Denizden Kök

İyi günler arkadaşlar bugün Kemer sahilinde fotoğraftaki ağaç kökünü buldum sizce hangi ağaca ait ve akvaryumda kullanabilir miyim ? [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/213269/020320191213241.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/213269/020320191213341.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/213269/020320191213461.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/213269/020320191214031.jpg[/IMG]

Bu durumla bende çok karşılaşıyorum özellikle kışın deniz kenarında inanılmaz güzel tamburlanmış dallar ve kökler oluyor ama hem deniz tuzu emdiği hemde hangi ağaca ait olduğunu belirlemek aşırı zor olduğu için alıp getiremiyorum.Size de pek tavsiye etmem.

[QUOTE=hasan_ali05]Bu durumla bende çok karşılaşıyorum özellikle kışın deniz kenarında inanılmaz güzel tamburlanmış dallar ve kökler oluyor ama hem deniz tuzu emdiği hemde hangi ağaca ait olduğunu belirlemek aşırı zor olduğu için alıp getiremiyorum.Size de pek tavsiye etmem.[/QUOTE]

Teşekkür ederim en iyisi satın almak sanırım 😊

Forumda doğadan bulup akvaryumda kullanabileceğiniz ağaçların cinsleri var araştırın derim yoksa illaki para vermeye gerek yok.

Kullanabilirsiniz de hiç bir görselliği yok ki. Meşe, elma, yenidünya, özellikle meyve veren ağaç köklerini ve dallarını kuru olarak toplayıp rahatça kullanabilirsiniz. Yati ve mangrov köküne boşuna para vermeyin; doğadan istediğiniz şekilde ve görsellikte bulup tanka koyabilirsin bu dediğim ağaç türlerinden. Ben vişne dalı kullanıyorum tankta.

Ben asma kullanıyorum. Dalı kökü her şeyini.

[QUOTE=Arifhb]Kullanabilirsiniz de hiç bir görselliği yok ki. Meşe, elma, yenidünya, özellikle meyve veren ağaç köklerini ve dallarını kuru olarak toplayıp rahatça kullanabilirsiniz. Yati ve mangrov köküne boşuna para vermeyin; doğadan istediğiniz şekilde ve görsellikte bulup tanka koyabilirsin bu dediğim ağaç türlerinden. Ben vişne dalı kullanıyorum tankta.[/QUOTE]

Herhangi bir işlemden geçirmem gerekiyor mu siz vişne dalını koymadan önce ne yaptınız

İyice yıkadım. Kurumuş olması yeterli..

Doğadaki çoğu materyal teorik olarak kullanıma müsaittir. Paylaşmış olduğunuz parça ise gerçek manada driftwood'dur. Driftwood kelime anlamı sürüklenen odundur yani , ırmakta, denizde dalgada, doğa koşullarında kopup sürüklenen ve erezyona uğrayan parçadır. Teorik olarak kullanılmasına karşın pratikte bazı koşullar işi değiştirir. Mesela özütü yoğun olan, salınımı ölçüsüz olan türlerin sakızlı türlerin kullanımı gibi ( çam, ardıç, defne)

Konuşulan örnek üzerinden gidelim. Vişne yapı itibari ile kendinden cilalı(kaygan kabuklu) bir ağaç cinsidir. Suda gölgelemesi, boyut vermesi güzel olmaz. Vişne doğrusal uzamlı yapıdadır. Fakat estetik göreceli bir kavramdır kimisinin gözüne hoş gelir, kimisi çerçöp der. Kullanılabilir mi evet.
Türkiye coğrafyasında yetişen hemen hemen çoğu ağaç dalı dramatize büyümeye sahip değildir. Bunu güneşlenme süresi,mevsim geçişleri, rüzgarlar, toprakörtüsü belirler. Bu bakımdan bodur sayılmayan ağaçlarımızın hiç birinin dalı görsel olmadığı gibi, suda uzun süre dayanacak sertlikte de değildir. Sert olanlar da görsel değildir ve çok iridir. (dut, ladin, ceviz vs)
Bizim ülkemizde ağaç gelişimi ekseriyetler kısa bir bahar macerasında dal atabilen kısıtlı zamanı olan bu yüzden de doğrusal dikine büyüyen klasik ağaç figürleridir. Yılın her mevsiminde gelişime müsait ekvatoral kuşak ağaçları gibi değildir. Yada okyanus ikliminin sağlam yapılı, dalgalı ağaçları gibi değildir. Örneğin bir manzanita ağacının yapısı ile bir eriğin yapısı(ki erik bizim en elverişli ağacuımız) bir değildir. Bu şekil yönünden sıkıntı yaratacağı gibi, kullanım ömrünü de etkiler.. Suyu kokutur, sunta gibi şişer yumuşar dağılır.

Aynı şey kökler için geçerli değildir. Kökler daha dramatik büyüme sergilerler. Şeklen daha hitap edicidirler. Fakat daha saçaklı köklere sahip bir coğrafyayız. Bu da , küçük boyutlarda görselliği yakalayamayan köklere sahip olmamız demek oluyor. Böyle bir coğrafyada olduğumuz için dua ediyorum. Çünkü eğer aquatic materyal pazarında rağbet görecek bir kökümüz olsaydı , herkes eline testere alıp ağaçları keserdi.. Böyle bir milletiz. Suya sokacam diye ağacın filizine acımayan bir toplumun, kilosu 30 liraya kök ithal edebileceği ihtimalini düşünürsek Türkiyede orman kalmazdı. İyiki yok :) Bir kaç özel tür var fakat onlar da istisna türler.

Bir diğer önemli konu nerede kullanacağınızdır. Mevzubahis meyva ağaçlarını bir çok tatlı su kurulumunda kullanabişlirsiniz. Tabi kokuyla sorununuz yoksa.
Bitkili akvaryumlarda kullanabilirsiniz ama yosun oluşturmaya daha müsaittirler. Fakat fotoda paylaştığınız driftwoodu şuan hassas bir biyotopa sokamazsınız. High tech bitkiliye sokamazsınız.

Özetle, belediye bankını da akvaryumda kullanabilirsiniz. Mevzu burada sağlıklı olmasının yanında estetik durmasıdır. Bunu da tropik,kurak yada musonik coğrafyadaki ölü ağaçlar sağlıyor.

[QUOTE=capo di capi]Doğadaki çoğu materyal teorik olarak kullanıma müsaittir. Paylaşmış olduğunuz parça ise gerçek manada driftwood'dur. Driftwood kelime anlamı sürüklenen odundur yani , ırmakta, denizde dalgada, doğa koşullarında kopup sürüklenen ve erezyona uğrayan parçadır. Teorik olarak kullanılmasına karşın pratikte bazı koşullar işi değiştirir. Mesela özütü yoğun olan, salınımı ölçüsüz olan türlerin sakızlı türlerin kullanımı gibi ( çam, ardıç, defne)

Konuşulan örnek üzerinden gidelim. Vişne yapı itibari ile kendinden cilalı(kaygan kabuklu) bir ağaç cinsidir. Suda gölgelemesi, boyut vermesi güzel olmaz. Vişne doğrusal uzamlı yapıdadır. Fakat estetik göreceli bir kavramdır kimisinin gözüne hoş gelir, kimisi çerçöp der. Kullanılabilir mi evet.
Türkiye coğrafyasında yetişen hemen hemen çoğu ağaç dalı dramatize büyümeye sahip değildir. Bunu güneşlenme süresi,mevsim geçişleri, rüzgarlar, toprakörtüsü belirler. Bu bakımdan bodur sayılmayan ağaçlarımızın hiç birinin dalı görsel olmadığı gibi, suda uzun süre dayanacak sertlikte de değildir. Sert olanlar da görsel değildir ve çok iridir. (dut, ladin, ceviz vs)
Bizim ülkemizde ağaç gelişimi ekseriyetler kısa bir bahar macerasında dal atabilen kısıtlı zamanı olan bu yüzden de doğrusal dikine büyüyen klasik ağaç figürleridir. Yılın her mevsiminde gelişime müsait ekvatoral kuşak ağaçları gibi değildir. Yada okyanus ikliminin sağlam yapılı, dalgalı ağaçları gibi değildir. Örneğin bir manzanita ağacının yapısı ile bir eriğin yapısı(ki erik bizim en elverişli ağacuımız) bir değildir. Bu şekil yönünden sıkıntı yaratacağı gibi, kullanım ömrünü de etkiler.. Suyu kokutur, sunta gibi şişer yumuşar dağılır.

