Mesajları okuduğum kadarıyla bazı kişiler akvaryum hobisi için direkt ya da dolaylı olarak (daha ziyade dolaylı olarak) "erkek hobisi" demeyi uygun görmüş.
Bu konuda başıma gelenleri yazmadan önce şu işin ehline sormak olayı var, üstüne oldukça mesaj yazılmış, ona dair bir şeyler yazmak istedim, biraz taşlama olsun erkeklere. :) Evet, bakın bu kesinlikle kadınların yapacağı bir şey. Erkekler her şeyi kendileri bilmek ve kendileri yapmak ister. En basit örnek bir erkek saatlerce dolaşır da kenara çekip aradığı yerin adresini yol kenarında birine sormaya yeltenmez. "Tamam ya biliyorum işte bak şu sokağın arkası..." ve dakikalar geçer, siz trafikte daireler çizersiniz... Ohoo... :) Ya da ne güzel elektronik olsun, mobilya olsun, ev aleti olsun, her şeyin içine bir kullanım kılavuzu, monte etme yönergeleri koyarlar, evde mühendis ya da mimar bir kadın olsun, erkek yine de o kadına sormaz onu! :) "Tamam ben yaparım" der. Yeni ehliyetini almış kadın şoför geri geri giderek park edemeyecekse ve arabasına ya da daha önemlisi kendine zarar vermeyi göze almıyorsa, oradaki birine (biri diyorum! bir erkek değil) anahtarı verip rica eder. Bundan ne gocunur, ne utanır, ne bunun kendisini küçülttüğünü ne de beceriksiz gösterdiğini düşünür. Bu durumda böyle düşünenin kim olduğunu yazmama gerek yok sanırım! Öte yandan erkek o arabayı çarpsa da oraya o arabayı kendisi park eder. Hayatta kendi kendine uğraşa uğraşa öğrenmek tabi ki daha önemli, daha kıymetli. Burada olay arabayı çarpmayı göze almak. Kadın çarpmamayı tercih ediyor, erkek yardım istemektense çarpmayı tercih ediyor.
Ben öğrendiklerimin çoğunu kesinlikle forumdaki hobici arkadaşlara ya da gittiğim (güvendiğim) akvaryumculara sorarak öğrendim. Biri işin ehli ise, tecrübeleri dağ gibiyse, her tür yemi denemiş de balıklar açısından en revaçta olan ve en faydalı geleni ayırt etmişse, tabi ki ona soracağım. Bundan hiç gocunmuyorum, karşımdaki erkek, sadece bir kadın sordu diye bana "hayır, şu an ilgilenemem" demeyip iki hobici arası paylaşımı 'kadın, erkeğe soru sordu" olarak görecekse, e ne yapayım artık, o da benim sorunum değil, bildiklerini anlatsın, tecrübesini paylaşsın, ben kesinlikle minnettar ve memnun olurum. Kendi kendine araştırmak, tecrübe etmek, deneyerek ve gözlemleyerek sonuç çıkarmak kadar birinin tecrübelerinden faydalanmanın da çok gerekli ve daha önemlisi çok güzel bir şey olduğunu düşünüyorum.
Kadınlar pek çok hobi ile ilgilenir, bu hobi ve diğer tüm hobiler için geçerli olduğu gibi, eğer bir hobiye gerçekten gönül vermişseniz ne parkeye damlayan su, ne banyo küvetindeki küçük taş ve kum artıkları, ne koridorda bekleyen sıra sıra bidonlar gözünüze batıyor. Eğer bir kadının asıl amacı, değer verdiği asıl nokta, kendini gösterdiğini düşündüğü yegane şey "ev"i ise işte o zaman yazdığınız gibi oluyor, "Ay ev batacak" diye uzak duruyorlar. Böyle düşünen bir kadın tabi ki de akvaryuma karşı bir sempati besleyemez. :)
Daha 5 aylık bir akvaryum tecrübem var. Bir işten keyif alırken, bunun kadını erkeği olduğunu düşünmek kadar saçma bir şey düşünemiyorum. Ne kadar keyif aldığınıza bağlı bu, yukarıda yazdığım durumlar bana hiç zor gelmiyor, taş yıka, kum yıka, su doldur, çık sandalyenin tepesine dip çekimi yap, yavrular için yem ayarla, yerler sırılsıklam olsun onları sil... (ayrıca bir hobiyle ilgilendiğini söyleyen kişi kendi pisliğini asla başkasına temizletmemeli! Oh ne ala, siz dökün suları, eşleriniz temizlesin, var mı böyle şey :) )
Forumda kadınlara rastlamamanızın asıl sebebi ise, işte tam bu noktada, kadın-erkek olayı. İlk olarak kadınlar hobilerini, bundan aldıkları zevki ya da başardıkları şeyleri o kadar konuşmaz, daha önce bir kadın üyemiz yazmış, mesajını tekrar bulamadım, erkekler gerçekten bu işe biraz da olsa şov olarak bakıyor, biz sadece keyif olarak bakıyoruz.
