balık transferinde dikkat! ozmotik şok önleme

Bu konuda genel bir başlık olmadığı için birazda bu işi bilenlerden bilgi almak amacıyla konuyu açtım.

ozmotik şok: balık transferi veya büyük ölçekli su değişimi sırasında balığın yaşadığı ph şoku 

bir çoğumuz akvaryumcudan balık alıp evde akvaryuma koyduktan sonra balığın birkaç saat içinde öldüğüne şahit olmuşuzdur..

Forumlardan edindiğim bilgilere göre tüm balık ölümlerinin yüzde 60 ı (diskuslarda yüzde70) osmotik şok dediğimiz olayla doğrudan veya enfeksiyonlarla dolaylı olarak gerçekleşiyor..

Kısaca balığın su değişikliğindeki tuz/ph oranınındaki dengesizliği tolere edememesi nedeniyle oluyor bu.. Örneğin akvaryumcudan aldığımız balık tuzlu ve yüksek ph a sahip bir ortamdaysa alıp eve getirdiğimizde akvaryumumuzun ph ı düşük tuzluluğu azsa veya bu iki durum tam tersiyse balık ozmotik şok dediğimiz olayı yaşıyor.. aynı şekilde medikal amaçlı tuz banyosundan sonrada çok dikkatli olunmalı..
 Su değişikliğinden sonra uyusukluk halsizlik suyun dibinde ve ustunde yan yatma duz yuzememe ve genelde aynı gün içinde ölümle karşılaşılıyor
 Aradaki farkın fazla olmadığı zararsız durumlarda, balık sadece mukozasını atar. Bu durum balık organizmasını oldukça zorlar ve zayıflatır. Sonuçta, dahili hastalıklar ortaya çıkabilir ya da mukoza zarının korumasından yoksun kalan deri, bakteri ve mantardan etkilenir. Bunun üzerine deri, yüzgeç ve solungaç çürümeleri görülür. iletkenlik değerleri arasındaki fark çok yüksekse, yüzgeç hatlarındaki ince kıkırdak eklemleri yüksek ozmotik basınç nedeniyle patlayabilir. Yüzgeçler büyük parçalar halinde dökülür ve özellikle balık oldukça güçsüzleştiği için kopan parçaların bulundunduğu alanlar bakteri ve mantardan hızla etkilenebilir. 

Bunu engellemek için test kitleriyle ölçüm yapmak gerektiği belirtiliyor ve eşitleme yapılmasının gerekliliğinden bahsediliyor.. sera ectopur ile dengeleyin demiş mesela.. Akvaryumcuya tuz ekleyip eklemediğini sormak güvenilirliği az olan bir uygulama..

Peki elimizde test kiti yoksa bu durumu nasıl önleyebiliriz?

Damla damla suya alıştırmak bana en mantıklı gelen seçenek fakat bir çok pet malzemesi üreticisi sitede şiddetle buna karşı çıkılmış tek yolunun test kitleriyle ölçüm olduğu belirtilmiş...

Bu konuda üstatlar bizleri aydınlatsın lütfen 

Bu olaya şahit olmuş biri olarak şunları demek istiyorum ; 
1 hafta önce 8 adet F1 Tropheus Duboisi aldım . Balıkları 20 dakika poşetle akvaryuma koydum akvaryum suyundan poşete poşetten akvaryuma 20 dakika bu işlemi yaptım . Balıklar aşağı yukarı yüzdü alışmak için ertesi gün balıkların dipte halsiz olduklarını gördüm .
 Balık bir an hızlanıp sağa sola manevralar yapıp felçli bir şekilde hareketsiz kalıp akvaryumun dibine çöküyordu .
1 dakika nefes almadı daha sonra nefes almaya başladı , düzeldi . 1-2 saat sonra yine aynı . Dedim heralde hepsi öldü . Balıkları su çarpmıştı .
 Bu bana ders oldu artık balık alırsam damla damla 3-4 saat alıştıracağım . 1 tane kayıp verdim fakat şuan tam bir canavarlar . Maşallah Allah'ım esirgeylesin ne yem yemesinde problem var nede başka bir problem ...
İnşallah kazasız belasız büyütürüm canavarları ... Dirt72012-09-09 21:01:23

Kesinlikle bu durumdan artık çok sıkıldım ve bir çözüm yolu arıyorum. 3 tane balığımı kaybettim bu yüzden ve artık o canlara bir şey olsun istemiyorum bir tane erkek moli'm kaldı. 3 tane daha dişi moli alacağım ama onların da ölmesinden korkuyorum. Bir çözüm yolu söyleyin lütfen, sizlerden yardım ve öneri bekliyorum arkadaşlar.

[QUOTE=Dirt7] Bu olaya şahit olmuş biri olarak şunları demek istiyorum ; 
1 hafta önce 8 adet F1 Tropheus Duboisi aldım . Balıkları 20 dakika poşetle akvaryuma koydum akvaryum suyundan poşete poşetten akvaryuma 20 dakika bu işlemi yaptım . Balıklar aşağı yukarı yüzdü alışmak için ertesi gün balıkların dipte halsiz olduklarını gördüm .
 Balık bir an hızlanıp sağa sola manevralar yapıp felçli bir şekilde hareketsiz kalıp akvaryumun dibine çöküyordu .
1 dakika nefes almadı daha sonra nefes almaya başladı , düzeldi . 1-2 saat sonra yine aynı . Dedim heralde hepsi öldü . Balıkları su çarpmıştı .
 Bu bana ders oldu artık balık alırsam damla damla 3-4 saat alıştıracağım . 1 tane kayıp verdim fakat şuan tam bir canavarlar . Maşallah Allah'ım esirgeylesin ne yem yemesinde problem var nede başka bir problem ...
İnşallah kazasız belasız büyütürüm canavarları ... [/QUOTE]

Geçmiş olsun umarım bundan sonra kayıpsız devam edersiniz.. su şartları nı iyi ayarlamak lazım.. kayıplar gerçekten çok can sıkıcı olabiliyor ben bundan sonra suyun sertliğini ölçemediğim taktirde 40litrelik karantina akvaryumumu, akvaryumcunun suyunu bol alarak gerekirse bir gün sürecek şekilde azar azar alıştırmalarla dengelemeye çalışacağım

Bugün bir arkadaşıma lepistes hediye ettim.Balıkalrı hemen akvaryuma attmış şokdan ölmüş biri.

Bugün okuduğum birkaç yerde hatta bu forumda da bu konu geçiyordu.. 2 durum çıkıyor :
1 boyut dayanıklılık için bir kriter değil
2 ufak balıklar bu şoku daha kolay atlatıyor

Değerli arkadaşlarım merhaba...

Osmosis kavram olarak balık ve içerisinde bulunduğu suyun birbirine ayarıdır. Balıklar kendi içlerindeki suy dışarıya pompalayarak iç vucut su değerlerini dengelerler. Bunun adıda  Osmoregulation dır. Eskiden televizyonlarda regülatör kullanılırdı. Enerji dalgalanmaları çokca yaşandığından dolayı. Birçoğunuz bunu görmemiştir belkide. Yaşlanmışızmı ne  büyük su birikintilerinde ani ph , iletkenlik ,ısı değerleri değerleri yaşanmaz.  Kültür balıkçılığında denizlerdeki kafeslerden eskiden  buzlu su dolu tekneye balıklar alınarak paketlenme öncesi balıklar şokla öldürülürdü. Bunuda paylaşmış olayım. Bu arada aklınıza gelebilir. Amazonda yağmur döneminde ph ms düşüyor diye. Su çamur rengine bulanıyor diye. Öncelikle amazonda her an değişken bir ortam bulunmakta. Değişkenlik sabit yollar dahada doğrusu kollar oluşmasından dolayı. Birsene önceki yerin aynısına gitmek mümkün değil. Ama genelde bölgelerde şartlar aynı. Yani şu net amazonda her yerde discuslar 5 ph ta yaşamıyor.Suda iletkenlik 10 15 ölçülsede suyun içeriği zengin.Bunuda aşağıda örnekleyeceğim.Araştırmalarımızda amazonda turda bölge adı söyleniyor ama harita genel. Anımsarsanız Rahmetli barış mançonun amazon gezisinde bir yerli ağaçları keserek yol aldırıyordu. Özellikle işaretliyorlardı. Dönüş mümkün olsun diye.  Orada yerliden çeviride bölge suda her an değişiyor.Gittiğiniz yerden dönemeyebiliyorsunuz.Hatta gene izleyenler Rahmetlinin tekneyle yolu kapatan ağaçtan uçtuklarını görecektir.Şunuda belirtmek isterim.  Microbe lift firmasının discus katkılarının içeriğine bakarsanız bir dolu element var. Ama iletkenliği değiştirmez diyede açıklamaları bulunuyor. Bunun sebebi mikro granüllerle sağlanan elementlerin suda değil yağda çözünmeleri diye ben yorumluyorum. Muhakkak ekstra bir sırları var. Bu arada amazondaki yoğun alg kültüründen dolayı su her daim bulanık bulunmakta. Çamur diye belirttiğimi anımsıyorum. Eksik bilgilendirme olmasın. akarlı sularında toprakda kayıyor ama genelde algler hakim suya.Ve her yerinde değerler değişken. Lakin discuslar komple amazonda gezici değiller. Yani bir yerdeki discus türü kayalık bölgede 7 phlarda, diğer yerdeki bitkili 5 li değerlerde. Konu dağıldı. Aklıma gelenleri aktarmak adına biraz detaylandı...

Ozmotik şok adını verdiğimiz sıkıntılı durumsa ani ph ve tuzluluk oranı değişimlerinden dolayı oluşur. Ve genelde doğal olmayan sistemlerde yoğunca yaşanır. Açıklarsak bir yerden balıkları edindiniz. Doğrudan kendi akvaryumunuza karıştırırsanız edinimde bulunduğunuz yerdeki ph ve tuzluluk çok farklıysa osmoregülatif sistem arıza verir. Balığın içindeki tuzluluk oranı eklemeyi yaptığınız yerden fazla ise balık içeriden çok fazla suyu dışarıya atar ,denge kurulması adına. Bu işlem gerçekleşirken ortamdaki suyuda içeriye aldığından dolayı vücuduna çok fazla tuz almış olur. Ve sıkıntı yaşanmaya başlanmış olunur. Birde aksini değerlendirelim. Balığı getirdiğiniz kendi akvaryumunuzda bulunan suda tuzluluk balığı içindeki suyun tuzluluğundan düşükse , balık dışarıdan bedenine çok daha fazla su alır. Bu zamanda böbreklerde yetişememe yani böbrek yetmezliği olup sıkıntılı bir döneme girilmiş olunur.Anmak istemesekte kayıp yaşanabilinen nahoş durumlar oluşacaktır.

Balıklar özellikle tatlı su balıkları suyla iştigalleri; suyun içinde bulunan ve istemedan aldığı üre,şekerler, elektrolitler ve diğer molekülleri dışarıya suyla atmak isterler.Vücut sıvıları içinde yaşadıkları suya göre daha konsantredir. Bu noktada bu denli hassas olan canlı değişikliklerde geçirgenliği arttırmasa balon gibi şişer patlar ve kayıp yaşanması kaçınılmaz olur.

Tuzlu su balıklarında ise genelde durum daha farklıdır. Vücut sıvılarına göre daha konsantre olan deniz suyudur. Burada içeriden dışarı yönlenen su balığın su kaybetmesine neden olur. Bunuda suyu içerek tamamlarlar.İçtikleri suyun vücutlarındaki elektrolitik dengeyi hasarlatacak fazla tuzunu solungaç bölgelerindeki özel bezlerden dışarı atarlar. Buda tuzlu su balıklarına inanılmaz enerji kaybettirir. Deniz balıkları suyun atılmasını azaltmak adına böbreklerinden atılan suyu minimize etmişlerdir. Tatlıs u balıklarına göre çok daha az idrar bırakırlar.Tatlı su balıklarında fazla suyu atmalarında enerji kaybı çok olmaktadır. Discus balıklarında diğer balıkalra göre daha proteinli beslenme isteğinin bir sebebide budur. Mukoza tabakası yoğunca çalışmaktadır. Enerji kaybı sözkonusudur. Yoksa besleyenler bilirki sakin mizaçlı çok gezmeyen balıklardır.

kebodiscus2012-09-10 00:29:21

Yani test kiti yoksa çok yavaş su değiştirmek lazım