Aynı şey kökler için geçerli değildir. Kökler daha dramatik büyüme sergilerler. Şeklen daha hitap edicidirler. Fakat daha saçaklı köklere sahip bir coğrafyayız. Bu da , küçük boyutlarda görselliği yakalayamayan köklere sahip olmamız demek oluyor. Böyle bir coğrafyada olduğumuz için dua ediyorum. Çünkü eğer aquatic materyal pazarında rağbet görecek bir kökümüz olsaydı , herkes eline testere alıp ağaçları keserdi.. Böyle bir milletiz. Suya sokacam diye ağacın filizine acımayan bir toplumun, kilosu 30 liraya kök ithal edebileceği ihtimalini düşünürsek Türkiyede orman kalmazdı. İyiki yok :) Bir kaç özel tür var fakat onlar da istisna türler.

Bir diğer önemli konu nerede kullanacağınızdır. Mevzubahis meyva ağaçlarını bir çok tatlı su kurulumunda kullanabişlirsiniz. Tabi kokuyla sorununuz yoksa.
Bitkili akvaryumlarda kullanabilirsiniz ama yosun oluşturmaya daha müsaittirler. Fakat fotoda paylaştığınız driftwoodu şuan hassas bir biyotopa sokamazsınız. High tech bitkiliye sokamazsınız.

Özetle, belediye bankını da akvaryumda kullanabilirsiniz. Mevzu burada sağlıklı olmasının yanında estetik durmasıdır. Bunu da tropik,kurak yada musonik coğrafyadaki ölü ağaçlar sağlıyor.[/QUOTE]

Teşekkür ederim emeğinize sağlık çok faydalı bir yazı olmuş gerçekten

Merhaba,
Aynı cins olduğunu düşündüğüm bir kaç kök-dal da ben bulmuştum Akyaka/Muğla tarafında. Dokusu rengi aynı sizin bulduğunuz gibi. Bir hafta kadar çeşme suyu dolu kovada bekletip apisto tankına koydum. Hala da duruyor, bir sıkıntı yaşamadım. Yine de size kalmış kullanıp kullanmamak.
Sağlıklı hobiler.

[QUOTE=Mr_worldvvide]Merhaba,
Aynı cins olduğunu düşündüğüm bir kaç kök-dal da ben bulmuştum Akyaka/Muğla tarafında. Dokusu rengi aynı sizin bulduğunuz gibi. Bir hafta kadar çeşme suyu dolu kovada bekletip apisto tankına koydum. Hala da duruyor, bir sıkıntı yaşamadım. Yine de size kalmış kullanıp kullanmamak.
Sağlıklı hobiler.[/QUOTE]

Teşekkür ederim 😊😊sağlıklı hobiler

[QUOTE=capo di capi]Doğadaki çoğu materyal teorik olarak kullanıma müsaittir. Paylaşmış olduğunuz parça ise gerçek manada driftwood'dur. Driftwood kelime anlamı sürüklenen odundur yani , ırmakta, denizde dalgada, doğa koşullarında kopup sürüklenen ve erezyona uğrayan parçadır. Teorik olarak kullanılmasına karşın pratikte bazı koşullar işi değiştirir. Mesela özütü yoğun olan, salınımı ölçüsüz olan türlerin sakızlı türlerin kullanımı gibi ( çam, ardıç, defne)

Konuşulan örnek üzerinden gidelim. Vişne yapı itibari ile kendinden cilalı(kaygan kabuklu) bir ağaç cinsidir. Suda gölgelemesi, boyut vermesi güzel olmaz. Vişne doğrusal uzamlı yapıdadır. Fakat estetik göreceli bir kavramdır kimisinin gözüne hoş gelir, kimisi çerçöp der. Kullanılabilir mi evet.
Türkiye coğrafyasında yetişen hemen hemen çoğu ağaç dalı dramatize büyümeye sahip değildir. Bunu güneşlenme süresi,mevsim geçişleri, rüzgarlar, toprakörtüsü belirler. Bu bakımdan bodur sayılmayan ağaçlarımızın hiç birinin dalı görsel olmadığı gibi, suda uzun süre dayanacak sertlikte de değildir. Sert olanlar da görsel değildir ve çok iridir. (dut, ladin, ceviz vs)
Bizim ülkemizde ağaç gelişimi ekseriyetler kısa bir bahar macerasında dal atabilen kısıtlı zamanı olan bu yüzden de doğrusal dikine büyüyen klasik ağaç figürleridir. Yılın her mevsiminde gelişime müsait ekvatoral kuşak ağaçları gibi değildir. Yada okyanus ikliminin sağlam yapılı, dalgalı ağaçları gibi değildir. Örneğin bir manzanita ağacının yapısı ile bir eriğin yapısı(ki erik bizim en elverişli ağacuımız) bir değildir. Bu şekil yönünden sıkıntı yaratacağı gibi, kullanım ömrünü de etkiler.. Suyu kokutur, sunta gibi şişer yumuşar dağılır.

Aynı şey kökler için geçerli değildir. Kökler daha dramatik büyüme sergilerler. Şeklen daha hitap edicidirler. Fakat daha saçaklı köklere sahip bir coğrafyayız. Bu da , küçük boyutlarda görselliği yakalayamayan köklere sahip olmamız demek oluyor. Böyle bir coğrafyada olduğumuz için dua ediyorum. Çünkü eğer aquatic materyal pazarında rağbet görecek bir kökümüz olsaydı , herkes eline testere alıp ağaçları keserdi.. Böyle bir milletiz. Suya sokacam diye ağacın filizine acımayan bir toplumun, kilosu 30 liraya kök ithal edebileceği ihtimalini düşünürsek Türkiyede orman kalmazdı. İyiki yok :) Bir kaç özel tür var fakat onlar da istisna türler.

Bir diğer önemli konu nerede kullanacağınızdır. Mevzubahis meyva ağaçlarını bir çok tatlı su kurulumunda kullanabişlirsiniz. Tabi kokuyla sorununuz yoksa.
Bitkili akvaryumlarda kullanabilirsiniz ama yosun oluşturmaya daha müsaittirler. Fakat fotoda paylaştığınız driftwoodu şuan hassas bir biyotopa sokamazsınız. High tech bitkiliye sokamazsınız.

Özetle, belediye bankını da akvaryumda kullanabilirsiniz. Mevzu burada sağlıklı olmasının yanında estetik durmasıdır. Bunu da tropik,kurak yada musonik coğrafyadaki ölü ağaçlar sağlıyor.[/QUOTE]

Belediye bankı hoş durmaz, eski telefon direkleri daha uygun bence.

Araştırdığım yabancı kaynaklarda meyve veren ağaçların akvaryumda kullanılmasının sakıncası olmadığını gözlemledim. Ben de aynı fikirdeyim, meyveli ve reçinesiz ağaçların genelinin özsuyu ve kimyasal özellikleri birbirine benziyor, suya salınımı canlılara zarardan ziyade fayda sağlıyor.

Karasal iklim ağaçları üstelik daha sıkı lif yapısı (kış koşulları nedeniyle) ve sertliğe sahip oluyor.

Görsel olarak düz, kavisli, saçaklı bir çok ağaç türümüz bence gayet hoş duruyor. Yeter ki kurumuş olsun ve iyi temizlensin, görsel düzenleme kişinin becerisine kalmış artık.[EDIT]Arifhb,2019-03-03 10:54:46[/EDIT]