canlılar ve bitkiler için doğal ışık nasıl olmalı? (Bilimsel başlık)
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2012 00:16
Bitkiliye başladım başlayalı ışık tercihi üzerine kafayı yemiş durumdayım, en doğru aydınlatma nasıl olmalı?, Alglerin önüne geçmek için ışık mı önemli katkı maddeleri mi?, Güneş ışığı doğal olduğu halde neden zararlı?, Bitkinin iyiliği için aşırı aydınlatma faydalı mı zararlı mı?
Daha bunlar gibi onlarca soru var aklımda bi kısmı çözüm buldu bi kısmı ise hala aklımda soru işareti, daha önce bir çok forumda bu konu hakkında bilgi isteyen başlıklar açtım ama kisme şu %100 doğrudur diyemiyor, litre başına 0.8 watt ne kadar doğru? Doğada bu kadar ışık alamadığı halde bitkiler nasıl gelişim gösteriyor?
Bu başlık belki bilgisi olan bir kaç kişinin yorum yapıp bilgilerini paylaşacağı bir ortam olurda bi kaç fikir ortaya atılırsa eminim faydalı şeyler ortaya çıkacaktır.
İlk olarak bahsetmek istediğim şey spectrum değerleri, aşağıda doğal güneş ışığının spectrum değerleri ve bitkilerin hangi ışık değerlerini kullandığı yer alıyor, bu spectruma baktığımda ilk olarak güneş ışığında mor az olmasına rağmen nasıl bitkiler asla akvaryumda doğada oldukları gibi olamıyorlar sorusu aklıma geldi ama daha sonra dikkat edince yan tarafta yazan yoğunluk değerlerinde güneş ışığının herhangi bir bitkinin ihtiyacı olandan 5-6 kat daha fazla yoğunlukta ışık verdiğini gördüm.
Güneş ışığının yoğunluk ve dalga boyları
Genel olarak bir akvaryum bitkisinin ihtiyacı olan ışık değerleri
Bu değerlere baktığımda kendime sorduğum iki sorudan birisi şu oldu, güneş ışığı gibi tüm renkleri içeren bir aydınlatma uygulamam mı gerekir? (bitkilerin kızılötesi ve mor ötesi ışıkta daha çok fotosentez yaptıklar gözükmekte bu durumda insan gözünün algıladığı değerleri içeren beyaz ve günışığı tabir edilen lambalardan almak pek bir anlam ifade etmeyecek) Peki ya bu kadar yoğun ışık içinde canlı olan akvaryumları nasıl etkileyecek? Yoğunluğu artırıp kör edici bir ışıkta bitki gelişimi sağlamak gerçek manada "doğal bitki akvaryumu" oluşturmamızı sağlar mı?
Alttaki bir kaç resimde akvaryum bitkilerinin doğal habitatları var, bir çok akvaryum hobicisinin az ışıkta yukarı doğru büyüyen glossolara karşı yoğun ışık kullandığı bir gerçek, ama benim de ilk kez gördüğüm gibi bu bitkiler normalde zaten yukarı doğru büyüyor, bizim yüksek ışıkta banaı kaplamasını sağladığımız bitki asklında bir nevi hormonlu domates gibi doğal olmadan sera domatesleri gibi farklı bir şekil alıyor, yaprakları ufalıyor bitki yukarı değil yanlara doğru yayılıyor.
Glossotigma Elatinoides' in doğal habitatı
Bitkili akvaryum kullananların en büyük kabusu alg' ler zaten bu alglerden kurtulmak için aydınlatmayı önemsememiz gerekiyor ama internetten yaptığım araştırmalarda bütün bitkilerin alglerle birlikte oluşturduğu ortamdan söz ediliyor, yanı güneş ışığı alıp büyüyen her bitkide alg mutlaka oluşuyor, bu barajlardan toplanan tilki kuyruklarında da var, amazon nehrinden tutun güney asyaya kadar her bitkinin kendine has alg çeşiti var. Tabii ki hiçbirimiz akvaryumunun alg ve yosunlardan dolayı camlarının kararıp içini göstermeye engel teşkil etmesini istemediği içi doğal haliyle bırakamıyoruz peki bu durumda ne yapmalı?
Başka bir sitede bulduğum Elatine gussonei ve Glossostigma elatinoides karşılaştırması, ufak yapraklı olan Elatine
Bir kaç resim boyunca Elantine' in doğada ve akvaryumda nasıl geliştiği yer alıyor, doğada alg ile yaşayan bu bitki su birikintisi azalınca rengi kırmızıya dönüyor
Son resim ise bitkinin akvaryumda geçirdiği birkaç haftadan sonraki hali
Neon tetraların doğal ortamı gözüktüğü gibi bu balıklar parlak ışığı pek sevmiyor ama aksine akvaryumlarda bitkili akvaryumların vazgeçilmezi, bitkili akvaryumlarda minimum 0.8 watt/ litre değerlerinin önerildiğini düşünürsek bir nevi bu balıkların gözüne sürekli projektör tutmaktan başka bir şey yapmıyoruz.
Bu resimler bütün bitkiler için geçerli değil ama aklımda ufakta olsa bir izlenim oluşturuyor, ya hiçbir canlı göz önüne alınmadan kör edici ışıkta bitki yetiştireceğiz (içinde balık olmadan bunun yapılması daha iyi olur bence) ya bitkilerin alglerle yaşamasına izin vereceğiz (ki çok hassas bir döngü doğal ortam yakalanamadığı takdirde alglerin bitkileri öldürme ihtimali var) ya da 0.8 watt/litre, gibi değerleri bir yana bırakıp herkes kendi akvaryumuna kendi bitkisine özel spectrum değerlerini bulup ona göre aydınlatma sağlayacak (ki imkansıza yakın bunun için sadece tek yada aynı ışık ihtiyaçlarını isteyen bitkiler bulmak gerek)
Açıkçası ben alg olan bir akvaryum istemiyorum, ama canlılara zarar verip yüksek ışık altında işkence çektirmekte istemiyorum, ne kadar potasyum, mikro element, karbon vs. kullandıysamda alglerle baş edemedim. Şu an ki düşüncem led aydınlatmalar. Bu ışık türü akvaryum camiasında yeni yeni yer edinmeye başlıyor, bitkisiz akvaryumda ucuz ve hesablı bir aydınlatma aracı ama bitkilide verdikleri tek renk ışık spectrumlarıyla tam bir soru işareti oluşturuyorlar.
Kırmızı, yeşil ve mavi ledlerin renk dalgaları, sadece kırmızı ve mavi kullanmak şekil itibariyle mükemmel bir bitkili akvaryum oluşturmanın anahtarı gibi gözüküyor ama gerçekten öyle mi?
Ben işin uzmanı değilim, deneme yanılma yöntemleriyle anladım ki alglerle sadece katkı maddeleriyle baş etmek mümkün değil, ama alglerle bitki büyütmekte mümkün değil. İş yine dönüp dolaşıp aydınlatmaya geliyor. Umut ediyorum ki bu başlıkta benim gibi bir deneme yanılma yönetimiyle birşeyler öğrenen bir kaç kişi çıkar ve bildiklerini bizimle paylaşır.
Herkese sağlıklı canlı ve bitkiler diliyorum.
Daha bunlar gibi onlarca soru var aklımda bi kısmı çözüm buldu bi kısmı ise hala aklımda soru işareti, daha önce bir çok forumda bu konu hakkında bilgi isteyen başlıklar açtım ama kisme şu %100 doğrudur diyemiyor, litre başına 0.8 watt ne kadar doğru? Doğada bu kadar ışık alamadığı halde bitkiler nasıl gelişim gösteriyor?
Bu başlık belki bilgisi olan bir kaç kişinin yorum yapıp bilgilerini paylaşacağı bir ortam olurda bi kaç fikir ortaya atılırsa eminim faydalı şeyler ortaya çıkacaktır.
İlk olarak bahsetmek istediğim şey spectrum değerleri, aşağıda doğal güneş ışığının spectrum değerleri ve bitkilerin hangi ışık değerlerini kullandığı yer alıyor, bu spectruma baktığımda ilk olarak güneş ışığında mor az olmasına rağmen nasıl bitkiler asla akvaryumda doğada oldukları gibi olamıyorlar sorusu aklıma geldi ama daha sonra dikkat edince yan tarafta yazan yoğunluk değerlerinde güneş ışığının herhangi bir bitkinin ihtiyacı olandan 5-6 kat daha fazla yoğunlukta ışık verdiğini gördüm.
Güneş ışığının yoğunluk ve dalga boyları
Genel olarak bir akvaryum bitkisinin ihtiyacı olan ışık değerleri
Bu değerlere baktığımda kendime sorduğum iki sorudan birisi şu oldu, güneş ışığı gibi tüm renkleri içeren bir aydınlatma uygulamam mı gerekir? (bitkilerin kızılötesi ve mor ötesi ışıkta daha çok fotosentez yaptıklar gözükmekte bu durumda insan gözünün algıladığı değerleri içeren beyaz ve günışığı tabir edilen lambalardan almak pek bir anlam ifade etmeyecek) Peki ya bu kadar yoğun ışık içinde canlı olan akvaryumları nasıl etkileyecek? Yoğunluğu artırıp kör edici bir ışıkta bitki gelişimi sağlamak gerçek manada "doğal bitki akvaryumu" oluşturmamızı sağlar mı?
Alttaki bir kaç resimde akvaryum bitkilerinin doğal habitatları var, bir çok akvaryum hobicisinin az ışıkta yukarı doğru büyüyen glossolara karşı yoğun ışık kullandığı bir gerçek, ama benim de ilk kez gördüğüm gibi bu bitkiler normalde zaten yukarı doğru büyüyor, bizim yüksek ışıkta banaı kaplamasını sağladığımız bitki asklında bir nevi hormonlu domates gibi doğal olmadan sera domatesleri gibi farklı bir şekil alıyor, yaprakları ufalıyor bitki yukarı değil yanlara doğru yayılıyor.
Glossotigma Elatinoides' in doğal habitatı
Bitkili akvaryum kullananların en büyük kabusu alg' ler zaten bu alglerden kurtulmak için aydınlatmayı önemsememiz gerekiyor ama internetten yaptığım araştırmalarda bütün bitkilerin alglerle birlikte oluşturduğu ortamdan söz ediliyor, yanı güneş ışığı alıp büyüyen her bitkide alg mutlaka oluşuyor, bu barajlardan toplanan tilki kuyruklarında da var, amazon nehrinden tutun güney asyaya kadar her bitkinin kendine has alg çeşiti var. Tabii ki hiçbirimiz akvaryumunun alg ve yosunlardan dolayı camlarının kararıp içini göstermeye engel teşkil etmesini istemediği içi doğal haliyle bırakamıyoruz peki bu durumda ne yapmalı?
Başka bir sitede bulduğum Elatine gussonei ve Glossostigma elatinoides karşılaştırması, ufak yapraklı olan Elatine
Bir kaç resim boyunca Elantine' in doğada ve akvaryumda nasıl geliştiği yer alıyor, doğada alg ile yaşayan bu bitki su birikintisi azalınca rengi kırmızıya dönüyor
Son resim ise bitkinin akvaryumda geçirdiği birkaç haftadan sonraki hali
Neon tetraların doğal ortamı gözüktüğü gibi bu balıklar parlak ışığı pek sevmiyor ama aksine akvaryumlarda bitkili akvaryumların vazgeçilmezi, bitkili akvaryumlarda minimum 0.8 watt/ litre değerlerinin önerildiğini düşünürsek bir nevi bu balıkların gözüne sürekli projektör tutmaktan başka bir şey yapmıyoruz.
Bu resimler bütün bitkiler için geçerli değil ama aklımda ufakta olsa bir izlenim oluşturuyor, ya hiçbir canlı göz önüne alınmadan kör edici ışıkta bitki yetiştireceğiz (içinde balık olmadan bunun yapılması daha iyi olur bence) ya bitkilerin alglerle yaşamasına izin vereceğiz (ki çok hassas bir döngü doğal ortam yakalanamadığı takdirde alglerin bitkileri öldürme ihtimali var) ya da 0.8 watt/litre, gibi değerleri bir yana bırakıp herkes kendi akvaryumuna kendi bitkisine özel spectrum değerlerini bulup ona göre aydınlatma sağlayacak (ki imkansıza yakın bunun için sadece tek yada aynı ışık ihtiyaçlarını isteyen bitkiler bulmak gerek)
Açıkçası ben alg olan bir akvaryum istemiyorum, ama canlılara zarar verip yüksek ışık altında işkence çektirmekte istemiyorum, ne kadar potasyum, mikro element, karbon vs. kullandıysamda alglerle baş edemedim. Şu an ki düşüncem led aydınlatmalar. Bu ışık türü akvaryum camiasında yeni yeni yer edinmeye başlıyor, bitkisiz akvaryumda ucuz ve hesablı bir aydınlatma aracı ama bitkilide verdikleri tek renk ışık spectrumlarıyla tam bir soru işareti oluşturuyorlar.
Kırmızı, yeşil ve mavi ledlerin renk dalgaları, sadece kırmızı ve mavi kullanmak şekil itibariyle mükemmel bir bitkili akvaryum oluşturmanın anahtarı gibi gözüküyor ama gerçekten öyle mi?
Ben işin uzmanı değilim, deneme yanılma yöntemleriyle anladım ki alglerle sadece katkı maddeleriyle baş etmek mümkün değil, ama alglerle bitki büyütmekte mümkün değil. İş yine dönüp dolaşıp aydınlatmaya geliyor. Umut ediyorum ki bu başlıkta benim gibi bir deneme yanılma yönetimiyle birşeyler öğrenen bir kaç kişi çıkar ve bildiklerini bizimle paylaşır.
Herkese sağlıklı canlı ve bitkiler diliyorum.
Beğenenler: [T]186953,narobb[/T]
Teşekkür Edenler: [T]186953,narobb[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2012 00:52
Güzel paylaşım olmuş.. Ben dışarda güneş ışığında bitki besliyorum.. Herbirinin dibinde saç yosun oluşuyor ama üstlere doğru hiç bir sorun yok.. Su berrak.. Camlarda yosun oluşmuyor.. Oluşsada çok az ve içi gözüküyor.. Ama evin içindeki bitkili akvaryumumda daha çok yosun oluşuyor..Demem o ki florasanın yaptığı alg ve yosunu güneş yapmıyor..
Bitki formlarına gelince dşıarda beslenen bitkilerimin yaprakları değişiyor rengi dolgun ve sağlam yapraklı oluyor.. Evdekilerde ise hiç bir değişim yok..
Bitki formlarına gelince dşıarda beslenen bitkilerimin yaprakları değişiyor rengi dolgun ve sağlam yapraklı oluyor.. Evdekilerde ise hiç bir değişim yok..
Teşekkür Edenler: [T]208486,Hasan5922[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2012 01:20
Aslında konuda soru içinde çok soru sorulmuş. Nereden de başlayacağımı bilemiyorum açıkçası. Genel olarak şuna cevap verebilirim ki. Güneşten gelen ışık aslında en doğru ışık ve lambalarla belirli kıstaslarda ışık verebiliyoruz. Her şey enerji döngüsünden ibarettir. Güneşin yüksek enerjili fotonlarıyla daha hızlı fotosentez yapılabilirken bizim kullandığımız lambalarla o derece hız kazanmak için epey çaba sarf edilmesi gerekiyor. Güneş az bir süre bitkilere gelse de yüksek enerji taşıdığı için toplamda elde edilen enerji daha uzun sürede verilen zayıf ışığın yerini fazlasıyla alıyor. Ayrıca güneşin az vurduğu yerlerde de hatırı sayılır bitki gelişimi olabiliyor ve bakteri ve çeşitli alglerin bitkiler için sağladıkları sandığınızdan daha fazla olabiliyor.
Bir de şöyle bir fark var. Akvaryumlara güneş ışığı yan camdan vuruyor. Yani cam direk güneş ışığına maruz kalıp yosun için enerji anlamına gelebiliyor. Doğada ise güneş daha farklı açılardan suya vuruyor biliyorsunuz. Yosun için tek şart ışık değil tabii ki. Sağlıklı bir bakteri florası yosunun tetiklenmesini de önler çoğu zaman. Suda amonyak çevriminde problem yaşanmaya başladığında fırsatçı yosunların da hortlamasını bekleriz. Bu doğanın bir tampon mekanizmasıdır.
