ; bu artçı sarsıntının şiddeti 4-4,5 gibi oturduğu yerden alet olmadan kendi sallantısına göre ölçerdi. Bende parmağımı soktum. Suyun sıcaklığı ılıktan fazla; çok sıcaktan azdı. (sıcakta renk değiştiren kağıtlar gibi) Bu da Santigrat derecesine göre 36-38 C ye denk geliyordu. Akşamüstü yorgunluktan ayakta duracak halim yokken 5-6 tane 2,5 litrelik şişeye yeşilsu koydum. Bir kavanozada su pirelerinden biraz koydum. Geldim evde balkona yeni akvaryuma aşıladım. Eğer maya tutarsa yaşadık . Sıcak havada yetişen su pireleri!!! Vavvvv. Yeni nesil pire bunlarrrrr!!!!.
huseyn75 2012-06-18 15:22:05
A) Havalar sıcaktı. O yüzden ortamı beğenmediler.
B) Yabancı vatandan geldikleri için hava değişiklinden hasta oldular.
C) Acemilikten elimize yüzümüze bulaştırdık.
D) Zaten su piresi varken bununla uğraşmaya değmezdi.
Boş ver sen artemia-peri karidesi işini; kendi bildiğin işe bak sen dedim. Yani su piresine.
Dün köyde inşaatla uğraştıktan sonra dam üstündeki yeşil su oluşsun diye koyduğum bidonlara dikkatli bakınca su pirelerinin yaşadığını gördüm. Akşam Saat 18:30 gibi suyun sıcaklığı 36-38 C gibiydi. Bu su sıcaklık derecesini nasıl ölçtün dimi? Şimdi 1999 depreminden sonra olan artçı sarsıntılarda bizim millet her artçı sarsıntıda; bu artçının şiddeti 3-3,5 ; bu artçı sarsıntının şiddeti 4-4,5 gibi oturduğu yerden alet olmadan kendi sallantısına göre ölçerdi. Bende parmağımı soktum. Suyun sıcaklığı ılıktan fazla; çok sıcaktan azdı. (sıcakta renk değiştiren kağıtlar gibi) Bu da Santigrat derecesine göre 36-38 C ye denk geliyordu. Akşamüstü yorgunluktan ayakta duracak halim yokken 5-6 tane 2,5 litrelik şişeye yeşilsu koydum. Bir kavanozada su pirelerinden biraz koydum. Geldim evde balkona yeni akvaryuma aşıladım. Eğer maya tutarsa yaşadık . Sıcak havada yetişen su pireleri!!! Vavvvv. Yeni nesil pire bunlarrrrr!!!!.
Beğenenler: [T]181830,bariskaraturk[/T][T]189569,Abdullah AYTAN[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Haziran 2012 15:36
Hüseyin Bey sizi mücadelelerinizden dolayı yürekten kutluyorum.Su piresi işi gerçekten zor iş.Hele bu sıcakta aşırı zor.Çünkü su pireleri daha önce de dediğim gibi üreme faaliyetlerini 15 ile 30 derece arasında sürdürüyorlar.Ben de daha önce anlatmıştım bir balkondaki 96 litrelik akvaryumuma biraz ekledim bir de 20itrelik kovaya ekledim kavadakiler öldü ama akvaryumdakiler hala yaşam mücadelesi veriyorlar.Ve havanın sıcaklığından dolayı çoğalmıyorlar.Sadece büyüyorlar.Ey allahım ya.Sen bize sabır ver.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Haziran 2012 16:07
Sabır herşeyin ilacıdır. Hele böyle işlerde mutlaka yapılan işe katılmasi gereken en önemli katkı maddesidir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 07:51
Valla tebrik ediyorum sadece, yıllar önce babamla yaptığımız üretim geldi aklıma.Bizde gölden getirmiştir içine az bişey pul yem atmıştık kendi kendilerine ürüyolardı balıklara veriyoduk ta ki sular 36 dereceye çıkana kadar karideslerle beraber hakkı rahmetine kavuşmuşlardı.İnanın üretmeyi çok istiyorum ama Adana'nın sıcağı gözümü çok korkutuyor ki burda olsanız ne demek istediğimi anlarsınız, canlı canlı yanıyoruz resmen.Yeni hikayeler bekliyorm.Sağlıcakla..
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 10:50
Offf!!! Offff!!!
. Telefondan bilgisayara dün çektiğim kürekçeken,ostracoda-su piresi ve su bitkisi resimlerini aktarayım derken hepsini sildim. offf yaaa!!!!!. Bu kadarda olmaz!!
Dün işyerinden arkadaşlardan biri abi bi balığa gidelim dedi. Sonra bi diğeri; öğleye doğru başka arkadaş bi gezelim dedi. Bende benim inşaat vardı. İnşaattan artan kumu römorktan içeriye boşaltacağım dedim.. Sonra düşündüm.Eğer kumu hep beraber boşaltırsak daha kısa zamanda boşaltırız ve böylece balık tutmaya ve gezmeye zaman kalırdı.. Hemen arkadaşları aradım. İş çıkışı toplanıp böyle böyle yapacız dedim. Onlarda kabul ettiler ve biz sana uyarız dediler. Sağolsunlar canım arkadaşlarım benimmm!! Hemen tavuk ve domates filan aldık marketten iş çıkışı. Köye vardık. 25 dakika gibi kısa zamanda kumu kovalarla içeriye taşıdık.. Hemen arabaya atladığımız gibi Menderes nehri kenarına indik.
Tabii ben hemen teneke kebabı için hazırlık yapıyordum. (Bizim buralarda 20 litrelik yağ tenekeleri ile yapılan bir tavuk kebabı). Arkadaşlar hemen nehir kenarına oltaları salladılar. (oltanın ucunda yem yok). Balık gelmeyince oralarda gezdiler. Ateşi yakıp teneke kebabını pişirdik yanında da bi ızgara tavuk yaptık. 2 tavuğu 5 kişi yiyince biz epey bi fazla yemiş olduk. . Neyse burayı kısa keselim. Aranızda aç olan vardır belli mi olur.
Yemek işinden sonra biraz gezelim dedim ve arkadaşlarla benim bulduğum ostracoda ve su piresi kaynağına doğru gittik. Zaten yakındı canımm!! Yolun öbür tarafı sadece. Baktım ostracoda ve supirelerinin olduğu su birinkitisi kurumaya başlamış. Suyun 1-2 cm derinliği yarım metrede genişliği kalmış. Fotoğraflarını çekip doğaya müdahele etmemek için dokunmadan geçtik. Sonra ilerde ki su kaynağına vardık. Burada kürekçeken böceklerini ve su bitkilerinin fotoğraflarını çektim sevinçle. Bazen de güzel çiçeklerin de fotoğraflarını çekiyordum sizlerle paylaşmak için. Ama bu yazıya başlamadan telefondan bilgisayara fotoğrafları aktarayım da onlarla beraber tecrübelerimi yazayım derken fotoğraflar silindi. Ühüü ühüü !!!!
Dün işyerinden arkadaşlardan biri abi bi balığa gidelim dedi. Sonra bi diğeri; öğleye doğru başka arkadaş bi gezelim dedi. Bende benim inşaat vardı. İnşaattan artan kumu römorktan içeriye boşaltacağım dedim.. Sonra düşündüm.Eğer kumu hep beraber boşaltırsak daha kısa zamanda boşaltırız ve böylece balık tutmaya ve gezmeye zaman kalırdı.. Hemen arkadaşları aradım. İş çıkışı toplanıp böyle böyle yapacız dedim. Onlarda kabul ettiler ve biz sana uyarız dediler. Sağolsunlar canım arkadaşlarım benimmm!! Hemen tavuk ve domates filan aldık marketten iş çıkışı. Köye vardık. 25 dakika gibi kısa zamanda kumu kovalarla içeriye taşıdık.. Hemen arabaya atladığımız gibi Menderes nehri kenarına indik.
Tabii ben hemen teneke kebabı için hazırlık yapıyordum. (Bizim buralarda 20 litrelik yağ tenekeleri ile yapılan bir tavuk kebabı). Arkadaşlar hemen nehir kenarına oltaları salladılar. (oltanın ucunda yem yok). Balık gelmeyince oralarda gezdiler. Ateşi yakıp teneke kebabını pişirdik yanında da bi ızgara tavuk yaptık. 2 tavuğu 5 kişi yiyince biz epey bi fazla yemiş olduk. . Neyse burayı kısa keselim. Aranızda aç olan vardır belli mi olur.
Yemek işinden sonra biraz gezelim dedim ve arkadaşlarla benim bulduğum ostracoda ve su piresi kaynağına doğru gittik. Zaten yakındı canımm!! Yolun öbür tarafı sadece. Baktım ostracoda ve supirelerinin olduğu su birinkitisi kurumaya başlamış. Suyun 1-2 cm derinliği yarım metrede genişliği kalmış. Fotoğraflarını çekip doğaya müdahele etmemek için dokunmadan geçtik. Sonra ilerde ki su kaynağına vardık. Burada kürekçeken böceklerini ve su bitkilerinin fotoğraflarını çektim sevinçle. Bazen de güzel çiçeklerin de fotoğraflarını çekiyordum sizlerle paylaşmak için. Ama bu yazıya başlamadan telefondan bilgisayara fotoğrafları aktarayım da onlarla beraber tecrübelerimi yazayım derken fotoğraflar silindi. Ühüü ühüü !!!!
Beğenenler: [T]178766,semih35[/T][T]189569,Abdullah AYTAN[/T][T]197338,Agtra[/T][T]224622,pusathan01[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 10:59
Hüseyin abi bi talihsizlikdir olmuş.Ama canını sıkma yeni fotoğraflar çekmek için tekrar gidersin.Hemde bu bahaneyle tekrar gezersin.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 12:25
Abicim önemli değil düşünmen yeterli. Genede kötü olmuş ama bir daha ki sefere inşallah.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 12:49
Arkadaşların çektiği fotograflardan birazini bulabildim onları ekleyeyim.
Menderes Nehrinden bir görünüm. Tabi arkadaş ben gibi su altı meraklısı olmadığı için o genelde kara fotografları çekmiş.
Bulduğum ostracoda ve su piresi kaynağı bu fotoğrafın çekildiği yerde idi.
Bunlarda mevsimin güzellikleri
Menderes Nehrinden bir görünüm. Tabi arkadaş ben gibi su altı meraklısı olmadığı için o genelde kara fotografları çekmiş.
Bulduğum ostracoda ve su piresi kaynağı bu fotoğrafın çekildiği yerde idi.
Bunlarda mevsimin güzellikleri
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Haziran 2012 12:58
Hüseyin abi 4kare fotoğraf bile oraların güzelliğini anlatıyor.Teşekkür ederiz..!
Beğenenler: [T]178766,semih35[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir