İşte Amerikan Rüyası

Keyholeler çok da pahalı değiller.5 ile 10 lira arasında fiyatları değişiyor.Barışçıl,sakin bir tür istiyorsanız keyhole derim ancak oldukça utangaç ve ürkek balıklar.Bol bitkili ve kütüklerle dizayn edilmiş bir akvaryum iyi olur.İlk başlarda benimkiler sade bir akvaryumdaydı ve yemleme dışında hiç yüzeye çıkmazlardı.Şu an bitkili olduğu için rahatlar.Ateş ağızlar da benim sevdiğim türlerden.Eğer yavru görmek de istiyorsanız ateş ağız çiftini kaçırmayın derim.Güzel bir Meksika biotopu yapabilirsiniz ateş ağızlarla.

Umut'un kadrajından amerikanlarım:

[QUOTE=rastlantısal]
Mehmet bey, bu başlığın mümkün mertebe dolu dolu bilgi paylaşımı, araştırma, deneysel gözlem ve yapıcı tartışmalarla geçmesi için elimizden geldiğince dikkatli ve özenli davrandık. Bu özenin neticesinde yaklaşık 400 sayfa bilgi, araştırma, eğlence ve dostluklarla dolu başlık oldu. Sanırım şuan forumumuzun en çok okunan başlığı. Bu raddeye gelmesinde faydası olan herkese çokça teşekkür ederim.
Birde yine başlığın kerametidir. Paylaşımda bulunanların çoğu türlü  (paylaşım canavarları) türlü nedenlerle bir araya gelip çaylar içti. En çokta akıl edip başlığı açan Şansal abime (Alpkim) kerelerce teşekkür ederim.
Gelelim konumuza.
Bende bir çift bolivian ram beslemekteyim. Söylemeliyim ki oldukça sağlam balıklar. Gözümde Güney Amerikan Cichlidlerinin zebrasıdır. Agresiflik ve inatçılık konusunda da zebradan hiç geri kalmıyorlar. Bilhassa erkekleri çok iddealı forma sahip. Kendilerini mutlu hissetmeleri için bolca kök ve kuru yaprak (Kuru yaprak ekleme ile ilgili Onur UYGUN'un araştırmaya dayalı bilimsel araştırmaları forumumuzda mevcuttur) ile dekore edilmiş orta - hafif bitkili akvaryumları tercih etmelisiniz. Zebra inadında olduğundan tankta kendisinden daha güçlü herhangi bir tür olmaması yine balığın sağlığı için oldukça gereklidir. Zaten Ram erkek baskınsa vereceği konstratı hiçbir şeye değişmezsiniz. Sürekli meşkuliyet hali ise yine seyir keyfini fevkalade artırmakta. Ben pH 7.2'de sorunsuzca yaşattım. Eminim 7.5'de de sorunsuzca yaşayacaklardır. Yumurtaların çıkması için ise pH6.5 ve daha aşağısı olmalıdır. Yumurtlama döneminde yüksek stres (sinir bazında) seviyesine ulaştıkları için karmada yavrularını büyüttüklerine pek şahit olmadım. Yavruları av olmadan önce yemeyi yeğliyorlar. Tipik durumu astronotlarda da görebilirsiniz.

NOT: Bu bilgiler strese dayalı anormal davranış bozuklukları içermeyen akvaryumlar için geçerlidir.

Saygılarımla.
[/QUOTE] Ümit bey amerikan rüyasının gerçekleşme evresinde sizin sözlerinize katılmamak elde değil, gerçekten tebrik etmek gerek.Bu denli ilgi çekecek ve çekmeye devam eden bir foruma ulaşmak herkese nasip olabileceğini sanmıyorum.Öyleki bazı arkadaşların ilk başlarda amatör ruhlu yaklaşmalarının yanında tecrübeli arkadaşların yönlerdirmesiyle müthiş yerlere ulaşmış durumda.Sizin, Umut beyin, forumu açan Şansal beyin yaptıkları ve hatta arada gördüğüm müthiş işler başaran öğrenci kardeşimden (sanırım Cenk'ti) çok etkilendim.Bu yaşta bu tecrübe gerçekten tebrik etmek lazım.Umarım daha güzel paylaşımlara, daha güzel canlılara diyelim...

Merhabalar.

Ağaç yaşken eğiliyor Ümit abi

Benimde chıcletr olarak ilk balıklarım zebralardır.Hiç unutmuyorum   ankara da bahçelievler 1. cad. de bir akvaryumcu vardı,adını şimdi hatırlayamıyorum.Sene  81 yavruları ile bir akvaryumda görmüş ve aşık olmuştum.Yavrularını yemeyen ve  besleyen bir balık......Lepistes,plati,kılıç ve ay moli  yanında gördüklerimiz sadece birkaç tetra türü ve meleklerdi.Bunlar muhteşemdi,insanlar gibi,hayvanlar gibi kendi yavrularına bakıyorlardı o zamanki  12 yaşındaki bir çocuğun aklından geçenleri düşünebilirmisiniz.Resmen ha ben,ha aya ilk ayak basan,ha kristof kolomb ....Aynı heyecanı duyduk herhalde.O zaman babamdan yediğim fırçalara rağmen esaslı bir bayram harçlığımı onlara vermiştim.Tüm mahallede hobici kardeşlerim,abilerim 1 ay resmen bize taşınmıştı.Düşünün grupda ki süksemi,havamı.............   :) alpkim2009-08-05 13:08:21

Yücel zebraları bende oldum olası sevmişimdir.Bu arada babamı ikna etmeyi başardım malawiden başka balık istemem diyen adam şimdi ufak akvaryumda(100l) ateş ağız bakmayı kabul etti.Sırada 360 l yi fethetmek var  Arkadaşlar burada sadece midye kırığı kum,siyah kum ve beyaz kum var.Sanırsam siyah kum alıcam.Siyah kumla ateş ağız biotopu kurabilirmiyim??(büyük ihtimal cevap hayır ama ben yinede sormak istedim.)Saygılar,

Keyholelerimin ve akvaryumlarının 1,5 ay içindeki gelişimleri.

Akvaryumu yavaş yavaş bitki,dal ve kütüklerle bitkilendirmeye başladım.İlk olarak bir grup saz.

Tankımın yeni sakinleri bolivian ramler, bu sabah bana ulaştılar ve beklediğimden çabuk uyum sağladılar.

Sergen ve Yücel elinize sağlık.Umarım kayıpsız bir şekilde yavruda alırsınız.

Fotoğraflarda bir ramin tüpçüğü çıkmış.Yine geophagusların gibi olur inşallah.

Merhabalar. Yücel yerinde ve güzel tespitler. İlaveten erkekler biraz daha yüksek vücutlu oluyorlar.

Selam bayadır foruma yazı yazamıyordum.Özellikle de amerikan rüyasına.Nedeni ise malum hayat.
Tankımda olan yeni gelişmeleri anlatayım size öncelikle:

Fevri mi davrandım bilmiyorum ama bir işe kalkıştım.Daha düne kdr herşeyiyle güzel giden amerikan hayallerim bir nevi suya düştü ve çok sinirlenip tankların ikisinin de dekoruyla oynadım.Nedeni ise aynı gün içinde farklı 3 tanktan 2'si bir tanktan 1'i başka tanktan olmak üzere 3 balık kaybı yaşadım.Diğer tankta ise astronotlar beyaz beneğe yakalandı(ağır bir şekilde).Toplamda 1 sajica, 1 rainbow, 1 tane de melek kaybettim.İçlerinde en çok beni üzen ise eş olma aşamasındaki sajica oldu.
Bu olaylar neticesinde büyük tankta yavru bakmaya çalışan zebraların dekoru dağıtmam ve zebraları tanktan ayırmamla yavruları da heba oldu (yem oldu) malesef.

Şu anda tüm tanklarda su değişimi yapmaktayım.Umarım bu sorunlara çare olur.
Tüm bu yaşananlar doğrultusunda 2 tanktaki balıkları büyük tanka aldım ve yola bu şekilde devam etmeye karar verdim.Ufak sajicalarımın tankına da midası atadım.Umarım sorunsuz günler beni beklemektedir çünkü bu olan olay beni çok sinirlendirdi.Hobiden soğuma aşamasına dahi geldim.

Şu anda amacım erkek bir sajica bulup yola geride kalanlara rağmen devam edebilmek.