Aslında bitkilerin çok olduğu yerde balık çok olmaz. Balıklar genelde gölgelik alanları tercih ederler.unotim123 2012-09-05 01:28:33
Bir de şöyle bir fark var. Akvaryumlara güneş ışığı yan camdan vuruyor. Yani cam direk güneş ışığına maruz kalıp yosun için enerji anlamına gelebiliyor. Doğada ise güneş daha farklı açılardan suya vuruyor biliyorsunuz. Yosun için tek şart ışık değil tabii ki. Sağlıklı bir bakteri florası yosunun tetiklenmesini de önler çoğu zaman. Suda amonyak çevriminde problem yaşanmaya başladığında fırsatçı yosunların da hortlamasını bekleriz. Bu doğanın bir tampon mekanizmasıdır.
Aslında bitkilerin çok olduğu yerde balık çok olmaz. Balıklar genelde gölgelik alanları tercih ederler.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2012 12:09
Başlığı yazmaya başlayınca aklımdaki soruların bir kısmını eleye eleye yazmaya başladım yoksa soruların ucu bucağı yok, sırf şu satırları yazarken bile floresanlar eskidimi neden alg oluşumunu tetikliyor grolux floresanların tayfı ne tarafa doğru eğiliyor yada azalıyorki bu algler oluşuyor diye düşünmeye başladım. Ledleri deneme amacım da bu olacak zaten ledlerde floresanlarda ki gibi eskime sorunu yok.
Güneş olayına gelirsek konuda da bahsettiğim gibi bitkilerin ihtiyacı ile güneşin verdiği arasında büyük fark var, güneş büyük bir enerji kaynağı, bunu akvaryumda sanal olarak oluşturmak imkansız değil yapılabilir ama bu defa tankın içine projektör misali ışık tutulacağı için canlı beslemek imkansız hale gelecek. Bu durumda en iyisi birebir güneş ışığı vermek yerine sadece en iyi fotosentez imkanı sağlayan tayflarda ışık vermek çoğumuzun yaptığı bu zaten.
Tekrar edeyim ben kimseye bir şey anlatmaya çalışmadığım sadece kendi kendime sorduğum bazı sorulara kendi verdiğim cevapları sunup cevabını bulamadığım konular hakkında sizlerin düşüncesine başvurdum kimsenin gözünde sanki bu işi biliyormuş gibi gözükmek istemem açıkçası.
Güneş olayına gelirsek konuda da bahsettiğim gibi bitkilerin ihtiyacı ile güneşin verdiği arasında büyük fark var, güneş büyük bir enerji kaynağı, bunu akvaryumda sanal olarak oluşturmak imkansız değil yapılabilir ama bu defa tankın içine projektör misali ışık tutulacağı için canlı beslemek imkansız hale gelecek. Bu durumda en iyisi birebir güneş ışığı vermek yerine sadece en iyi fotosentez imkanı sağlayan tayflarda ışık vermek çoğumuzun yaptığı bu zaten.
Tekrar edeyim ben kimseye bir şey anlatmaya çalışmadığım sadece kendi kendime sorduğum bazı sorulara kendi verdiğim cevapları sunup cevabını bulamadığım konular hakkında sizlerin düşüncesine başvurdum kimsenin gözünde sanki bu işi biliyormuş gibi gözükmek istemem açıkçası.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 05 Eylül 2012 12:16
Yaşar Bey, bu işi biliyorum gibi gözükmek istemem de neyin nesi. Hepimiz her gün yeni bir şeyler öğrenmeye çabalıyoruz. Doğal olanın her zaman en ideal olanı olduğunu biliyoruz ve kendi sistemlerimizle arasındaki farklılıkları ortaya koyup açıkları kapatmaya çalışıyoruz. Bu tartışmaların sonucunda da illa net tespitlere ulaşmamız gerekmiyor. Bilen bildiğini ortaya koyarsa bakarsınız çok daha farklı noktalarda konunun analizine ulaşabiliriz.
