İmralı Cezaevi

Arkadaşlar sanırım böyle bir konu ilk defa açılıyordur. Akvaryum forumunda bir cezaevi konusu. Burası hakkında kendi adıma bilinmeyen şeyler keşfettim ve bu benim çok ilgincime gitti. Yazıma geçeyim.

Bir zamanların yarı açık cezaevi. İçindeki hükümlüler siyasi suçlulular,katiller,hatta ülkemizin ilk robin hood'uda burada. Tabi ünlülerde girmiş zamanında buraya. Yılmaz Güney,İbrahim Balaman bu isimlerden bazıları. Mübadeleden sonra adayı terk edenlerden sonra devlet 1930'lu yıllarda bu adayı tamamını bir kamu kurumu haline getirdi. Öyle ki burası artık bir tarım kolonisiydi. Buraya getirilen hükümlüler tarım yapıyor,balık tutuyordu. 1941 yılına geldiğinde adadaki hükümlü sayısı 900'e ulaşmıştı.Artık orası hükümlülerin yürüttüğü bir kompleks haline gelmişti. Savcılar ve hakimler yaz kampına bu adaya gidiyordu kafeteryalardan alışveriş yapıyordu. Düşünsenize bir tarafta onların içeri atanlar diğer tarafta içeri atılanlar mutlu mesut geçiniyordu. Öyle ki işler artık ilerlemiş hükümlülere 72 saat ev izini veriliyordu. Bu insanların arasında halkın gözünde katil olarak gözükenler de var. Serbest kaldıklarında savcılara gidip teşekkür ediyorlar imralıya nakil için.Tabi bu adamlar sadece tarım vs yapmıyorlar. 7000 kitaplık kütüphaneleri var. Boş vakitlerinde futbol oynuyorlar,satranç oynuyorlar kitap okuyorlar. Taki 1999 yılına kadar. Öcalanın yakalanmasıyla bu cezaevi günleri sona erecek koca bir ada tek kişiye tahsis edilecekti. O gün tavukçuluk,gemicilik,sebzecilik,balıkçılık yapan 247 mahkum başka cezaevlerine nakıl edilecekti...

3 Eylül 1938

3 Eylül 1938

Adliye vekili ve refakatindekiler İmralı'da (19 ağustos 1939)

Mahkumlar balık avlıyor (19 ağustos 1939)

Adada spor faaliyetleri de devam ediyor 





Belirli bir kaynaktan ilgi çekecek yerleri ayıklanarak özetlendirilmiştir.

Maalesef biz hukukçular karşı çıktıysak da Hükümet kendi alcatraz ını yaratmak istedi. Ancak buradan sonrası hele birde seçimlerin yaklaştığı dönemde herkesin siyasete uzun bir aradan sonra ilgi duyduğu dönemde sitede Sİyasi konular konuşmaya girer. Gerek yok bence. 

Konuda en ufak bir siyaset yok. 1940-1950 yıllarına ait fotoğraflar ve o yıllardaki muhkumların nasıl bir hayat sürdükleri var. Tamamen bilgilendirme amaçlı. Konuya yorum yapacak arkadaşlar da bu yazımı değerlendirerek yorumlarsa daha güzel olur.