İkincisi ise bence en sinir bozucu ve üzücü olan kısım, bu işi erkek hobisi olarak gören kişilerin bir şey dediğinizde sizi ciddiye almamaları. En kötü kısmı ve bizi forumdan, hobici buluşmalarından, vs.den uzak tutan en önemli neden bu. Örnek vermek gerekirse, apistogramma'lara karşı beslediğim sevgiyi ve bu türden bakmak istediğimi söylediğimde pek çok kişinin "Ya bak şimdi onlar hassas balıklar ve...", ben bu konuşma arasında ne kadar "Biliyorum", "Araştırdım" desem de, karşıdaki erkeğin "Onlar hassas" (alt metin "sen bakamazsın") söylevine devam etmesi... Of Allah'ım oooff! Bu bir değil, iki değil, üç değil, defalarca olunca, e ben artık ne diye yelteneyim birisiyle aynı konuşmayı yapmaya.
Diğer bir örnek ise kazıklanmaya çalışılmak. Gerçi bu herkesin yaşadığı bir durum ama otocinclus affinis ararken, "Otocinclus affinis, cüce vatoz arıyorum" dediğimde bana ısrarla boynuzlu cüce vatoz ya da leopar vatoz yavrusu satmaya çalışan ve "aradığım bu değil" dediğimde, "bilgisayar ekranından bakıp yanılmayın, renkleri size farklı gözükmüştür, işte cüce vatoz" diye ısrar eden o akvaryumcular... (Tekrar ediyorum, bu hepimizin yaşadığı bir şey aslında)
10 kg hageni arabaya taşıyacakken, sen onu taşıyabilecek misin diye kaş kaldırarak bakan erkekler... Of, ooofffff... Üniversitedeki evimizin tüm eşyalarını (koltuklar, çamaşır makinesi, dışarıda demonte edilip parça parça içeri taşınıp monte edilen dolaplar...) tüm meraklı ve şaşkın gözlere rağmen, 3 kız taşımıştık, sen hala 10 kg hagen diyorsun!
70 cm'lik sehpasıyla ve üstüne 70 cm derinliğiyle, gerektiğinde damacanalarla su değişimi yaptığımda, bu işin meşakkatli taraflarını yapamayacağımızı söyleyen arkadaşlara söylüyorum: Siz belki 40-50 litreyi kaldırırsınız, biz 20-30 litreyi. Lütfen artık kadınların son derece çıtkırıldım ve güçsüz olduğunu düşünmeyi bırakın. Ha şöyle bir durum var, benim yerime o suyu kaldırıp koyacak biri varsa (biri diyorum, bir erkek demiyorum) tabi ki işin bu kısmını ona bırakırım seve seve :) Aynı yere damlayan ve birikinti oluşturan suları temizleyen biri olmasından hoşlanacağınız/hoşlanacağımız gibi :)
Diğer bir örnek forumda mesajlaştığım ve sonunda malzeme ya da balık almak için buluştuğum hobici arkadaşların inatla benle (günlerce mesajlaştıkları, tartıştıkları, konuştukları) değil de beni soğuk havada, tek başına, toplu taşımayla yollayıp elimde ağır yük taşımama gönlü razı olmayan ve kendisi de akvaryumdan zevk aldığı için bana arabasıyla eşlik eden canım babamla konuşup bana bırakın bir şey anlatmayı, neredeyse yüzüme bilen bakmayan akvaryumsever arkadaşlar... Ah, aaah... Ne diyeyim, ne yapayım ki... İstediğim kadar bildiklerimi anlatmaya çalışayım sadece bir "Hı hı" deyip kafayı diğer yana çevirince, sinirlenmemek (ve de tabi üzülmemek) elde değil.
Çok uzun bir mesaj oldu bu, okunur mu, silinir mi bilmiyorum. Çok da dağınık oldu. Tüm konu boyunca esprili yaklaşımlarda bulunup şakalaşılmış, kadın-erkek konusu her zaman en büyük espri malzemesidir zaten :) Ama bundan muzdarip olan (başka bir kelime kullanmayı isterdim ama maalesef ve üzülerek en uygun kelime bu olduğu için bunu yazıyorum) biri olarak düşündüklerimi, gördüklerimi, hissettiklerimi yazarken daha kısa ve öz ya da profesyonel bir şekilde yazmak mümkün olmadı. Yukarıda verdiğim örneklerden sonra forumda ya da buluşmalarda neden çok fazla kadın hobici görmediğinizi anlamışsınızdır umarım.
Bu arada yanlış anlaşılma olabilir diye şunu da belirtip öyle sonlandırayım bu mesajımı. Bunu hiç yapmayan akvayumcular (Başta Tanganika Akvaryum'dan Cafer Bey), erkek hobiciler de var ve hepsine sevgilerimi gönderiyorum. Hem yüzyüze geldiğimizde hem de Ö.M. ile iletişim kurduğumuzda kadın-erkek değil sadece iki insanın, iki hobicinin paylaşımı zevkini veren arkadaşlarıma buradan selam ediyorum, teşekkür ediyorum. Öğrendiğim şeylerde çok katkınız var.
"Bak ama o balıklar çok hassas ve..." diyenlere de ileriki günlerde sağlıklı apistogramma ve meleklerimle ve umarım daha ilerde apisto yavrularımla gereken yanıtı vermiş olacağım. Ciddiye almanız için gereken tek şey bu ise, bizim için çok kolay :)
Sağlıklı balıklar.
MentalMachine2011-03-12 10:54:49