3 aylık su ve discus [Resimler Eklendi]
arkadaşlar zerhan arkadaşımla bu gün tanıştım iyi bir arkadaş aile'siyle tanışma fırsatım oldu mükemel insanlar.gelelim discus tank'ına inanılmaz bir şey ama doğru tank'ta sadece ısıtıcı var ve tank belki hepimizin tankından temiz su gayet iyi sıçaklık 26'da sabit ve kesinlikle hava motoru veya filitre kullanmıyor ve discus çok sağlıklı renk'leri süper biraz utangaç ama resim çekmek için poz vermedi ama bir kaç tane çekebildim ama dediğim gibi hava ve filitre yok ama bir tek dezavantajı var bol bitkili buda sudaki döngüyü tamamlıyor benim kanatimçe buyurun resimlere bakın.
saygılar...
resimler biraz kötü oldu ama saklanıyordu bu yüzden foto alamadım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
[QUOTE=selmand]Ben hala bu balıkların neden filtresiz yaşatıldığını anlamış değilim.
Bir filtre 10 ytlye çok rahat alınabilir. [/QUOTE]
maksat o değilki filtre dediğin gibi 10 ytl'lik bir şey ama burdaki konu selmad bey bol bitkili bir tankta filtre önemli bir rol oynamıyor zerhan bey bunu başarmış aslında yakın olsanız gidip görmenizi isterim çok iyi bir arkadaş.aslında bu konuyla benim hiç bir alakam yok ama bu gün kendisinden su böçeği ve su piresi aldım bu arda ailesiyle tanışma serefine laik oldum ve çok sevindim ve gitmişken tankı'da bir göreyim dedim dediği gerçekten doğru ve sırf diskus değil başka türlerde var tank'ta ve hayatlarından gayet memnun'lar hata diğer tank'ında kuyruğu zarar görmüş platy bu tanka almış ve kuyruğunda göz'le görülür bir biçimde iyleşme var.yorum sizin.
saygılar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Filtrenin akvaryumlarda 2 önemli görevi vardır.
- Kaba pislikleri tutarak mekanik filtrasyon yapmak bu sayede akaaryumdan uzaklaştıracağımız kaba pislikler ani nitrat artışına engel oluylar.
- Amonyak ı nitrite, nitritide nitrata çevirecek bakterilere ev sahipliği yaparak bu bakterilerin hızlı bir şekilde biyolojik filtrasyon yapmalarını sağlamak.
Ömer bey yazdıklarınızı ve zerhan beyin yazdıklarını okudum okuyacağımda anlatmak istediğiniz şeyin "burada bir döngü oluşmuş ve müdahale etmemek lazım " olduğunun farkındayım.
Ama bence bu yanlıştır. Uzun süre beslenmedikleri halde büyüyen japon balıklarına şahit oldum ben ama bu da yanlış. Yani eğerki herkes kendi doğrularını oluşturacak olsaydı bu sitenin bir anlamı kalmazdı.
Durumu şu şekilde izah edeyim daha bu hobiye başlayalı bir ay olan ismail abimin abalıkları bir ay içinde 4 cm den 8,5 e kadar büyüdüler. düzenli yemleme filtrasyon ve günlük su değişimi ile ama zerhan beyinki büyümedi sadece sağlıklı? Demekki o kadar da iyi bir sistem değil demekki balık sadece yaşıyor eğerki çok iyi durumda olsaydı oda hızlı büyürdü.
Verdiğiniz plati örneğine gelince;
Benim yavru lepisteslerimi büyütme akvaryumuna aldık o sırada ne olduysa bir tanesinin kuyruğu yarılmış diğer balıklar onu tırtıklıyorlar, bunlar yarım saatte oluyor. Hemen bir tasa aldım balığı ve orada bakmaya başladım. Balıktasta geçen bir haftanın sonunda kuyruğu ve kendisi iyileşmeye başladı. Sizin mantığınıza göre tastaki sistem mükemmel olmalı ki balık iyileşsin ama tastaki sistem mükemmel değil sadece ana tankda onu rahatsız eden şey orada yok o kadar.
Hobi adına kendi doğrularımızı oluşturmak yerine varolan doğruları takip etmek en iyisidir bence.
Zira aylar boyunca bitkili akvaryumumun dibindeki çiviyi çıkartmadım zira bitki gelişiminde baya etkili oluyor ama o devrede tüm söylenenlere kuak tıkadım ve balık ölümlerini başka sebeplere bağladım. Aslında doğruymuş balıklar gerçektende bakteriyel rahatsızlıklardan dolayı ölüyorlarmış. E tabiiki bunda paslı çivinin balıklarımın mukozalarını zayıflatması da bayağı etkiliymiş. Yani ben o kadar zaman boşa kendi doğrularımın peşinden koşmuşum.
Bu gün illa zerhan beyin balığının ölmesi gerekmiyor bizim genel kanı olan filtre kullanımının doğru olduğunu söyleyebilmemiz için. Zerhan beye de kimse kötü demedi zaten biz sadece uygun olmayan koşullarda balık bakmaya çalıştığı için kızıyoruz.
Ben bu balık diskus olduğu içinde tepki veriyor değilim japon olsa yine kızarım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Arkadaşlar selamlar öncelikle. Discus'a karşı hiç ilgim yokken rastgele girdiğim bu topicte hemen hemen tüm mesajları okudum.
Konunun bilimsel yönden tartışmasına girmeyeceğim ancak etik olarak bazı arkadaşların çıkışlarını çok sert buldum.
Zerhan Bey birşey denemiş, ve deneyinde de başarılı olduğunu söylüyor. Buna deney deyip dememek konusu ayrı ancak ortada önemli birşey iddia eden bir arkadaş var.
Eziyet çektirip çektirmeme konusunda forumda açılan başlıkları, ısrarlı kusturma önerilerini, tür kargaşasından hayvanat bahçesine dönen akvaryumları, tamamen bilinçsizce heba olup giden tonlarca balığı vs vs görünce açıkçası Zerhan Bey'in zalim olduğunu da düşünmüyorum.
Eminim Zerhan Bey de, balıklarına karşı son derece sevecen birisidir. Sadece denk gele de olsa, istisna da olsa düzgün giden bir sistem kurduğunu söylüyor. Bunu da bozmak istemiyor. Ve bence en ufak bir belirtide önlemini de alacaktır (en azından öyle umuyorum).
Tüm arkadaşlardan daha sakin ve duyarlı mesajlar geleceğini umuyorum. Sonuçta bilgi paylaşımı için buradayız.
Hepimiz (Zerhan Bey de dahil) mesajların üslubunu iyi ayarlasaydık eminim ki bu konudan daha yararlı sonuçlar çıkmasını sağlayabilirdik.
Herkese iyi geceler ve iyi çalışmalar dileğiyle.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Filtrasyon Yardımcı Maddeleri
Filtre yardımcı maddeleri filtrenin bulanıklı unsurları tarafından hemen tıkanmasını önlemektedir. Filtrede bulanıklık unsuru içermeyen su geçirilirken akıntıya dahil edilerek filtre yüzeyini kaplamaları sağlanabilir. Böylece Filtrasyon kalitesi yükselir ve cihazın randımanı artar.
Kizelgur: Diatomit veya diatome toprağı gibi farklı isimlerle de anılmaktadır. Aslında mikroskobik alglerin “iskeletidir”. Milyonlarca yıl önce iç deniz ve göllerde bulunan algler öldükçe “iskeletleri” tabanda metrelerce yükseklikte tabakalar oluşturmuştur. Zamanla toprakla kaplanan bu yerler günümüzde kizelgur yatakları olarak kullanılmaktadır. Bu yataklardan elde edilen kizelgur öğütülür, kurutulur ve parçacık iriliğine göre sınıflanır. Kizelgur ister küçük ister büyük parçacık olsun %80-90 oranında gözenekliliğe sahiptir. İşte kizelgura filtrasyon yeteneği sağlayan bu porözlü yapısıdır. Kizelgurun temel bileşim unsuru SiO2’dir. Bu unsur aynı zamanda kumun da ana bileşenidir ancak kum ne kadar ince öğütülürse öğütülsün poröz bir yapıya sahip olamaz. Kizelgur porözite düzeyine göre çok küçük unsurları hatta bakterileri bile tutabilecek oranda bir filtrasyon sağlamaktadır.
Kizelgur, kimyasal olarak inert bir maddedir. Her türlü asitten hemen hemen hiç etkilenmez, sadece yoğun, sıcak alkali çözeltilerden etkilenmektedir ki zaten bu koşulların akvaryumlarda gerçekleşmesi mümkün değildir. Piyasada “Fitler-Cel” ve “Hyflo-Super Cel” ticari isimleriyle bulunmaktadırlar.
Perlit: Alüminyum silikattan oluşan volkanik kökenli bir kayadır. Filtre yardımcı maddesi haline getirmek amacıyla önce çok ince öğütülür, ve sonra ergime sıcaklığının (1300°C) hemen altına kadar ısıtılır. Bu esnada bünyesindeki kristal formdaki su buharlaşır ve parçacıklar şişerek 30 misli hacme sahip olurlar. Bu içleri boş kürecikler tekrar öğütülür, temizlenir ve sınıflandırılırlar. Kizelgura kıyasla poröz bir yapıda değillerdir. Filtrasyon etkisi, küçük perlit parçacıkları arasında oluşan boşluklar ve kanallardan kaynaklanmaktadır. Perlit ile, çok küçük bulanıklık parçaları kizelgur ile gerçekleşen düzeyde ayrılamamaktadır. Ne kizelgurun ne de perlitin adsorbsiyon yeteneği yoktur.
Kaynaklar:
1. Prof. Dr. Bekir Cemeroğlu, Prof. Dr. Feryal Karadeniz,Meyve Suyu Üretim Teknolojisi, Ankar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü, Ankara, 2001 ISBN 975-93575-2-6
2. Prof. Dr. Feryal Karadeniz, Meyve Suyu Üretim Teknolojisi Ders Notları, Basılmamış, Ankar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü 2004
3. Prof. Dr. Celal Tüzün, Organik Kimya (Yenilenmiş 8. Baskı), Palme Yayın Dağıtım, Ankara, 1999
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Arkadaşlar forumdaki bu yazışmaları yeni farkettim dolayısıyla olaya yeni duhul olabildim,,,
5. sayfaya kadar bütün yazıları okumakta oldukça zorluk çektim...
Bu başlıkta geçen yazışmalara diyecek birşey bulamıyorum sadece bir atasözü geldi aklıma,,, paylaşmak istedim...
"Bir deli kuyuya bir taş atar,,, 40 akıllı çıkaramaz"
Ne uğruna dünya üzerindeki bir canlıya, bu kadar eziyet edilir anlamış değilim,,,, anlamaya ve açıklamaya çalışan siz değerli yol arkadaşlarıma da şüpheyle yaklaştığımı da belirtmek isterim...
Sevgi ve saygılarımla.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir