Karmaşıklıktan sadeliğe: Bitkili akvaryumun evrimi

Fotoğraf:


Boyut (cm): 80x28x44

Kapasite (litre): 100 lt

Canlılar:
Bitki: Cryptocoryne wenditii green
Balık: Cüce vatoz (1 erkek, 3 dişi), 9 Rasbora, 6 Neon Tetra

Malzemeler:
Tetra Tec EX 700 Dış Filtre
1 adet Sylvania Aquastar 24w 550mm 16mm çaplı lamba
1 adet Sylvania Grolux 24w 550mm 16mm çaplı lamba
Isıtıcı (25 derece)

Akvaryum Bakımı:
Haftada 1 yaklaşık %30 dip çekimi ve su değişimi.

Kullanılan Yemler:
JBL Pleco
SERA Flora Bitkisel yem

Kullanılan İlaçlar ve/veya Katkılar:
yok

Yaklaşık 1 yıl önce, ilk akvaryumumu, arkadaşım Eray Gurdogan'ın yardımı ve yönlendirmeleriyle kurmuştum. İlk olmanın hevesi ve acemiliğiyle, sanırım bir çok kişi gibi ben de "o da olsun, bu da olsun" psikolojisiyle hareket ettim o zaman ve küçük sayılabilecek bir tank içersinde çok çeşitli bitki ve balık türünü bir araya getirdim.



Zaman içinde balık türlerinde azaltma yapsam da (Akvaryumumun ilk ev sahipleri lepistesleri, kurulum aşamasında bana veren Eray'a geri verdim) bitkilerde budama dışında bir azaltmaya gitmeyi düşünmemiştim.

Ta ki, sonradan forumda da takip ettiğim kadarıyla bir çok kişinin başına geldiğini gördüğüm, baş belası sakal yosunu karşıma çıkıncaya kadar. İlk başlarda budamalarla kontrol altında tuttuğumu düşündüğüm bu yosun, gün geçtikçe kontrolden çıktı ve neredeyse tüm hevesimle birlikte akvaryumumun güzelliğini de aldı götürdü.



Tabi ben araştırıp bu sakal yosununu toptan yok edecek kesin bir sonuç bulamadıkça, daha da hevesim kaçtı.

Ne yapayım edeyim diye düşünüp dururken, Eray'ın bir ziyareti sırasında spontane bir şekilde akvaryumu yeniden kurma işine giriştik.

Ancak bu "yeniden kurma" işi, sıfırdan akvaryumu kurmak yerine, içindeki canlılara dokunmadan, onlarla birlikte akvaryumu dönüştürme ve bir yandan da derin bir temizlik yapma işi olarak gelişti.

İlk olarak bütün bitkileri sökerek, sakal yosunu bulaşmış bütün yaprakları ve gövdeleri budadık. Gerçekten çok az yeni çıkmış fiziller kaldı geriye... Diğerleri olduğu gibi çöpe gitti.

Ardından dekor olarak kullandığım volkanik taşları ve moss sarılı mango kökünü çıkarıp bir güzel yıkadık.

Bu arada filtre ve içindeki malzemeleri ile, hortumlarını da temizledik. Akvaryumun dibini iyi çekebilmek adına, suyu birkaç kez çekip, filtreleyerek geri verdik.

Ama tüm bunları yaparken, bu sakal yosunu gerçekten de ne inatçı bir mahlukatmış, onu da öğrendik.

Önce, diş fırçasıyla yaptığımız mücadele, sakal yosununa pek bir etki etmedi. Mango kökü ve taşlardaki yosunların mevcudiyetinin diş fırçasından pek de etkilenmediğini fark ettik.

Mango köküne yaptığımız zımparalı müdahale, biraz daha iyi bir çözüm gibi duruyordu. Ancak kıvrımların içlerine çok fazla giremediğimiz için, yosunu "haşlama" yöntemiyle yok etmeyi denedik.

Geniş bir kovaya koyduğumuz kökü, kaynar suyu üzerine dökerek ve bu suda bekleterek ve bunu 2 kez tekrarlayarak yosundan kurtulmayı umduk.

Bu arada aynı şeyi taşlar için de düşündük. Sonradan aklımıza "haşlamak" yerine doğrudan "yakmak" fikri geldi. Neden olmasın dedik ve ocağın başına geldik. (Tüm bunları, eşimin bu sayfayı okumayacağına olan inancımın verdiği cesaretle yazıyorum!)




Gerçekten, bu yosunlardan yakarak kurtulacağımaz inandık ve denedik. Ama yanılmışız!

Yaktıktan sonra kaptaki suya koyduğumuzda gördüğümüz, yosunların olduğu gibi durduğuydu... Üstüne yine diş fırçasıyla mücadelemiz fayda etmeyince, bu kez bulaşık telini devreye soktuk.



E artık olsun değil mi? Ne? Hala mı var yosun? Evet azalmakla birlikte var... !

Yakmanın, bu yosuna etki etmemesi bize gerçekten inandırıcı gelmedi ve bir kez daha denedik. Ancak bu kez çok daha uzun süre yaktık. Neredeyse taşlar kızarmaya bile başlamıştı ve baktık ki mutlu sonuca ulaşmışız.



Sıra olabildiğince sakal yosunundan arındırmaya çalıştığımız tüm bu malzemeyi tekrar tanka yerleştirmeye geldi.

İşte tam bu noktada bir karar vermem gerekti. Eskisi gibi orman kılıklı bir tank mı yoksa daha sade ve sakin bir tank mı?

Evet bu kez sadeliği tercih ettim.

Eray'ın "cüce vatozlarımın küpünü akvaryumun merkezine yerleştirerek, etrafını kayalarla süslemek ve bu kayaların arasında da bitkileri sepriştirmek" fikrini anında benimsedim ve Eray'ın bunu uygulamasını keyifle izlerken, bir yandan da fotoğraf çektim.





Sonuç olarak, akvaryumda bitki olarak bir tek Cryptocoryne Wenditii Green, balık olarak da Cüce vatoz (1 erkek, 3 dişi), Rasbora, Neon Tetra kaldı.

Koyduğumuz yeni suyun yanı sıra, akvaryumdan çektiğimiz suyun bir miktarını da tekrar filtreleyerek tankı doldurduk, geçici bir süre için takviye olarak bir iç filtre taktık.

Ayrıca ışıklandırmayı da günde 4 saate düşürdüm (1 saat sabah, 3 saat akşam) ve yemleme miktarını da iyice azalttım.



Bakalım yosun yeniden başa bela olacak mı?

Ama şu da var, şimdi karşından bakınca o eski cümbüş görüntünün yanında, şu anki sadelik ve dinginlik bana çok daha iyi geldi...

Bu vesileyle Eray Gurdogan'a da bir kez daha buradan teşekkür ediyorum.

Ahmetim elimizde daha fazla lav kayamız olsaydı çok daha güzel olacaktı fakat bu haliyle de cidden çok güzel ve doğal oldu. Cryptocoryne'ler geliştikçe çok daha güzel olacak. Bekleyelim görelim.

Bu arada su değişimini düzenli olarak aksatmadan yap ki şu sakal yosunu bir daha türemesin :)

Mutfağı da temizlemişsindir umarım, hanıma yakalanma da :)

Sevgiler kardeşim.

Sakal yosunu yüksek fosfattan kaynaklanmaktadır fosfat düşürücü dış filtre malzemeleri alırsan bu sorununu çözmüş olursun ayrıca Sae balığı da bu yosunu afiyetle yiyor ve temizliyor.2 tane alsan işini görür.

Keyifli bir yazı olmuş sıkılmadan okudum. Taşları yakma fikri gerçekten enteresan =) Yakın zamanda bende sizinkine benzer bir işe girişeceğim. Yati dallarımda ve anubiaslarımda siyah fırça yosunları var. Bu konuda forumda çamaşır suyu ile bitkilerin fırça yosunundan arındırıldığını okudum anubiaslarımda bunu deneyeceğim ama kökler için kararsızım. Çamaşır suyu kullansam kökler tarafından emilen kısmını yok edebilir miyim bilmiyorum. Siz köklerdeki yosunlar için nasıl bir uygulama yaptınız?

Kökteki sakal yosunundan kurtulmanın çaresinni kökü zımparalamakta bulduk :) akan su altında 30 dakika zımparaladık. Lav kayaları için denemediğimiz yöntem kalmadı. Fırçaladık, kaynattık, bılaşık teli kullandık en son da yakmayı denedik. Yakmak bir nebze işe yaradı ama aradan yanmayanlar da çıktı. Ne menem şeyse bu sakal yosunu ateş bile zor yaktı. Bizim bu akvaryumda su değişimleri biraz aksatıldığı için ve de sıvı gübre kullanılmadığından sakal yosunu sardı. Bundan sonra daha dikkatli davranıp en azından su değişimlerine dikkat edilecek.

NOT: Ben önceleri SAE besledim ve bir faydasını görmedim, hatta SAE bir kere yeme alıştı mı bitkilere yanaşmamıştı bile, ufacııkken almıştım sonradan hamsi kadar büyüdü. Sonra da tabandaki diğer balıklara kök söktürdü. Çıkarmak zorunda kaldım. Sakala değil ama saç yosunu mücadelesinde faydalı olduğunu söyleyebilirim.

Sevgiler sayıgılar

Eray

Neyse

Abi gösterdiğiniz çaba gerçekten takdir edilecek cinsten inşallah yeniden türemezler. Bu yosunu kökünden koparmak gerçekten zor zımparalandığında birkısmı kökte kalıp yeniden çoğalmazlarmı acaba.  

[QUOTE=R. Ünal]Abi gösterdiğiniz çaba gerçekten takdir edilecek cinsten inşallah yeniden türemezler. Bu yosunu kökünden koparmak gerçekten zor zımparalandığında birkısmı kökte kalıp yeniden çoğalmazlarmı acaba.  [/QUOTE]

Zımparayla rahatça ulaşabildiğim yerlerde sorun yok gibi görünüyor şimdilik. Ancak kıvrımların arasında, zımparanın rahat ulaşamadığı yerlerde kalanlar olduğunu gördüm dün gece ve bu yazıyı yazdıktan sonra, kökü tekrar çıkarıp onları da bıçakla kazımaya çalıştım... biraz da, yakmamaya özen göstererek tütsüledim...

Bu arada o kadar yakmamıza rağmen, birkaç taşta hala yosun kaldığını da farkettim. Onları da çıkarıp, tekrar yaktım. Gerçekten çok inatçı bir mahlukatmış...

Ben sizin mesajları okuduktan sonra iyiden iyiye çamaşır suyu kullanmaya karar verdim çünkü bu canlıyı öldürmeden kurtulmak zor. 

Çamaşır suyunun balıklara zararı yok mu peki? Yani sonuçta klor var içinde ve biz musluk sudaki kloru bile dinlendirerek uçurup öyle koyuyoruz akvaryuma.?
miskinkedi2014-01-12 14:27:17

Ben sizin gibi malzemeleri tamamen çıkartıp işlem yapacağım akvaryuma doğrudan eklemeden önce küçük bir akvaryumda test edebilirim. Ama dediğiniz gibi işlemden sonra malzemeleri çamaşır suyundan arındırma konusunda pek bir fikrim yok acelemde yok aslında birşekilde ondanda arındırabilirim diye tahmin ediyorum..

Bitkiler üzerideki çamaşır suyu kalıtısını bol akan su latında durulayarak yok edebilirsiniz ancak taş ,kaya, kum ve köklerden arındırması uzun sürecektir, hele ki bizim kullandığımız lav kayalarının gözeneklerinden çamaşır suyundan kısa sürede kurtulmamız neredeyse imkansız. Çok uzun süre durulamak ve hatta bir müddet de temiz suda bekletmek lazım,

Sevgiler saygılar

Hocam geçmiş olsun. Oldukça fazla emek harcamışsınız. İlla ki incelemişsinizdir ama yazınızda göremedim. Şunu merak ediyorum. Excel bu yosuna karşı etkili olamıyor mu?? Mekanik temizlik ve excelle kurtulabilirdiniz sanki??

Yosun konusunda kesinlikle excel diyorum.karides yavrularina zarari oldugu söyleniyor. Fakat sizde karides yok sanirim. Kesinlikle kullanin.
İstikrarınızıda tebrik ediyorum

[QUOTE=karaefe]Yosun konusunda kesinlikle excel diyorum.karides yavrularina zarari oldugu söyleniyor. Fakat sizde karides yok sanirim. Kesinlikle kullanin.
İstikrarınızıda tebrik ediyorum[/QUOTE]