ÖZELLİKLER
Hesap Durumu:
Aktif
Durumu:
Çevrim Dışı
Üyelik Tarihi:
04 Nisan 2007 08:13
Son Ziyaret:
03 Mayıs 2008 23:51
Toplam Mesaj:
11 [0.00 Gün Ortalaması]
Paylaşım Sayisı:
0 (Son 6 Ay)
İlan Sayisı:
BİLGİLER
Ad Soyad:
Said Erdoğan
Doğum Tarihi:
Girilmedi
Yaş:
Bilinmiyor
İl:
Istanbul
Meslek:
Özel Mesaj:
Sohbet Talebi:
Üye Favorile:
Sosyal Medya:
İMZA
Said Erdoğan
Beylikdüzü / İstanbul
Beylikdüzü / İstanbul
SON 10 MESAJI
Philips TLD 965 Florasan nereden bulunur ?
Merhaba,
[QUOTE=Mu-rat]Eminönünde Nimet abla gişesinin yanında bir elektrikçi var orada vardı ama ne ismini ne telefonunu hatırlıyorum. (Yeri çok kolay) Bana söylenen sürekli stoklarında olduğuydu. Birde geçen 30 watt olanlarından Okmeydanı Perpada İpek elektrikten almıştım yanlış hatırlamıyorsam telefonu : 212-2216065, 212-2102208 yanlış hatırlamıyorsam...[/QUOTE]
Çok teşekkür ederim. Yarın ilk fırsatta arayıp, stok teyidi yaptıktan sonra alacağım.
Eyüp Bey, TLD serisi florasanları yüksek ışık ihtiyacım için alıyorum.
Selam ve sevgiler,
Merhaba,
[QUOTE=Mu-rat]Eminönünde Nimet abla gişesinin yanında bir elektrikçi var orada vardı ama ne ismini ne telefonunu hatırlıyorum. (Yeri çok kolay) Bana söylenen sürekli stoklarında olduğuydu. Birde geçen 30 watt olanlarından Okmeydanı Perpada İpek elektrikten almıştım yanlış hatırlamıyorsam telefonu : 212-2216065, 212-2102208 yanlış hatırlamıyorsam...[/QUOTE]
Çok teşekkür ederim. Yarın ilk fırsatta arayıp, stok teyidi yaptıktan sonra alacağım.
Eyüp Bey, TLD serisi florasanları yüksek ışık ihtiyacım için alıyorum.
Selam ve sevgiler,
Philips TLD 965 Florasan nereden bulunur ?
Merhaba,
Philips TLD 965 Florasan arıyorum. Florasanlarımın yenilenme zamanı geldi ama hala bulamadım. Bu florasanın 120 cm olanından arıyorum. Bildiğiniz bir yer var mı ürünü satan veya olası yerlerin telefonunu bilenler var mı ? Ben bölgemdeki hipermarketlere ve elektrikçilere baktığımda bulamadım. Karaköy'de olabilir diyorlar ama Karaköy denen yer de bir derya, sabahtan akşama kadar dolaşıp eli boş dönmek de var işin içinde. Bu sebeple, önce ellerinde olduğunun teyidini alıp, ardından gidip almak ya da yapıyorlarsa sipariş/kargo ile halletmek istiyorum.
Bu arada, "balaban", Konya Sokak'ta bildik bir philips yetkili satıcısı var mı yoksa, oradaki mağazalarda olabiliyor mu ?
Selam ve sevgiler,
Not: Çok özür dilerim, firefox'un bir azizliğine denk geldiğim için, bir şekilde fi tarihinde açtığım hesaptan login olmuş makine otomatik olarak. Yönetici arkadaşlardan birisi uyardığı için, teşekkür ederim. Kendisinden rica ettim, önceki hesabı ve o hesaptan gönderilmiş mükerrer mesajı silecek. Bu mesaj karışıklığı için özür.
Merhaba,
Philips TLD 965 Florasan arıyorum. Florasanlarımın yenilenme zamanı geldi ama hala bulamadım. Bu florasanın 120 cm olanından arıyorum. Bildiğiniz bir yer var mı ürünü satan veya olası yerlerin telefonunu bilenler var mı ? Ben bölgemdeki hipermarketlere ve elektrikçilere baktığımda bulamadım. Karaköy'de olabilir diyorlar ama Karaköy denen yer de bir derya, sabahtan akşama kadar dolaşıp eli boş dönmek de var işin içinde. Bu sebeple, önce ellerinde olduğunun teyidini alıp, ardından gidip almak ya da yapıyorlarsa sipariş/kargo ile halletmek istiyorum.
Bu arada, "balaban", Konya Sokak'ta bildik bir philips yetkili satıcısı var mı yoksa, oradaki mağazalarda olabiliyor mu ?
Selam ve sevgiler,
Not: Çok özür dilerim, firefox'un bir azizliğine denk geldiğim için, bir şekilde fi tarihinde açtığım hesaptan login olmuş makine otomatik olarak. Yönetici arkadaşlardan birisi uyardığı için, teşekkür ederim. Kendisinden rica ettim, önceki hesabı ve o hesaptan gönderilmiş mükerrer mesajı silecek. Bu mesaj karışıklığı için özür.
Sump filtrasyonlu bitki akvaryumu
Mehmet Bey merhaba
[QUOTE=MGRBZ17] Said bey bir arkadaşımın evinde tam sizin tanka yakın bir tank var. Kendi sistemi tam anlamıyla profesyonel bir sistem . Kısaca anlatayım , akvaryum 150 boy 50 en 70 yükseklik altta 120 lt. yağmurlamalı kule sistemli sump ve sera CO2 sistemi var. 10cm kum yüksekliği (prodak bitki kumu) var veüstten sallandırma sylvania 480 watt metal halide artı 3 tane 40 watt flo ile ışıklandırma yapıyor. 10 kg karbondioksit tüpü maalesef sadece 1 hafta yetiyor. Sumpta atman 106 kullanıyor, daha büyüğünü çıkarttığını söyledi. Yani bu sistemde CO2 kaybı çok fazla artı normal ışıklandırmada (flo'larla) iyi bitki gelişimi içinyetersiz gelecektir. ama bitkileri özellikle zeytinler ve alternanteralar tek kelime ile muhteşem gelişmişler. [/QUOTE]
10 kg tüp sadece bir hafta yetiyorsa, benim için kabul edilemez bir durum bu. Benim tüpten beklentim, mümkün olduğunca uzun süre dayanması ve bakımı mümkün olduğunca azaltması.
Atman 106, 4 ton devir daim yapar. Ben de 107 aldım, yani 5 ton devir daim yapacağım ama 106 bile fazla geliyorsa, ben 1-2 ton seviyelerine düşmeliyim. Devir daimi kıstıkça, sudaki karbondioksit kaçışını engellerim. Bitkiler zaten yapıları itibarıyla filtrasyon görevi yaptıkları için, filtrasyon debisini düşürmekte mahzur olmayacaktır diye tahmin ediyorum.
Aydınlatma konusunda benim sistemim biraz zayıf ama bazı projelerim var, o konuda bir sıkıntı çekeceğimi sanmıyorum. 10kg/1 hafta inanılmaz bir rakam, resmen demoralize oldum. Balık yükünü ne kadar artırabilirim ki 500 lt bir akvaryumda. Zaten 400 kadar koyuyorum :(
Yiğit Bey, uyarınız üzerine mayalı sistem su seviyesini hayli düşürdüm. Evet, dediğiniz gibi hayli yukarıda kalıyor mayalı su ve muhtemelen birşeyler karışıyor. Üstelik bu sefer ılıktan öte sıcak suyla yapmıştım mayalamayı, daha hızlı sonuç alınıyor diye. Ama gelin görün ki, önceki seferinde çok geç bulanma başlarken, bu kez erken bulanma başladı. Üstelik hortumu da neredeyse yarı yarıya kısaltmışım. Yani saydığınız tüm seçenekleri tek kalemde yaptığım için, problemi çok hızlı bir şekilde yaşadım bu sefer.
Peki bu alkol buharının bir zararı olur mu ? Geçen seferinde bir balık kaybım olmuştu ama kaynağı bu mudur, bilemiyorum.
Selam ve sevgiler,
Mehmet Bey merhaba
[QUOTE=MGRBZ17] Said bey bir arkadaşımın evinde tam sizin tanka yakın bir tank var. Kendi sistemi tam anlamıyla profesyonel bir sistem . Kısaca anlatayım , akvaryum 150 boy 50 en 70 yükseklik altta 120 lt. yağmurlamalı kule sistemli sump ve sera CO2 sistemi var. 10cm kum yüksekliği (prodak bitki kumu) var veüstten sallandırma sylvania 480 watt metal halide artı 3 tane 40 watt flo ile ışıklandırma yapıyor. 10 kg karbondioksit tüpü maalesef sadece 1 hafta yetiyor. Sumpta atman 106 kullanıyor, daha büyüğünü çıkarttığını söyledi. Yani bu sistemde CO2 kaybı çok fazla artı normal ışıklandırmada (flo'larla) iyi bitki gelişimi içinyetersiz gelecektir. ama bitkileri özellikle zeytinler ve alternanteralar tek kelime ile muhteşem gelişmişler. [/QUOTE]
10 kg tüp sadece bir hafta yetiyorsa, benim için kabul edilemez bir durum bu. Benim tüpten beklentim, mümkün olduğunca uzun süre dayanması ve bakımı mümkün olduğunca azaltması.
Atman 106, 4 ton devir daim yapar. Ben de 107 aldım, yani 5 ton devir daim yapacağım ama 106 bile fazla geliyorsa, ben 1-2 ton seviyelerine düşmeliyim. Devir daimi kıstıkça, sudaki karbondioksit kaçışını engellerim. Bitkiler zaten yapıları itibarıyla filtrasyon görevi yaptıkları için, filtrasyon debisini düşürmekte mahzur olmayacaktır diye tahmin ediyorum.
Aydınlatma konusunda benim sistemim biraz zayıf ama bazı projelerim var, o konuda bir sıkıntı çekeceğimi sanmıyorum. 10kg/1 hafta inanılmaz bir rakam, resmen demoralize oldum. Balık yükünü ne kadar artırabilirim ki 500 lt bir akvaryumda. Zaten 400 kadar koyuyorum :(
Yiğit Bey, uyarınız üzerine mayalı sistem su seviyesini hayli düşürdüm. Evet, dediğiniz gibi hayli yukarıda kalıyor mayalı su ve muhtemelen birşeyler karışıyor. Üstelik bu sefer ılıktan öte sıcak suyla yapmıştım mayalamayı, daha hızlı sonuç alınıyor diye. Ama gelin görün ki, önceki seferinde çok geç bulanma başlarken, bu kez erken bulanma başladı. Üstelik hortumu da neredeyse yarı yarıya kısaltmışım. Yani saydığınız tüm seçenekleri tek kalemde yaptığım için, problemi çok hızlı bir şekilde yaşadım bu sefer.
Peki bu alkol buharının bir zararı olur mu ? Geçen seferinde bir balık kaybım olmuştu ama kaynağı bu mudur, bilemiyorum.
Selam ve sevgiler,
Sump filtrasyonlu bitki akvaryumu
Merhaba,
Yiğit Bey, su üstten taşırmalı bir sistemle, bir bioball kulesinden ıslak-kuru filtrelemeyle aşağıya iniyor. Yani bahsettiğiniz karbondioksit kaybı maksimumda.
Benim CO2'yi sumptan yukarıya basılan suda çözme fikrim zaten buna karşı geliştirildi. Yani akvaryuma su basılmadan hemen önce, o aşamada suda bol miktarda CO2 çözüp, ondan sonra uçanlardan "kalanla" yetinmek düşüncesindeyim. Çok pahalı CO2 yatırımları yerine, KH'ı düşük tutmaya çalışıp, bunun için gerekli malzemeleri eklemek ve eksik kalan CO2'yi de balık yüküyle sağlamak dışında bir alternatifim yok gibi görünüyor.
Tüp ömründen yana bir sıkıntım yok, masraflı birşey değil CO2 dolumu. Kaygım, bu co2 çözülmüş suyu akvaryuma mümkün olduğunca homojen dağıtabilmek. Belki bir dip dalga motoru bu işe yarayabilir. Yüzey pek dalgalansın istemiyorum.
Bir süre sump ile deneyip, olmazsa dış filtreyi devreye sokmayı da düşünebilirim. Bu durumda sump iptal olacak tabi ama bitkiler yeterli olgunluğa ulaştığında, zaten filtrasyona gerek kalmayabilir. Hatta tahmin ettiğim dengeyi sağladıktan sonra, filtrasyonun tümünü devre dışı bırakabilirim.
Bir de size şöyle bir şey sorayım. Ben hali hazırda küçük akvaryuma mayalı sistemle CO2 veriyorum. CO2 verdikçe, suda bir bulantı hali görüyorum. PH kontrollerimde, .3 ya da 0.4 düzeyinde bir hareket söz konusu. Bu toz bulanıklığı gibi etki mayalı sistemden mi kaynaklanıyor, yoksa CO2'nin genel etkisi midir ? Ya da ben birşeyleri yanlış mı yapıyorum ?
Selam ve sevgiler,
Merhaba,
Yiğit Bey, su üstten taşırmalı bir sistemle, bir bioball kulesinden ıslak-kuru filtrelemeyle aşağıya iniyor. Yani bahsettiğiniz karbondioksit kaybı maksimumda.
Benim CO2'yi sumptan yukarıya basılan suda çözme fikrim zaten buna karşı geliştirildi. Yani akvaryuma su basılmadan hemen önce, o aşamada suda bol miktarda CO2 çözüp, ondan sonra uçanlardan "kalanla" yetinmek düşüncesindeyim. Çok pahalı CO2 yatırımları yerine, KH'ı düşük tutmaya çalışıp, bunun için gerekli malzemeleri eklemek ve eksik kalan CO2'yi de balık yüküyle sağlamak dışında bir alternatifim yok gibi görünüyor.
Tüp ömründen yana bir sıkıntım yok, masraflı birşey değil CO2 dolumu. Kaygım, bu co2 çözülmüş suyu akvaryuma mümkün olduğunca homojen dağıtabilmek. Belki bir dip dalga motoru bu işe yarayabilir. Yüzey pek dalgalansın istemiyorum.
Bir süre sump ile deneyip, olmazsa dış filtreyi devreye sokmayı da düşünebilirim. Bu durumda sump iptal olacak tabi ama bitkiler yeterli olgunluğa ulaştığında, zaten filtrasyona gerek kalmayabilir. Hatta tahmin ettiğim dengeyi sağladıktan sonra, filtrasyonun tümünü devre dışı bırakabilirim.
Bir de size şöyle bir şey sorayım. Ben hali hazırda küçük akvaryuma mayalı sistemle CO2 veriyorum. CO2 verdikçe, suda bir bulantı hali görüyorum. PH kontrollerimde, .3 ya da 0.4 düzeyinde bir hareket söz konusu. Bu toz bulanıklığı gibi etki mayalı sistemden mi kaynaklanıyor, yoksa CO2'nin genel etkisi midir ? Ya da ben birşeyleri yanlış mı yapıyorum ?
Selam ve sevgiler,
Sump filtrasyonlu bitki akvaryumu
Merhaba,
Bir adet çiklit ve bir adet de bitki akvaryumu siparişi vermiştim ama bitki akvaryumu işi yattı. Ben de çok büyük olan çiklit akvaryumunun tamamını sump'lı bir bitki akvaryumuna çevirmeye karar verdim. Aslında filtrasyonu sump ile yapmak bitkiler için çok iyi olmayabilir ama sonuçta çare sıkıntısı da var. Bir nevi mecburiyet.
Kısaca akvaryumu tanıtmak gerekirse, 160x50x65 ebatlarında bir akvaryum bu, 110 cm sump var ama tek sump değil, buna bir de "kule" eklenmiş durumda. Yani klasik S sump ile klasik kule sump'ı özel bir dizaynla birleştirip, bir sonuç elde ettim.
Kendimce sump'lı bitki akvaryumunun artı ve eksilerini çıkarmaya çalıştım ama ustalardan da yardım bekliyorum bu konuda.
Artılar;
1. filtrasyon debisini dilediğim gibi ayarlayabilme imkanı. Bu amaçla iki adet kafa motoru yeterli oluyor. Biri yüksek, diğeri düşük devirli olunca, filtrasyonu dilediğim hıza çekmek mümkün olacak.
