Her dip çekiminde yapılması gerekenler ?
Gönderim Zamanı: 01 Ekim 2008 21:28
Merhabalar,
AKIN BAYER 2008-10-01 21:29:20
Ben akvaryumlarımda dip çekiminden sonra iki üç haftada bir olmak kaydıyla kaya tuzu hariç farklı birşey kullanmıyorum.Kaya tuzunun düzenli kullanılmasınında zararlı olacağını düşünmüyorum.Fakat ben bu şekilde kullanıyorum.Kullanım şeklimde 25 litre için bir çay kaşığı olarak su dolu bir kapta kaya tuzu eritiyor ve akvaryuma aktarıyorum.
Saygılar
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2008 05:11
Benim bildiğim ilaçlar veya kimyasallar balıklar üzerinde deney yapmak için değil,muslukdan akan klorlu vs. bulunduran şehir şebekesi suyunu balıkların doğal yaşam ortamlarına yaklaştırmak ve benzetmek için kullanılıyor diye biliyorum,yoksa çokmu yanlış yapılıyor?Elbette Kloru azaltmak için, asit derecesini ayarlamak için, zararlı bakterileri öldürmek vs. vs. için kimyasal kullanmadan,doğal yollar ve yöntemler vardır ama bunlar deneyim ve uzmanlık gerektirmezmi?birde bu doğal yolları ayrıntılı biçimde anlatan forum bölümü varmı?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2008 13:50
Halk arasında kimyasal denildiğinde insanlar şöyle bir geri çekiliyor.Eyvah yakar,parçalar,her şeye zarar verir.Peki kimyasal nedir?Kimyasal, hayattaki her şeydir.Kimyasal kullanmam diyen arkadaşlara suyun bir kimyasal olduğunu belirtmek isterim.Su kabaca,iki hidrojen ve bir oksijenin 104.5 derecelik açıyla çarpışması sonucu oluşan polar bir molekül olarak tanımlanabilir.Su hayat için en elzem kimyasaldır.Suyun birçok özelliği onu hayat için gerekli kılar.Çözücü,taşıyıcı,ısı düzenleyicisi vb..Buna benzer olarak 2 hidrojen ve iki oksijenin de birleşerek oluşturduğu hidrojen peroksit de vücudumuz için zararlı bir bileşiktir.Tek farkı bir oksijenin fazla oluşu.Hayat için önemli olan suda böyle ufak bir değişikliğin nelere yol açtığını görüyoruz.
unotim123 2008-10-02 13:53:34
Suyun önemini biz de biliyorduk,niye açıkladınız demeyin.Bazı yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak lazım.Her kimyasal zararlıdır kavramını yok etmemiz gerekiyor.Her kimyasalın kendine özgü özellikleri vardır.Aquatan da bir kimyasaldır ve bazı balıklar için her su değiştirilişinde gereklidir.Bunun doğal yolu yok mudur demişsiniz?Peki doğal diye tabir ettiğimiz bileşikleri nasıl adlandırmalıyız,onlar da birer kimyasaldır.
Örneğin,NH2, organik asit kökü,bir hidrojen ve radikal grubun bağlı olduğu karbona bağlandığında aminoasitleri oluşturur.Benzer bir şekilde NH2-CO-NH2 bileşiği de üreyi ifade eder ve sürekli olarak vücuttan uzaklaştırılması gereken bir bileşiktir.
Yani özetle kimyasallar zararlı diye bir genelleme yapmak bilimsel anlamda mantık dışıdır.Akvaryum dünyasında bu kadar yaygın olan bir ürünün zararlı olmasını beklemek anlamsızdır.Eğer öyle olsaydı firmalar bu ürünleri piyasaya sürmezdi.Demek ki içerdiği kimyasal bileşikler canlılara zarar vermekten uzak.Dediğim gibi her kimyasalın özelliği farklıdır ve farklı canlılara etkisi de farklıdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2008 14:09
4 çorba kaşığı tuz bence çok fazla. Bir süre sonra derişimi çok artacaktır akvaryumun.
Her su değişiminde profesyonel bir şekilde ölçerek koymak gerek.
Bununla uğraşmak yerine tavsiyem tuz hiç atmayın.
Her su değişiminde profesyonel bir şekilde ölçerek koymak gerek.
Bununla uğraşmak yerine tavsiyem tuz hiç atmayın.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2008 15:32
Eğer ismini söylemek istemediğim bakterileri yok eden çok bilindik bir sıvı el sabunu dahi ellerin derisini kabartıp soyuyorsa kimyasal maddelerin hiç te masum olmadıklarına inanmamız gerekir. Kaldı ki bu sıvı sabun elleri korumakla görevli.
Herkes kendi balıklarından sorumlu, ben balıklarımın sağlığında tehlike oluşmadığı sürece katkı maddesi katmam, kullananlarda kendi akvaryumlarından sorumlu zaten. Selamlar.
Herkes kendi balıklarından sorumlu, ben balıklarımın sağlığında tehlike oluşmadığı sürece katkı maddesi katmam, kullananlarda kendi akvaryumlarından sorumlu zaten. Selamlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ekim 2008 15:45
[QUOTE=programmer]Eğer ismini söylemek istemediğim bakterileri yok eden çok bilindik bir sıvı el sabunu dahi ellerin derisini kabartıp soyuyorsa kimyasal maddelerin hiç te masum olmadıklarına inanmamız gerekir. Kaldı ki bu sıvı sabun elleri korumakla görevli.
Herkes kendi balıklarından sorumlu, ben balıklarımın sağlığında tehlike oluşmadığı sürece katkı maddesi katmam, kullananlarda kendi akvaryumlarından sorumlu zaten. Selamlar.
[/QUOTE]
Herkes kendi balıklarından sorumlu, ben balıklarımın sağlığında tehlike oluşmadığı sürece katkı maddesi katmam, kullananlarda kendi akvaryumlarından sorumlu zaten. Selamlar.
[/QUOTE]
Tekrarlıyorum,hayatımızdaki hemen her şey kimyasaldır.Su da öyle.Bu durumda su zararlı mı oluyor?Bu vb.birçok durum örneklendirilebilir.Kimyasallar zararlıdır diye bir kural yoktur.Laboratuarlara girdiğinizde orda kimyasallardan uzak durunuz yazmaz,zararlı kimyasallardan uzak durunuz yazar.
Kaldı ki su düzenleyicilerin içeriğindeki etkin grupların hepsi hemen bileşik oluşturabilecek kadar etkin durumdadır ve sudaki zararlı bileşikleri ve elementleri kolayca sudan uzaklaştırır.Bu etkin grupların zararlı elementleri bağlaması onları kendisine çekmesi ile alakalıdır.Örneğin,arsenik hemen hemen bulduğu tüm enzimleri bağlanarak onları inaktif eder.Aquatan gibi su düzenleyicileri arseniğin oluşturduğu bu kararlı bileşikten kolayca sıyırarak kendisine bağlar ve nötralize olur.Bu sadece arsenikle sınırlı değildir tabii ki,bunun yanında bir çok element de vardır.Özellikle amazon havzası balıkların habitatlarında bu tip iyonların oranı çok çok azdır.Bu da onların ağır metal iyonlarından diğer göl ve nehir balıklarına oranla daha kolay etkilenmesine neden olur.Bir malawi gölü balığıyla bir amazon havzası balığının sudaki ağır metal iyonlarından etkilenme ve direnme oranı bir değildir.Bu yüzdendir ki,balığın sağlıklı şartlarda,maksimum hızla ve minumum tahribatla büyümesini istiyorsak onların doğal ortamındaki suyun içeriğini sağlamak için bu tip katkı maddeleri kullanmalıyız.Bu bir eksi değil aksine artıdır.
Saygılar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir