Discusa başlamadan önce birkaç anektod
Gönderim Zamanı: 18 Temmuz 2009 02:24
Bir akvaryum dükkanına yolumuz düşer; dükkanda çok güzel renklere sahip karınları şişkin yanlız!!! fazlasıyla hareketsiz, olduğundan fazla ürkek balıklarla karşılaşırız.Bu güzel balıkları akvaryumcumuza sorarız,,, akvaryumcu bize 'abi yeni geldi, yerli üretim bunlar 2 aylık discus yavruları bak kocamanlar fiyattada birşeyler yaparız' der.Biz tabikide balıkları büyük bir heycanla akvaryumcunun poşetle verdiği balığı 'suyu ile beraber' akvaryumumuza boşaltırız.
Bu balıklar ilk önce verdiğimiz granür yemleri tırtıklasalarda iştahları bir anda kesilir,alışma süreleri ne vardır ki bir türlü bitmez! sonra kararma ve köşeye saklanmakla beraber normal olmayan hareketsizlikler boy gösterir.Beyaz jel dışkılama, yüzgeç erimeleri, göz büyümesi,karında ve başta çöküklükle beraber bugüne kadar raslamadığımız bir çok hastalıkla artık başbaşa kalmışızdır.Akvaryumcunun fiyatta indirim yaptığı karlı! alışverişimizdeki paraları artık ilaçlara yatırma zamanı ne yazıktır ki gelmiştir.Dahası akvaryumcunun suyu ile yaptığımız aşılama artık diğer balıklarımızıda tehlike altına almıştır.Bu illet nihayetinde bizi bu sevdadan soğutur.
Bu olasılığın başımıza gelmesinin nedeni, acemi ya da ilk defa discus beslemiş olmamızdan dolayı değildir.Bu talihsiz olay birçok deneyimli discus sevdalısınında başına sıksık gelmiştir.
Ülkemize discus ithalatı uzak doğudan(malezya,kore,singapur,,,) yapılmaktadır.Üreticisi belli olmayan bu balıklar zaten hormon katkıları yemler ile beslenerek gelmiştir dahası uzak yoldan gelen bu canlıların toparlanmaları için mutlak suretle canlı yem yemeleri gerekmektedir ki! renk ve formlarıyla göz dolduran bu canavarları akvaryumcu hemen elinden çıkarabilmelidir.Ve malesef asıl işi koparan noktada buradadır balıklara yedirilen bu canlı yemler çoğunlukla tubifexlerdir. (verilmeden önce mutlaka araştırılmalı) Velhasıl yeterince temizlenemeyen-temizlensede tamamen üzerindeki envay çeşit mikrop ve zararlı bakterilerden arıtılamayan,insanlarada tifo başta olmak üzere bir çok hastalık bulaştırabilecek bu canlıları akvaryuma sokmayı çoğumuz göze alamaz ama akvaryumcuların kendilerine göre haklı!!! nedenlerden dolayı ithal ettikleri balıklara bu yollarla beslemektedir.Tabiki sözüm meclisten dışarı ithalattan sonraki dönemi çok temiz ve balıklarını sağlıklı yolarla besleyen bir çok akvaryumcuda vardır piyasamızda. Ama ben yinede balıklarınızı ithal yolla alan arkadaşlara alacakları balıkları 1 ay boyunca iyi gözlemlemelerini öneririm.Eğer gözlemleme imkanını akvaryumcunuz size sağlamıyorsa zaten o dükkana birdaha uğramayınız.Yapılabilecek en iyi discus alımı üretilicisi bilinen ve mümkünse yerli üretim yapan tanıdık discus üreticileri olsun.
Yanık Discus ,
Yavru alırken ilk önce balığın gözlerine bakarız!!! Vücuduna oranla büyük müdür,değil midi? Gözü ile vücut yapısı orantılı olupta yanık kalmış birçok discus vardır bu yanıltıcı olabilir.Bakmamız gereken ilk şey gözleri değil bence (solid değil ise) balığın desenleridir.6cmlik bir balığın desenleri burundan kuyruğa kadar gidiyorsa bu düşündürücü bir durumdur! Zira her disc yapısı tam yuvarlak olmayan balıkta yanık değildir, zaten 5cmlik bir yavrunun yuvarlak olması beklenemez eğer balığın formu 4\4 lük ise üreticisi zaten bu balığı kendisine ve arkadaşlarına çoktan ayırmıştır.Vucut yapısı 10cmden önce aldatıcı olabilir dikkat edilmelidir.
Burdada yapmamız gereken anaçları görebilme imkanımız varsa anaçlardaki kalıtsal-genle bulaşabilecek bozukluklukların olup olmamasına bakılmalı ve aynı batın yavruların aralarındaki boy farkının çok fazla olup olmadığına dikkat etmektir.2-3cmlik farklar önemli değildir.
