Japon Balığı Akvaryumum Da Eksiklik Var Gibi

Merhaba
2 gün önce 1 senedir hiç kullanmadığım 40 litrelik akvaryumumu açtım. İçine ne yazık ki yanlış bir şey biliyorum ama şebeke suyunu direk koydum. Sonrasında ince kum aldım onu sadece su ile yıkayıp bulanıklığını aldım ve akvaryuma koydum. Ardından iç filtreyi, termostatlı ısıtıcıyı ve termometreyi yerleştirdim termometre şuan 24 dereceyi gösteriyor. Ardından ne kadar özenle suyu koysam da kumu hiç karıştırmadan koysam da su yine bulandı ve iki gündürde bulanıklıgı gitmedi. Akvaryumda hiç bir süs yok yalnız bir adet fırınlanmış çömlek almayı düşünüyorum geri kalan süsler boya içeriyor salınım yapıyor vs. doğalı bulmak sanırım biraz meşakkatli. Şimdi gelelim balıklara ilk gün suyu ekledim gittim 2 tane yavru japon aldım. Ekledim japonu ama birisi hastaydı farkediliyordu. Karnı şişti yem yemiyodu suyun hep üstündeydi mesela neyse ötekide sürekli saklanıyordu suyun dibinde hareketsiz duruyordu. İkinci gün sabah hasta balık dahada kötüleşti ve ben bunu akvaryumdan ayırmak zorunda kaldım ayırrdım 1 saat sona öldü. İkinci balığa baktım gayet rahat rahat dolanıyodu artık eskisi gibi saklanmıyordu. Ertesi gün yanına bi arkadaş daha aldım bunun hemen kaynaştılar yan yana gezmeye başladılar artık hiç saklanmıyordu apaçık geziniyorlardı yem yiyorlardı ama bu suyun bulanıklığı ve şebeke suyu olması dinlendirilmemiş olması içimi rahat ettirmiyor. Dinlendirmeye kabım da yok balıklara süs koysammı diye düşünüyorum. Sizce ne yapiyim şimdi.
Birde benim içi filtre baya güçlü bişey açıyorum balıkları kendine çekiyo yapıştrıyo kendine balık yukarı gidincede karşı cama doğru itiyo onları o yüzden açmıyorum hiç kapalı bu durumda canımı sıkıyo. Suyun derecesi 24 bu normal mi değilmi bilmiyorum bu durumda canımı sıkıyo. Su bulanık şuan bişey olurmu sanırım kumdan dolayı oldu ne yapcam ben şimdi bi yardım edin nolur.
Teşekkürler

Mrb akvaryumun 40 litre bile olsa dış filtre önercem sana aksi takdirde o bulanıklıkla asla başa cıkamazssın bu iç filtreler tamamen kandırmaca

Filtreyi sürekli çalıştırmanız gerekiyor. Su çıkışını su dışına doğru verin havadan dökülürse fazla akıntı yapmaz. Veya uzun cama doğru vurdurun, yine az akıntı olur. Su şimdiye dinlemiştir. Bundan sonra çeşme suyunu bir kaç gün dinlendirip koyarsanız iyi olur. Süs almanıza gerek yok. Sadece kum olması uygundur. 24C uygun, daha sıcak olmaması iyi olur. Isıtıcıyı çıkartabilirsiniz. Bulanıklık zamanla geçebilir. Kumu karıştırmayın.

40 litre için marketten 2 tane 5 litrelik su alın 10 sene boyunca kap derdiniz kalmaz.
İç filtrenizi mümkünse 200-300 litre debili bir filtre ile değiştirin. Şelale filtre de olabilir.
Olmazsa iç filtrenizin haznesine bir miktar temiz elyaf veya temiz sünger ekleyin. Bu debiyi düşürür.
Filtre hep çalışsın bulanıklık geçer.

[QUOTE=Kromatit]40 litre için marketten 2 tane 5 litrelik su alın 10 sene boyunca kap derdiniz kalmaz.
İç filtrenizi mümkünse 200-300 litre debili bir filtre ile değiştirin. Şelale filtre de olabilir.
Olmazsa iç filtrenizin haznesine bir miktar temiz elyaf veya temiz sünger ekleyin. Bu debiyi düşürür.
Filtre hep çalışsın bulanıklık geçer.[/QUOTE]

Bir sorum var iç filtreler suyun içine hava kabarcığı gönderiyor bu ne kadar önemli ki Sonuçta suyun içerisinde oksijen var(H2O) olmazsa su oluşamaz zaten .peki balıklar bu oksijeni kullanmıyor mu hava kabarcıklarına gerek kalmıyor o halde doğru muyum?