http://en.aquanet.tv/Video/209-west-papua-and-lake-sentani-endangered-habitats-of-different-endemic-rainbowfish
Şu videoda da görebileceğiniz gibi vejetasyonun yüksek olduğu yerde balıklar nerdeyse yaşamıyor. Birçok yerde bu böyledir.
http://en.aquanet.tv/Video/209-west-papua-and-lake-sentani-endangered-habitats-of-different-endemic-rainbowfish
Şu videoda da görebileceğiniz gibi vejetasyonun yüksek olduğu yerde balıklar nerdeyse yaşamıyor. Birçok yerde bu böyledir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Eylül 2012 13:39
Onur Bey videoda papua' dan bahsetmiş sadece yani genel bi tanım yok tam aksine alttaki videoda da bitkilerin bol olduğu güney amerikada tetra türlerinin yaşayıp ürediği yerler var, ama videoda anlatılan bir şey var, direk nehir içinde değil bu bölgeler, nehirlerin farklı uçlarında bulunan bölgeler, bence bu yüzden sizin videonuzda pek balık yoktu yani balıkların bitkilide olması bitki çokluğuyla alakalı değil su şartlarıyla alakalı.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=F4DaP8HQyBU[/VID]
Son video ise benim hastası olduğum güney amerikanın doğal habitatı, hem bitki hem canlı cenneti ama insan eli değdikçe gitgide azalıyorlar maalesef. Allah' ın yarattığı şekil en kusursuz olanı insan eli değince maalesef ortam bozuluyor.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=q7KK1imwh28&[/VID]
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=F4DaP8HQyBU[/VID]
Son video ise benim hastası olduğum güney amerikanın doğal habitatı, hem bitki hem canlı cenneti ama insan eli değdikçe gitgide azalıyorlar maalesef. Allah' ın yarattığı şekil en kusursuz olanı insan eli değince maalesef ortam bozuluyor.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=q7KK1imwh28&[/VID]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Eylül 2012 13:54
Tam olarak karşılaştırmamı anlatamamışım sanırım. Amazonda paylaştığınız yerdeki bitkiler dikkat ederseniz çok gelişmiş değil. Hem suyun yapısından hem de ışıktan kaynaklanan bir durum. Paylaştığım videoda ise aşırı bir sualtı vejetasyon var. Tahrip edilen göllerimize de bakarsanız orada da benzer problemi görebilirsiniz. Yani aktif olarak aşırı ve yoğun bitki gelişimi olan yerlerde balıklar fazla yaşamıyor. Yaşasa da diğer bölgelere oranladığımızda epey az kalıyor. Bunu ifade etmek istemiştim. Yani evet paylaştığınız videolarda bitki örtüsü var ancak bunlar çok hızlı gelişmiyorlar, orta kararda kalıyorlar. Dolayısıyla da bölge pHını ve oksijen seviyesini çok yükseltip balıklar için uygunsuz bir yaşam ortamına yol açmıyorlar.
unotim123 2012-09-06 13:55:12
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Eylül 2012 16:59
Dediğinizi şimdi anladım haklısınız ama bu bitkilerin çoğalmasının da nedeni videolarda bahsedildiği gibi insanoğlunun aç gözlülüğü, özellikle tetra videosunda bölgenin yerlisi buraya kimseyi sokmuyoruz çünkü suyu kirletiyorlar diyor, özellikle f0 çılgınlığı yüzünden yakında dünya üzerinde doğal hayatında üreyen balık kalmayacak bu gidişle çünkü amonyak, nitrat, oksijen dengesi bitkilerle balıklar arasında hassas bir çizgide ilerliyor doğada, buradan bir miktar bitki yada balık alındığında dengelerde kayboluyor.
Kısmetse bu ay içerisinde tankıma mavi ve kırmızı şerit led ekleyeceğim, gelişmeleri önümüzdeki bir kaç ay içerisinde tekrar burdan bildireceğim.
Kısmetse bu ay içerisinde tankıma mavi ve kırmızı şerit led ekleyeceğim, gelişmeleri önümüzdeki bir kaç ay içerisinde tekrar burdan bildireceğim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir