Akvaryum İmalatı Anektodları... Komik, trajikomik, trajedik anılar....

Uzun zamandır bu konuyu açmayı düşünüyordum. İşlerimizin yoğunluğu nedeniyle sürekli ertelemiştim şimdi fırsat buldukça sizlerle paylaşacağım. Konumuz akvaryum imalatı anektodları. Bu meslekte yaşadığımız bazen güldüğümüz bazen şaşırdığımız bazen de içinden bir türlü çıkamadığımız ilginç olayları  sizlerle paylaşacağım. Belki bazı arkadaşlarımızın dikkatini çeker takip ederler konuyu. 

Amacımız bir mizahi ve mizanseni sizlerle paylaşmak. Hiçbir imalatçıyı ya da kişiyi hedef almadığı gibi bizim de başımıza gelen ilginç olayları sizlere aktaracağım. Kişi isimlerini ve firma bilgilerini kesinlikle belirtmeyeceğim. Konuya herkes yorum yazabilir ancak mumkunse ve musade ederseniz benim yazacağım anektodlar hakkında yorumlar yapılırsa daha memnun olurum. Bu tür ilginç olaylar herkesin başından geçmiş olabilir belki ancak benim forumda yazı yazmaya ve yorumları okumaya cok vaktım olmadığı için 2-3 gunde bir yeni bir konuyu akataracağım. 10-15 konu sonrada biter sanırım. Her yeni konuda yorumlarınızı bekliyoruz. Aktaracağımız anektodlar bitince konu herkesin başından geçen olaya açıktır herkes kendi başından geçen ilginiç olayları anlatabilir.

     ANEKTOD 1:

     Bir imalatçı arkadaşımız yeraltı dunyasından baya ünlü bir kişinin abisinin ofisine yapılacak bir akvaryumun siparişini alır. Camlar hazırlanır, profil sehpalar yapılır mobilyalar montajlanır... Akvaryum 700-800 litre civarında ve 15 mm camdan yerinde yapıştırılacak. İmalat gunu gelir yerinde imalat yapılır aradan 1 hafta gecer ve akvaryuma su doldurulur. Ancak akvaryum her tafarından su sızdırmaktadır. Arkadaşımızı ararlar hemen olay yerine intikal eder. Akvaryumun suyunu boşaltırlar. Tam da kuruluyamadan yeniden içerden bir guzelce slikon çeker ve sonrada şöyle der. "Abi her yerini slikonladım boş bir yer kalmadı, ben gittikten iki saat sonra suyunu doldurun. suyun basıncı ile slikonlar boşluklara nüfuz edecek ve su kaçıran yerler tamamen tıkanacak" der. 

     Arkadaşım oradan çıkar çıkmaz telefonunu kapatır, sim kartı telefondan çıkarır ve 2-3 ayda ulaşılamaz. Akvaryumu yaptıran kişiler bir başka imalatçı arkadaşımıza ulaşırlar. Bu kişi de daha onceden akvaryumu yapan arkadaşımla bir dönem ortak imalat atölyesi işletmişlerdi. O da derdini zar zor anlatır biz eskiden ortak imalat yapardık uzun süredir birlikte çalışmıyoruz diye. Neyseki damlar ikna olur ve şöyle der gel bak bakalım akvaryum yapabilecek misin. Arkadaşımız gider bakar yaparız der. Adamlar bak olm ....ne güveniyorsan bu işe bulaş çünkü biz de sabır kalmadı derler.. Arkadaşımızda yaparım ama şu kadar para alırım der.. Adamlar yap kardeşim bu işi düzelt para sorun değil derler. Arkadaşımız akvaryumu komple elden geçirir, slikonlarını yeniler etrafına profil döner, sağlamlaştırır. bir hafta sonra akvaryum tekrar su konulur sorun yoktur. Arkadaşımız parasını alır, müşteri memnun olur, ilk imalatı yapan arkadaşımız yeni bir hat alır ve yeniden iletişim dünyasında on-line olur...

(konuda adı gecen ilk imalatçı ve olayı düzelten ikinci imalatçı çok samimi arkadaşlarımdır, konu yayımlanmadan önce kendilerinden izin alınmıştır)

Fazlı bey o an ne kadar güldüğünüzü tahmin edebiliyorum. 

Fazlı abinin bahsettiği yan camları unutarak imalata giden de benim... Ben yazacaktım da abim benden erken davranmış :) ordinaryus nickli arkadaşın akvaryumuydu 225*60*70 h yerinde imalatyaopacaktık her seyi taşıdık 4. kata kadar sehpa uzerine taban camını yatırdık tam başladık akvaryumu yapıştırmaya ara tara yan camlar yok... Cok rezil bir akşamdı ertesi gun tekrar giderek yapmıştık...

2. ANEKTOT... Limonata Akvaryumu

2 sene onceydi o zamanlar maltepe camdan cam alıyoruz. Cam almaya giderken fabrikaya 300-400 metre kala iki tane orta yaşı geçkin hatta hafiften yaşlıca denebilir amca ellerinde bi akvaryum taşıyorlardı. Dikkatimi cekti baktım yanlarından gecerken dedim heralde akvaryum aldılar evlerine goturuyorlar. Ben fabrikaya vaerdım camlarımız hazırlanmış arabamıza yukluyoruz derken amcalar geldiler ellerindeki akvaryumla geldiler bizim maltepe cama. Musteri temsilcisi osman vardı hala da ordadır tutturdular bu akvaryumun altına bir delik acın diye. Osman diyorki amca biz akvaryuma delik açamayız bizim cam delme tezgağımıza tabaka cam yatırılabilir bu sekilde bir yapı makineye giremez girse de delemez. Amcalar yalvar yakar oluyor. Osman dedi ki amcalara beni gosterek gel amca bak bu arkadaşlar akvaryumcu bunlar delebilir dedi. amcaların elinde yağmur marka 60 cm lik akvaryum geldiler yanıma evladım su akvaryumun on camına tabanda 3-4 cm mesafede bir delik açabilir misiniz dediler. Bende duşunuyorum sump mı yapacak ne yapacak bu kadar kucuk akvaryum 6 mm cam onunde bir delik ne alak diye. Sordum amca ne yapacaksınız ondeki bu deliği dedim. Amcalar demesin mi evladım bu deliğe bir musluk takacaz, akvaryumun içine de limonata dolduracaz, tepesında lambalarıda var onu da yakacaz içine de bir de kucuk ic filre almışlar bu da köpürtecekmiş, musluktan doldurup doldurup limonata satacaz... Beni bir gulme aldı kendimi tutamıyorum, amcaların yaşıda var saygısızlık da etmek istemiyorum ama 10 dakka kendime gelemedim. LİMONATA AKVARYUMU dahiyane bir fikir....

Bir sonraki anektodda 65 yaşında kendini akışkanlar mekaniği konusunda mühendis statusunde gren amcanın konusunu anlatacağım...

Bu arada;  65 yaşında kendini akışkanlar mekaniği konusunda mühendis statusunde gören amcanın konusunu