Kırma Discus,
Doğada zaten discuslar 2 sınıf altında 4 alt vahşi nesile ayrılır .
Büyük ihtimalle alacağınız balık hibrit,doğasında bulunmayan akvaryum ortamında üretilmiş ya da mutasyona uğramış balıklardır.Kırma diye birşey söz konusu dahi değildir.Zira ununu elemiş eleğini asmış bütün uzman akvaristlerin bir sonraki hedefi kendine ait hibrit türler oluşturmaktır.
Fiyatta Discus,
Yerli üretilen discusların satışının neden ithallere göre pahalı olduğu kafamızı karıştırabilir.Elektirik,su,yem fiyatları üstünde biraz düşünmeliyiz.Nedeni bahsettiğimiz ithalatçı uzak doğu ülkelerinin seri üretimlerle ve ucuz enerji kaynaklarını doğru orantılı kullanmalarıyla fiyatta insiyatif kullanabilmektedirler ama yerli üretici için aynı çalışma ortamları geçerli olmadığı için fiyatlarda pek fazla düşüşe geçememektelerdir.
Yerli Üretim Discus,
Neden yerli üretim discusa yönelmeliyiz, üstelik ithal balıklara oranla daha pahalı olmalarına rağmen?
En önemlisi yerli malı almak vatandaşlık görevimiz
İkinci husus alacağımız balıkların anaçlarını görebilmemiz, su değerlerini, beslenme periyotlarını birebir 1.sahıstan öğrenebilmemiz dahası şebeke suyumuza adapte ettirmekte sıkıntı çekmemiz.Daha seçici davranabilmemiz.Bir diğer hususta aynı batın yavruyu farklı zamanlarda alabilme olanağımız.Belkide tek dezavantajımız gen havuzunun daralması.
İkinci husus alacağımız balıkların anaçlarını görebilmemiz, su değerlerini, beslenme periyotlarını birebir 1.sahıstan öğrenebilmemiz dahası şebeke suyumuza adapte ettirmekte sıkıntı çekmemiz.Daha seçici davranabilmemiz.Bir diğer hususta aynı batın yavruyu farklı zamanlarda alabilme olanağımız.Belkide tek dezavantajımız gen havuzunun daralması. Kısacası yeni başlayacak olmamız bizi aceleci ve ihmalkar davranmamıza neden olsada balıklarımızı seçerken çok seçici davranmalıyız.Bu sıcacık yaz gününde hergeçen gün discus sevdalısı arkadaşlarımız çoğalırken ben kısacık ama dolu dolu geçirdiğim discuslu 2 yılın ardından sonra birkaç tecrubemi sizlerle paylaşmak istedim.Umarım bu yazıyı okuyan henüz discusa başlamamış olan arkadaşlara ufakta olsa bir katkım olmuştur.
Saygılar,
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Temmuz 2009 22:37
Cem Bey paylaşımınız için teşekkür ederiz. Yalnızca üzerinize alınmayın lütfen, başlıkta bir hata var. Anektod insanların başından geçen hatıralara denir. Siz başlığı şu şekilde düzeltirseniz daha uygun olur düşüncesindeyim. ''Discus'a başlamadan önce birkaç hatırlatma'' veya ''dikkat edilmesi gereken hususlar.'' Anlayışınız ve hassasiyetiniz için şimdiden teşekkür eder katkılarınızın devamını bekleriz. Saygılarımla.. engnylmz 2009-07-18 22:38:13
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Temmuz 2009 17:20
[QUOTE=engnylmz]Cem Bey paylaşımınız için teşekkür ederiz. Yalnızca üzerinize alınmayın lütfen, başlıkta bir hata var. Anektod insanların başından geçen hatıralara denir. Siz başlığı şu şekilde düzeltirseniz daha uygun olur düşüncesindeyim. ''Discus'a başlamadan önce birkaç hatırlatma'' veya ''dikkat edilmesi gereken hususlar.'' Anlayışınız ve hassasiyetiniz için şimdiden teşekkür eder katkılarınızın devamını bekleriz. Saygılarımla.. [/QUOTE]
Anektod bir çok anlamda kullanıldığı gibi 'olay-vaka kaydı' olarakta kullanılabilir.Başınıza gelen birkaç olayı bir yere not alırsanız.Sunum yaparken bunları anektod olarak lanse edebilirsiniz.Ben 2 yıllık tecrubelerimi yansıttığımı not düşmüştüm.
Nazik uyarınız ve hassatiyetiniz için teşekkürederim.
[QUOTE=Erman Aygün]Cem Eline sağlık paylaşımın için. Araya fotoğrafta ekleseydin daha güzel olurdu...[/QUOTE]
[/QUOTE] Erman Abi, Disklere başlamadan önce o kadar araştırmama rağmen benimde başıma talihsiz olaylar geldi.Bunlardan öğrendiğim benim için önemli bilgilere değinmek istedim.
Bir anımı anlatmak isterim sana ; 1.5 yaşındaki red turkuazım 8cm idi.Benim akvaryumdaki maskotumdu kendisi yanıktı ama çok samimiydik kendisiyle
.Akvaryuma son eklediğim erkek snakesken çok agresifti bu balığa karşı sonradan eklenince biraz sorun yaşattı asabi erkek.Bende hediye etmeye karar verdim bu balığı, discusa yeni başlayan yıllardır tanıdığım bir abinin bitkili akvaryumu için.Daha sonra onun arkadaşına eş discusumu satıyordum ki bana yavrunun 'yanık kalmadığını göz ve boy oranının normal olduğunu söyledi' balık bendeydi 1.5 yaşına kadar ben baktım nedesem inandıramadım aynı batındaki kardeşleri 17-18 cm yi bulmuşlardı bile.Serde minyon tiplilik var küçük gördü sanırım beni
.Akvaryuma son eklediğim erkek snakesken çok agresifti bu balığa karşı sonradan eklenince biraz sorun yaşattı asabi erkek.Bende hediye etmeye karar verdim bu balığı, discusa yeni başlayan yıllardır tanıdığım bir abinin bitkili akvaryumu için.Daha sonra onun arkadaşına eş discusumu satıyordum ki bana yavrunun 'yanık kalmadığını göz ve boy oranının normal olduğunu söyledi' balık bendeydi 1.5 yaşına kadar ben baktım nedesem inandıramadım aynı batındaki kardeşleri 17-18 cm yi bulmuşlardı bile.Serde minyon tiplilik var küçük gördü sanırım beni Eminim seninde ne olaylar geçmiştir başından.Paylaştıkça bazı yanlış anlaşılmalar son bulabilir diye düşünüyorum.İlgin için sağol abicim.
Saygılar,
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Temmuz 2009 22:40
Geçmezmi hiç... Ne anılar; balıklar, discuslar, discus aldığımız dostlarla, edindiğimiz dostluklar...
Erman Aygün 2009-07-20 22:47:37
Edebi yönleri kuvvetli insan kitap yazar yahu! 
Hiç unutmam; Çift discus arıyorum etrafta. Baktım olmuyor, bulamıyorum. İstediğim gibi çiftler pahalı, ucuz olanlarda istediğim gibi değil di ozaman. Ara ara derken soluğu Keşan da aldık. 
Kulakları çınlasın orda bir Hasan abimiz var. Dünya iyisi bir insan... Hava soğuk, ben balıkların üstüne fazla titizleniyorum. Aldım kovayı elime, 2 çift kovada. Kova büyük. İçi su dolu. Etrafını çarşaf ve gazete ile sardım. Koca bir paket oldu. Aldım otobüse yanıma. Koltuk aralarından sığmıyor. Muavin soruyor içinde ne var bunun. Balık desem adam ne balığı diyecek! Geliyor gidiyor soruyor. Kış günü. Etraf karlı. Ben Keşan yollarında İstanbul a dönmeye çalışıyorum...Otobüs Üsküdar- Ümraniye hattı dolmuşu gibi. 10 dakikaya bir duruyor. Hava motoru yok. 40 yılda bir 2 çift eş almışım. Korkuyorum başlarına birşey gelmesin diye... Eve öyle bir geldimki, açtım paketi Oh dedim sağlamlar.. 
Kulakları çınlasın orda bir Hasan abimiz var. Dünya iyisi bir insan... Hava soğuk, ben balıkların üstüne fazla titizleniyorum. Aldım kovayı elime, 2 çift kovada. Kova büyük. İçi su dolu. Etrafını çarşaf ve gazete ile sardım. Koca bir paket oldu. Aldım otobüse yanıma. Koltuk aralarından sığmıyor. Muavin soruyor içinde ne var bunun. Balık desem adam ne balığı diyecek! Geliyor gidiyor soruyor. Kış günü. Etraf karlı. Ben Keşan yollarında İstanbul a dönmeye çalışıyorum...Otobüs Üsküdar- Ümraniye hattı dolmuşu gibi. 10 dakikaya bir duruyor. Hava motoru yok. 40 yılda bir 2 çift eş almışım. Korkuyorum başlarına birşey gelmesin diye... Eve öyle bir geldimki, açtım paketi Oh dedim sağlamlar.. Aradan 10 gün geçti baktım eşlerden bir tanesi yumurtlamış....
Arkası daha sonra...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