2. akvaryum içinde gözle görünen hiçbir ekipmanın olmaması, ne filtre hortumu, ne ısıtıcı, ne de başka birşey.
3. CO2 diffüzörünü de sump'ta tam suya çıkış noktasına monte etmeyi planlıyorum. Böylece nitrifikasyon bakterilerinden hemen sonraki aşamada suda CO2 çözmüş olacağım, ne bitkiye ne de bakteriye pek zararı olmayacak sanıyorum.
Dezavantajları;
1. Dış filtreye göre bir parça daha gürültülü olacak
2. Bioball kulesi ve yoğun filtrasyon sebebiyle, suda çözünmüş oksijen çok fazla olacak. Bu da karbondioksiti bir miktar zorlayacak. Bunu da su ısısını olabildiğince düşük tutup (canlı doğuranlar için minimum seviyeye çekerek), CO2 miktarını da artırarak çözmeyi planlıyorum.
Ustalara sormak istediğim şey şu. Bu modelde bir hata var mı ? Yani eksik ya da yanlış düşündüğüm bir nokta söz konusu mu ? Ya da daha başka neler yapılabilir ? Örneğin sump'ı tıkayıp, bir dış filtre ile sistemi çevirme imkanı da var ama sonuçta balık yüküm çok fazla olacağı için, bu model pek aklıma yatmıyor. Kaldı ki, filtrasyon ne kadar iyi olursa, üretilecek nitrat miktarı da o kadar artacak ve bu bitkiler için yararlı. Yani büyük bir sump, büyük bir filtrasyon süreci demek. Bu da daha fazla amonyak-nitrat çevrimi anlamına geliyor ve bitkiler de bu nitratı zaten tüketecektir.
Kafama takılan tek ciddi sorun, bu büyük filtrasyonun sonunda suda gerçekten çok ciddi oranda oksijen depolanmış olacak. Bu durumda karbondioksiti suya yayma konusunda ciddi bir problem yaşar mıyım ? Çözeceğim miktarı artırarak, bu sorunu çözemez miyim ?
Selam ve sevgiler,
Merhaba,
Bir adet çiklit ve bir adet de bitki akvaryumu siparişi vermiştim ama bitki akvaryumu işi yattı. Ben de çok büyük olan çiklit akvaryumunun tamamını sump'lı bir bitki akvaryumuna çevirmeye karar verdim. Aslında filtrasyonu sump ile yapmak bitkiler için çok iyi olmayabilir ama sonuçta çare sıkıntısı da var. Bir nevi mecburiyet.
Kısaca akvaryumu tanıtmak gerekirse, 160x50x65 ebatlarında bir akvaryum bu, 110 cm sump var ama tek sump değil, buna bir de "kule" eklenmiş durumda. Yani klasik S sump ile klasik kule sump'ı özel bir dizaynla birleştirip, bir sonuç elde ettim.
Kendimce sump'lı bitki akvaryumunun artı ve eksilerini çıkarmaya çalıştım ama ustalardan da yardım bekliyorum bu konuda.
Artılar;
1. filtrasyon debisini dilediğim gibi ayarlayabilme imkanı. Bu amaçla iki adet kafa motoru yeterli oluyor. Biri yüksek, diğeri düşük devirli olunca, filtrasyonu dilediğim hıza çekmek mümkün olacak.
2. akvaryum içinde gözle görünen hiçbir ekipmanın olmaması, ne filtre hortumu, ne ısıtıcı, ne de başka birşey.
3. CO2 diffüzörünü de sump'ta tam suya çıkış noktasına monte etmeyi planlıyorum. Böylece nitrifikasyon bakterilerinden hemen sonraki aşamada suda CO2 çözmüş olacağım, ne bitkiye ne de bakteriye pek zararı olmayacak sanıyorum.
Dezavantajları;
1. Dış filtreye göre bir parça daha gürültülü olacak
2. Bioball kulesi ve yoğun filtrasyon sebebiyle, suda çözünmüş oksijen çok fazla olacak. Bu da karbondioksiti bir miktar zorlayacak. Bunu da su ısısını olabildiğince düşük tutup (canlı doğuranlar için minimum seviyeye çekerek), CO2 miktarını da artırarak çözmeyi planlıyorum.
Ustalara sormak istediğim şey şu. Bu modelde bir hata var mı ? Yani eksik ya da yanlış düşündüğüm bir nokta söz konusu mu ? Ya da daha başka neler yapılabilir ? Örneğin sump'ı tıkayıp, bir dış filtre ile sistemi çevirme imkanı da var ama sonuçta balık yüküm çok fazla olacağı için, bu model pek aklıma yatmıyor. Kaldı ki, filtrasyon ne kadar iyi olursa, üretilecek nitrat miktarı da o kadar artacak ve bu bitkiler için yararlı. Yani büyük bir sump, büyük bir filtrasyon süreci demek. Bu da daha fazla amonyak-nitrat çevrimi anlamına geliyor ve bitkiler de bu nitratı zaten tüketecektir.
Kafama takılan tek ciddi sorun, bu büyük filtrasyonun sonunda suda gerçekten çok ciddi oranda oksijen depolanmış olacak. Bu durumda karbondioksiti suya yayma konusunda ciddi bir problem yaşar mıyım ? Çözeceğim miktarı artırarak, bu sorunu çözemez miyim ?
Selam ve sevgiler,
Bitki tabanı, perlit, zeolit ve toprak ?
Merhaba Yusuf Bey,
Perlit konusunda biraz daha açıklama yapayım izninizle. Okuduğum makalelerde mikro kanallı bir yapıdan bahsediyor olmakla birlikte, o mikro kanalları gözle görmek çok zor, ben göremiyorum. Ama taşın yüzeyi baya bir girintili çıkıntılı, yani anlaşılıyor yüzey alanı fazlalığı. Zaten topraksız tarımda, kontrollü gübreleme ve suyu iyi tutma özelliğinden yararlanılıyor.
Hafifliğine gelince, bir kuartz kadar ağır değil, ama aquaclay kadar hafif değil. Yani dip çekmeyi zorlaştırmaz ama uçuşan tanecikler söz konusu değil. Bu malzemeyi endüstriyel işlemden geçirip mısır gibi patlatıyorlar, o beyaz ve çok hafif oluyor. Ben saksılarım için ondan da aldım bir çuval. Koca çuvalı 5 KG filan çekiyor, düşünün yani. Ama işlemden geçmemiş hali ağır tabi.
Tuzla'da bir yerden aldım ben ürünü. Akvaryum için değil, peyzaj için aldığımı söyledim. Yoksa fiyat uçabilirdi. Orada başka renkli taşlar da vardı, onlardan da aldım. Yeri şu anda tarif edemem oraları bilmiyorum ama web sitesi var, oradan telefon ve adres öğrenebilirsiniz.
http://www.pertas.net/PERLITMADENI.html
Hemen oranın az aşağısında bir havuz malzemesi satan yer var, oradan da zeolit almıştım kilosu yaklaşık 1 YTL'ye gelecek şekilde. Aslında vaktim de yoktu fazla, araştırınca daha iyi şeyler bulunabilir. Perlitin kilosu 25 kuruşa filan geliyordu yanılmıyorsam. Güzel taşlar da var, ilginizi çekebilir, yani gidince sadece perlitle dönmeyebilirsiniz. Ben acaip hoş, mat zümrüt renginde taşlar da aldım oradan. Ucuzdu. Bir de aşırı parlak bazı taşlar aldım ama onları akvaryum dışı alanlarda değerlendireceğim.
Tanecik büyüklüğü bildiğim kadarıyla seçilebiliyor ama ben gittiğimde tek tip vardı sanki. Ama o tek tip de bana çok uygundu. 1-3 mm ebatlarında, ideal bir ölçüdeydi.
Gammarusları derelerden/kanallardan toplayabilirsiniz. Benimkiler baya bir yem olduktan sonra artık nesilleri tükendi, kaçamadılar balıklardan :)
Ama bol bitkili bir akvaryumda kaçabilirler. Kendilerini kuma gömmeleri filan, hoş görüntüler sunuyor. Bir de kumu havalandırmış oluyorlar güzelce.
Selam ve sevgiler,
Merhaba Yusuf Bey,
Perlit konusunda biraz daha açıklama yapayım izninizle. Okuduğum makalelerde mikro kanallı bir yapıdan bahsediyor olmakla birlikte, o mikro kanalları gözle görmek çok zor, ben göremiyorum. Ama taşın yüzeyi baya bir girintili çıkıntılı, yani anlaşılıyor yüzey alanı fazlalığı. Zaten topraksız tarımda, kontrollü gübreleme ve suyu iyi tutma özelliğinden yararlanılıyor.
Hafifliğine gelince, bir kuartz kadar ağır değil, ama aquaclay kadar hafif değil. Yani dip çekmeyi zorlaştırmaz ama uçuşan tanecikler söz konusu değil. Bu malzemeyi endüstriyel işlemden geçirip mısır gibi patlatıyorlar, o beyaz ve çok hafif oluyor. Ben saksılarım için ondan da aldım bir çuval. Koca çuvalı 5 KG filan çekiyor, düşünün yani. Ama işlemden geçmemiş hali ağır tabi.
Tuzla'da bir yerden aldım ben ürünü. Akvaryum için değil, peyzaj için aldığımı söyledim. Yoksa fiyat uçabilirdi. Orada başka renkli taşlar da vardı, onlardan da aldım. Yeri şu anda tarif edemem oraları bilmiyorum ama web sitesi var, oradan telefon ve adres öğrenebilirsiniz.
http://www.pertas.net/PERLITMADENI.html
Hemen oranın az aşağısında bir havuz malzemesi satan yer var, oradan da zeolit almıştım kilosu yaklaşık 1 YTL'ye gelecek şekilde. Aslında vaktim de yoktu fazla, araştırınca daha iyi şeyler bulunabilir. Perlitin kilosu 25 kuruşa filan geliyordu yanılmıyorsam. Güzel taşlar da var, ilginizi çekebilir, yani gidince sadece perlitle dönmeyebilirsiniz. Ben acaip hoş, mat zümrüt renginde taşlar da aldım oradan. Ucuzdu. Bir de aşırı parlak bazı taşlar aldım ama onları akvaryum dışı alanlarda değerlendireceğim.
Tanecik büyüklüğü bildiğim kadarıyla seçilebiliyor ama ben gittiğimde tek tip vardı sanki. Ama o tek tip de bana çok uygundu. 1-3 mm ebatlarında, ideal bir ölçüdeydi.
Gammarusları derelerden/kanallardan toplayabilirsiniz. Benimkiler baya bir yem olduktan sonra artık nesilleri tükendi, kaçamadılar balıklardan :)
Ama bol bitkili bir akvaryumda kaçabilirler. Kendilerini kuma gömmeleri filan, hoş görüntüler sunuyor. Bir de kumu havalandırmış oluyorlar güzelce.
Selam ve sevgiler,
Bitki tabanı, perlit, zeolit ve toprak ?
Yiğit Bey Merhaba,
Kuş gübresi konusunda hala kararsızım. Yani illa ekleyeceğim ama yöntemi konusunda kararsızım. Acaba ara katmana mı serpiştirsem, yoksa parça parça bitki köklerine mi (bitkileri ektikten sonra) soksam ?
Daha sonradan soktuğumda kimyasal sorun beklemiyorum çünkü balıkları bir süre geç ekleyeceğim ama suda çözünme yapıp, görsel sorun yaratmasını istemem. Kum içine serpiştirsem, sadece bitki kökleri yararlanır diye düşünüyorum çünkü gübreden sonra en az 3-4 cm perlit daha koyacağım.
Bir de terimi tam anlayamadım. Yani kristalize amonyak'tan aşırı güçlü bir gübre anlıyorum, doğru mu anlamışım ? O zaman alg dışında risk yok diye düşünüyorum. Böyle bir durumda da kumun ara katmanına serpiştirmek daha akıllıca olacaktır sanırım. Sonuçta alg 3-4 cm alttaki gübreden yararlanamaz.
Selam ve sevgiler,
Yiğit Bey Merhaba,
Kuş gübresi konusunda hala kararsızım. Yani illa ekleyeceğim ama yöntemi konusunda kararsızım. Acaba ara katmana mı serpiştirsem, yoksa parça parça bitki köklerine mi (bitkileri ektikten sonra) soksam ?
Daha sonradan soktuğumda kimyasal sorun beklemiyorum çünkü balıkları bir süre geç ekleyeceğim ama suda çözünme yapıp, görsel sorun yaratmasını istemem. Kum içine serpiştirsem, sadece bitki kökleri yararlanır diye düşünüyorum çünkü gübreden sonra en az 3-4 cm perlit daha koyacağım.
Bir de terimi tam anlayamadım. Yani kristalize amonyak'tan aşırı güçlü bir gübre anlıyorum, doğru mu anlamışım ? O zaman alg dışında risk yok diye düşünüyorum. Böyle bir durumda da kumun ara katmanına serpiştirmek daha akıllıca olacaktır sanırım. Sonuçta alg 3-4 cm alttaki gübreden yararlanamaz.
Selam ve sevgiler,
Bitki tabanı, perlit, zeolit ve toprak ?
Bülent Bey Merhaba,
Sizin "5-10 gün bekleme" sebebinizi sanırım ben açıklayabilirim. Şöyle ki;
Perlit, belki de gözenekli bir yapıda olduğu için, tozdan arındırılması zaman alıyor. Üstelik bu toz, özel ve yakıcı bir toz anladığım kadarıyla. Ben bu işi şu şekilde çözdüm.
Önce kumu küvetin birine boşalttım. Suyu doldurdum ve sürekli karıştırıp, o suyu boşalttım. Karıştırdıkça, tozlar kalkmaya başlıyordu ve o tozlu kısmı boşaltıp, yeniden su doldurdum. Şu anda kum, 4-5 gündür hala küvette ve su içinde. İlk yıkamadan hemen sonra asıl kaba tozu attıktan sonra, olası bir parazit sorununa karşı çok yüklü miktarda tuz uyguladım ve o tuzdan sonra günlerdir küvette (su içinde) kum. Her gün birkaç kere karıştırıp, tozlu kısım yukarı çıkınca onu sifonluyorum. Artık yeni su doldurduğumda, karıştırsam bile bulanmıyor pek su. Yani iyice arındırdım o sorundan. Sanırım sizdeki sorun da buydu. O çıkan toz benim genzimi yakmış, uzun süre banyodan çıkmamıştı ağır kükürtlü gibi olan koku. Muhtemelen bitkileri o kokunun çıkmasını sağlayan kimyasal incitiyordu.
Öte yandan kumun rengini çok sevdim. Beyaz bir kum bu kuruyken, ama ıslanınca gri/siyah arası tonlara dönüşüyor. Böyle olunca, bitkiler çok hoş bir şekilde ön plana çıkacaktır. Zaten bitki akvaryumumun arka planını siyah kaplatıyorum. Kum da siyah olunca, hem balıklar ve hem de bitki ön plana çıkmış olacak.
Yiğit Bey selamlar,
Zeolit amonyağı çekecek ve bu elbette filtreye gitmeyecek ama eğer yanlış bilmiyorsam, bitkiler zaten diğer azot bileşiklerini de kullanabiliyorlar. Kaldı ki, gözenekli yapıdaki perlit zaten çok iyi bir substrat olduğu için, nitrifikasyon süreci kumun yüzey tabakalarında da devam edecek. Yani aslında zeolit o amonyağın tümünü değil, sadece "nitrifikasyonu yapılamayan" kısmını emmiş olacak. Tabi botanikçi ya da biyolog değilim ama mantık çerçevesinde böyle olduğunu düşünüyorum. Çünkü sonuçta gözenekli kum da bir biyolojik filtrasyon elemanı oluyor.
Tablet gübrelerin ucuz olması güzel. Hatta size çılgınca bir şey daha söyleyeyim, ben o gübre işini de farklı bir şekilde çözeceğim. Bitki diplerine deneysel amaçlı olarak "güvercin dışkısı" deneyeceğim birkaç defa. 1-2 parçadan nasılsa bir alg patlaması olmaz çünkü köklere gömeceğim. Ama eğer bu işin faydasını görürsem, bilinen en güçlü gübreyi, en ucuz maliyetle elde etmiş olacağım. Çünkü doğadaki kuşlar (güvercinler), çok çeşitli bir yemlenme şekline sahip.
Beri yandan şu maden suyunda seyreltilmiş hidroklorik asit işi giderek aklıma yatıyor. Özellikle kızıl bitkileri çok seviyorum, yeşil ile kontrast sağlayıp, tüm güzellikleri ile ortaya çıkıyorlar. Bu demir işini de oradan (kontrollü olarak) sağlayabilirsem, çok iyi olacak. Zaten o işi becerebilirsem, çiviye miviye gerek kalmayacak akvaryumda sanırım.
İlgi ve yardımlar için teşekkürler.
Selam ve sevgiler,
Bülent Bey Merhaba,
Sizin "5-10 gün bekleme" sebebinizi sanırım ben açıklayabilirim. Şöyle ki;
Perlit, belki de gözenekli bir yapıda olduğu için, tozdan arındırılması zaman alıyor. Üstelik bu toz, özel ve yakıcı bir toz anladığım kadarıyla. Ben bu işi şu şekilde çözdüm.
Önce kumu küvetin birine boşalttım. Suyu doldurdum ve sürekli karıştırıp, o suyu boşalttım. Karıştırdıkça, tozlar kalkmaya başlıyordu ve o tozlu kısmı boşaltıp, yeniden su doldurdum. Şu anda kum, 4-5 gündür hala küvette ve su içinde. İlk yıkamadan hemen sonra asıl kaba tozu attıktan sonra, olası bir parazit sorununa karşı çok yüklü miktarda tuz uyguladım ve o tuzdan sonra günlerdir küvette (su içinde) kum. Her gün birkaç kere karıştırıp, tozlu kısım yukarı çıkınca onu sifonluyorum. Artık yeni su doldurduğumda, karıştırsam bile bulanmıyor pek su. Yani iyice arındırdım o sorundan. Sanırım sizdeki sorun da buydu. O çıkan toz benim genzimi yakmış, uzun süre banyodan çıkmamıştı ağır kükürtlü gibi olan koku. Muhtemelen bitkileri o kokunun çıkmasını sağlayan kimyasal incitiyordu.
Öte yandan kumun rengini çok sevdim. Beyaz bir kum bu kuruyken, ama ıslanınca gri/siyah arası tonlara dönüşüyor. Böyle olunca, bitkiler çok hoş bir şekilde ön plana çıkacaktır. Zaten bitki akvaryumumun arka planını siyah kaplatıyorum. Kum da siyah olunca, hem balıklar ve hem de bitki ön plana çıkmış olacak.
Yiğit Bey selamlar,
Zeolit amonyağı çekecek ve bu elbette filtreye gitmeyecek ama eğer yanlış bilmiyorsam, bitkiler zaten diğer azot bileşiklerini de kullanabiliyorlar. Kaldı ki, gözenekli yapıdaki perlit zaten çok iyi bir substrat olduğu için, nitrifikasyon süreci kumun yüzey tabakalarında da devam edecek. Yani aslında zeolit o amonyağın tümünü değil, sadece "nitrifikasyonu yapılamayan" kısmını emmiş olacak. Tabi botanikçi ya da biyolog değilim ama mantık çerçevesinde böyle olduğunu düşünüyorum. Çünkü sonuçta gözenekli kum da bir biyolojik filtrasyon elemanı oluyor.
Tablet gübrelerin ucuz olması güzel. Hatta size çılgınca bir şey daha söyleyeyim, ben o gübre işini de farklı bir şekilde çözeceğim. Bitki diplerine deneysel amaçlı olarak "güvercin dışkısı" deneyeceğim birkaç defa. 1-2 parçadan nasılsa bir alg patlaması olmaz çünkü köklere gömeceğim. Ama eğer bu işin faydasını görürsem, bilinen en güçlü gübreyi, en ucuz maliyetle elde etmiş olacağım. Çünkü doğadaki kuşlar (güvercinler), çok çeşitli bir yemlenme şekline sahip.
Beri yandan şu maden suyunda seyreltilmiş hidroklorik asit işi giderek aklıma yatıyor. Özellikle kızıl bitkileri çok seviyorum, yeşil ile kontrast sağlayıp, tüm güzellikleri ile ortaya çıkıyorlar. Bu demir işini de oradan (kontrollü olarak) sağlayabilirsem, çok iyi olacak. Zaten o işi becerebilirsem, çiviye miviye gerek kalmayacak akvaryumda sanırım.
İlgi ve yardımlar için teşekkürler.
Selam ve sevgiler,
Bitki tabanı, perlit, zeolit ve toprak ?
Gürcan Bey Merhaba,
Işıklandırmanın bir parça yetersiz olduğunu biliyorum ama güzel bir reflektör kullanacağım için, şimdilik idare edeceğini düşünüyorum. Malum, iyi bir reflektör, ışığı %20-30'lar seviyesinde artırabiliyor. Ama ileride bir DIY aydınlatma projem olduğu için, şimdilik aydınlatmayı bu şekilde yapmayı planlıyorum. Çünkü aydınlatmaya yapacağım her yatırım, ileride çöpe atılmış olacak :(
Kil malesef bulamıyorum. Ya da bulmak için ciddi masrafa girmem gerekecek. Benim amacım daha düşük masraflı bir taban elde etmek aslında. Öte yandan 5-10 kg kadar gübrelenmiş bahçe toprağı ile torf alıp, karıştırdım. Henüz akvaryuma uygulamadım ama uygulamayı düşünüyorum. Bunu en alt katmana yerleştireceğim ve tabanı da gerçekten kalın tutacağım için, sorun olmamasını ümit ediyorum. Elimdeki Aqua Medic'in AquaPeat torf'u ile benim aldığım saksı torfu arasında pek de bir fark görünmüyor. Biri adeta diğerinin preslenmiş hali. Ama henüz denemediğim için, önermiyorum. Deneyip bu riski aldıktan sonra, sonuçları diğer kullanıcılarla da paylaşacağım. Bitki yükünü gereği kadar oluşturabilirsem, alg'ın önüne geçebileceğimi umut ediyorum.
Karasal bitkiler ile sucul bitkilerin gübreleri arasındaki en önemli fark fosfat ve nitrat. Su gübrelerinde bu maddeler pek bulunmuyor. Karasal bitkilerde ise yüksek oranlarda bulunuyor. Karasal bitki gübresi denersem eğer, sudaki nitrat değerlerini çok ciddi ölçüde kontrol etmeden bunu yapmam. Ama eğer uygun dozajı yakalayabilirsem, inanılmaz bir maliyet farkı söz konusu olacak. Bu maliyet farkı için denemeye değer. Eğer alg ile başa çıkamazsam, tank reset yapabilirim, bunu göze almak istiyorum. Çünkü ithal akvaryum gübreleri inanılmaz pahalı karasal bitki gübrelerine göre.
Mayalı sistem konusunda kaygılarınıza katılıyorum. Ben de kısa bir süre sonra akvaryumun gelişimine göre, tüplü sisteme geçebilirim. Ya da balık yükümü doğru ayarlayabilirsem, tamamen "kendi dengesinde" bir tank olabilir. Fakat mayalı sistem ile büyük bir tankı çok uzun vadede istikrarlı yürütemeyeceğimi düşünüyordum ve sizin de görüşünüz bu yönde olunca, bu düşüncem iyice kuvvetlendi.
Taban için pomza taşını bir türlü bulamadım işin doğrusu. Linyiti ise bilmiyorum. Nasıl uygulamalıyım ? En alta mı, orta tabakaya serpiştirerek mi, yoksa üstlerde büyük tanecikler şeklinde mi ? Ya da toz linyitten mi bahsediyorsunuz ?
Yiğit Bey selamlar,
Tabanda kullanmak istediğim zeolit konusunda beklentimi biraz daha açayım. Bitki köklerine yakın seviyede ve az miktarda serpiştirilmiş zeolit düşünmüştüm ben. Çünkü zeolit aslında bir amonyak süngeri gibi görev yapıyor. Yani emiyor ama tuz ve ılık suyla veriyor. Keza bitki köklerinin de bu emilmiş amonyağı bir şekilde "kullanabileceğini" düşündüm. Yani az miktarda serpiştirilmiş zeolitin, bitki kökleri için bir "amonyak silosu" görevi yapması ihtimalini varsaydım. Bundan çok da emin değilim, olmayabilir. Ama bitki amonyağı ince zeolit tabakadan ememese bile, zeolitin bir süre sonra doyması sözkonusu olacağından, kısa vadede zararı olur ama uzun vadede olmaz. Ama tahmin ettiğim gibi kökler vasıtasıyla bir emme gerçekleştirilebilirse, perlit zaten geçirgen bir yapıda sayılabileceğinden, zeolit akvaryumdaki (emebileceği kadar) amonyağı emip, bitki köklerinin kullanımına hazır tutabilir. Bu da hem akvaryum bakımı ve hem de besine kolay ulaşma açısından işe yarayabilir. Denemek riskli mi olur sizce ? Sonuçta en üst katmanın 2-3 cm kadar altına, yarım cm'den daha az bir tabaka planlamıştım.
Çivi ve demir talaşı konusunda görüşlerinizi çok beğendim. Benim kafamdaki şeyden daha ötesini sunmuşsunuz. Ben demir talaşını düşünmüştüm ama tıpkı zeolitte olduğu gibi bir "tabanın hemen altına serpiştirme" planlamıştım. Bitki köklerinin bir şekilde bu demiri alabileceğini düşünmüştüm çünkü karasal bitkilerde alabiliyor. Yani paslı teneke örnekleri çok işe yarıyor. Ama bahsettiğiniz demir gübresi oluşturma fikri daha akıllıca ve çok daha kontrollü bir yöntem. Çivi atsam bile bu yöntemi deneyeceğim ve becerebilir ve sonuçlardan da memnun kalırsam, çivileri kolayca geri toplayabilirim.
Bu arada hidroklorikasidin suda negatif bir etkisi olmuyor mu ? Bitkiler ya da canlılar üzerinde ? Gerçi madensuyu ile seyreltiyorsunuz ama ne bileyim, sonuçta belki olabilir. Gerçi denediğinize ve sonuçlardan memnun olduğunuza göre, sorun olmaz sanırım.
İlgi ve bilgi paylaşımlarınız için çok teşekkür ederim. Umarım bu başlık daha da gelişip, bitki akvaryumları konusunda iyi bir kaynak olur.
Selam ve sevgiler,
Gürcan Bey Merhaba,
Işıklandırmanın bir parça yetersiz olduğunu biliyorum ama güzel bir reflektör kullanacağım için, şimdilik idare edeceğini düşünüyorum. Malum, iyi bir reflektör, ışığı %20-30'lar seviyesinde artırabiliyor. Ama ileride bir DIY aydınlatma projem olduğu için, şimdilik aydınlatmayı bu şekilde yapmayı planlıyorum. Çünkü aydınlatmaya yapacağım her yatırım, ileride çöpe atılmış olacak :(
Kil malesef bulamıyorum. Ya da bulmak için ciddi masrafa girmem gerekecek. Benim amacım daha düşük masraflı bir taban elde etmek aslında. Öte yandan 5-10 kg kadar gübrelenmiş bahçe toprağı ile torf alıp, karıştırdım. Henüz akvaryuma uygulamadım ama uygulamayı düşünüyorum. Bunu en alt katmana yerleştireceğim ve tabanı da gerçekten kalın tutacağım için, sorun olmamasını ümit ediyorum. Elimdeki Aqua Medic'in AquaPeat torf'u ile benim aldığım saksı torfu arasında pek de bir fark görünmüyor. Biri adeta diğerinin preslenmiş hali. Ama henüz denemediğim için, önermiyorum. Deneyip bu riski aldıktan sonra, sonuçları diğer kullanıcılarla da paylaşacağım. Bitki yükünü gereği kadar oluşturabilirsem, alg'ın önüne geçebileceğimi umut ediyorum.
Karasal bitkiler ile sucul bitkilerin gübreleri arasındaki en önemli fark fosfat ve nitrat. Su gübrelerinde bu maddeler pek bulunmuyor. Karasal bitkilerde ise yüksek oranlarda bulunuyor. Karasal bitki gübresi denersem eğer, sudaki nitrat değerlerini çok ciddi ölçüde kontrol etmeden bunu yapmam. Ama eğer uygun dozajı yakalayabilirsem, inanılmaz bir maliyet farkı söz konusu olacak. Bu maliyet farkı için denemeye değer. Eğer alg ile başa çıkamazsam, tank reset yapabilirim, bunu göze almak istiyorum. Çünkü ithal akvaryum gübreleri inanılmaz pahalı karasal bitki gübrelerine göre.
Mayalı sistem konusunda kaygılarınıza katılıyorum. Ben de kısa bir süre sonra akvaryumun gelişimine göre, tüplü sisteme geçebilirim. Ya da balık yükümü doğru ayarlayabilirsem, tamamen "kendi dengesinde" bir tank olabilir. Fakat mayalı sistem ile büyük bir tankı çok uzun vadede istikrarlı yürütemeyeceğimi düşünüyordum ve sizin de görüşünüz bu yönde olunca, bu düşüncem iyice kuvvetlendi.
Taban için pomza taşını bir türlü bulamadım işin doğrusu. Linyiti ise bilmiyorum. Nasıl uygulamalıyım ? En alta mı, orta tabakaya serpiştirerek mi, yoksa üstlerde büyük tanecikler şeklinde mi ? Ya da toz linyitten mi bahsediyorsunuz ?
Yiğit Bey selamlar,
Tabanda kullanmak istediğim zeolit konusunda beklentimi biraz daha açayım. Bitki köklerine yakın seviyede ve az miktarda serpiştirilmiş zeolit düşünmüştüm ben. Çünkü zeolit aslında bir amonyak süngeri gibi görev yapıyor. Yani emiyor ama tuz ve ılık suyla veriyor. Keza bitki köklerinin de bu emilmiş amonyağı bir şekilde "kullanabileceğini" düşündüm. Yani az miktarda serpiştirilmiş zeolitin, bitki kökleri için bir "amonyak silosu" görevi yapması ihtimalini varsaydım. Bundan çok da emin değilim, olmayabilir. Ama bitki amonyağı ince zeolit tabakadan ememese bile, zeolitin bir süre sonra doyması sözkonusu olacağından, kısa vadede zararı olur ama uzun vadede olmaz. Ama tahmin ettiğim gibi kökler vasıtasıyla bir emme gerçekleştirilebilirse, perlit zaten geçirgen bir yapıda sayılabileceğinden, zeolit akvaryumdaki (emebileceği kadar) amonyağı emip, bitki köklerinin kullanımına hazır tutabilir. Bu da hem akvaryum bakımı ve hem de besine kolay ulaşma açısından işe yarayabilir. Denemek riskli mi olur sizce ? Sonuçta en üst katmanın 2-3 cm kadar altına, yarım cm'den daha az bir tabaka planlamıştım.
Çivi ve demir talaşı konusunda görüşlerinizi çok beğendim. Benim kafamdaki şeyden daha ötesini sunmuşsunuz. Ben demir talaşını düşünmüştüm ama tıpkı zeolitte olduğu gibi bir "tabanın hemen altına serpiştirme" planlamıştım. Bitki köklerinin bir şekilde bu demiri alabileceğini düşünmüştüm çünkü karasal bitkilerde alabiliyor. Yani paslı teneke örnekleri çok işe yarıyor. Ama bahsettiğiniz demir gübresi oluşturma fikri daha akıllıca ve çok daha kontrollü bir yöntem. Çivi atsam bile bu yöntemi deneyeceğim ve becerebilir ve sonuçlardan da memnun kalırsam, çivileri kolayca geri toplayabilirim.
Bu arada hidroklorikasidin suda negatif bir etkisi olmuyor mu ? Bitkiler ya da canlılar üzerinde ? Gerçi madensuyu ile seyreltiyorsunuz ama ne bileyim, sonuçta belki olabilir. Gerçi denediğinize ve sonuçlardan memnun olduğunuza göre, sorun olmaz sanırım.
İlgi ve bilgi paylaşımlarınız için çok teşekkür ederim. Umarım bu başlık daha da gelişip, bitki akvaryumları konusunda iyi bir kaynak olur.
Selam ve sevgiler,
Bitki tabanı, perlit, zeolit ve toprak ?
Merhaba,
[QUOTE=goktugy]Ülkemizde bulunan ve bitki tanklarında genel olarak kullanılan dere kumunu tavsiye edebilirim. Nacizane bir sorum olacak. 300-400 adet balık kuracağınız bitki tankının Co2 ihtiyacını karşılamaz mı ? [/QUOTE]
Perlit de ülkemiz ürünü yani ithal değil. Yoksa ben de öyle "yabancı markalara" para bayılma niyetinde değilim. Aslında gübreleme işi için bile alternatifler düşünüyorum. Alg patlatmayacak dozajda işe başlarsam bir yararı olabilir. Dere kumu, çok kalın bir taban için diplerin hava almasını çok zorlaştıracak. Kaldı ki perlit de yıkanınca koyu dere kumuna benziyor aslında tip olarak. Ama bazı farkları var. Örneğin PH'ı nötr yani suya sertlik etkisi yok. Bir parça daha hafif, ve daha da önemlisi yüzey yapısı itibarıyla çok iyi bir substrat. Eh bunlara bir de hem yerli malı oluşu ve hem de çok ucuz oluşu eklenince, perlit en iyi seçenek olarak karşıma çıktı. Ben 100kg aldım, 50kg'lik iki çuval halinde. 25 YTL tuttu tamamı, yani kilosu 25 kuruşa geliyor.
Bu arada Emrah Bey;
Sanırım simetri konusunda haklısınız. Aslında iki model vardı kafamda, simetri daha şık duracak gibiydi. Diğeri ise yan camlardan birinin ölü noktasına doğru hafif yükselti verip, yatay ve dikey derinlik katmaktı. Yani sol ön ile sağ arka köşe arasında, sol arka köşeye doğru parabolik bir eğimi, hem dikeyde hem de yatayda uygulamak. Bu tarz bir peyzaj görmedim örneklerde. Kafamda canlandırabiliyorum ama bitki ekimini iyi düşünmem lazım. Bu modelde kütüğe gerek kalmıyor, kayalarda da bir miktar azalma mümkün. Hatta birkaç tane ufak cam kavanozunu belli noktalarda 15cm'ye varan kumun içine hafif yatay gömerek, belki bir doğal mağara elde etmek mümkün olabilir ama kum kaymasını kontrol etmem gerekir önce. Bir de kavanozu iyice bir silikonlayıp, çevresine perlit bulaştırmak gerekecek. Doğallığı bozarsa koymam, bozmazsa, yapabilirim. Önemli olan kumun tutunması.
Bu gece 50kg'lik çuvallardan birini küvette yıkadım. Yıkarken o işi de denedim, yani bir bölgeye yükselti vermeyi. Kumun yüzeyi biraz pürüzlü gibi olduğundan, tutunabiliyor gibi geldi ama akvaryumda canlı olarak denemedikçe karar vermek zor. Ama simetri işinde hem filtre pozisyonu ve hem de farklı bölgelerdeki bitki gelişim şartları işi gerçekten bozabilir. Tavsiyeniz için teşekkürler.
Selam ve sevgiler,
Merhaba,
[QUOTE=goktugy]Ülkemizde bulunan ve bitki tanklarında genel olarak kullanılan dere kumunu tavsiye edebilirim. Nacizane bir sorum olacak. 300-400 adet balık kuracağınız bitki tankının Co2 ihtiyacını karşılamaz mı ? [/QUOTE]
Perlit de ülkemiz ürünü yani ithal değil. Yoksa ben de öyle "yabancı markalara" para bayılma niyetinde değilim. Aslında gübreleme işi için bile alternatifler düşünüyorum. Alg patlatmayacak dozajda işe başlarsam bir yararı olabilir. Dere kumu, çok kalın bir taban için diplerin hava almasını çok zorlaştıracak. Kaldı ki perlit de yıkanınca koyu dere kumuna benziyor aslında tip olarak. Ama bazı farkları var. Örneğin PH'ı nötr yani suya sertlik etkisi yok. Bir parça daha hafif, ve daha da önemlisi yüzey yapısı itibarıyla çok iyi bir substrat. Eh bunlara bir de hem yerli malı oluşu ve hem de çok ucuz oluşu eklenince, perlit en iyi seçenek olarak karşıma çıktı. Ben 100kg aldım, 50kg'lik iki çuval halinde. 25 YTL tuttu tamamı, yani kilosu 25 kuruşa geliyor.
Bu arada Emrah Bey;
Sanırım simetri konusunda haklısınız. Aslında iki model vardı kafamda, simetri daha şık duracak gibiydi. Diğeri ise yan camlardan birinin ölü noktasına doğru hafif yükselti verip, yatay ve dikey derinlik katmaktı. Yani sol ön ile sağ arka köşe arasında, sol arka köşeye doğru parabolik bir eğimi, hem dikeyde hem de yatayda uygulamak. Bu tarz bir peyzaj görmedim örneklerde. Kafamda canlandırabiliyorum ama bitki ekimini iyi düşünmem lazım. Bu modelde kütüğe gerek kalmıyor, kayalarda da bir miktar azalma mümkün. Hatta birkaç tane ufak cam kavanozunu belli noktalarda 15cm'ye varan kumun içine hafif yatay gömerek, belki bir doğal mağara elde etmek mümkün olabilir ama kum kaymasını kontrol etmem gerekir önce. Bir de kavanozu iyice bir silikonlayıp, çevresine perlit bulaştırmak gerekecek. Doğallığı bozarsa koymam, bozmazsa, yapabilirim. Önemli olan kumun tutunması.
Bu gece 50kg'lik çuvallardan birini küvette yıkadım. Yıkarken o işi de denedim, yani bir bölgeye yükselti vermeyi. Kumun yüzeyi biraz pürüzlü gibi olduğundan, tutunabiliyor gibi geldi ama akvaryumda canlı olarak denemedikçe karar vermek zor. Ama simetri işinde hem filtre pozisyonu ve hem de farklı bölgelerdeki bitki gelişim şartları işi gerçekten bozabilir. Tavsiyeniz için teşekkürler.
Selam ve sevgiler,
SON MESAJLAR
- 60*30*40 Nature High Tech Denemesi :) Kturan06, 01:48
Akvaryum Tanıtımı - Oranda Havada Asılı Kalma İsmail_0631, 01:17
Hastalıklar ve İlaçlar - Lepistesimin Kuyruğu Soldu Küçüldü Hasta Gibi İsmail_0631, 01:08
Yeni Üye Forumu - Panda Loach'larım mrah, 00:39
Sazansıgiller Tanıtımı - Transgenetik Tetra Pamukçuk/et Beni Oluşumu İsmail_0631, 23:45
Yeni Üye Forumu - Sahte Hobiciler Ve Dolandırıcılık Hakkında Hidro Dinamik, 23:15
Akvaryum Dünyasından Haberler - Monstera Bitkisi Ve Tatlı Patates Hatsunepuffer, 22:42
Bitki Akvaryumları Genel - Vahşi Beta Ve Labirentli Hobicileri, Birleşin! Suprabranchial, 22:34
Labirentliler - Bu Ürünü Kullanan Var Mı? KaanE, 22:31
Yeni Üye Forumu - Pothos Sarmaşığım Sararıp Kararıyor. KaanE, 22:02
Bitki Akvaryumları Genel - Yumurtalarda Sıkıntı Olur Mu Amatör balıkçı, 21:47
Kedi Balıkları Forumu - Ada 45p - Ada 45f - Uns 25c Gunlugu mrah, 21:40
Bitki Akvaryumları Tanıtımı - Betta Macrostoma HarunYILDIRIM, 21:28
Labirentliler Tanıtımı - 80x40x40 Bitkili Yeni Kurulumum compassheart1, 20:42
Akvaryum Tanıtımı - 🧿 En Güzel Fotoğraflarınızı Gösterin Tortuga7, 20:27
Akvaryum ve Su Altı Fotoğrafçılığı - Aquael Fzn Pro Serisi Şelale Filtre Cyber_Scout, 19:43
Malzemeler ve Yemler Forumu - Betta Dimidiata - Firefly Cyber_Scout, 19:35
Akvaryum Tanıtımı - Tetra 1500 Ex Plus Vs Fluval Fx2 Vs Fluval Fx 4 neomeo, 18:18
Filtreleme Seçenekleri - Armatür fishhyy, 16:03
Işık CO2 ve Ekipmanlar - Su Üzerindeki Tabakanın Sırrı Çözüldü Kunta kinte, 15:38
Akvaryum Bilimi - Low Tech Bitkili Tankım 60*40*40 CoryCory, 14:57
Akvaryum Tanıtımı - Mavi Melek Diye Aldığım Karideslerim GalaxyAquatics, 14:45
Cinsiyet ve Tür Belirleme - Rio Negro Biyotopundan Bir Kesit (kurulum) Hobimus, 14:39
Akvaryum Tanıtımı - 270-350 Litre Akvaryum Ölçüleri Nasıl Olur? TropheusTRe, 14:18
Akvaryum ve Tür Tavsiyesi - Betta Balıkları Arası Kavga🥲🙏🏻 Hatsunepuffer, 14:07
Labirentliler - İlk Akvaryum Deneyimim Hatsunepuffer, 13:38
Akvaryum Tanıtımı - Akvaryumda Tüy Gibi Olan Şey Nedir ogurcay, 12:12
Yosun - Sarı Prenses Erkek Dişi Belirleme YMNYURT4585, 10:43
Cinsiyet ve Tür Belirleme - İlk Akvaryumum (fotoğraflı) Hakkında MrAnason, 10:07
Yeni Üye Forumu - Betta Filtre LionelMehmet10, 09:53
Akvaryum ve Tür Tavsiyesi - Chihiros, Orionled, Creaqua Led Tavsiyesi LeventYorganci, 07:18
Işık CO2 ve Ekipmanlar - Uluslararası Biyotop Yarışmasında Gelen Dereceler Cyber_Scout, 02:44
Akvaryum Tanıtımı - Balıklar Sabahları Çok Durgun LeventYorganci, 01:53
Yeni Üye Forumu - 150 Litre İçin Dış Filtre Önerisi Cyber_Scout, 01:53
Filtreleme Seçenekleri - Oranda Kafa Kısmı Beyaz Nokta ali, 23:50
Yeni Üye Forumu - Dış Filtre Önerisi Burakaydn, 23:41
Yeni Üye Forumu - Sunsun Hw302 Vs Sobo 903f Vs Aquael Fzn Pro Ömer Kaan, 23:04
Filtreleme Seçenekleri - Blackwater Akvaryum Kurulumu... Eflatun61, 22:46
Akvaryum Tanıtımı - Cüce Vatoz Diğer Balıklara Yapışır Mı? Amatör balıkçı, 22:28
Kedi Balıkları Forumu - Akvaryum Camında Beyaz Lekeler. Cyber_Scout, 22:14
Yeni Üye Forumu - Bitkili Tankda Led Kullanımı secreteriat, 22:05
Işık CO2 ve Ekipmanlar - Ramirezi Akvaryumu Önerileri PufferKingdom, 21:44
Güney Amerikan Cichlidleri Tanıtımı - Japon Uyku Sorunu LionelMehmet10, 21:21
Sazansıgiller - Yine Yeniden Flower Horn MehmetGok, 21:21
Orta ve Kuzey Amerikan Cichlidleri Tanıtımı - Ne Besleyebilirim? YMNYURT4585, 21:20
Akvaryum ve Tür Tavsiyesi - Önerilerinizle Birlikte Yeni Akvaryum Kurulumu lepistesvebetta, 21:17
Yeni Üye Forumu - Japon Blue Lepistes Taha⚡, 21:08
Cinsiyet ve Tür Belirleme - Su Kaplumbağası Cinsiyeti Ve Bakım-beslenmesi Cyber_Scout, 21:06
Sürüngenler ve Amfibyumlar - Sunsun 603b Filtre Dizilimi? Rüzgar eser, 21:06
Filtreleme Seçenekleri - Beta Balığında Kuyruk Kısması Ve Renk Solması Cyber_Scout, 20:56
Yeni Üye Forumu
GÜNCEL 100 TANITIM
SON İLANLAR
- Full Spectrum Zaman Ayarlı Akvaryum Aydınlatma Standart Moss 02:20
- Full Spectrum Bitkili Akvaryum Işığı(armatür Led) Standart Moss 02:20
- Mangrow - Yatı Kökleri Arıyorum Kuduoglu 00:50
- 38 Cm+ Dev Koi Toplam 3 Koi 1 Vatoz Kuduoglu 00:50
- Sessiflora Bitkisi Satılık Doguhanka 00:36
- Ista Co2 Difüzör Doguhanka 00:36
- Creaqua Doğal Dekor Tek Parça TayfunSylkn 00:28
- Hobiciden Kaliteli Bitkiler sakal34 23:28
- Demasoni Yavru 2cm tarikyksl 23:19
- Afrika Cichlidleri devito 23:05
- 2 Cm Albino Düz Mavi Göz Vatoz Erdal 42 22:59
- Aykılıç Çifti ali özer 22:56
- Amazon Hançeri HLLDNLYC 22:44
- Hobiciden Yavru Cüce Vatoz HLLDNLYC 22:44
- Creaqua Firefly V2 150cm 100watt Ayaklı Armatür Hiko 22:36
- Chihiros Stand Vivid & Wrgb Hiko 22:36
- Neolamprologus Tretocephalus Tembwe Hiko 22:36
- Hb White Lepistes omererbas 22:12
- Electric Blue Acara / Platinum Marble Melek omererbas 22:12
- Bitki,karides,discus Vb. Türlere Özel Osmos Sistem zafer3885 21:50
- Zateksuaritma Akvaryum Arıtma Sistemleri Reef Seri zafer3885 21:50
- Özel Moss Türleri. smithiseek 21:46
- Kullanılmamış Kapalı Aktif Topraklar. smithiseek 21:46
- Wild Betta-killifish-çeşitler Cyber_Scout 21:34
- Low Tech Ve High Tech Bazı Bitkiler hll_aquascaping 21:00
- Co2 Tüp ,akvaryum Malzemeleri Vs Güncel hll_aquascaping 21:00
- Blood Mary Karides(kargo Mevcut) hll_aquascaping 21:00
- 2.67 Tüp Furcifer 20:34
- Dennerle Akvaryum Full Furcifer 20:34
- Creaqua Nano Elit Furcifer 20:34
- Fluval 107 307 Ve Jbl E701 Sıfır Kapalı Kutu propecia 19:27
- 1 Metre Set Akvaryum Veya Tek Tek propecia 19:27
- Fluval 207 sametyildiz 19:26
- Taşınma Nedeniyle Toplu Satış ***çok Uygun*** Kfat 19:18
- 100cm Ceraqua Firefly Armatür egedin 18:53
- Needle Leaf Java Fern egedin 18:53
- Vallisneria Gigantea Rubra (kırmızı Dev Saz) egedin 18:53
- Bolbitis Heudelotii, Trident Fern metsi 18:46
- Akvaryum 30*30 metsi 18:46
- 40x40x40, Resun Air 8000, Isıtıcı, Yati Kök MurathanM 18:38
- Geophagus Arıyorum MurathanM 18:38
- Dişi Ramirezi (german Blue) TurX 18:35
- 40x40x40 Yada Sumplu 50x40x40 Akvaryum Arıyorum TurX 18:35
- Basit Tür Başlangıç Bitkileri GOLDFISH 18:29
- Elma Salyangozu (özel Tür) GOLDFISH 18:29
- ❗️🔹️ N P K ➕️ Fe ➕️ Excel ➕️ Yosun Giderici 🔹️❗️ F13K 17:53
- Microfex( Dero Worm) & Beyaz Kurt & Sirke Kurdu Amati340 15:09
- Su Piresi+ Yeşil Su & Infusoria & Yetişkin Artemia Amati340 15:09
- Ista Yüzey Temizleyici (surface Skimmer) I521 Amati340 15:09
- Ramshorn Salyangoz (10 Adet) Amati340 15:09
KULLANICILAR
- 63 Online Kullanıcı, 34 Üye
Online Kullanıcılar
AlperenCan,
thelastluck,
ciways,
Faruk57,
Hidro Dinamik,
dekul,
sinan çelik,
sina cen,
Hoppala,
yajajay,
ziglog,
Kalibasa,
hasancan77,
mrah,
LedZeppelin,
MuratOzdemir,
osmandbnl,
kambortam,
EKAR,
Hobimus,
İbrahimY,
achiiles_622,
ihunal,
Alperkoskler,
LionelMehmet10,
Ömer Kaan,
ternapi,
Laetacara,
lepistesvebetta,
KÇetintaş,
MurathanM,
Rafayel,
scorpion26,
Anyy,
vetalisa,
FORUM İSTATİSTİKLERİ
- 3,797,668 Mesaj
- 408,613 Konu
- 91 Forum
- 145,128 Forum Üyesi
- 1,466 Özel Forum Üyesi
- 29 Kıdemli Akvarist
- 1,941 Dün Giriş Yapan Üye
Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.

