Japonda Üretim
Gönderim Zamanı: 23 Temmuz 2009 10:39
Merhba arkadaşlar;
Dün gece 1 civarlırı japonum yavru bıraktı.Herhalde 3 bin kadar yumurta var.Ben bu yavruları en az hasarla yani en az ölümle kurtara bilirim.Önerlilerinizi ve tavsiyelrinizi bekliyorum.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 23 Temmuz 2009 10:51
Japon üretimi
Birkaç koşulun yerine getirilmesi ile üretimi kolay balıklardır. En kötü tarafı ise süper güzel anne babadan yüksek oranda kısa kuyruklu biçimsiz yavruların çıkması. Yavrular büyüdüğünde bunların gelmişine geçmişine saydırmayacaksanız üretin. Bu hayvancıklar doğal değil, doğada yok. Soyağacı bir dere sazanına dayanıyor, seçim yoluyla Çinliler önce rengini kızartmışlar sonra da bu biçimlere getirmişler, uygar toplumların eline geçince de şimdi gözümüze hoş gelen bu hilkat garibeleri ortaya çıkmış.
Cinsiyet ayırımı yumurtlama döneminde erkeklerin yanaklarındaki beyaz benek benzeri noktalar ile. Bir de dişilerin anüs bölgesindeki beyaz çıkıntılı yumurtlama tüpü mü dersiniz işte oradan.
Kaliteli yavru için şansınıza, birkaç nesilden beri aynı görünümde gelenlere, denk gelmek gerek. Ya da siz 5–10 sene uğraşacaksınız, başka yolu var mı bilmiyorum. Genetikçilere sormak gerek.
Önce yumurtlama akvaryumunu tarif edeyim. Bildiğiniz koca bir tank olacak büyüklüğü damızlıklarınızın boyutunuza ve sayısına bağlı. Aynı anda yumurtlatacağınız üç tane irice dişi için 120x35 taban boyutlu yeter. Bunlardan da ancak 2000–4000 yumurta çıkıyor. Genişliğini dar tuttum dikkat edin.
Sonra ince çıtalardan; camların içinden ölçü 119x34 ise 118x34.5 boyutlarında köşelerde birer cam çivisi çapında fakat daha uzun çivi ile petek çerçevesi gibi dikdörtgen bir çerçeve yapın. Bunun da üzerine balıklarınızın yüzgeçlerinin girmeyeceği delik boyutlarında bir ağ gerin. Ya da file hortum denilen 10 cm çapında kırmızı renkli naylon hortumlardan alın. Bunların baklava şeklinde delikleri vardır. Boylamasına kestiğinizde sizin 35 cm lik çerçevenin üzerini gerdirerek kaplıyor. Ayrıca hortum biçiminde olmayıp belirli enlerde üretilenleri de var, arayıp bulmak lazım. Gerek hortum gerek açık olarak üretilenler endüstride parça yüzeylerini darbelerden koruma amacıyla kullanılıyor. Bunların ağlara göre avantajı yumurtlayan balıklar takılmıyor. Dezavantajı ise baklava biçimlerini oluşturan naylon tellerin kalın olması. Bu nedenle ağa göre daha çok yumurta yapışıyor.
Japon ve benzeri yumurta döken balık türlerinde yumurtlama akvaryumunun tabanına iri taş cam bilye önerilir. Ya da bol ince yapraklı bitki türleri veya rafya. Bunlar dişilerin kendi yumurtaları ile beslenmesini sağlayan verimsiz yollardır. Akvaryumunuzu taze su ile doldurun ve gerekirse birkaç gün aktif karbonlu filtre ile temizleyin. Üzerine ağ gerdiğiniz çerçeveyi su yüzeyinden balıkların iriliğine göre 10–15 cm aşağı hafif eğimli olarak sıkıştırın. Dikkat ederseniz yukarıda çerçevenin genişliğini akvaryumun iç genişliğinden biraz büyük yazdım eğim ve sıkıştırma bu nedenle sağlanıyor. Eğimli olması herhangi bir koşul değil sadece sıkıştırabilmek için 5–6 mm genişlik farkı nedeniyle zorunlu durum.
