Cüce Amerikan Dünyası
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2014 11:56
Haklısınız. Boşuna eziyet etmeye gerek yok. Akvaryumun üstü açık olacağı için ısıtıcı kullanmayı düşünmüyordum. Aşırı buharlaşmayı engellemek lazım. Buna bir çözüm bulabilsem...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2014 12:24
Arjantin'in iç bölgelerine kadar görmek mümkün olduğuna göre en dayanıklı tür Borelli, fakat onun da doğal üreme dönemini öğrenmek gerek derim...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2014 13:32
[QUOTE=melektrikci]Maalesef bugün vatozlarımda da gözlemledim, yarın nilverm adlı ilacı temin edip uygulayacağım. Sonuçlarını da buradan paylaşırım.
[QUOTE=melektrikci]Maalesef bugün vatozlarımda da gözlemledim, yarın nilverm adlı ilacı temin edip uygulayacağım. Sonuçlarını da buradan paylaşırım. [/QUOTE]
melektrikci 2014-11-24 13:32:49
[QUOTE=melektrikci]Maalesef bugün vatozlarımda da gözlemledim, yarın nilverm adlı ilacı temin edip uygulayacağım. Sonuçlarını da buradan paylaşırım. [/QUOTE]
Dün de dediğim gibi nilverm adlı ilacı veterinerden 5 TL ye temin edip 60 lt akvaryumum da uyguladım. Ölçü olarak çay kaşığının 3te 1i şeklinde bir ölçüde kullandım. İçinde ağırlıklı olarak coryler ve vatozlar var, ayrıca ilacın etkisini gözlem amaçlı 1 kiraz karidesi, 1 apisto borelliyi, 1-2 de katil salyangozu akvaryumdan çıkarmadım, 2-3 tane elma salyangozunu ve 10+ kiraz karidesi çıkardım. Isı 26 derece, ışıklar kapalı, sadece bir pipo filtre çalışıyor ve ekstra havalandırma var, tepe sump vardı şu anda kapalı. ilacı ilk uyguladığımda corylerde bir hareketlenme oldu ama ardından normale döndüler.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar, gelişmeleri paylaşacağım. 48 saat sonra %50 su değişimi planlıyorum.
[/QUOTE]
Merhabalar Arkadaşlar, nilverm adlı ilacı üstte belirttiğim ölçüde kullandım, 48 saat sonunda kaçak bir elma salyangozu ve kiraz karides dahil olmak üzere önceki mesajımda yazdığım tüm canlılar hala problemsiz yaşıyorlar.
Bende %50 su değişminin ardından çay kaşığının yarısı kadar bir ilaç uygulaması daha yaptım, böylelikle akvaryumdaki ilaç miktarı yarım kaşıktan daha fazla bir doza ulaşmış oldu. Bugün hastalığın ilk defa bir coryde de varlığını tespit ettim, onun dışında anüs dışına çıkan kurt hiç bir canlı da gözlemleyemiyorum.
48 saat sonra yine % 30 civarı su değişimi ardından yemlerine bu ilaçtan katarak vermeyi düşünüyorum.
Şimdilik gelişmeler bunlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2014 18:20
Elde imkanlar (ısıtıcı, filtre v.s.) varken balıkları bundan yoksun bırakmamak lazım bence.
[QUOTE=ELPRESACANARİO] Düşük sıcaklıktaki suya dayanıklı bir cüce cichlid var mı?
Elimdeki bütün akvaryumları ısıtıcısız, filtresiz (veya küçük filtreli), balık sayısı az, bol bitkili, bol karides ve salyangozlu, sucuk böceklerin olduğu şekilde kurmayı düşünüyorum. Beni bilen bilir, sık sık Odamdaki Biyotop çalışmasını örnek gösteririm. O çalışmada borelli besliyordu akvaryum sahibi. Başka apisto akvaryumları da vardı aynı şekilde.
Şuan bir akvaryumumda ısıtıcı ve filtre yok. Bitki sayısını her geçen gün artırıyorum. Çok temiz, sağlıklı bir akvaryum. Zaten ev soğuk olmuyor. Akvaryum 18-20 derece civarındadır.
Akvaryumlardan birisini killifish için kuracağım. Büyük olan için türe karar vermedim. Sizce borelli uygun olur mu?
[/QUOTE] Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2014 18:46
[QUOTE=JapoJupo]
Elde imkanlar (ısıtıcı, filtre v.s.) varken balıkları bundan yoksun bırakmamak lazım bence.
[QUOTE=ELPRESACANARİO] Düşük sıcaklıktaki suya dayanıklı bir cüce cichlid var mı?
Elde imkanlar (ısıtıcı, filtre v.s.) varken balıkları bundan yoksun bırakmamak lazım bence.
[QUOTE=ELPRESACANARİO] Düşük sıcaklıktaki suya dayanıklı bir cüce cichlid var mı?
Elimdeki bütün akvaryumları ısıtıcısız, filtresiz (veya küçük filtreli), balık sayısı az, bol bitkili, bol karides ve salyangozlu, sucuk böceklerin olduğu şekilde kurmayı düşünüyorum. Beni bilen bilir, sık sık Odamdaki Biyotop çalışmasını örnek gösteririm. O çalışmada borelli besliyordu akvaryum sahibi. Başka apisto akvaryumları da vardı aynı şekilde.
Şuan bir akvaryumumda ısıtıcı ve filtre yok. Bitki sayısını her geçen gün artırıyorum. Çok temiz, sağlıklı bir akvaryum. Zaten ev soğuk olmuyor. Akvaryum 18-20 derece civarındadır.
Akvaryumlardan birisini killifish için kuracağım. Büyük olan için türe karar vermedim. Sizce borelli uygun olur mu?
[/QUOTE] [/QUOTE]
Yoksun bırakmak amacıyla değil kesinlikle. Akvaryumun üstü açık olacağı için aşırı buharlaşma olmasından korkuyorum. Evin havasını bile etkiler, duvarlara da olumsuz etkisi olabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 08:08
Bence yerli türler yada sazansıgiller beslenmiyorsa Isıtıcı kullanımı zaruridir.
Herşeyden önce ısı dalgalanmalarını etkiler, tahmini olarak 18 demek yanlış olur.
Evin içindeki ısıda sürekli değişkenlik gösterir, gece gündüz en az 5 derece farkeder.
Isıtıcı çok yüksek derecede tutulmasa bile ısıyı sabitlemek için kullanılması gerekiyor. 20-21-22
Yoğun buharlaşma ancak ortam ısısıyla arasındaki fark çok olursa ortaya çıkar.
15 derece tankta buharlaşma yapar, 30 derece tankta... sadece miktarları değişir.
Filtrasyon konusunda ise bence bir şekilde az miktarda bile olsa akıntı olması şarttır.
Akıntı olursa bitkilerde filtrasyona büyük katkı sağlayacaktır, olmazsa çoğu çürüyebilir.
Borelli böyle bir akvaryumda kısa sürede ölür. Kllifishler içinde sadece bazı türler yaşayabilir.
Umut Katipoğlu 2014-11-25 08:13:08
Herşeyden önce ısı dalgalanmalarını etkiler, tahmini olarak 18 demek yanlış olur.
Evin içindeki ısıda sürekli değişkenlik gösterir, gece gündüz en az 5 derece farkeder.
Isıtıcı çok yüksek derecede tutulmasa bile ısıyı sabitlemek için kullanılması gerekiyor. 20-21-22
Yoğun buharlaşma ancak ortam ısısıyla arasındaki fark çok olursa ortaya çıkar.
15 derece tankta buharlaşma yapar, 30 derece tankta... sadece miktarları değişir.
Filtrasyon konusunda ise bence bir şekilde az miktarda bile olsa akıntı olması şarttır.
Akıntı olursa bitkilerde filtrasyona büyük katkı sağlayacaktır, olmazsa çoğu çürüyebilir.
Borelli böyle bir akvaryumda kısa sürede ölür. Kllifishler içinde sadece bazı türler yaşayabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 09:05
[QUOTE=ELPRESACANARİO][QUOTE=JapoJupo]
Elde imkanlar (ısıtıcı, filtre v.s.) varken balıkları bundan yoksun bırakmamak lazım bence.
[QUOTE=ELPRESACANARİO] Düşük sıcaklıktaki suya dayanıklı bir cüce cichlid var mı?
bilentungul 2014-11-25 09:07:48
Elde imkanlar (ısıtıcı, filtre v.s.) varken balıkları bundan yoksun bırakmamak lazım bence.
[QUOTE=ELPRESACANARİO] Düşük sıcaklıktaki suya dayanıklı bir cüce cichlid var mı?
Elimdeki bütün akvaryumları ısıtıcısız, filtresiz (veya küçük filtreli), balık sayısı az, bol bitkili, bol karides ve salyangozlu, sucuk böceklerin olduğu şekilde kurmayı düşünüyorum. Beni bilen bilir, sık sık Odamdaki Biyotop çalışmasını örnek gösteririm. O çalışmada borelli besliyordu akvaryum sahibi. Başka apisto akvaryumları da vardı aynı şekilde.
Şuan bir akvaryumumda ısıtıcı ve filtre yok. Bitki sayısını her geçen gün artırıyorum. Çok temiz, sağlıklı bir akvaryum. Zaten ev soğuk olmuyor. Akvaryum 18-20 derece civarındadır.
Akvaryumlardan birisini killifish için kuracağım. Büyük olan için türe karar vermedim. Sizce borelli uygun olur mu?
[/QUOTE] [/QUOTE]
Yoksun bırakmak amacıyla değil kesinlikle. Akvaryumun üstü açık olacağı için aşırı buharlaşma olmasından korkuyorum. Evin havasını bile etkiler, duvarlara da olumsuz etkisi olabilir.
[/QUOTE]
Selamlar,
Oda da nem ölçümü yaptın mı ? Odanın sıcaklığı nedir ? Oda içerisindeki sıcaklık ve nem birbiri ile ilişkili oluyor sizin sağlığınız açısından. Çok basit nem ve ısı ölçerler var onlardan eğer sende yoksa öncelikle edinmeni tavsiye ederim.
Oda da nem ölçümü yaptın mı ? Odanın sıcaklığı nedir ? Oda içerisindeki sıcaklık ve nem birbiri ile ilişkili oluyor sizin sağlığınız açısından. Çok basit nem ve ısı ölçerler var onlardan eğer sende yoksa öncelikle edinmeni tavsiye ederim.
Bunları ölçümlemeye başladıktan sonra istersen hem sizin sağlığınız hem de duvarlara etkisini konuşmaya başlarız.
Bunları da bir kenara bırakırsak, bu konuda(nem-küf vs.) çok hassas olduğunu görüyorum ve kesinlikle eğer çok masraf olmaz dersen buhar camı kestirmeni tavsiye ederim.
Zaten ısıtıcı çalıştırmasan bile suyun bir buharlaşma derecesi var, her türlü içerideki nemi arttıracaktır.
Bu noktada aklıma gelen dört önlem tavsiye edebilirim(birebir ben uyguladım ve halen hepsi elimde mevcut):
1- Buhar camı: eğer hali hazırda çok nemli bir oda ise zaten tanklarında eklenmesi ile duvarlardan damlalar döküldüğünü bile görürsün.
2- Tekne ve odalarda kullanılan poşetler var, plastik bir kutu içerisine yerleştiriliyor ve poşet havadaki nemi suya dönüştürüp zamanla eriyor.(Çok efektif değil ancak ölçüm yaptıktan sonra bunu mu yoksa bir alttaki maddeyimi diye karar verebilirsin.)
3- Nem alma cihazları, piyasada bir sürü nem alma cihazı bulabilirsin kapasite ve markaya göre fiyat farklılıkları göstermekte. İçerisinde biriken su arı sudur ve ben kullanma denemeleri yapmıştım(başarılıda oldum üretim tankları ile yavru boylandırma tanklarında) ancak cihazın içerisi o suyun kullanımına göre dizayn edilmez genelde bu yüzden de sadece bu suyun kullanılmasını tavsiye etmem.
4- Her ne yöntem kullanırsan kullan odanı belli aralıklarla havalandır, nem ölçme cihazında nemin nasıl hızla azaldığını göreceksin.
Birinci yöntem çok daha ucuz ama daha az efektiftir fakat burada önemli olan başta da dediğim gibi odada ölçme yapmanı tavsiye ederim. Benim aldığım nem ölçme cihazı çok başarılı ve hatta eşim şimdi bebek odasında kullanıyor. Sıcaklık/nem ilişkisinde size wet/dry/normal şeklinde odanın havasını söylemekte ayrıca değerleri büyük büyük yazmakta.
Ben eski evimde çok çekmiştim bu yüzden bir çok metodu denedim, hatta ve hatta bu sayfada yazıp fikirler alıp arkadaşlarımızdan bu olayları denedim. (Hepsine tekrardan teşekkürler.) Yardım edebileceğim bir konu olursa her zaman bu konuda sorabilirsin.
Kolay gelsin 
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 09:20
Buharlaşma kışın artıyor, kışın da zaten ortamda kalorifer, soba vs çalışıyor nemin eve problem yaratması mümkün değil, zaten kuruyor hava, faydası bile olur sağlığınıza.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 11:00
[QUOTE=fahrisinan]Buharlaşma kışın artıyor, kışın da zaten ortamda kalorifer, soba vs çalışıyor nemin eve problem yaratması mümkün değil, zaten kuruyor hava, faydası bile olur sağlığınıza.[/QUOTE]
bilentungul 2014-11-25 11:47:31
Öyle bir dünya her zaman yok abi 
Bizde kalorifer tam seviyede hep çalışırdı ancak evde üst kat yalıtım sebebiyle küf olurdu kışın(küf içinde ithal boyalar-çamaşır suları vs her türlü tavsiye verilir ). Alt katta ise ev sahibinin oda da yer alan bir balkonu içeriye alması ve pimapenle kapatması dolayısıyla duvarlar durmaksızın terliyordu. Nem oranı %76 seviyelerindeydi, yani az birşey daha nem katsan içeriye amazon ortamını taklit ettim diye size yutturabilirdim 
Bizde kalorifer tam seviyede hep çalışırdı ancak evde üst kat yalıtım sebebiyle küf olurdu kışın(küf içinde ithal boyalar-çamaşır suları vs her türlü tavsiye verilir ). Alt katta ise ev sahibinin oda da yer alan bir balkonu içeriye alması ve pimapenle kapatması dolayısıyla duvarlar durmaksızın terliyordu. Nem oranı %76 seviyelerindeydi, yani az birşey daha nem katsan içeriye amazon ortamını taklit ettim diye size yutturabilirdim Eğer oda da kalorifer yetersizse ve ısınma düşükse ortamda nem oranının düşmesi zor(apartman yalıtımı benim eski ev gibi pimapenle kapanmış bölmeler vs ekstra etkiler zaten.). Tabi bir de buhar camsız tankları eklerseniz vah halinize! Bende 5 adet vardı bahsettiğim oda da.
Nem cihazım ile günde 10+ lt su çıkartıyordum sadece tek bir oda da.
Bu arada ısıtıcısız tanklar kuran aklıma bir tek Köksal geliyor, o konularda en fazla o tecrübeli sanırım ama diğer arkadaşlar gibi bende ısıtıcısız bir tank tavsiye etmem, en azından ısıtıcı ile belli seviyede stabil bir derece tutturmak lazım 28 derece filan istemiyorsan bile akşam 15 derecede olmasın balıkların.
ama diğer arkadaşlar gibi bende ısıtıcısız bir tank tavsiye etmem, en azından ısıtıcı ile belli seviyede stabil bir derece tutturmak lazım 28 derece filan istemiyorsan bile akşam 15 derecede olmasın balıkların.Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 12:50
Arkadaşlar son günlerde hem forumda hem de başka yerlerde bir killfish merakı gözüme çarpmakta. Bu balığı çok tanımıyorum. Ancak geçen gün kendi akvaryumcu arkadaşıma gittim, adamlar işi gücü bırakmış killfishleri atlayıp, geçtikleri başka akvaryumlardan toplamaya çalışıyorlardı. Doymak bilmeyen bu katil balık (isminden belli
), renkleri ve tavırlarıyla insanları cezbetse de o gittiğimde bizzat şahit oldum, kendi boyunda bir lepistesi bir boğa yılanı gibi yutmakta idi. Balığı çıkardılar ağzından ne yazıkki ölmüştü. Bir de diğer akvaryumlara zıplayarak geçiyor ve kendisinden küçük veya aynı boydaki balıkları avlıyorlarmış. Sözün kısası hiç bir karma akvaryumda, cüce cichlid ve canlı doğuran tankına bu balığı sokmazsak iyi olur kanaatindeyim. Bu konuya dikkatinizi çekmek istedim. Saygılar...
), renkleri ve tavırlarıyla insanları cezbetse de o gittiğimde bizzat şahit oldum, kendi boyunda bir lepistesi bir boğa yılanı gibi yutmakta idi. Balığı çıkardılar ağzından ne yazıkki ölmüştü. Bir de diğer akvaryumlara zıplayarak geçiyor ve kendisinden küçük veya aynı boydaki balıkları avlıyorlarmış. Sözün kısası hiç bir karma akvaryumda, cüce cichlid ve canlı doğuran tankına bu balığı sokmazsak iyi olur kanaatindeyim. Bu konuya dikkatinizi çekmek istedim. Saygılar... Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 13:08
Killifish in ismi ingilizce kill den gelmiyor. Flemenkçe su birikintisinden geliyor. Doğada küçük su birikintilerinde yaşarlar. Hatta bazı türleri yumurtalarını toprağa bırakır, yazın kuru çimen olan toprakldar yumurta yaşar, yağış mevsimi geldiğinden ufak su birikintilerinde bir anda belirirler. Bu özelliği sayesinde yumurtalarını ebayden satın alıp buda akvaryumda açmak mümkündür. Çok güzel renkleri olan bir tür. Agresifliği konusunda kesin bir şey diyemiyecem çünkü gerçekden uzak kıtalara yayılmış çok büyük bir aile. Çok farklı türleri var.
Killifish demişken bu efsane videosunuda izlemeden olmaz.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=4sy3R3f_GCY[/VID]
Beğenenler: [T]186525,mirat[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 13:08
Cevaplayan herkese teşekkür ederim. Hiç değilse kış aylarında da olsa akvaryumun üstünü kapatmak gerekecek ve bunun için de su dışına çıkan bitkileri budamak gerekecek. Havalar ısınınca tekrar kapağı açarım. Ya da bitkileri budamaya gerek kalmadan streç film ile kapatırım.
Bilen Abi, odada ölçüm yapmadım. Akvaryumun kendi kapağı var aslında. Onu kullanıyorum şuan. Kışın akvaryumun üzerini kapatırsam sıkıntı olmayacak sanırım.
Bu fikrim balıklara daha doğal, ekosistemi oturmuş bir akvaryum sunmak içindi. Bir canlıya bakıyorsak, onların doğalarından kopmalarına sebep oluyorsak onlara en iyi şekilde bakmak zorundayız. Bunun için çabalıyorum. Elektrik faturasını düşüreyim, maliyetleri azaltayım diye değil kesinlikle. Kullanmam gerekirse, balıklar daha mutlu olacaksa kullanırım tabi ki.
Zaten daha başındayım işin. Echinodorus Cordifolius ve Echinodorus Red Ozelot Green siparişi vermiştim biraz önce geldi. Ekleyeceğim çok bitki ve canlı var. Sucul böcekler için zaten yazı beklemem lazım. Balıkları eklemem belki de 1 senemi alır. Belki borelli bile düşündüğüm sistem için büyük olabilir. Dario dario gibi küçük balıklar daha uygun olabilir. Diğer akvaryuma da aphanius mento düşünüyorum killifish olarak. Hep mento beslemek istemişimdir. Balık türü düşünmek için bolca zamanım var. Bu süre içerisinde fikrim çok değişir .
.Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 14:07
Ben balığı tanımadığı söyledim, ancak sadece direk gözlemlediğim bir şeyi son günlerde balığa olan ilgiden dolayı paylaşmak istedim. Bizde bir şey söylerken dikkatli olmamız gerekirken, kaşınıyor ağzımızın payını alıyoruz yahu. Hiç ders almıyorum geçmiş senelerden, fikir beyan ederken bin düşünüp, bir söylemeyi, onu da çoook tartarak. Neyse ders ve bilgilendirme için teşekkürler...
dorsigera 2014-11-25 14:16:12
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 15:01
Bu arada, Fahri Abi'nin bahsettiği dere kumundan sipariş vermiştim. O da geldi. 10 kg alacaktım fakat, vazgeçip küçük akvaryuma odaklanınca 5 kg aldım. İleride 10 kg daha sipariş verebilirim. Torbanın altında epey toz vardı. Sanırım kumun sonları bana kaldı . Yıkamak için kovaya boşaltırken de epey tozuttu . 5-6 defa yıkadım. Tabi benim için bu çok da önemli değil, zaten hangi kumu alırsam alayım uzun uzun yıkamayı göze almıştım. 5-6 defa yıkama çok da değil bence. Benim için önemli olan tane yapısı ve suya salınım yapmaması idi. Çok eskiden aldığım ve memnun kaldığım kuma çok benziyor. Önceki 1mm civarında, bu ise 2-4 mm'lik. Bu nedenle beklentilerimi karşılayacağını düşünüyorum.
. Yıkamak için kovaya boşaltırken de epey tozuttu . 5-6 defa yıkadım. Tabi benim için bu çok da önemli değil, zaten hangi kumu alırsam alayım uzun uzun yıkamayı göze almıştım. 5-6 defa yıkama çok da değil bence. Benim için önemli olan tane yapısı ve suya salınım yapmaması idi. Çok eskiden aldığım ve memnun kaldığım kuma çok benziyor. Önceki 1mm civarında, bu ise 2-4 mm'lik. Bu nedenle beklentilerimi karşılayacağını düşünüyorum. Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