[QUOTE=çelebi]Filtreyi sürekli çalıştırmanız gerekiyor. Su çıkışını su dışına doğru verin havadan dökülürse fazla akıntı yapmaz. Veya uzun cama doğru vurdurun, yine az akıntı olur. Su şimdiye dinlemiştir. Bundan sonra çeşme suyunu bir kaç gün dinlendirip koyarsanız iyi olur. Süs almanıza gerek yok. Sadece kum olması uygundur. 24C uygun, daha sıcak olmaması iyi olur. Isıtıcıyı çıkartabilirsiniz. Bulanıklık zamanla geçebilir. Kumu karıştırmayın.[/QUOTE]


Su hala dinlenmedi ve gözüme dahada bulanık göründü. Suyun derecesi en fazla kaç olması gerekir ki sormamın sebebi şuan su 25 derece oldu.

Siz çok yanlış gelmişsiniz. Suyun molekülündeki oksijenin bir önemi yok. Suyun yüzeyine bakın deniz gibi dalgalıysa o oksijen için yeterlidir. Zaten yetersiz olursa balıklar dibe inmez orta üst kısımda kalır zaman zaman havadan nefes almaya çalışırlar.

Selamlar,
Japon balıkları için 18-30 derece arasında yaşar denir(evde beslediklerimizden bahsediyoruz). 21-22 derece idealdir. Ben sadece kışın ısıtıcı kullanıyorum. Onu da 20 derece civarına ayarlıyorum. Böylece bu sıcaklığın altına düşmüyor akvaryum. Yazın ısıtıcı kullanmıyorum. Yazın 27-28 dereceye kadar çıkıyor sıcaklık bazen. Şu ana kadar bir sorunla karşılaşmadım.

Bulanıklığın gitmesi için filtrenin 24 saat aralıksız çalışması gerekir. Filtreyi arka cama takar ve ağzını arka cama çapraz döndürürseniz, sadece arka cam önünde akıntı oluşturur. Böylece balıklar ön cam önünde dolaşır. Hem bu bölgede onlar için daha az akıntılı ve daha rahat bir yer olur, hem de ön cam civarında daha çok zaman geçiren başıklar görsellik açısından daha uygundur kanımca.

Filtrenin ağzı suyun yüzeyine ne kadar yakınsa, o kadar fazla hava kabarcığı oluşturur. Bu kabarcıklar akvaryum içinde bir süre gezer. Böylece akvaryum suyumuzun oksijeni artar. Özellikle hava motoru kullanmıyorsak, bu hayati derecede önem taşır.

Suyumuzdaki oksijenin balıklara yetip yetmediğini onları izleyerek anlayabiliriz. Balıklarımız sürekli suyun yüzeyine çıkıyor, burada ağzını dışarı uzatıyor, sonra suya dalıp bir süre sonra solungaçlarından hava kabarcığı bırakıyorsa, balık oksijen açlığı çekiyor demektir. Söylediğim gibi, filtreyi yüzeye yaklaştırarak veya en iyisi bir hava motoru kullanarak bu olayı kolayca çözebiliriz.

Ben hava motoru kullanmıyordum. Kullanmaya yeni başladım. Hareket noktam ise şu oldu: başıklarımız hastalandığında bize çoğu zaman ilk önerilenlerden biri hava motoru takıp bol bol havalandırmaktır. O halde akvaryumumuzda sürekli çalışan bir hava motoru, balıklarımızı hastalıklardan korumada da önemli olabilir diye düşündüm. Ayrıca amacımız balığı yaşatmak değil de, mutlu yaşatmak ise, bu yeterli sanırım.

Ayrıca balıklarımızı en çok kaybettiğimiz zamanlar, akvaryumu ilk kurduğumuz 10 gün, yeni balık eklediğimiz 10 gün veya akvaryuma dışarıdan herhangi bir madde(süs, bitki vs) eklediğimiz ilk 10 gündür. Bu dönemlerdeki dışarıdan akvaryuma aktarılan infeksiyon etkenleri(mantarlar, parazitler, bakteriler vs), floraların çatışması, yeni akvaryuma geçiş sonrası balıkların stresi vs vs etkenler bize balıklarımızı kaybettirir. Bu sebeplerden özellikle bu dönemlerde çok daha dikkatli davranmalı, balıklarımızı sürekli gözlemleyip, en uygun ortamı hazırlama ve onları mutlu etme konusunda gerekli önlemleri almalıyız.