Akvaryum Maceranız Nasıl Başladı?

1991 yılında Ortaokul zamanımda başladı. Okul çıkışı 3-4 arkadaşla, yol üstündeki akvaryuma gidiyorduk. Arkadaşlardan birinin akvaryum hobisi vardı ve bazı zamanlar, balık alıyordu. Yolda da akvaryum tekniği ile ilgili konuşuyorduk. Ama Bizde Muhabbet kuşları olduğu için  bu hobiye başlamamıştım. Pahalı da geldi. Ayrıca akvaryum uğraşısının egzotik, heyecanlı bir yönünün de olduğunu sezinledim. Yıllar geçti aklımdan çıktı. okanoksak2010-08-22 05:18:09

 Balıklar hakkında hiç bir bilgim yoktu...Okulda biyoloji öğretmenim palyanço balıkları cinsyiet değiştirir demişti çok şaşırdım..Eve geldiğimde internetten araştırmaya başladım doğruymuş gerçekten değiştiriyolarmış.işim bitmişti artık tam kapatmak üzereydim akvaryum.com gözüme çarptı deniz canlılarını araştırmaya başladım aralıksız 2 3 saat sürekli okumuşum bisürü bilgi daha sonra tatlı su canlılarına merak saldım 2 3 ay sürekli araştırdım artık zamanı gelmişti akvaryum almanın iceman ve sarıprensesleri çok sevdim.babama konuyu açtığımda sevindi iyi olur tabi ama biraz bekleyelim dedi..2 hafta sonra akvaryumu kurduk tecrubem çok azdı akvaryumcudan aldğım bikaç bilgiyle suyunu falan doldurdum balıklarımı attım.git gide tecrube arttı tabi.şimdi onlarla 1 gün birlikte olmasam olmuyo artık bu hobi sevdası bana aşılandı ömrümün sonuna kadar beslemeyi düşünüyorum....

İlk akvaryum macerasına heveslendiğimde ilkokula bile başlamamıştım henüz.Tabiiki ilk beslediğim tür Japon balıklarıydı.Elime geçen 2 kuruş sermayeyi akvaryuma yatırırdım.Çok beğendiğim ve tabi farkında olmadan aldığım ciklet türü ama tam türünü tabi hatırlıyamıyorum şuanda , japonların kuyruklarını tüketmişti.Halbuki devamlı gittiğim akvaryumcu japon beslediğimide biliyordu ya neyse  Onu verip yine japon aldım bu kezde akvaryuma hangi akla hizmet ise boş tüfek fişekleri koydum. İçine giren 2 japon sıkışıp ölmüştü.Daha bitmediii..Geri kalan japonlarıda kafam bozulmuş olcakki gidip şehirin göbeğindeki süs havuzuna atmıştım.Hiç ama hiç unutmam o anları 

Benim maceram babadan kalma... Babam 20 sene öncesinden bir 15 lt akvaryum alıp içinde lepistes beslemiş daha sonra 30 lt akvaryum almış.Sonra 50 lt almış...Ben doğduğumda üçü de depoya kalkmış sonra ben heves edip akvaryum istediğimde(5 yaşında) 50 lt liği kurduk. Sonra geçen seneler içerisinde lepistes üretimi yaptık o 3 akvaryumda..Sonra 2009 da bir 50 lt ve 30 lt lik daha aldık.Daha sonra 2 adet 80 lt aldık.Şimdilik Zebra cichlid SP ve Yunus Papağan besliyoruz. Yunuslar ve sp ler bir arkadaşımızın akvaryumunda duruyor.Gelecek sene içerisinde 2 adet 150*80*50h akvaryum alacağım.Sonra da 2 tonluk almayı planlıyorum.

     Sekizinci sınıfa geçen kızımın pazarda annesine ısrarları neticesinde aldırdığı bir yavru japon ile başladı benim hikayem.Şu bir gerçek ki şu anki ilgi mi forum başında geçirdiğim saatleri hanım tahmin etseydi kesinlikle almazdı

Açıkça söylemek gerekirse ben bilmiyorum.Bir bakmışım işin içindeyim.Cmshn2010-08-24 22:04:03

2006 kışında Bakırköy'de gezerken,bir mağazadaki altı akvaryum olan bir sehpayı eşim çok beğendi.Ben de evliliğimizin ilk 14 Şubat'ında ona aldığım(Aslında kendime almışım gibi oldu ama ilk kıvılcımı çakan da o oldu) 60 lt.lik bir akvaryum ve Malawi türü balıklarla bu hobiye başladım. Serengeti2010-08-24 23:44:14

Tüm canlılara ilgim olmasına rağmen akuatik ortamlara pek yanaşmıyordum. taki beta ile tanışana kadar :) tabi öğrenciliğinde verdiği yersiz yurtsuzluk kalıcı hayvan beslememi engelliyordu. Sonra okulun sonlarına geldiğimde beta yı gördüm ve çarpıldım ve dönüşü olmayanan bir yola girdim artık. Beta ile başlayan akvaryum merakı softshell kaplumbağa ile devam etti. Sonra bitki akvaryumu kurdum derken akvaryum sayıları hızla artmaya başladı. Bu arada okulum uzatmalı olsada bitmeye yakınlaştı. Ve hayallerimi şekillendirmeye ve evcil hayvan üretimi projelerimi gözden geçirirken bir melek üreticisis ile tanıştım (tanışmaz olaydım :)) ve cümleninde gidişatından belli olacağı gibi akvarum balığı üretimhanesi açmak durumunda kaldım. Üniversitede biyoloji bölümünü bitirdim ve alanımla ilgili bir iş yapmamı birileri istemezcesine önümüzü kapatmışlardı. Biyolog olmaktan hiç bir zaman rahatsız olmadım ama sürekli köşeye sıkıştırılan bir bölüm olması beni çok üzmekte. Bende biyolojiye ilgimi canlı üretimi ile gidermeye çalışıyorum. Başta astronot olmak üzere cüce vatoz ve deneme aşamasında da olsa beta üretmeye çalışıyorum. Bu üretim işinin ticari kısmının hobinin üzerine çıkmasını engellemek için ek iş gözüyle bakıp, bölümümle alakasızda olsa başka bir işte çalışıyorum. Mutluyum :)

Evde ben yokken daha ,akvaryum varmış..Babamın akvaryumla mazisi benle olduğundan daha eski:) Beşiğimin başında lepistesler çoğalıp durmuş..Gelde akvarist olma arkadaş.

Bende 12 yaşındayken böyle iki yüz elli bine falan çekilişler oluyordu onlardan alıyorduk güzel şeyler çıkıyordu benim amca kızı vardı 9 yaşında abi bunları satalım dedi tamam olur dedim açtık sergiyi evin karşısındaki elektrik direğinin dibine sonra satışa başladık sabahtan öğleye kadar 6 liramız oldu.Gittik hemen tekrar çekiliş çektik bir sürü güzel eşya çıktı onlarıda satmaya başladık sonra hiç çekiliş çekmedik ürünlerimiz bitsin diye.O gün öğleden sonra akşama kadar ve diğer gün ikindiye kadar 14 liramız oldu 3 lirasını harcadık dedim ki balık alalım tamam olur dedi ama akvaryumumuz yoktu.Hemen 10 litrelik bir pet şişenin üzerini kestik akvaryum yaptıkGittik 4 tane yavru japon balığı aldık.Sonra kesmedi tekrar gidip dişi bir lepistes aldık hamileydi o yavrulasın diye bakıyorduk sonra japonlar ölmeye başladı 2 japon 1 lepistes kaldı ben onları Bursa'ya getirdim hala o 10 litrelik şişede bakıyordum.Sonra birisi öldü diğerini ise birine verdim.En son 3 sene kadar önce babamın bir arkadaşı biraz paraya sıkışmış 100*40*50 (h) akvaryumunu ve yanında bütün ekipmanını dış filtre,kum,ısıtıcı,iç filtre ve hava motoru olmak üzere hepsini satıyordu onu aldık sarı prenses ve yunus aldık toplamda 5 tane yavru olarak onlar büyüdü verdik yerine canlı doğuran aldım 1.5 sene kadar canlı doğuran baktım son 6 ayda hep üretim yaptım.Oturduğumuz ilçede tek ay kuyruk velifera üretimi yapan bendim bilmiyorum belki şehirdede tekimdir dışardan ithal getirtmişti babamın arkadaşı çokta yardımcı oldu akvaryumu falan o kurmuştu.Sonra kötü bir olay kurban bayramı dönüşü çoğunu ölü olarak buldum elektrikler gidip gelince ısıtıcı patlamış elektrikler atmış soğuk ve oksijensiz suda bütün damızıklar ölmüştü sadece 12 kadar yavru kaldı sonra 40 litre bir akvaryum aldım onları bu akvaryuma koydum ve 200 litrlikte malawiye başladım ilk aldığımda taban camı çatlamıştı koyduğumuz mobilyalar dengesiz olduğu için 2. seferde strafor koyduk altına akvaryumu sineklikle ayırmıştık sarı prensesler diğer tarafa geçiyordu yavruların olduğu bölüme biraz daha bastırayım dedim bastırıp içeri girdim sonra bir ses akvaryumdan su geliyor oluk oluk su geliyordu balıkları 40 litreliğe aktardım ondan önce yavruları bir tanıdığa vermiştim işte kalan tek erkek sarı prensesim yanına 1 tane dişi aldım bu zamana kadar diğerleri öldü ve 7 tane yavru sarı prenses var.

Yeni başlangıç yaptığım ve ummadan giriştiğim bir hikayeydi benimki. Sene 1975-1980 zamanları. Babam o zamanlar kendi akvaryumunda japon balıkları beslermiş. sonradan bırakmak durumunda kalmış bakamamış yıllarca. Ben çocukken kuzenimin bir akvaryumu vardı.80-100 cm kadar boyunda birşeydi. hatırlarımda hep küçücük halimle özenerek bakardım. akvaryumdan önce kuş baktım ama sonuçlar pek istediğim gibi gitmedi. Birde evcil bir hayvan bakmak istiyorum ama hani bilirsiniz ya aile evde hayvan istemez hep muhalefet olurlar bende odamda bakıcam diyorum ama kışında çok soğuk oluyor ısıtmak zor yani.Kuşlar hasta oluyorlardı bazen. sonra aklıma balık bakmak geldi taa eskilerden :) hem onun ısıtıcısı falan vardı biliyordum soğuk ortam sorun yaratmazdı. geçen yaz gene ağustos ayında babama kalk hadi akvaryum almaya gidiyoruz dedim ve ilk 100*36*42 akvaryumumu öylece aldık. babam hemen ilk göz ağrısı japon balıklarını alsa da ben malavi bakmak istiyordum veya japon oranda ve aslanbaş. ikisi bir arada olmayacağı için bir seçim yapmam gerekiyordu. sonrasında bir yaz akşamı eve dönerken eski bir salon kütüphanesinden çıkma cam dolap kapakları gördüm. 5mmlik camlardı. sahibinden izin istedim aldım ve o camlarla 70*32*35 lik ikinci akvaryumumu da kendimiz topladık.ufak olana japonları aktarıp bir süre  büyük olanda önce malavi ve amerikan çikletleri sonra onları verip canlı doğuran baktım. belki lazım olur diye ihtiyaten 50 cm lik 30 litrelik bir küçük akvaryum daha aldım. 3 akvaryumum oldu odamda. Aileme anlatana kadar çok uğraştım ama :) Şimdi baktığımda bu yazıyı yazarken karşımda 3 akvaryum üçü de bana bakıyorlar :D Büyük olanda oranda, aslanbaş ve ryukinlerim  ortancada molylerim ve platilerim var. En küçük olan da bir kaç güne kadar gelecek olan kiraz karideslerimi bekliyor =)

 Akvaryumcunun vitrinindeki dışarıdan bakınca gözüken 1 metrelik bir akvaryumu izlerken balık beslemeye karar verdim.