Yüzeye yakın olması ise sudan ağır olan yumurtaların ağdan geçerek kısa sürede aşağı, korunmuş bölgeye çabuk ulaşmaları için. Japonlarınki gibi yumurtası dokunduğu yere yapışanların, yumurtalarından ağın tellerine yapışanlar dişi tarafından yenilecektir, bu nedenle filenin sıklığı balıkların takılmayacağı kadar küçük, fakat aşağı bölgeye inemeyecekleri büyüklükte olmalı ki az yumurta yapışıp yensin.
B. Rerio (zebra da daha ince gözlü ağ ile aynı şekilde yumurtlatılır) gibi yumurtası yapışmayanlarda yumurta ancak kenarlarda çerçevede kalır.
Yumurta veren çiftleri siz farkına varmadan yumurtlamaması için ayrı akvaryumlarda tutabilirsiniz. Erkeklerin yanında ise yavrusunu almak istemediğiniz fakat yumurta döken bir dişi onları formda tutmak amacıyla bırakılabilir. Bu erkeklerin o dönemde sürekli sperm üretmesini sağlıyor.
Dişi erkek aynı akvaryumda kalacaklarsa suyun çok eskimiş olması gerekir. Arada sizin kontrolünüz dışında yumurtlayan dişiler olabilir. Bu önemli değil, önemli olan yumurtlama akvaryumundan binlerce yumurtaya bir anda sahip olmanız ve vereceğiniz aynı uğraş ile çok daha fazla balık büyütmenizdir. Zamanımız, artık verim çağıdır. Ayırdığınız aynı zaman içerisinde, 1000 balık yerine 5000 balık almanız maliyetlerini düşürür. Aynı enerji ve iki kat su sarfiyatı ile 5–10 kat ürün almanız demektir bu. Sadece yem giderleri birim balık başına yakın değerde olur. Eşit değil yakın. Sizin uğraşlarınız da boşa gitmez.
Dişinin karnına dokunduğunuzda veya hafif sıktığınızda yumurta dökülüyorsa, ister dişi ve erkekler ayrı tankta dursun ister aynı tankta, içine taze su doldurduğunuz çerçevesine ağ gerdiğiniz tanka alınca, ilkbahar yağmurlarının etkisi gibi kovalamaca başlar. Dişlerin yumurtalarını dökebilmesi daha kolaylaşır. Erkekler boğa gibi dişileri kovalayıp sıkıştırarak yumurtaların dökülmesine yardımcı olurken spermlerini de saçarlar. Dar uzun akvaryumda kovalan dişiler bir kenara gelip geri dönüp diğer kenara giderken daha önce döktükleri yumurtalar çoktan ağı geçip güvenli bölgeye inmiştir. Bu arada dokunup ağa yapışanları dişiler yemeden geçmezler. Atacağınız erkek sayısı mutlaka dişilerden fazla olsun. Bir dişiniz varsa iki erkek, ama 3 dişi koyduysanız 6 yerine 4–5 erkek yeterlidir.
Yumurtlama işinin bitiminde, balıklar alınır. Hava taşı ve ısıtıcı yerleştirilerek sıcaklık 28 dereceye ayarlanır. Bunların sonradan konulması hortuma ve ısıtıcıya yumurtaların yapışmaması içindir. Bu sıcaklıkta yumurtlar 7. gün yüzebilecek gelişim değişimini geçirmişlerdir. Artık çerçeveyi alabilirsiniz. İnce uzun biçimleri ile oldukça nazik bedenli yavruları zedelememek için birkaç hava taşı ile zayıf hava verilmeli. Tek taş ile bol hava verilmesi yüzlerce yavrunun ölümüne neden olur.
İlk gün kuru yem, haşlanmış yumurta sarısı ve hemen ardından artemia verilebilir. Her gün, bir çubuğa bağladığınız hava hortumu ile dipten su çekerek %30–40 su değişimi yapılmalıdır. Yavruların çoğunluğunun yiyeceklere ulaşması için bol yapılan yemleme dibi çabuk kirletir. Bu su çekimi sırasında hortumun ucunu yavru çekmemek için mümkün olduğu kadar iyi gözleyin. Hortumdan kaçan yavruları sakatlansalar da geri atın. Onlar ölmeden kalıp büyüyemeseler de diğer büyüyenler kardeşlerini yiyecektir. Sakatlanmadığı halde iyi beslenemeyip büyüyemeyenler de diğerlerine yem olacaktır. Herbivaryus sazanlar ilk dönemlerde etçildir. Bir hafta sonra sünger iç filtre koyabilirsiniz. (ALINTIDIR)
Birkaç koşulun yerine getirilmesi ile üretimi kolay balıklardır. En kötü tarafı ise süper güzel anne babadan yüksek oranda kısa kuyruklu biçimsiz yavruların çıkması. Yavrular büyüdüğünde bunların gelmişine geçmişine saydırmayacaksanız üretin. Bu hayvancıklar doğal değil, doğada yok. Soyağacı bir dere sazanına dayanıyor, seçim yoluyla Çinliler önce rengini kızartmışlar sonra da bu biçimlere getirmişler, uygar toplumların eline geçince de şimdi gözümüze hoş gelen bu hilkat garibeleri ortaya çıkmış.
Cinsiyet ayırımı yumurtlama döneminde erkeklerin yanaklarındaki beyaz benek benzeri noktalar ile. Bir de dişilerin anüs bölgesindeki beyaz çıkıntılı yumurtlama tüpü mü dersiniz işte oradan.
Kaliteli yavru için şansınıza, birkaç nesilden beri aynı görünümde gelenlere, denk gelmek gerek. Ya da siz 5–10 sene uğraşacaksınız, başka yolu var mı bilmiyorum. Genetikçilere sormak gerek.
Önce yumurtlama akvaryumunu tarif edeyim. Bildiğiniz koca bir tank olacak büyüklüğü damızlıklarınızın boyutunuza ve sayısına bağlı. Aynı anda yumurtlatacağınız üç tane irice dişi için 120x35 taban boyutlu yeter. Bunlardan da ancak 2000–4000 yumurta çıkıyor. Genişliğini dar tuttum dikkat edin.
Sonra ince çıtalardan; camların içinden ölçü 119x34 ise 118x34.5 boyutlarında köşelerde birer cam çivisi çapında fakat daha uzun çivi ile petek çerçevesi gibi dikdörtgen bir çerçeve yapın. Bunun da üzerine balıklarınızın yüzgeçlerinin girmeyeceği delik boyutlarında bir ağ gerin. Ya da file hortum denilen 10 cm çapında kırmızı renkli naylon hortumlardan alın. Bunların baklava şeklinde delikleri vardır. Boylamasına kestiğinizde sizin 35 cm lik çerçevenin üzerini gerdirerek kaplıyor. Ayrıca hortum biçiminde olmayıp belirli enlerde üretilenleri de var, arayıp bulmak lazım. Gerek hortum gerek açık olarak üretilenler endüstride parça yüzeylerini darbelerden koruma amacıyla kullanılıyor. Bunların ağlara göre avantajı yumurtlayan balıklar takılmıyor. Dezavantajı ise baklava biçimlerini oluşturan naylon tellerin kalın olması. Bu nedenle ağa göre daha çok yumurta yapışıyor.
Japon ve benzeri yumurta döken balık türlerinde yumurtlama akvaryumunun tabanına iri taş cam bilye önerilir. Ya da bol ince yapraklı bitki türleri veya rafya. Bunlar dişilerin kendi yumurtaları ile beslenmesini sağlayan verimsiz yollardır. Akvaryumunuzu taze su ile doldurun ve gerekirse birkaç gün aktif karbonlu filtre ile temizleyin. Üzerine ağ gerdiğiniz çerçeveyi su yüzeyinden balıkların iriliğine göre 10–15 cm aşağı hafif eğimli olarak sıkıştırın. Dikkat ederseniz yukarıda çerçevenin genişliğini akvaryumun iç genişliğinden biraz büyük yazdım eğim ve sıkıştırma bu nedenle sağlanıyor. Eğimli olması herhangi bir koşul değil sadece sıkıştırabilmek için 5–6 mm genişlik farkı nedeniyle zorunlu durum.
Yüzeye yakın olması ise sudan ağır olan yumurtaların ağdan geçerek kısa sürede aşağı, korunmuş bölgeye çabuk ulaşmaları için. Japonlarınki gibi yumurtası dokunduğu yere yapışanların, yumurtalarından ağın tellerine yapışanlar dişi tarafından yenilecektir, bu nedenle filenin sıklığı balıkların takılmayacağı kadar küçük, fakat aşağı bölgeye inemeyecekleri büyüklükte olmalı ki az yumurta yapışıp yensin.
B. Rerio (zebra da daha ince gözlü ağ ile aynı şekilde yumurtlatılır) gibi yumurtası yapışmayanlarda yumurta ancak kenarlarda çerçevede kalır.
Yumurta veren çiftleri siz farkına varmadan yumurtlamaması için ayrı akvaryumlarda tutabilirsiniz. Erkeklerin yanında ise yavrusunu almak istemediğiniz fakat yumurta döken bir dişi onları formda tutmak amacıyla bırakılabilir. Bu erkeklerin o dönemde sürekli sperm üretmesini sağlıyor.
Dişi erkek aynı akvaryumda kalacaklarsa suyun çok eskimiş olması gerekir. Arada sizin kontrolünüz dışında yumurtlayan dişiler olabilir. Bu önemli değil, önemli olan yumurtlama akvaryumundan binlerce yumurtaya bir anda sahip olmanız ve vereceğiniz aynı uğraş ile çok daha fazla balık büyütmenizdir. Zamanımız, artık verim çağıdır. Ayırdığınız aynı zaman içerisinde, 1000 balık yerine 5000 balık almanız maliyetlerini düşürür. Aynı enerji ve iki kat su sarfiyatı ile 5–10 kat ürün almanız demektir bu. Sadece yem giderleri birim balık başına yakın değerde olur. Eşit değil yakın. Sizin uğraşlarınız da boşa gitmez.
Dişinin karnına dokunduğunuzda veya hafif sıktığınızda yumurta dökülüyorsa, ister dişi ve erkekler ayrı tankta dursun ister aynı tankta, içine taze su doldurduğunuz çerçevesine ağ gerdiğiniz tanka alınca, ilkbahar yağmurlarının etkisi gibi kovalamaca başlar. Dişlerin yumurtalarını dökebilmesi daha kolaylaşır. Erkekler boğa gibi dişileri kovalayıp sıkıştırarak yumurtaların dökülmesine yardımcı olurken spermlerini de saçarlar. Dar uzun akvaryumda kovalan dişiler bir kenara gelip geri dönüp diğer kenara giderken daha önce döktükleri yumurtalar çoktan ağı geçip güvenli bölgeye inmiştir. Bu arada dokunup ağa yapışanları dişiler yemeden geçmezler. Atacağınız erkek sayısı mutlaka dişilerden fazla olsun. Bir dişiniz varsa iki erkek, ama 3 dişi koyduysanız 6 yerine 4–5 erkek yeterlidir.
Yumurtlama işinin bitiminde, balıklar alınır. Hava taşı ve ısıtıcı yerleştirilerek sıcaklık 28 dereceye ayarlanır. Bunların sonradan konulması hortuma ve ısıtıcıya yumurtaların yapışmaması içindir. Bu sıcaklıkta yumurtlar 7. gün yüzebilecek gelişim değişimini geçirmişlerdir. Artık çerçeveyi alabilirsiniz. İnce uzun biçimleri ile oldukça nazik bedenli yavruları zedelememek için birkaç hava taşı ile zayıf hava verilmeli. Tek taş ile bol hava verilmesi yüzlerce yavrunun ölümüne neden olur.
İlk gün kuru yem, haşlanmış yumurta sarısı ve hemen ardından artemia verilebilir. Her gün, bir çubuğa bağladığınız hava hortumu ile dipten su çekerek %30–40 su değişimi yapılmalıdır. Yavruların çoğunluğunun yiyeceklere ulaşması için bol yapılan yemleme dibi çabuk kirletir. Bu su çekimi sırasında hortumun ucunu yavru çekmemek için mümkün olduğu kadar iyi gözleyin. Hortumdan kaçan yavruları sakatlansalar da geri atın. Onlar ölmeden kalıp büyüyemeseler de diğer büyüyenler kardeşlerini yiyecektir. Sakatlanmadığı halde iyi beslenemeyip büyüyemeyenler de diğerlerine yem olacaktır. Herbivaryus sazanlar ilk dönemlerde etçildir. Bir hafta sonra sünger iç filtre koyabilirsiniz. (ALINTIDIR)
Bunuda incelemenizi tavsiye ederim;
Saygılar,
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 23 Temmuz 2009 12:24
Burak ben bu akvaryun içine çerçeve ağ germe işini anlayamadım ,kafamda canlandıramadım.üstte anaç balıklar olacak,altlarına bir ağ gerilecek,yumurtalar aşağı düşecek?Bu mu?Yumurtlama ne kadar sürecek,bittiği nasıl anlaşılacak?Anaç balıklar hangi şartlardaki akvaryuma alınacak?Hadi bazı varyeteler tükendi diyelim,nerede tekrardan balıklar çaprazlaştırılıp varyeteler üretilecek.Birkaç aydır baktığım bubble eye(balongöz japon)japonlarım gayet sağlıklı reszimleri gelecek yakında.Fakat piyasada neredeyse yok gibi,Ankarada diyelim.Bazı sitelerde 100 tl olduğunu duydum.Bu varyetenin hassas oluşundan dolayı gelmiyor mu acaba?Teşekkürler.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 23 Temmuz 2009 12:44
Ağ germe işi yumurtaları korumak amacıyla tasarlanmış bir sistem.Konu hakkında çok detaylı bilgi ve tecrübem yok fakat burdan anladığım şu.Mesela canlı doğuranları yavruluğa alırız yavrulukta plastik elek gibi bir parça vardır.Yavrular burdan aşağıya düşer ve güçsüz oldukları için yukarıya çıkmaları zaman alır.Bizde bu durumu kısa sürede farkedersek yavruların geneli kurtulmuş olur.Ağ germe olayıda tıpkı buna benzer bir sistem.Yumurtlama yaklaşık olarak 3 saat civarı sürer diye biliyorum.Yumurtlama bittiğinde çiftler diğer balıkların olduğu ana tanka alınabilir.Anaçlar alındıktan sonra litre başına bir damla olacak şekilde metilen mavisi damlatılır.Bunun sebebi yumurtalarda mantarlaşma olmasını engellemek ve daha fazla sayıda yavru alabilmektir.Ayrıca makale de belirtildiği gibi alınan yavruların genel anlamda formları bozuk ve şekilsiz oluyormuş.Kendi balıklarınızdan alacağınız yavruların aynı formda olması için bayaa bi çaba harcamanız gerekecek gibi.Bildiklerim bu kadar japon konusunda daha uzman arkadaşlar mutlaka aklınıza takılan soruların cevabını verecektir.
Saygılar,
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir