10 Kasım
Gönderim Zamanı: 10 Kasım 2013 02:11
ATAMIZI SAYGI, SEVGİ VE RAHMETLE ANIYORUZ. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.!
9 Kasım Çarşamba sabahı, Atatürk’te adale kasılmalarıyla istem dışı hareketler ve inlemeler görüldü. 9 Kasım’ı 10 Kasım’a bağlayan gece oldukça sıkıntılı geçti. Atatürk’e kısa aralıklarla oksijen verildi. Sabaha doğru boğazında hırıltılar azaldı. Saat 8.00’de Dr. Mehmet Kamil Berk ve Dr. Nihat Reşat Belger Atatürk’e glikozlu serum verdiler (Bu serumun boş şişesi ve şırınga iğnesi halen İstanbul Tıp Fakültesinde bulunmaktadır). Saat 9.00 olduğunda göğsü hızla inip çıkmaya başladı. Dünyadaki son 5 dakikasına gözleri kapalı giriyordu. Dışarıda bütün bir ulus endişe içinde radyo başında bekliyordu. Savarona son bir saygı duruşu için sarayın önüne demirlemişti. İçeride saray tam bir sessizliğe gömülmüştü. Hasan Rıza Soyak sağ elini ellerinin içine alıp öpmüştü. Soyak’ın ardından Muhafız Komutan İsmail Hakkı Tekçe de aynı eli öptü ve yorganın içine koydu. Bu arada Prof Dr. Mim Kemal Öke Atatürk’ün açık gözlerini kapattı. Son nöbet defterine şöyle yazıldı: Saat 9’u 5 geçe Büyük Şefimiz derin koma içinde terki hayat etmişlerdir. Atatürk’ün yaveri Salih Bozok şuursuzca sarayın merdivenlerinden aşağı koştu. Alt katta boş bulduğu bir odaya dalıp kapıyı kapattı. ..Az sonra içeriden tek el silah sesi duyuldu. Sesi duyup odaya koşanlar onu kanlar içinde buldular kalbine sıktığı tek kurşunla devrilmişti. "Başkomutan yaversiz gidemez!"
9 Kasım Çarşamba sabahı, Atatürk’te adale kasılmalarıyla istem dışı hareketler ve inlemeler görüldü. 9 Kasım’ı 10 Kasım’a bağlayan gece oldukça sıkıntılı geçti. Atatürk’e kısa aralıklarla oksijen verildi. Sabaha doğru boğazında hırıltılar azaldı. Saat 8.00’de Dr. Mehmet Kamil Berk ve Dr. Nihat Reşat Belger Atatürk’e glikozlu serum verdiler (Bu serumun boş şişesi ve şırınga iğnesi halen İstanbul Tıp Fakültesinde bulunmaktadır). Saat 9.00 olduğunda göğsü hızla inip çıkmaya başladı. Dünyadaki son 5 dakikasına gözleri kapalı giriyordu. Dışarıda bütün bir ulus endişe içinde radyo başında bekliyordu. Savarona son bir saygı duruşu için sarayın önüne demirlemişti. İçeride saray tam bir sessizliğe gömülmüştü. Hasan Rıza Soyak sağ elini ellerinin içine alıp öpmüştü. Soyak’ın ardından Muhafız Komutan İsmail Hakkı Tekçe de aynı eli öptü ve yorganın içine koydu. Bu arada Prof Dr. Mim Kemal Öke Atatürk’ün açık gözlerini kapattı. Son nöbet defterine şöyle yazıldı: Saat 9’u 5 geçe Büyük Şefimiz derin koma içinde terki hayat etmişlerdir. Atatürk’ün yaveri Salih Bozok şuursuzca sarayın merdivenlerinden aşağı koştu. Alt katta boş bulduğu bir odaya dalıp kapıyı kapattı. ..Az sonra içeriden tek el silah sesi duyuldu. Sesi duyup odaya koşanlar onu kanlar içinde buldular kalbine sıktığı tek kurşunla devrilmişti. "Başkomutan yaversiz gidemez!"
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Kasım 2013 08:47
Mustafa Kemal Atatürk
Atatürk'ün vefat ederken söylediği son söz...
İnsanın karşılaşacağı ölüm gerçeğinin son saniyeleri
geldiğinde, o sırada yanında bulunanlardan Dr. Neşet Ömer bey “Dilinizi göreyim efendim. Lütfen
dilinizi dışarıya doğru çıkartın” diye telaşlanırken,
Atatürk, Dr. Neşet Ömer gülümsedi;
“ VE ALEYKÜMÜSSELAM ” diyerek gözlerini kapatmıştır.
(Kılıç Ali’nin Anıları Sh 659. Hulusi TURGUT)
Peki, o sırada Atatürk’ün yanında bulunanlar telaş ve çaresizlik içerisinde kıvranırlarken ve hiç gereği yokken Atatürk’ün “VE ALEYKÜMÜSSELAM” demesinin anlamı ne olabilir diye bir soru akla gelebilir. Böyle bir sorunun yanıtını Kur’an ayetlerinden öğrenelim. İşte Kur’an’ın söyledikleri:
“ İyiliklerini içeren kitabı sağ tarafından verileceklere, melekler: ‘SELAMÜN ALEYKE’ derler. (Vakıa Suresi 90,91)
akarsan 2013-11-10 09:04:25
Atatürk'ün vefat ederken söylediği son söz...
İnsanın karşılaşacağı ölüm gerçeğinin son saniyeleri
geldiğinde, o sırada yanında bulunanlardan Dr. Neşet Ömer bey “Dilinizi göreyim efendim. Lütfen
dilinizi dışarıya doğru çıkartın” diye telaşlanırken,
Atatürk, Dr. Neşet Ömer gülümsedi;
“ VE ALEYKÜMÜSSELAM ” diyerek gözlerini kapatmıştır.
(Kılıç Ali’nin Anıları Sh 659. Hulusi TURGUT)
Peki, o sırada Atatürk’ün yanında bulunanlar telaş ve çaresizlik içerisinde kıvranırlarken ve hiç gereği yokken Atatürk’ün “VE ALEYKÜMÜSSELAM” demesinin anlamı ne olabilir diye bir soru akla gelebilir. Böyle bir sorunun yanıtını Kur’an ayetlerinden öğrenelim. İşte Kur’an’ın söyledikleri:
“ İyiliklerini içeren kitabı sağ tarafından verileceklere, melekler: ‘SELAMÜN ALEYKE’ derler. (Vakıa Suresi 90,91)
SEVGİ SAYGI VE RAHMETLE ANIYORUZ NUR İÇİNDE YAT ATAM.SENİN YOKLUĞUN GER GEÇEN GÜN DAHADA İYİ ANLAŞILIYOR.YİNE SAMSUNDAN ÇIKIP GELSEN.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir